283) MİNARE VE KILIFI!

Yayin Tarihi 23 Haziran, 2008 
Kategori BASIN-YAYIN

MİNARE VE KILIFI!

image0016.gif

 

Milletvekillerinin ceylan derisi koltukları yine polemik konusu oldu.

Milletvekillerinin Genel Kurul Salonu’nda oturdukları koltuklar 10 yıl önce değiştirildi. Ceylan derisinden yapılmış koltuklar o dönemde uzun süre tartışılmıştı.
Çünkü 575 tane satın alınan bu koltukların tanesi 4 bin 800 dolardı. Kabarık fatura kamuoyunda büyük kızgınlığa yol açmış ve olay mahkemeye taşınmıştı.

Dönemin TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, bu yüzden koltuğunu kaybetmişti. Kalemli ‘Rahşan Affı’yla hakkındaki davadan kurtulmasına rağmen daha sonra başka bir dava ile karşı karşıya kalmıştı. Kalemli’nin de olduğu 6 Meclis görevlisi ve şirket hakkında 2 trilyon 773 milyar liralık tazminat talep edilmişti.

Üzerinden 10 yıl geçti ancak ceylan derisi koltuklar gündem yaratmaya devam ediyor. Ceylan koltukları beğenmeyen Çalışma Bakanı Faruk Çelik ilginç bir teklifte bulundu. Çelik’in iddiasına göre, turuncu renkli ceylan derisi koltukların rengi rahatsız edici. Milletvekillerinde sürekli göz ve beyin yorgunluğuna neden oluyor.
Çalışma ortamlarının bu koltuklar yüzünden sağlıksız olduğunu savunan Bakan, vekillerin uzun süre içeride oturamadıklarını söyledi.
Çelik’in asıl şaşırtıcı iddiası ise, Meclis’te çıkan gerginliklerin nedeni bu koltuklar.
Çelik, Genel Kurul Salonu’nun fiziki dizayn, renkler açısından çalışma şartlarına uygun olmadığını belirtti. Çelik, şunları söyledi:

Milletvekilleri yoğun çalıştığı için çalışma ortamının bu yoğun ve uzun süreye uygun dizaynı önemli. Meclis’in iç dizaynına bakıldığında renkler çok rahatsız edici ve yorucu. Uzun süreli Meclis’in içinde oturmakta arkadaşlar zorlanıyorlar. Kürsüye yakın oturanlar karşıdaki beyaz mermerden ve ışıklardan geride oturanlar renk cümbüşünden rahatsızlık duyuyorlar.
Pembe parlak koltuklar, parlayan beyaz mermer ve aşırı ışıklandırma var. Gerçekten içeride uzun süre durulmuyor. Aslında eski Meclis’i hatırlıyoruz. Orada ahşap mobilya ağırlıklı idi. TBMM’nin gözü yormayan dikkat dağıtmayan bir yapısı vardı. Sonra malum proje çerçevesinde böyle bir yapı yapmışlar. Arkadaşlarda sürekli göz ve beyin yorgunluğuna ilişkin şikâyetler var. Kendimizi gündeme adapte edememe, uzun süre bağlantı kuramama sorunu var
.”

Çelik, koltuklarının renginin değiştirilmesi konusunun yıllardır tartışılmasına rağmen, proje teslim alınmadığı için bir türlü gerçekleştirilemediğini, ama sağlıklı çalışma ortamı için renk değişikliğine gitmenin zorunluluğu olduğunu söyledi. Çelik, “Ağır ve tehlikeli iş olmadığı için böyle bir denetim gerekmez. Ama gerçekten sağlıklı çalışmaya engel  durumlar var. Bu konudaki uzmanların tespitleri de böyle” dedi.

Milletvekillerini, ağır ve tehlikeli işlerde çalışan işçilerle kıyaslayan Çelik, şunları söyledi:
Ağır ve tehlikeli işlerde çalışma süresi 7.5 saat. Uzun süre çalışan işçi daha fazla mesai ile çocuklara daha fazla imkan sağlamak ailesini mutlu etmek için çalışıyor. Milletvekili de 70 milyonu mutlu etmek yüzünü güldürmek için çalışır. Milletvekilleri millete karşı sorumlu oldukları için ağır ve tehlike arzetmeyince uzun süre çalışmalarında mahzur yok. Ama şartları iyileştirilmeli.”
Çelik, milletvekillerinin maaşlarıyla ilgili düzenleme konusundaysa, “Milletvekilinin maaşını denildiğinde konuşmamak en iyisi çünkü orada ciddi sorun var” dedi.

HÜRRİYET

Paylaş:

Yorumlar

“283) MİNARE VE KILIFI!” yazisina 2 Yorum yapilmis

  1. yaşar toptaş yorum tarihi 23 Haziran, 2008 15:19

    tabii haklı nasıl olsa onların cebinden çıkmıyor fakir fukara yoksul garibanın tüyü bitmemiş yetimden çıkıyor

  2. M.Nihat Yılmaz yorum tarihi 24 Haziran, 2008 15:44

    Milli şuurdan,milli vicdandan yoksun olan görevlilerin ellerine fırsat geçtiği zaman,milli yolsuzluk-israf şampiyonu oluyorlar.Her TÜRK Vatandaşına düşen görev; önce o yolsuzluğu-israfı yapanlara tepki göstermeliler,sonra da kamuoyuna tepki koymalıdırlar.
    Yani;bu Garip Milletin ve vatanın gerçek sahipleri-Türk Miilyetçileri-ne iş düşüyor..
    Ne mutlu Türkçe düşündüm,Türk gibi davrandım
    diyene!..
    Saygılarımla
    M.Nihat Yılmaz

Yorum yap