88) ERMENİSTAN SINIRI ZORLUYOR-4

Yayin Tarihi 18 Ocak, 2008 
Kategori ERMENİ SORUNU, KATEGORİLENMEMİŞ

Ermenistan Sınırı Zorluyor -4-

Diaspora Amerika’da çok etkin

Ermeni lobileri, propaganda merkezi olarak  seçtikleri ABD’de  toplam 1228 kuruluşla faaliyet gösteriyor. Amaçları Türk düşmanlığını tüm dünyada yaygınlaştırıp çirkin emellerine  ulaşabilmek. Amerika’ya göç eden Ermeniler, diasporanın en önemli propaganda merkezinin ABD olmasında akrif rol aldı. Böylece, ABD’nin elinde oyuncağa dönen Ermenilerin geçmişte Osmanlı’ya çamur atma yarışı, bugünlerde Türkiye’yi karalama ve suçlama kampanyasına dönüştü. ABD’de faaliyet gösteren Ermeni etnik lobisi, son 20 yıl içerisinde ABD Kongresi’nden hatırı sayılır bir şekilde maddi ve politik destek çıkarmayı başardı. Bu destek, yıllık olarak yaklaşık 90 milyon dolarlık Ermenistan için yardım, Azerbaycan’a yardımı engelleyen yasanın çıkartılması, Türkiye lehine getirilen tasarıları engelleme ve sözde soykırım iddiasının ABD yönetimi tarafından resmen tanınmasına yönelik faaliyetler olarak görülebilir. Ermeni kuruluşlarının hepsinin ortak amacı; “Türk Düşmanlığı” dır. Bunun için sözde soykırım kozundan başka bir stratejik özelliği sahip olmayan Ermeniler, ezilmiş millet  kimliği ile dünya kamuoyunu yanlarına çekmeye çalışmaktadırlar. Ermeni lobisinin en etkin ülke olduğu ABD’de 1228 kuruluşu Amerika Ermeni Asamblesi (Armenian Assembly of America: AAA) adıyla bir çatı altında toplanıp bir lobi kurumu olarak etkili çalışmalar yürütmeye başlamıştır. AAA İcra Direktörü Bryan Ardouny, sözde soykırımı iddialarının tanınmasının, Türkler ile Ermeniler arasındaki psikolojik engelleri ortadan kaldıracağını savunmuştu.


Lobi faaliyeti tam gaz
ABD’de önde gelen Ermeni lobi grupları başkanlık seçiminin ilk ayağı olan ön seçim yarışında soykırım tezleri konusunda adaylara yönelik girişim başlattı. Amerika Ermeni Ulusal Komitesi (ANCA) tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Ermeni seçmenlerin önseçimlerde önemli rol oynayacağı, bu nedenle Demokrat ve Cumhuriyetçi adaylara soru formu gönderildiği” bildirildi. Formda “Resmi açıklamalarınızda Ermeni soykırımını soykırım olarak tanımlayacak mısınız, Ermeni soykırımı yasa tasarısına yönelik görüşleriniz neler, Türkiye’nin Ermeni soykırımını inkârına yönelik ne gibi adımlar atacaksınız” gibi sorular yer alıyor. Ayrıca formda, Türkiye’nin Ermenistan sınırını açmasına, Azerbaycan ile Dağlık Karabağ sorununa ve ABD-Ermenistan ilişkilerine yönelik sorular da bulunuyor. Açıklamada, ABD’deki seçmenlerin hem
Demokrat hem de Cumhuriyetçi Parti üyelikleri bulunduğu ve Ermenilerin uygun bulduğu adaya çapraz oy verebilecekleri de kaydedildi.

Ermenileri ilk kışkırtan ABD’li misyonerlerdi
Ermenileri tahrik eden misyoner teşkilatları, Anadolu’da nifak tohumları atmıştı
Türkiye, jeopolitik konumu nedeniyle binbir türlü entrikanın çevrildiği bir alan olmuştu. Osmanlı devletini parçalayarak tarih sahnesinden silmek isteyen Amerika, bu entrikalarında özellikle Ermenileri kullanmış, misyonerleri aracılığıyla onları kışkırtmıştı. Ermeni sorunuyla ilgili çalışmalarıyla tanınan Kırıkkale Üniversitesi   İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Şenol Kantarcı, Amerika’nın dışa  yönelik misyoner örgütü American Board of Commisioners for Foreign Mission’un (ABCFM), ilk misyonerlerini Anadolu’ya göndermesi ve Amerikan Proteston Kilisesi’nin kendisine hedef kitle olarak Ermenileri seçmesinin Ermeni hareketinin filizlenmesine yol açtığını söyledi.

Türk düşmanlığı aşıladılar
Anadolu’da Ermeni sorunu tohumlarının ilk kez bu misyoner örgüt tarafından atıldığını kaydeden Dr. Kantarcı, şunları söyledi: “Amerikan misyoner örgütü, hemen-hemen bütün kent ve köylere ulaşmıştı. Hatta her Ermeni evinin içine kadar girmişlerdi. Bu kadar kapsamlı çalışmayı, hiçbir örgüt yapamamıştı. Gerçekten de ABCFM, Türkiye’de o kadar muazzam çalışmıştı ki, 1893 yılına kadar Türkiye’de 624 okul, 436 ibadethane açmışlardı.”
Aynı zamanda Türkiye Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Analizler Merkezi (TÜRKSAM) Baş Danışmanı olan Dr. Şenol Kantarcı,  Amerika’nın, 7 Mayıs 1830 tarihinde imzalanan bir anlaşmayla Osmanlı’da en çok kayrılan    ülke statüsü kazandığını ifade ederek, “Böylece ABD’li tüccarlar Anadolu piyasasına girerken, Ermeni simsarlara da geniş bir iş alanı açıldı. Ticaret hacminin genişlemesine paralel olarak, Amerika ile iş yapan Ermenilerin sayısı giderek arttı. Böylece zengin Ermeni zümresi ortaya çıktı. Bu kitle  yavaş yavaş Amerikan vatandaşlığına geçti. Misyonerler, bir taraftan da Amerika’ya Ermeni öğrencileri göndermeye başladı. ABD’de koyu birer Türk düşmanı olarak yetiştirilen bu gençler, dünyada Türk düşmanlığının yayılmasında aktif rol oynadılar” dedi.


Soykırım tasarısıyla Türkiye’ye gözdağı
İran’la enerji alanında işbirliğine giden Türkiye, soykırım iftirası ile cezalandırılmak istenmişti.
ABD, Türkiye’nin enerj anlaşması imzaladığı İran’la yakınlaşmasıın ardından dillere pelesenk edilen soykırım kartını ortaya atarak, Ankara’ya adeta gözdağı vermişti. ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nin, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni yalanlarını içeren tasarıyı kabul etmesiyle, Ermenistan’a verilen destek bir kez daha gözler önüne serilmişti. 10 Ekim 2007 tarihinde ele alınan 106 sayılı Ermeni karar tasarısında, ABD yönetimi soykırımı tanımaya çağrılmıştı. Yıllardır Türkiye aleyhine bir “koz” olarak kullanılan tasarıya, bu kez ABD’deki Yahudi lobisinin de destek vermesi dikkat çekmişti. Demokrat Parti California Milletvekili Tom Lantos başkanlığında gerçekleştirilen oturumda, ABD Temsilciler Meclisi’nin Dışişleri Komitesi, 1915 olaylarını soykırım olarak nitelendiren tasarıyı 21’e karşı 27 oyla kabul etmişti. Tasarının kabul edilmesinin ardından salona  giren Papaz Karekin, gazetecilerin soruları üzerine de, “Tasarının kabul edilmesiyle 90 yıl rahatladık” ifadesini kullanmıştı. Oylamayı, Ermeni tasarısına karşı Türkiye’nin tezlerini anlatmak üzere Washington’a giden  AKP’li Egemen Bağış başkanlığındaki TBMM heyeti de  izlemişti.

Film yarıda kaldı
ABD Başkanı George Bush, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ve Savunma Bakanı Robert Gates tasarı görüşülmeden önce, “Türkiye ile ilişkilerimiz bozulur” gerekçesiyle karar tasarısının reddedilmesini istemişti. Gates ve Rice, Temsilciler Meclisi liderlerine ortak bir mektup göndererek tasarının geçmesi durumunda, Türk-Amerikan ilişkilerinin ciddi zarar göreceği uyarısında bulunmuşlardı. Türkiye’nin ve ABD yönetiminin baskıları sonuç vermiş, bazı delegelerin imzalarını çekmesiyle kararın genel kurula gelmesi şimdilik engellenmişti.


Ermenilerin sözcüsü gibi
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, Kongre’de Ermeni lobisinin önde gelen ateşli savunucularından hatta sözcülerinden birisi olarak bilinmektedir. Yahudi ve Ermeni lobileri ile derin ve güçlü bağlara sahip olan  Pelosi, Amerika tarihinde ilk kadın meclis başkanı olma unvanına da sahiptir. 20 yıldır aktif siyasetin içerisinde yer alan 66 yaşındaki Nancy Pelosi, yıllardır Temsilciler Meclisi çatısı altında Ermenilere destek veren bir siyasetçi olarak bilinmektedir.  Pelosi, ABD’nin Ermeni tezlerini kabul etmesi gerektiğini sürekli dile getirmişti.


Bulgaristan soykırımı tanımıyor
Bulgaristan’DA aşırı sağcı ATAKA partisine mensup milletvekilleri tarafından hazırlanan, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının Bulgaristan tarafından resmen tanınmasını öngören yasa teklifi, parlamento genel kurulunda bir kez daha reddedildi. Teklif, ATAKA milletvekillerinin girişimiyle parlamento genel kurulunda dün üçüncü kez gündeme getirildi. 173 milletvekilinin katıldığı oylamada yasa teklifi 50’ye karşı 63 oyla reddedildi. Oylamada 60 milletvekilinin ise çekimser kalması dikkati çekti.

Saygısızlık

Üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (DPS-HÖH) milletvekili Remzi Osman, böyle bir teklifin parlamentoda gündeme getirilmesinin hem tarihi gerçeklere, hem de parlamentoya saygısızlık olduğunu söyledi. Söz konusu olayların benzerlerinin birçok ülkede yaşandığını kaydeden Osman, “olayları yaşandığı zamana ve şartlara göre değerlendirmek gerektiğini” ifade etti. Osman, dış güçlerin kışkırtmasıyla Ermeni çetelerin Türk ordusuna ve Türk halkına karşı kanlı eylemler düzenlediğini hatırlatarak, “Bu şartlarda zorunlu göç uygulaması kararı alınmıştır. Tarihin değerlendirilmesi ve yargılanması parlamentoların görevi değildir. Tarihi tarihçilere bırakmalıyız” dedi.

Karekin delegeleri kutsamıştı
Ermeni papaz Karekin, Ekim 2007’de sözde soykırım yalanını kabul eden ABD Temsilciler Meclisi’ni kutsamıştı. Soykırım yalanının görüşüldüğü gün, ABD Temsilciler Meclisi’nde her sabah düzenlenen duayı dünyadaki 6 milyon Ermeni’nin ruhani lideri olan Ermenistan Patriği 2. Karekin’in yapması dikkat çekmişti. Dini siyasete alet eden Karekin, duasında Türkiye karşıtı tasarıyı savunmaktan da geri kalmamıştı. Kara cüppesiyle çevresine gülücükler saçan Karekin, sözde soykırımı yaşayan hemşehrileriyle de sohbet etmişti. Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin sözcüsü Nadeam Elshami ise Patrik’in ziyaretiyle, tasarının aynı güne gelmesinin ‘tesadüf’ olduğunu öne sürmüştü.

KASIM AKDOĞAN

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap