42) DIŞ POLİTİKAMIZDA, YENİ POLİTİKALAR DÖNEMİ
Yayin Tarihi 23 Ekim, 2008
Kategori SİYASİ
DIŞ POLİTİKAMIZ DA,
YENİ POLİTİKALAR DÖNEMİ
Türkiye, Birleşmiş Milletlerin en güçlü organı olan Güvenlik Konseyi’ne 192 üye ülkenin 151’nin oyunu alarak Avrupa’yı temsilen geçici üyeliğe seçilmiştir.
Kısaca Güvenlik Konseyi’nin önemini hatırlayalım;
Güvenlik Konseyi, üye ülkeler arasında güvenlik ve barışı korumakla yükümlüdür. Birleşmiş Milletlerin diğer organları tavsiye kararları alabilirken, Güvenlik Konseyi kararları üye ülkeler arasında bağlayıcı nitelik taşımaktadır. Güvenlik Konseyi, 15 üye ülkeye sahiptir. Bu ülkelerden 5 tanesi daimi üye, 10 tanesi ise seçilmiş üyelerdir.
Her yıl 5 Ülke, 2 yıllığına görev yapmak üzere geçici üyeliğe seçilmektedir. Türkiye’nin görev yapacağı dönemde üye ülkeler şu şekilde oluşmaktadır:
Daimi Üyeler: ABD, RUSYA, ÇİN, İNGİLTERE, FRANSA ( Veto hakları var.)
Geçici Üyeler: HIRVATİSTAN, KOSTA RİKA, VİETNAM, LİBYA, BURKİNA FASO (Bu 5 üye ülkenin görev süresi 31 aralık 2009’a kadar)
TÜRKİYE, AVUSTURYA, JAPONYA, MEKSİKA, UGANDA (Bu 5 ülkenin görev süresi 31 Aralık 2010’a kadar)
Geçici Üyelerin veto hakları yoktur.
Bu yazıyı, Türkiye’nin yakın geleceğinde dış politikada ciddi sorunlarla karşılaşacağı ve kararlar vereceğini düşündüğüm için kaleme almaktayım. Her ne kadar dış politikada ahkam kesecek bir konumumuz olmazsa dahi, Ülke meseleleri ile elimizden geldiği kadar yakından ilgilenmemiz bize endişelerimizi ve taktirlerimizi bir Vatandaş olarak belirtme hakkı vermektedir…
Öncelikle şunu belirtmek isterim. Türkiye’nin BM Güvenlik Konseyi’ne geçici üyeliği bir başarıdır. Taktir ve tebrik edilmesi gerekir. Bu üyelik sürecinden öncede 2 defa geçici üye olmuşuz. 50 li ve 60 lı yıllarda… O zamanlar dünya iki kutuplu olup, güç dengeleri vardı. Üyelikte karar almak kolaydı. Soğuk savaş döneminin bitmesi ile güç dengeleri değişmiş, karar ve tavır almakta zorlaşmıştır. Bugün için tüm Dünya’nın nabzı bulunduğumuz coğrafya ve çevresinde atmaktadır.
45 yıl sonra gelen bu üçüncü üyelik, dış politikamızı da değiştirecektir.
Nasıl mı?
Türkiye Cumhuriyeti’nin dış politikası, bildiğimiz kadarı ile “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” temel prensibi ile “Tarafsızlık ve Komşularla iyi ilişkiler” üzerine kurulduğudur.
Güvenlik Konseyi karar merciidir. Tüm üyeler, kararlarını ve taraflarını belirtmek mecburiyetindedir. Zaten 2003 yılından beri BOP eş başkanlığımızı ilan ederek, projeyi desteklediğimizi ve taraflı oluşumuzu da ilan etmiştik!
Buna göre;
1) ABD – İran gerginliğinde karar verip taraf olmak durumundayız.
2) Kuzey Irak’ta ABD’nin desteği ile kurulan aşiret devletinin bağımsızlığı hakkında karar verip, taraf olacağız.
3) Kıbrıs hakkında nihai kararlar verilecektir.
4) Kafkasya’da ABD ve Rusya çekişmesinde taraf olunacaktır.
5) Ermenistan politikaları gözden geçirilecektir.
6) ABD ve Suriye arasındaki sorunların çözümünde karar verip, taraf olunacaktır.
7) AB, ABD ve İsrail ile İslam Ülkeleri arasındaki sorunlarda karar verip, taraf olunacaktır.
Trakya, Ege, Asya ve Afrika ile ilgili kararlarımızda olacaktır. Tüm bu sorunlarla ilgili kararlar verilecek ve tarafımızı belirteceğiz.
O halde 85 yıllık tarafsızlık politikamız bitmiştir.
Belki de, bu sorunlarda taraf olmamız için BM Güvenlik Konseyi Üyeliğine seçildik!
Devletimizin Bağımsızlığı, Vatanımızın Bölünmez Bütünlüğü ve Milletimizin Birliğinin daim olması temennisi ile, Üyeliğimiz hayırlı olsun…
Yılmaz KARAHAN
Yorumlar
“42) DIŞ POLİTİKAMIZDA, YENİ POLİTİKALAR DÖNEMİ” yazisina 4 Yorum yapilmis
Yorum yap
Türkiye Cumhuriyeti 85 yıldır tarafsız değildi ki, her zaman biryerlere taraf oldu, dolayısıyla kimse tarafsızlık politikamız bitmiştir diye üzülmesin.
Ayrıca, yurtta sulh cihanda sulh ilkesi tarafsız olmayı da gerektirmiyor, aksine sulhu temin için tarih başta kurtuluş savaşımız olmak üzere yapılan savaşlarla doludur.
Bunun yanı sıra tarafsızlığı kimliksizlik gibi de algılamak gerekir.
Türkiye kimliği olan bir ülkedir ve kimliksizliğini bir yana bırakıp, adına ve tarihine yakışır bir şekilde, ülke menfaatlerimizden yana kat’i taraf olmalıdır. Bunu sağlamak için de BM dahil her türlü enstrümanı kullanmalıdır. Saygılarımla…
Tüm yasalar ve kurallar, bir yerlere “Taraf” olunmak için konulmuştur.
Tarafında Tarafsızlığı,
Tarafsızlığında Tarafı vardır.
Bunları iyi anlamak gerekir!
*EFENDİM,
NACİZANE ÖNCELİK DÜNYANIN DİN POLİTİKASINI OTURTMASIYLA SEKİL BULACAKTIR DİYE DÜSÜNMEDEN EDEMİYORUM!CÜNKÜ DEVLET DİNDİR.ONLARDA!
*BU KONUDA HENÜZ ANLASMAYA VARAMADIKLARI ACIK!
RUSYA BU KONUDA,BELLİKİ TAVİZ VERMEYECEK!
*RUSYA İLE EU.NUN CIKARLARI CATISIR.tOPRAK BÜTÜNLÜGÜ,SINIRLAR DENDİMİ HEMEN TIRNAK GÖSTERİRLER!BUNA YUNANDA!KATILIR!AYNI DÜSÜNÜR!AMA DİNİ OLARAK, AYRILIKLARI VAR, BAKALIM GÖSTERECEKLERMİ?O YÜZDEN EKÜMENİKLİK DEVREDEDİR.BİZANS KONULARI O YÜZDEN HİC BİTMEZ!
****KIBRIS SORUNU BUNUNLA ALAKALI!!!
*ABD+İSRAEL BASBASA, CIKARLARI OLAN TEK ÜLKE DENİR.AMA DİNİ KONUDA!!BURASI ZATEN, TÜM DÜNYAYA YAYDIGI,ÖZEL KİTAPLARINDAKİ MİSTİSİZM İLE HAYRETTİRKİ!!SON DERECE BİZİ VE DÜNYA SİYASETİNİ YÖNLENDİRMEKTEDİR. ARAP ÜLKELERİ İSE SUUDİLERİN İNGİLİZLERLE OLDUGUNU DÜSÜNÜNCE HEPSİNDEN COK YÜREGİM TİTRER!
İRAN,IRAK,SURİYE..VS..İSTE BURADA NUTKUM TUTULMAKTA!!!!
CİN=GÜC.
*TÜRKİYEYE BİR EU HÜKÜMETİ GELİRSE?!==O VAKİT ANCAK TÜRKİYE AYAKTA KALABİLİR.NEDENMİ?CÜNKÜ EU.BAZEN RUSYA İLE DANS EDER, OLMADIGI YERDEDE ABD.Yİ TEMSİL EDER.TEZİNDEN YOLA CIKTIM.
*YOKSA ABD. NİN YÖNETMESİNDEN MEMNUNLUK DUYUP OTURMALIYIZ!
*AFEDERSİNİZ SN.Y.BEY, GERCEKLER HEP ACI GELİR.AMA İZLENİMİM BU!!TUHAF DEGİLMİ?
NE DERSİN GÖKHAN EVLAT.COKMU YANLIS YAZDIM?
*TANRIM/YARADANIM BENİ AFFET!DOGRU GELENİ YAZINCA, CEZALANDIRMA!CÜNKÜ ÖNEMLİ OLAN SENDEN GELİCEK CEZA!YOKSA POLİTİKACILARIN YALANLARIYLAMI YASAMAK İSTERDİNİZ?RADİKAL CÖZÜMLER EN İYİSİDİR!
*YADA;ABD.YERİNE, RUSYAYIMI TERCİH EDERDİK.BU İSTE O VAKİT GECMİSTE SOLLA, SAGIN NİYE CATISTIRILDIGI SORUSUNUDA GETİRİR;(
*VATAN İCİN CANINI VEREN EVLATLARIMIZ!!DÜSÜNÜLEREK, KARAR VERİLMELİ.
SAGLIKLI KALINIZ.