119) ORTODOKS DİN DEVLETİ KURULACAK !
Yayin Tarihi 22 Şubat, 2008
Kategori BASIN-YAYIN
Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, Vakıflar Yasası’nın 6 asırlık vakıflar sistemini darmadağın ettiğini belirterek, Fatih’in kemikleri üzerinde yeni bir Ortodoks din devleti kurulacağını savundu. “Bu yol oraya çıkar” tespitinde bulunan Öztürk, “Türkiye göçürülüyor. Türkiye parça parça ediliyor…” dedi.
Türkiye bağrından dinamitlendi
Öztürk, eleştiri bombardımanını şöyle sürdürdü: “Türkiye’yi tam bağrından dinamitleyen bir yasa onaylandı. Gayrimüslim azınlıklar dükalığa dönüştürülmek isteniyor. İstanbul Suriçi’nde patriğe egemenlik veriliyor. Zaten patrik kendisini ekümenik görüyor. Bunlar Anayasa suçudur. Lozan’ı deliyoruz.”
Fatih’in kemikleri sızlayacak
HYP lideri: Ecdadımızın 6 asırlık vakıf sistemi darmadağın ediliyor. Fatih’in kemikleri üzerinde Ortodoks din devleti kuruluyor
Muhalefetin itirazlarına rağmen önceki gün 242 oyla TBMM’den geçen Vakıflar Yasası büyük tepki topladı. Türkiye’de yabancıların yeni vakıf kurmasına ve yönetim organlarında görev almalarına imkan tanıyan yasayı 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer “Lozan’ı deldiği” gerekçesiyle veto etmişti. Halkın Yükselişi Partisi (HYP) Genel Başkanı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, Vakıflar Yasası’nı Meclis’ten geçiren AKP iktidarını birilerinin tebrik etmesi gerektiğini belirterek “Türkiye göçürülüyor. Türkiye batırılıyor. Türkiye parça parça ediliyor. Türkiye Kurtuluş Savaşı’nda canıyla direnerek vermediklerini, AKP yüzünden masa başında sessiz sedasız kaybediyor. Bu başarı sadece AKP iktidarına aittir” dedi. Yasasının ecdadımızın 6 asırlık vakıflar sistemini darmadağın ettiğini söyleyen Öztürk, “Fatih’in kemikleri üzerinde yeni bir Ortodoks din devleti kurulacak. Bu yol oraya çıkar” diyerek şöyle devam etti:
Anayasal suç
“Türkiye’yi tam bağrından dinamitleyen bir yasa onaylandı. Bu yasa, gayrimüslim azınlıkları dükalığa dönüştürmeyi hedefliyor. Vakıflar yoluyla azınlıkların her türlü mali ve siyasi işbirliğinin yolunu hazırlıyor. Ancak yasanın esas hedefi, başta İstanbul olmak üzere belli toprakları gayrimüslim vakıflara ve o yollarla Patrikhane’nin denetimine sokmaktır. Hedef, sur içi İstanbul’da patriğe bir ekümenia hazırlamaktır. Zaten, de-facto olarak ’patrik’ kendisini ’ekümenik’görüyor. Devletler de kendisine aynı muameleyi yapıyorlar. Fener Rum Papazı, bugün Papa gibi devlet başkanı muamelesi görüyor. Bütün bunlar Anayasa suçlarıdır. Lozan’ı kendi elimizle deliyoruz. Vakıflar yasası, dışarıdaki güçlerle işbirliği yapanların onlara verdiği taahhütlerin en önemlilerinden biriydi. Patrikhaneye ekümenia hazırlama taahhüdü bu şekilde yerine getirildi.”
Uluslararası faaliyette bulunabilecekler
Yeni yasaya göre Vakıflar, vakıf senedinde yer almak kaydıyla, amaç ve faaliyetleri doğrultusunda, uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunabilecek, yurtdışında şube ve temsilcilik açabilecek, üst kuruluş kurabilecek ve yurtdışında kurulan kuruluşlara üye olabilecek. Yabancı Vakıflar aynı zamanda yurtiçi ve yurtdışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan, ayni ve nakdi bağış ve yardım alabilecek, yurtiçi veya yurtdışındaki benzer amaçlı vakıf ve derneklere ayni ve nakdi bağış ve yardımda bulunabilecek. Ancak yurtdışı nakdi yardımlar, banka aracılığıyla alınabilecek. Vakıflar, iktisadi işletme ve şirket kurabilecek, kurulmuş şirkete de ortak olabilecekler.
Hukukumuz altüst edildi
Kırıkkale Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Akyıldız, TBMM’den geçen Vakıflar Yasa tasarısının amacının Lozan’daki “azınlık” tanımının yerine “cemaat” tanımı getirmek olduğunu belirterek, cemaat vakıflarının da vakıfların temel kanunu olan Medeni Kanun’a yamanacağını söyledi. Akyıldız, şunları kaydetti: “Yasa, Türk siyasal sistemini alt üst ediyor. Dışarıdan para yardımı alabilecek vakıflar siyasete karışabileceklerdir. Bu Türkiye’nin bağımsızlığı açısından son derece sakıncalı. Biz böylelikle siyasetimizi yabancı fonların eline bırakmış oluyoruz. Hukuk sistemi açısından tam bir açmazdır”
AKP işgal kuvveti gibi
İzmir Barosu Başkanı Nevzat Erdemir ise, yasanın Sevr Antlaşması’nı aşama aşama yürürlüğe koyan bir yasal düzenleme olduğunu belirterek, “Türkiye’nin silahsız işgalini öngören yasalar arka arkaya çıkarılıyor. Bunu yapan siyasi iktidar adeta işgal kuvveti gibi davranıyor” dedi. Erdemir, Yasanın devletin asli unsuru olan toprak bütünlüğünü ortadan kaldıran, Lozan ve Anayasa’ya aykırı ve gayrimeşru bir düzenleme olduğuna dikkat çekti.
Temelimiz dinamitlendi
Araştırmacı Cihan Örnek de “Vakıflar yasasının Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temellerine konulan dinamit olduğunu” belirterek “Lozan Antlaşması’nı ve Anayasa’yı çiğneyen bu yasa, Türkiye’nin tasfiye edilmesinin önünü açmıştır” dedi. Örnek, şunlara vurgu yaptı: “Yasa, ABD ve AB’nin diretmesiyle gündeme gelmiştir ve amacı da ’Patrikhanenin ekümenikliğinin’ sağlanmasıdır. Bu yol artık açıldı. Kumaşı kimlerin biçtiği gün gibi ortada.”
Haber : Ceyhun BOZKURT
YENİÇAĞ
Yorumlar
Yorum yap