90) GÜL’E SOROS UYARISI

Yayin Tarihi 8 Şubat, 2008 
Kategori BASIN-YAYIN

image00126.jpg

Hazırladıkları bir raporu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gönderen Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, TBMM gündemine yeniden gelen Vakıflar Yasa Tasarısı’nın Lozan’ı delen düzenlemeler içerdiğine dikkat çekti. Aygün, “Sevr ile alınamayanlar alınacak” uyarısı yaptı.

Yabancıyla nasıl başedeceksiniz?
Tasarıyla mal edinimine kolaylık getirildiğini hatırlatan Aygün, “Bu tasarı yasalaşınca  Soros Vakıfları gelip arsa alırsa, Türkiye’den hangi vakıf ekonomik açıdan Soros vakıflarıyla boy ölçüşebilir” diye sordu

ATO, Vakıflar Yasası raporu hazırlayarak Cumhurbaşkanı Gül’ü böyle uyardı:


Soros vakıfları ülkeyi talan eder
Vakıflar Yasası’nın Lozan Anlaşması’nı delen düzenlemeler içerdiği  ifade edilen raporda, 
“Böyle tavizler Sevr’de bile yok” denildi

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, TBMM gündemine yeniden gelen Vakıflar Yasa Tasarısı’na ilişkin endişelerini içeren bir raporu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gönderdi. Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, Vakıflar Yasa Tasarısı’nın, Türkiye’deki vakıfların sorunlarına çözüm üretmek yerine, Türkiye’nin başına yeni sorunlar açacağını belirtti. Aygün, azınlık vakıfları konusunun AB ilerleme raporlarına da girdiğini hatırlatarak, Türkiye’ye gelince AB’nin şart koştuğunu, ancak, Yunanistan’a kimsenin bir şey söylemediğini, Batı Trakya’da Türk vakıflarını Yunan hükümetinin tayin ettiği kayyumların idare ettiğini söyledi.

Haksızlık yapılıyor
AB ülkelerinde azınlık hakkının bireysel haklar kapsamında değerlendirilirken, Türkiye’nin bu tasarıyla, cemaat vakıflarına AB ülkelerinde tanınan azınlık haklarının ötesinde kollektif haklar tanıdığını kaydeden Aygün, uygulama konusunda kanunda yer alan “mütekabiliyet” ilkesinin Lozan’da yer alan bir ilke olduğunu belirtti. Aygün, Yunanistan’daki Müslüman Türk cemaatine yapılan haksızlıkların bu yasa hükmüyle giderileceğini düşünmenin yanlış olduğunu söyledi.

Sınırlar belirlenmiştir
Tasarının, vakıflara uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunma, yurt dışında şube ve temsilcilik açma, üst kuruluş oluşturma ve yurt dışında oluşturulan kuruluşlara üye olma hakkı verdiğini de hatırlatan Aygün,  “Tasarıyla mal edinimine de kolaylık getiriliyor. Bu tasarı yasalaşırsa Soros Vakıfları gelip Türkiye’den arsa alır da, (mütekabiliyet var, biz de alırız) mı diyeceksiniz. Türkiye’den hangi vakıf ekonomik açıdan Soros vakıflarıyla boy ölçüşebilir” dedi.

Lozan’a aykırı
Aygün, tasarının Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesine, Lozan Barış Antlaşması’na ve Anayasa’nın “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10. maddesine aykırı hükümler içerdiğine de dikkat çekti. “Vakıflar Yasa Tasarısı” nın Sevr ile alınamayanları, yasal zeminde vermeyi kolaylaştıracağını belirten Aygün, tasarıyla Vakıflar Meclisi’nin oluşumunda da değişikliğe gidilerek vakıflardan temsilcilerin yer almasının öngörüldüğünü, Fener Rum Papazı  Bartholomeos’un bile Vakıflar Meclisi’ne seçilmesine olanak sağlandığını kaydetti.

Yasal sorunlar çıkacak
“Cemaat vakıflarına verilmesi öngörülen Taşınmazların sayısı ve niteliği bilinmiyor” denilen raporda, “ Vasiyet edilmiş veya bağışlanmış olup da halen bağışlayan veya vasiyet
edenler adına kayıtlı taşınmazlar için getirilen yasal düzenleme uygulamada hukuki sorunlara sebep olacak tır” denilerek yasal sorunların yaşanacağına dikkat çekildi.


Tasarıda tehlikeli maddeler var
Vakıflar Kanun Tasarısı’nın maddeler halinde değerlendirilmesini içeren raporda özetle, şu ifadelere yer verildi:

Mütekabiliyet: Kanunun uygulanmasında milletlerarası mütekabiliyet ilkesi saklıdır denilmektedir. Mütekabiliyet konusunun başlangıç noktası Lozan Antlaşmasıdır. Lozan Anlaşmasının 45. maddesinde, “Türkiye’nin Müslüman olmayan azınlıklarına tanımış olduğu haklar, Yunanistan tarafından kendiülkesinde bulunan Müslüman azınlık için de tanınmıştır” denilmektedir.

Yönetici olacaklar:
Yabancılar, yeni vakıfların yanında cemaat vakıflarında da yönetici olabilecekler. Bu ise cemaati kalmamış bazı cemaat vakıflarının yurt dışından gelecek olan gayrimüslim yabancılarca yönetilmesini gündeme getirecek ve kapanma tehlikesiyle yüz yüze kalmış vakıfların da tekrar canlandırılması anlamına gelecek.

Amaçları belirsiz:  Tasarı nın 14. maddesiyle, yeni vakıfların dışında kalan, mazbut, mülhak, cemaat ve esnafa mahsus vakıfların, vakıf yönetiminin teklifi üzerine vakfiyelerindeki şartlarını değiştirmeye vakıflar meclisi yetkili kılınıyor.
Taşınmaz tahsisi: Tasarının 16. maddesinde “Cemaat vakıflarına ait, kısmen veya tamamen hayrat olarak kullanılmayan taşınmazlar, vakıf yönetiminin talebi halinde Meclis kararıyla, aynı cemaate ait başka bir vakfa tahsis edilebilir veya vakfın akarına dönüştürülebilir” hükmü yer almaktadır. Bu madde, cemaatsiz kalan vakıfların mal varlıklarının benzer amaçlı bir başka cemaat vakfına devredilmesiyle belirli bir dini temsil eden cemaatlerin yasayla güçlendirilmesi anlamına gelmektedir.


Ruhban Okulu’na zemin oluşturuluyor
ATO’nun raporuna göre, tasarıdaki aykırı uygulamalara şu şekilde vurgu yapıldı: Tasarı, vakıflara uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunma, yurt dışında şube ve temsilcilik açma, üst kuruluş oluşturma ve yurt dışında oluşturulan kuruluşlara üye olma hakkı verirken, yurt içi ve dışından ayni ve nakdi bağış ve yardım alma imkanı da tanıyor.

Malların değiştirilmesi : Halihazırda, yabancı vakıflar Türkiye’de faaliyette bulunsalar bile taşınmaz mal edinemezler ve lehlerine sınırlı ayni hak tesis edilemez. Tapu Kanunu yabancı uyruklu gerçek kişilerin, Türkiye’de edinecekleri taşınmaz malın miktarını 2,5 hektar ile sınırlamışken (Bakanlar Kurulu Kararı ile 30 hektar), söz konusu tasarıyla taşınmaz mal edinimi sınırsız hale gelecek.

Üyesi sayısı artıyor : 15 üyeden genel müdür, üç genel müdür yardımcısı ve I. Hukuk Müşaviri olmak üzere beşi dışında kalan beş üyenin Başbakanın teklifi üzerine ortak kararname ile atanacağı belirtiliyor. Beş üyenin de direkt olarak Başbakan tarafından atanması ve neticede siyasi karar gereği olarak atananlarının çoğunluğu oluşturduğu dikkate alındığında, meclis üyeleri ve bu üyelerin her türlü kararlarının, siyasi iktidarın başı olan Başbakanın inisiyatifine girmesi sonucunu doğuracak ve siyasileştirecektir.

Ruhban Okulunun önü açılıyor:  Vakıflar Kanunu Tasarısı ile Cemaat Vakıflarının hukuki statüsü bu vakıfların tamamiyle lehine olmak üzere değiştirilmektedir.
* Cemaat vakıflarına vergi Muafiyeti tanınabilecek
* Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde tazminat davaları gündeme gelecek.
* Atatürk Döneminde cemaat vakıflarınca verilen beyannameler esas alınmıyor.

YENİÇAĞ

Paylaş:

Yorumlar

“90) GÜL’E SOROS UYARISI” yazisina 1 Yorum yapilmis

  1. FikirYolu.com » Blog Arşivi » ATO’DAN, CUMHURBAŞKANI’NA SOROS UYARISI yorum tarihi 8 Şubat, 2008 03:24

Yorum yap