113) ÇANAKKALE’DE KAYBOLAN İNGİLİZ TABURU
Yayin Tarihi 4 Şubat, 2008
Kategori ÇANAKKALE, TÜRK DÜNYASI
ÇANAKKALE’DE KAYBOLAN
İNGİLİZ TABURU
Çanakkale Savaşı insanlık tarihinin kaydettiği en büyük savaşlardan biridir. 8,5 ay boyunca Boğazın iki yakası adeta bir yeryüzü cehennemine dönüşmüştü. Bu savaşta yarım milyondan fazla asker hayatını kaybetti. Sadece İngiliz ordusunun kaybı 34.000 askerdi. Bu gün bunların 27.000′inin mezarı vardır. Yani kaybolan İngiliz askerlerinin sayısı 7000 civarındadır. Fakat savaş bittikten sonra hepsi değil, özellikle 267’si arandı durdu…
Tarih: 10 Ağustos 1915
Yer: Çanakkale
Olaya Şahit Olanlar: Yeni Zelandalı Askerler
Olayı Rapor Edenler: istihkam Eri Künye No: 4/165 F. Reichard, istihkam Eri Künye No: l 3/416 R. Nevnes ve Künye Numarası verilmeyen istihkam Eri J.L. Newman
Olayın Alındığı Yer: “Râtselhafte Phanomene” Dergisi Sayı: 64
İngilizler askeri tarihlerinin en büyük yenilgilerinden birine adım adım yaklaşıyorlardı… İngiliz komutanı Sir Hamilton, korkunç bir yenilgiye uğrayacağını sezmiş, savaşı kazanmanın tek şansını, taze kuvvetlerle birlikte yapılacak büyük bir saldırıda görmüştür. Kraliyet Norfolk Alayı, taze kuvvetlerin bir parçası olarak 29 Temmuz 1915′de İngiltere’de gemilere bindirildiler. Ve Çanakkale’ye doğru yola çıktılar. Savaşta her şey olabilirdi ama Norfolklular, Çanakkale’de başlarına gelecek olayı asla düşünemezlerdi…
Sir Hamilton, Tekke ve Kavaktepeleri’ne bir gece karanlığında ani ve hızlı bir saldırı yapmayı planlamıştı. Bu is için 12 Ağustos gecesi 54. Tümen ilerlemeye başladı. İçlerinde Norfolklular’ın Tugayı da bulunuyordu. Tepelerin yamacına kadar gelecekler ve şafak sökerken saldırmak üzere hazırlanacaklardı. Fakat gece yürüyüşünün yapılacağı Küçük Anafartalar Ovası denilen yerde, Türk askerlerinin pusuya yattığı zannediliyordu. Bu yüzden Norfolklular’ın bir Tümeni önden giderek yolu açmak amacıyla, l 2 Ağustos öğleden sonra harekete geçti.
Bu öncü Tümen’in ilerleyişi, tam bir bozgunla sonuçlandı. Gelibolu Savaşı’nda İngilizlerin gösterdiği şaşkınlık ve beceriksizliğin tipik bir örneğini verdiler. Öğleden sonra, saat 4′de topçu desteği başlayacaktı ama 45 dakikalık bir gecikme oldu. Haberleşme hatası yüzünden gecikmeyi öğrenemeyen topçu desteği gereksiz yere, saatinden önce ateşe başladı ve boşuna ateş gücünü harcadı.
Savaş alanı hiç incelenmemişti, İngiliz komutanlarının, arazi hakkında bilgileri yoktu. Hedefleri hakkında tam bir karara varamamışlardı. Haritaların çoğu son anda çalakalem çizilmişti ve yarımadanın diğer tarafını gösteriyordu. Ayrıca Türk kuvvetlerinin gücünden de habersizdiler.
163. Tümen, gün ışığında çıplak ovayı geçmeye çalışmanın bariz bir hata olduğunu anladığında, ancak 900 metre kadar ilerleyebilmişti. 4. Norfolk Taburu onların gerisindeydi. Türkler’in direnci, İngilizlerin tahmin ettiğinden çok daha büyüktü. İngiliz Tümeni’nin büyük bir kısmı yoğun makinalı tüfek atışı altında kaldığı için, olduğu yerde çakılmıştı. Ancak sağ tarafta yer alan 5. Norfolk Taburu daha az bir mukavemetle karşılaştığından ilerlemeye devam etti.
Esrarengiz Bulutun İçine Doğru… İşte, tam bu sırada, 22 kişilik Yeni Zelanda sahra birliğinin gözleri önünde, Norfolk Alayı’nın 4. Taburu’na bağlı askerler, karşılarındaki tepeye doğru yürümeye başladılar. Tepenin üzeri, ekmek somunu şeklinde beyaz bir bulutla kaplıydı, İngiliz askerleri, yavaş yavaş tepeye yaklaştılar ve bulutun içinde gözden kayboldular. Bulut yüzünden askerler görülmüyordu. Son asker de bulutun içine girdikten sonra, beyaz bulut yavaşça havalanmaya başladı ve rüzgarın aksi yönüne doğru hareket etti. Bulutun hareket etmesiyle birlikte tepenin üstü de, görüş alanına açılmıştı. Ama 4. Norfolk Taburu’ndan hiç bir asker tepede görünmüyordu!…
Komutan Hamilton, İngiliz Savaş Bakanı Lord Kitchener’e gönderdiği telgrafta, olaya şöyle anlattı: “Savaş sırasında, 163. Tümen her bakımdan üstün olduğu bir anda, çok. garip bir şey meydana geldi… Türkler’in zayıflamakta olan kuvvetlerine karşı, Albay Sir H. Beauchamp, cesur ve kendinden emin bir subay olarak büyük bir gayretle, hızla ilerledi ve savaşın en önemli kısmı böyle başladı. Mücadele iyice kızışmış ve iyice karışmıştı. Albay, 16 subayı ve 250 askeriyle önüne düşmanı katmış, hızla ilerlemesine devam ediyordu… Daha sonra bunlardan hiç bir haber alınamadı. Ormanlık bölgeye hücum ettikten sonra gözden kayboldular ve sesleri de duyulmadı, içlerinden hiç biri geri dönmedi.”
267 kişi hiçbir iz bırakmadan kaybolup gitmişti…
Savaş sonunda bu Tabur kayıp ilan edildi. 1918 yılında Anadolu işgal edildiğinde, İngiltere’nin ilk talebi, bu Tabur’un iadesi olmuştu. Buna karşılık Türkler böyle bir Tabur’un varlığından haberdar olmadıklarını bildirmişlerdi.
Bu Olayın Sonunda Yenilgi Kaçınılmaz Oldu
O gün, öğleden sonra başlayan ilerleyişin başarısızlıkla sonuçlanması, Sir Hamilton’ın savaşı kendi lehine döndürme ümidini de yok etmişti. Böylece, 1915 yılı sonunda Müttefik Kuvvetler, geri çekilerek, büyük bir yenilgiye uğradılar. Gelibolu Savaşı, 8,5 ay sürdü ve 46.000 askerin ölümüyle sonuçlandı. O zamanın savaşları için, bu korkunç bir rakamdı…
50 yıl sonra…
Çanakkale Savaşı’nın bitmesinden 50 yıl sonra, olayın görgü tanıklarından üç Yeni Zelandalı asker ortaya çıktılar ve çok önemli bir açıklama yapmak istediklerini bildirdiler: “Aşağıda anlatılanlar, 12 Ağustos 1915 tarihinde meydana gelmiş garip bir olayın dökümüdür…” sözleriyle başlayan bir rapor sundular. Raporda bu garip olayın ayrıntıları, tüm açıklığıyla anlatılmıştı. Raporlarını: “…Olayın 50. yılında, geç de olsa, aşağıda imzası olan bizler, anlattığımız bu olayın kelimesi kelimesine doğru olduğunu beyan ederiz” sözleriyle bitiriyorlardı…
Olaya Dünya Basını’nda Geniş Bir Şekilde Yer Verildi
Bu savaşta hayatta kalanlar, yaşadıklarını hiç bir zaman unutmadılar. Hatıralarını gelecek kuşaklara anlattılar. Savaşın tarihi yazıldı. Ölenlerin, yaralıların, kaybolanların sayısı tespit edildi.
Şimdi o yılları yaşayan çok az sayıda insan kaldı… O yıllarla ilgili unutulmayan pek çok şey oldu… Fakat tek bir şey, özellikle unutulmadı. O da, Norfolk alayının garip bir şekilde kaybolan askerleriydi…
Bu yazı; www.vatanhaber.net den alınmıştır.
Yorumlar
“113) ÇANAKKALE’DE KAYBOLAN İNGİLİZ TABURU” yazisina 12 Yorum yapilmis
Yorum yap
-Bu YARAMADA da 4 yıl is.tb k lığı yaptım
-1990 yılındaki 75nciyıl kutlmaları için mevzileri
aslına uygun hale getirme çalışması yaptırdım
-köylülere aksetmiş çok fazla menkıbe dinledm
-sizin anlatınız da aynı şekilde konuşuluyor.
-savaş alnı bölgesinde yerli ve yabancılar kaybolan bu taburun mahzenlerini ve altından yapılmaş at arabalarını arıyor lar zannederim bu hala daha devam ediyordur
-bu konu tarihçiler ve madenciler tarafından araştırılmalıdır
-devlet buna ön ayak olmalı yarımadatalandan kutrtarılmalıdır
-çok iyi bir konuya parmak basmışsınız
-bizde burada hiç el değmemiş bir sehidimizi bulduk ‘mevzide tüfeği ile beraber kalmış üzerine toprak atmışlar öylece kalmış
-Yarımadaya her sene giderim her seferinde de burnumda yanık insan kokusu oluşur
-mevzilerin içinde toprak su testisinni görünce sabrın inancın imanın vatan sevgisinin bayrak askının gözü pekliğin vatan için sevev seve ölüme gitmenin ne olduğunu bir avuç ianaçlı insanın neler yapabileceğini gördümve yasadım
-arastırmanızdan dolAYI SİZİ KUTLARIM
ÇANAKKALE ZAFERİNİ ESRARENGİZ, DOĞA ÜSTÜ, BİLİME VE MANTIĞA SIĞMAYAN MASALLARLA AÇIKLAMAK BENCE ORADA SAVAŞANLARA, MUSTAFA KEMAL’E VE TÜRK ORDUSUNA SAYGISIZLIKTIR. TÜRK ORDUSU’NUN BAŞARISINI KÜÇÜLTMEK İÇİN UYDURULMUŞ BİR İNGİLİZ YALANIDIR… GÖKTEN İNECEK SÜVARİLERİ BEKLERKEN, BAŞIMIZA ÇOK İŞ GELECEKTİR. ORDUMUZUN SAVAŞ DENEYİMİ,ZEKASI VE DİRENCİNİ KANITLAYAN GERÇEK HİKAYELER DAHA ÇOKTUR..
SN. KEMAL ÇEKÜÇ YORUMUNUZA AYNEN KATILIYORUM.NE YAZIK KI KİM TARAFINDAN GÖREVLENDİRİLDİĞİ BELLİ OLMAYAN KOKARTSIZ BİLGİSİZ KİŞİLERE ÖZELLİKLE BÖLGENİN EN ÇOK ZİYARET EDİLDİĞİ GÜNLERDE REHBERLİK HİZMETİ VERDİRİLMEKTEDİR.BU KİŞİLER REFAKAT ETTİKLERİ KİŞİLERE YALAN YANLIŞ MENKİBE DİYEMEYECİĞİM MASALLAR ANLATMAKTALAR.DİNLEYEN GRUP DA BÖYLE MASALLARDUYMAK İSTEYENLERDEN OLUŞTUĞU İÇİN İLAHİLERLE TEKBİRLERLE ETRAFTAKİLERİ DE ETKİLETECEK ŞEKİLDEKİ DAVRANIŞLARI DİKKATİMİ ÇEKTI.KENDİSİNİN REHBER OLDUĞUNU SÖYLEYEN ŞAHISLA BİRAZ KONUŞUNCA EMEKLİ ASTSUBAY OLDUĞUNU KOLORDUDAN GÖREVLENDİRİLDİĞİNİ SÖYLEDİ.O DA YALANDI.SONRA 2NCİ KOLORDUDAN İLGİLİ ŞÜBEYİ ARAYIP SORDUM TAHMİN ETTİĞİM GİBİ YALANDI.MALESEF HER SANTİMETREKARESİNDE 2.5KĞ KAN BULUNAN BU TOPRAKLARDAKİ OLAYLAR BİLE SAPTIRILMAK İSTENMEKTE ÖZELLİKLE ATATÜRK KÜCÜMSENEREK İLAHİ GÜÇLER YARATILMAKTADIR.ÇOK YAZIK….REHBER BOZUNTUSUNU DİNLEMEK DURUMUNDA İKEN ORADAKİ İNSANCIKLARA BAKTIM BAKTIM SONRA KANLI SIRTTA ŞEHİT OLAN DEDEMİN YERİNE BENİM KEMİKLERİM SIZLADI O GÜN
Atatürkümüzü kimse küçümsüyemez.Nasıl Atatürk gibi bir dehayı Türk Milletine YÜCE ALLAH gönderme lütfunu gösterdiyse bu yardımları yapması Atatürkümüze ve milletimize olan sevgisini gösterir.Bu ve buna benzer olaylar sadece Çanakkalede değil İstiklal savaşımızda Kıbrısta velhasılı yobazlıkla değil tüm halisane inancıyla tam yürekten ALLAHA kendisini adamış asla yalan söylemeyen her davranışlarıyla iftihar ettiğimiz ve tüm dünyada hayranlıkla izlenmiş örnek insan Atalarımızın yüzühürmetine ULU ALLAH bu cennet vatanımızı hepimize Atatürk gibi her milletin gıpta ile baktığı deha İnsan ve Komutanı göndererek istiklalimizi kazanmamıza vesile kılmıştır.Kuran da da Firavun ordusunun suda boğulma mucizesine nasıl inanıyorsak bu olağan üstü hikayelerede biz doğru olduğumuz ve müsbet ilim rehberimizden sapmadığımız doğru gerçek hakiki kulu olabildiğimiz zamanlarda ALLAHIMIZIN bize mucizelerle yardım edebileceğine de gönülden inanabilmeliyiz.Yeterki bizler daima doğru ve adaletli olmakla birlikte yaptığımız kulluk görevlerini müsbet ilme layık cahiliyetten arınmış okuma ve kültür aydınlığıyla Yaradanımızın emirlerini safiyetle onun şanına yakışır şekilde medenice yapabilelim.
İstiklal Marşımız Türk Milletinin Asaletini bariz bir şekilde hepimize tüylerimizi diken diken edercesine beynımıze ruhumuza nakşederek ilham kaynağı olmuyor mu?Atalarımız ve bizler kendilerimizi ALLAHA layık kul stadüsüne sokabildiğimizde ALLAHIN yardımı elbette gelecektir.Yeterki ALLAH bizi sevsin.
Atatürk’ün bizzat söylediği ve bize intikal eden şu anlatımını bir kez daha anımsıyalım.Çanakkale Savaşında Mehmetçiklerimize hitaben:
O ne iman ve inançtırki,bir saniye sonra öleceklerini biliyorlar Kuran bilenler Kuran okuyor bilmiyenler Kelimei şahadet getirerek sarsılmaz bir inançla taarruz ediyor şehid olarak ALLAHA kavuşuyorlardı.Bu söz zaten anlıyana her şeyi ifade ediyor.En derin saygılarımla.
Saim GÜVEN
E.Albay
DÜNYADA MEYDANA GELEN BİRÇOK SAVAŞTA SAVAŞ SÜRESİNDE VEYA SONUNDA VEYA BÜYÜK FELAKETLERDE HARBIN TARAFLARI VEYA MİLLETLER ÇEŞİTLİ RİVAYETLERLE ETKİLENDİRİLİRMEYE ÇALIŞILIR.BU FAALİYETLERİN BİRKISMI HASIM ÜLKELER TARAFINDAN PLANLANIP UYGULANMAKTADIR.ÇANAKKALEDE DE BİRÇOK PROPOGANDA TAKTİĞİ GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR.ANCAK ACI TARAFI İKİ YIL ÖNCE BENİM DE TANIK OLDUĞUM ŞEKİLDE ÇANAKKALEYE DÜZENLENEN TURLARDA ÇOK YOĞUN BENZER HİKAYELERİN ZİYARETCİLERE ANLATILIYOR OLMASIYDI.BU TİP REHBERLERİN BELLİ KIYAFETLI GRUPLARLA BULUNUŞU DA DİKKAT ÇEKİCİ İDİ.
Üzülerek söylemek zorundayım ki,biz Türk milleti olarak maalesef kendi kendimizin düşmanıyız.Bize Çanakkale zaferini sağlayan o müthiş iman duygumuzdan adeta utanıyoruz.Buna özellikle değiniyorum,böyle birşey(iman)olmamıştır diyebilecek bir kişiye benim diyeceğim hiçbir lafım yoktur.Ben böyle bir tek kişinin bile olmaması gerektiğini düşünüyorum.Çünkü,başta ATatürk olmak üzere,bu iman öyle güzeldile getirilmiştir ki.Üstüne söz söylemeye gerek yokt ur.
Size Japonya’dan bir anekdotu nakletmek istiyorum.Japon Milli eğitim yetkilileri belli zamanlarda öğrencileri konferans salonlarında toplayarak 2.dünya savaşının felaket tabloları önce anlatılır, sonra bütün öğrencilere bu yerler gezdirilir.Daha sonra bütün öğrencilere Japon endüstrisinin bugün ulaştığı en yüksek seviyedeki fabrikalar (Sony,mitsubişi,toshiba,toyota ,honda…vs.vs.)
ve saatte 600km. hızla giden hızlı tren teknolojisi gezdirilirmiş.
Yanlış hatırlamıyorsam Saim Güven Albayın bir e-mailinde okumuştum. Türk yetkililer bir Japonya seyahatlerinde Japon yetkililerle ikili görüşmelerde konu konuyu açıyor.Derken laf Japonların geldikleri muhteşem teknolojiye geliyor.Bizim yetkililer bu gelişmeyi nasıl başardınız diye soruyorlar.Japonlar da yukarıda anlattığım örneği söylüyorlar ve hayıflanarak ilave ediyorlar.
-Ne yazık ki, bizim sizin gibi örnek göstereceğimiz Çanakkale’miz yok; diyorlar.
Aslında anlatacak çok şey var ama bence bu örnek çok şey anlatıyor.Fazla söze gerek bırakmıyor. teşekkürler
Daha ne söyleyebilirim.Adem Peygamberimizden başlayarak Musa Aleyhisselam Nuh Aleyhisselam Lut Peygamber ve daha nice peygamberler ve en sonda bizim peygamberimiz Hz.Muhammet Mustafa(S.A.) ALLAH hepimizi şefaatine nail etsin ne mucizelerle gelmiş insanlığı yaptıkları kötü davranışlarından güzel davranışlara yöneltmek için vargüçleri ile uğraşmışlar ise ve biz hala bu olağan üstü güçlere inanmakta zorlanıyorsak Kurandaki Kafirun suresinde buyurulan herkesin dini ve inanışı kendine olsun demekten başka bir şey gelmiyor.Saygılarımla…
Konuyla ilgili Ingilizce kaynak arayanlar icin
http://user.online.be/~snelders/sand.htm
Buradakine benzer Ingilizce bir forum icin
http://www.unexplained-mysteries.com/forum/index.php?showtopic=67070
Yukaridaki forumdaki genel havaya bakinca, bu hikayenin Turkler disindaki gruplarda yarattigi etki, Kemal Çeküç’ün iddia ettiginin tersine, Ataturk’un ya da Turklerin savas ve savunma becerilerinin batililar tarafindan kucumsenmesine degil, bilakis, maglubiyetlerinin arkasindaki asil nedenin Turklerin ustun mucadelesi oldugu kanisinin guclenmesine sebep oluyor. Ingilizlerin maglubiyetleri icin bu tip bahaneler uretme adetleri oldugunu sanmiyorum, 19. ve 20. yuzyil Ingilteresinde boyle bu tip aciklamalarin (orn: gorunmez dusmanlara yenildik, askerlerimiz bir anda yok oldu vb.) bir batilinin zihninde itibar gormesi elbette beklenemez, olsa olsa kendi itibarlarini zedeler kanaatindeyim. Ancak bilimsel olrak aciklanamayan fenomenlerin ic dunyamizdaki anlamlari biz Turkler icin elbette farkli: bizim alcakgonullulugumuz mucizelere inanabilmeye daha musait de olsa, yakin tarihimizde aciklamasi kolay olmayan sayisiz malzememiz var. Sadece Canakkale’de Seyit’in tek basina 250+ kiloluk mermiyi tek basina tasiyip, topa surebilmesi. Zamanin savas gemilerini batirabilecek kapasitesi olmayan, ayari bozuk toplarla yapilan top atislarinin bir duzine gemi batirmasi yada savas disi birakmasi, ac susuz askerlerimizin, sanki uc ogun yiyormuscasina mucadele edebilmesi vs.. Buna bir de karsi tarafin askerlerinin tanik olduklarini iddia ettikleri bir vaka eklenince, Turk okurlarinin bilimin aciklayabildiginden daha fazlasina, yani inanclarina dayanarak yorumlamalari dogal. Boyle inanan insanlara kimsenin Ataturk’u ya da askerimizin fedakarligini kucumsetmeyi basarabilecegini sanmiyorum, bu acidan Saim Guven’e katiliyorum. Herhalde savunmasini gokten bekledigi ordularla birakacak son millet bizizdir.
Kanimca, bizi bekleyen esas tehlike kendi insanimizin direncinin ve azminin gercek kaynaginin tesbitini yanlis yapmak ve onu bu kaynaktan sogutmak, yabancilastirmak olacaktir. Iste eger buna batililarin plani derseniz, tereddutsuz kabul ederim.
Esen kalin..
[…] 113) ÇANAKKALE’DE KAYBOLAN İNGİLİZ TABURU […]
Kemal Çeküç yorum tarihi 5 Şubat, 2008
DÜNYADA YAKLASIK 5 MILYAR INSAN YASIYOR,BU INSANLARIN HEPSININ IKI ELI IKI AYAGI VE YIRMI TANE PARMAGI VAR,EL PARMAKLARINI 5 MILYARLA CARPARSAK BURAYA YAZAMAYACAGIMIZ KORKUNC BIR RAKAM CIKAR ORTAYA,PEKI BU KADAR PARMAGIN IZLERINI FARKLI FARKLI YAPAN YÜCE YARADAN IKIYÜZ KÜSÜR ASKERI YOK EDEMEYECEK MI ?
CANAKKALE SAVASINDA ATATÜRK SIRADAN BIR SUBAYDI,ATATÜRKÜN KONUMUNDA OLUPTA DAHA COK BASARI GÖSTEREN SUBAYLARDA VARDI NEDEN BU INSANLARDAN HIC BAHSEDILMIYOR ?
ORADA SEHIT OLAN IKIYÜZ ELLI BIN ASKERIN ISIMLERI NEDEN MESHUR EDILMIYOR ?
SIZIN GIBILER YÜZÜNDEN ATATÜRK AYAKLAR ALTINDA SÜRÜNÜYOR BIRAKIN ARTIK YETMIS YIL ÖNCE RAHMET-I RAHMANA KAVUSMUSU,KAHRAMANLARLA ÖVÜNMEYI DE KAHRAMAN YETISTIRMEYE GAYRET EDIN,NE KADAR YAG CEKERSENIZ CEKIN O GITTIGI YERDEN GERI GELMEZ O MISYONUNU TAMAMLADI VE GÖCTÜ YA SIZ SÖZDE ATATÜRKCÜLER,ATATÜRKÜ HER HALTINIZA KILIF YAPMAKTAN HIC UTANMIYORMUSUNUZ.
ASAGIDA YAZACAGIM VECIZESI SIZE BIRSEY IFADE EDIYORMU:
EFENDILER BENI ÖVEN SÖZLERI BIRAKIN,MEMLEKET ICIN NELER YAPACAGIZ ONLARI KONUSALIM..
RAHMETLINI KENDISI DE SAGLIGINDA KENDISINE YALAKLIK YAPILMASINA MÜSADE ETMEMIS AMA BAZI ZAVALLILAR YUKARIDAKI VECIZEYE SANKI ATATÜRK SÖYLEMEMIS GIBI HA BABAM YALAKLIKTA SINIR TANIMIYOR..
ELINDEN BIR SEY GELMEYEN ZAVALLILARIN SIGINDIGI LIMAN HALINE GELDI RAHMETLI ATATÜRK..
BUGÜNÜ DÜSÜNEM DÜN GECTI YARIN VARMI
GENCLIGINE GÜVENME ÖLEN HEP IHTIYARMI
YA ISLAMDA ERIRSIN YA INKARDA CÜRÜRSÜN
YOL MEZARDA BITMIYOR ÖLDÜGÜNDE GÖRÜSÜN.
■KocaReiS yorum tarihi 22 Ağustos, 2008 04:20
■Ramazan Şanlı yorum tarihi 7 Şubat, 2008 15:14
sizinde yazdığınız gibi çanakkale türk milletinin azminin beraberliğinin kardeşliğinin vatan sevgisinin bir sonucudur.en önemlisi kalplerinde kocaman bir imanla savaştılar.fakat bazı insanlar Allah’ı haşa görmezden gelerek sadece asker gücüyle kazanıldığını sanıyor.Bedir Savaşı’nlda nı duymadınız hiç?gökten 3000 melek iniyor alaca atlardan…Bunuda mı yok sayıyorsunuz? kendinize gelin ziyan etmeyin ahiretinizi.inkar batağına koşarak gidiyorsunuz.Niye yaratıldım diye bir soru sor kendine.Sonra aklın varsa alırsın bir bir cevapları.Bunca peygamber boşuna mı gönderildi ya da helak olan kavimler niye helak oldu.Araştır bak doğru kaynaklardan.bu size bir nasihattı ister dinleyin ister görmezden gelin.ama aklınızı kullanın o akıl boşuna verilmedi bizlere.Rabbim hepimizi doğru yola iletsin.Ayağı kayıp batağa sürüklenenlerden eylemesin…AMİN…
Arkadaşlar M.kemal in başarısını kimse küçümseyemez. ama bilinmeliki istanbulun fethi tek olacaği kuranda yazior ve ki çanakkale geçilseydi istanbulda elden giderdi. kuranda orai 1 kişi feth edecek baska kimse edemicek die yazdini herkez bilir bilmiyen arastirsin. onun içinde ALLAH C.C. nin yardımı olmustur inanın.