226) DÜŞÜNCE DEĞİŞİMİ

Yayin Tarihi 11 Ağustos, 2008 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

Düşünce Disiplini

İnsanoğlu gelişimi süresince birçok şeye hükmetmeyi öğrenmiştir; elektriğe, makinelere ve bilgisayarlara, en büyüğünden en küçüğüne kadar birçok şeye. Fakat ona en yakın olana hükmetmeyi öğrenememiştir, yani kendisine. Ancak güçlerini en iyi şekilde kullanabilen ve tüm olanaklarından yararlanabilen, yani kısaca hayatın gereklerine en iyi şekilde hazırlanmış olan kişi, hayatta sağlam adımlarla ilerlemektedir. Çünkü zihin paraşüt gibidir! Ancak tamamen açıldığı zaman bize faydası dokunur.

  Düşünceler gerçekleşme eğilimine sahiptirler ve bu durumu kendimiz için avantaj haline getirebiliriz. Ama unutmamamız gereken bir şey var; düşüncelerimize hükmediş gücümüz arttıkça sorumluluğumuz da artmaktadır. Eğer düşüncelerimizi anında gerçekleştirme yeteneğine sahip olsaydık ve düşündüğümüz her şey o anda gerçeğe dönüşseydi bir kaza hakkındaki dikkatsiz veya belki de öylesine bir düşünce yaralanmamızın, hatta ölümümüzün bile sebebi olabilirdi. Bu yüzden zihinsel yeteneğimizi tamamen kullanabilmek için öncelikle onu sistematik olarak geliştirmek zorunda olmamıza sevinmeliyiz. Eğer hiç tahmin bile edemeyeceğimiz düşünce güçlerimizi en iyi şekilde kullanmak istiyorsak, her şeyden önce başka bir yeteneğimizi, düşünce disiplinimizi geliştirmeliyiz. Çünkü düşünce disiplinimiz olmadan isteklerimizi gerçekleştirmekten ve geleceğimizi istediğimiz gibi şekillendirmekten çok uzak kalırız. Düşünce disiplini, hayatın hazinesine girmemizi sağlayan anahtardır.

  Düşüncelerimiz davranışlarımızı yönetmektedir. Belli bazı davranışları sürekli olarak tekrarladığımızda bunlar alışkanlık halini almaktadır. Alışkanlıklar ise kişiliğimizde iz bırakmakta ve kişiliğimiz de kaderimize şekil vermektedir. Demek ki sonuç itibarıyla değişik durumlar oluşturan ve kaderimizin izleyeceği yolu belirleyen düşüncelerimizdir. Düşüncelerimizi doğru kullanmayı öğrendiğimiz zaman hayatımızı da şuurlu olarak şekillendirebiliriz ve şekillendirmeliyiz de.

  Duygu ve Düşünceleriniz Bedensel Durumunuzu Etkilemektedir
  Düşünce ve duygularınızı manyetik veya elektriksel olarak düşünün. Bunlar kesinlikle hayali formlar değildir. Sizden gelen iç tepkiler, artık modern tekniğin yardımlarıyla ekranlarda görünür hale getirilebilmektedir.
  İçimizde oluşan her düşünce ve her duygu, bedenimizde manyetik dalgalar yaymakta ve böylece hücrelerin atom ve moleküllerini etkilemektedirler. Bu yüzden duygu ve düşüncelerimizin niteliği doğrudan doğruya hücrelerimizde bir etki yaratmaktadır ve haklı olarak bedenimizin ruhumuzun aynası olduğunu söyleyebiliriz.

  Düşüncelerimize eşlik eden duygular belli bazı organlara denk gelmektedir. Bu yüzden bir insanın görünüşüne veya hastalıklarına bakarak onun duygu ve düşüncelerinde ön planda olan temel eğilimler hakkında bir sonuç çıkartabilmekteyiz. Örneğin saldırgan bir insanın ten rengi, yüz ifadesi, duruşu ve hastalıkları pasif ve utangaç bir insanınkinden farklıdır.

  Duygusal yaşamımız ile düşüncelerimizin niteliği arasındaki ilişki apaçık ortadadır; çünkü düşüncelerimizin doğurduğu belli bazı duygular bedende belli bazı organ ve bezlerin hormon gibi kimyasal bilgi taşıyıcılarını kana iletmesini sağlamakta ve bu hormonlar da ruhsal durumumuzu etkilemektedir. Sonuçta düşünen varlıklar olarak bedensel ve ruhsal durumumuzdan kendimiz sorumluyuz.

  Uzun yıllar süren araştırmalardan sonra günümüzde ototelkinden daha etkili bir iyileştirme yöntemi olmadığı sonucuna varan Rus bilim adamı ve doktor olan Profesör N. Roman da bu görüşe katılmaktadır. Ona göre pozitif imgeleme resimlerine dayanan kendi kendini iyileştirme güçlerine olan inanç kadar başka hiçbir yöntem sağlığı korumak ve geri kazanmak için uygun olamaz.

  Öyleyse; niteliklerini büyük ölçüde kendimizin belirlediği duygu ve düşüncelerimiz bedensel durumumuzu da derinden etkilemektedir; çünkü her duygu ve düşüncemizle sebepler oluşturmakta ve bunların pozitif veya negatif sonuçlarını ve etkilerini daha sonra hatalı bir şekilde kadere veya tesadüflere bağlamaktayız. Ancak hiç şüphe yoktur ki her insan kendi kaderinin yaratıcısı, taşıyıcısıdır ve onu aşacak olan kişi de kendisidir.

  Güçlerinizi şuurlu ve doğru bir şekilde kullanmayı öğrendiğinizde hayat şartlarınızı da yeniden şekillendirme olanağına sahip olacaksınız. Gerekli olan araçları zaten içinizde taşımaktasınız. Ancak düşüncenizin müthiş gücünü fark ettiğiniz zaman Pavlus’un şu sözleriyle aslında ne demek istediğiniz anlayacaksınız:

“Zihninizi yenileyerek kendinizi değiştirin!”

Kaynak: “Mantal Çalışma Uygulamaları” K. Tepperwein, RM yay., 1996

ASTROSET

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap