198) DUMLUPINAR’I VE ŞEHİTLİĞİNİ BİLİYOR MUYUZ?
Yayin Tarihi 25 Nisan, 2012
Kategori KÜLTÜREL, TÜRK DÜNYASI
DUMLUPINAR’I VE ŞEHİTLİĞİNİ
BİLİYOR MUYUZ?
Japonya’dan İngiltere’ye, Rusya’dan Afrika çöllerine kadar “Vatan-Millet-Din” uğruna, Türklerden başka şehit veren bir millet var mı?
35 ülkede 79 Türk Şehitliği bulunmaktadır. Bu şehitliklerin hepsi Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerine aittir. Ülkemizde de binlerce şehitlik vardır. Ancak bunlardan ikisi savaşların önemi ile şehitlerin çokluğundan dolayı abideleşmiştir.
Çanakkale ve Dumlupınar…
Şükürler olsun, Çanakkale ve Gelibolu’daki şehitliklerimiz her yıl yüzbinlerce vatandaşımız tarafından ziyaret edilmektedir. Çanakkale Savaşı bir devrin bittiği yerdir…
Dumlupınar, nedir ve nerededir? Orada ne var?
Çanakkale coğrafi konumundan dolayı dünyaca tanınan ve harita üzerinde kolayca gösterilen bir yerdir. Ancak Dumlupınar’ı harita üzerinde bulmak hiçte kolay değildir! Nerede, hangi illerin sınırları içinde olduğunu bilenlerimiz bile azdır. Dumlupınar, Kütahya ilimizin küçük bir ilçesidir. Selçuklular döneminde Türkmenler bu topraklara, “soğuk sular” anlamını çağrıştıran “Dumlupınar” adını vermişler, yurt edinmişlerdir. Bir zamanlar önemli ticaret merkezi olup tarımcılık ve hayvancılık ile bölgenin kalkınmasına katkıda bulunmuştur. Bugün ise, Kurtuluş Savaşımızın abideleşmiş zafer anıtına ad olan bu ilçemiz, ne yazık ki ilgisizlikten nüfus yönünden boşaltılmış ekonomik alanda unutulmuş bir hale dönüştürülmüştür! Vatanına ve Devletine sadakatle bağlı bu yörenin insanının desteklenmesi gerekmez mi? Dumlupınar ilçesinde sadece bir un fabrikası var! 1990 yılında 6840 olan nüfus, 2010 yılında 3106 ya düşmüştür. Maden yönünden zengin olan bu topraklarda neden işletmeler açılmıyor? El sanatlarımız halı ve kilim dokumacılığı neden desteklenmiyor? Yoksa bu halkın suçu, öz be öz Türk olmaları mı?
Dumlupınar Şehitliğini görmeden bilenler, Şehitliğe ad vermiş bir ilçenin varlığını biliyor mu? Gençlerimiz ne durumda, bari Şehitliği biliyor mu? Dumlupınar bir devrin başladığı yerdir…
Tüm Şehitlerimizi rahmet ve saygı ile anıyoruz.
YILMAZ KARAHAN
DUMLUPINAR ŞEHİTLİĞİ
Dumlupınar Şehitliği girişi
Kütahya-Afyon karayolundan, Afyon’a 60 km. kala Âbideler sapağına girildikten 41 km. sonra Şehitlik ve âbide karşımıza çıkar. Kütahya ili Dumlupınar ilçesi sınırları içerisindeki Cafer Gazi Tepesindeki bu anıt ve şehitlik, cephede ve cephe gerisinde verilen 137 000 şehidimizin anısına, 26.08.1992’de Büyük Taarruzun 70 inci yıldönümünde, Kültür Bakanlığınca yaptırılıp ziyaret açılmıştır. Bu kompleks girişten itibaren şadırvan, namazgah, Atatürk, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak’ın üçlü anıtı, Milis Anıtı, 500 kişilik şehit mezarları ve kitabeleri, baba-oğul anıtı ile tepenin üzerindeki Mehmetçik anıtından meydana gelmiştir.
Atatürk, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak’ın üçlü anıtı
Şehitliğin kapısından girince mermer bir platform üzerinde Atatürk ortada, sağında Fevzi Çakmak solunda ise İsmet İnönü’den meydana gelen bronzdan yapılmış olan üçlü heykel grubu gelmektedir. Atatürk’ün boynunda dürbün sol elinde ise bir baston vardır. Sağ elini ileriye doğru uzatmış bir şekilde durmaktadır. Her üçü de Kurtuluş Savaşında giydikleri tarzda asker üniformalı olup başlarında kalpak vardır.
Milisler Anıtı
Kurtuluş Savaşında savaşan Türk halkını temsil eden bu “Milis Anıtı” mermer bir kaide üzerinde bronzdan yapılmış üçlü bir heykel grubudur. Önde ortada diğerlerine göre biraz daha ileriye çıkmış olan genç bir milis omzunda fişeklik ve sağ elinde tuttuğu bir tüfek ile canlandırılmıştır. Sağında biraz arkasında kucağında çocuğu ile genç bir kadın kurtuluş savaşındaki çocuğunu arkasına bağlayıp cepheye mermi taşıyan cefakar Türk kadınını sembolize eder. Sol tarafta ise yine biraz geride yaşlı, sakallı başı kalpaklı, yarı asker giyimli bir erkek sol kolunu ileriye doğru uzatarak parmağı ile ileriyi işaret etmekte olup Kurtuluş Savaşının genç-yaşlı demeden topyekün bir mücadele olduğunu gösterir.
Kaidenin altındaki mermer kitabede Mehmet Akif’in şu dizeleri yazılıdır:
“Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım
Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner aşarım
Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım“
Şehit Baba-Oğul Anıtı
Tepedeki Mehmetçik Anıtına giden merdiven basamaklarının sağında ise bir trajediyi canlandıran “Şehit Baba-Oğul Anıtı” vardır. 1912 yılında oğlu Mehmet 8 yaşında iken askere giden Çetmili Kara Ali Çavuş’un hikayesini anlatır. Balkan Savaşına giden Ali Çavuş sırasıyla Galiçya, Hicaz, Yemen ve Kafkasya’da cepheden cepheye koşarak 11 yıl köyünden ve ailesinden uzak kalmıştır. Milli Mücadele başlayınca da doğu cephesinden Kurtuluş Savaşına koşmuştur. Dumlupınar’da Başkomutanlık Meydan Savaşında 19 yaşındaki Alay Sancaktarı Mehmet Onbaşı ile karşılaşır. Mehmet Onbaşı onun 11 yıl önce köyünde bıraktığı oğludur. Baba- oğul’un sevinci çok kısa sürer,31 Ağustos günü Kara Ali Çavuş oğlunun kolları arasında şehit olur. Oğlu Mehmet ise 9 Eylül’de İzmir’e giren birliğin başında şehit düşer. Bronzdan yapılmış bu ikili heykel de genç oğul şehit babasını kucağında taşımaktadır. Anıtın altındaki mermer kitabede ise bu hikaye anlatıldıktan sonra “Yüce kahramanları minnet ve şükranla anıyoruz” denilmektedir.
Mehmetçik Anıtı
Şehitliğin kapısından girince tam karşıdaki mermer merdivenlerle çıkılan tepeciğin üzerinde mermer bir kaide üzerinde bronzdan yapılmış, elinde süngüsü ile bu savaşta şehit olan isimleri bilinmeyen askerlerimizi temsil eden “Mehmetçik Anıtı” bulunmaktadır.
Şehitliğin giriş kapısı ile Mehmetçik Anıtına çıkan merdivenlerin arasındaki geniş çimenlik sahada isimleri tespit edilebilen şehitlerimizin mermerden yapılmış sembolik mezarları bulunmaktadır.
Şehitlikteki sembolik mezar kitabeleri
Şehitlikteki kitabelerden en önemlisi de Atatürk’ün sözlerini ihtiva edenidir. Mermer üzerine yazılı olan bu kitabe şu sözler yazılıdır:
“26 Ağustos 1922 Afyonkarahisar Dumlupınar Meydan Muharebesi ve onun son devresi olan 30 Ağustos Muharebesi Türk tarihinin en önemli bir dönüm noktasını teşkil eder. Hiç şüphe etmemelidir ki yeni Türk Devletinin ve genç Türk Cumhuriyetinin temeli burada sağlamlaştırıldı. Ebedi hayatı burada taçlandırıldı. Bu sahada akan Türk kanları bu semada uçan Şehit ruhları Devlet ve Cumhuriyetimizin ebedi koruyucularıdır. Bu büyük Meydan Savaşında Şehit düşen evlatlarımızı rahmetle minnet ve şükranla anıyorum.” (Gazi Mustafa Kemal Atatürk)
.
Kaynak:
1. Şehitlik ile ilgili bilgiler “Kenthaber Kültür Kurulu” sayfasından alınmıştır.
2. “Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı” hakkındaki bilgi Facebook’ta “Güneşin Gözyaşlarından” alınmıştır.
Yorumlar
“198) DUMLUPINAR’I VE ŞEHİTLİĞİNİ BİLİYOR MUYUZ?” yazisina 5 Yorum yapilmis
Yorum yap
Çok Teşekkürler Hocam Çok Güzel Bir Çalışma Olmuş
çok güzel olmuş ama benim aradığım dumlupınar yöresinin kurtuluş savaşındaki yeri ve önemi
Allah razi olsun
Evet Biliyorum Ailecek Gittim. Şimdide facebook ta bunu paylaştım. Allah onlardan bütün şehit ve gazilerimizden razı olsun. yoksa biz burada nasıl bu kadar rahat oturacaktık. kimbilir hangi soysuza köle olurduk. Şehit ve gazilerimiz nur içinde yatsınlar. Mekanları Cennet olsun. Adnan Koç
BU SUSKUN ÜRKEK..TÜRKIYEDEN SONRA TAMDA ZAMANINDA💎🙋🏼♀️🙏🏼👏🙌🏼👐OVÜNÜLUCEK HEYKEL FOTOGRAFLAR VE ESASLI BİLGİLER ICIN MINNETTARIZ SN.K.HAN OLDUKÇA IYI GELDİ🇹🇷🇹🇷🇹🇷