8) MELUNCANLAR

Yayin Tarihi 31 Ekim, 2007 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

Amerika da, Virginia Üniversitesi rektör yardımcısı Prof. Dr. Brent Kennedy tarafından yazılan bir kitap, tüm dünyada şok etkisi yarattı. Eser ve akisleri dünya basınında olduğu kadar, Türk medyasında da defalarca yer aldı. Meluncanlar ülkemizi ziyaret ettiler, çeşitli bilimsel toplantılara katıldılar. Yazarın iddiasına göre; Amerika Birleşik Devletlerinin güneydoğu eyaletlerinde yaşayan ve “Meluncanlar” olarak tanınan insanların soyları Türk’tü.

Kitap bilim çevrelerinde ve basında tartışmalar başlattı. Prof. Kennedy kitabındaki iddialarını, bilimsel ve tarihi kanıtlara dayandırıyordu. Bir kitle iletişim uzmanı olan Prof. Kennedy’i bu kitabı yazmaya iten neden ya da nedenler nelerdi? Kennedy, durup dururken, kendi uzmanlık alanı dışında bir çalışma yapma ihtiyacını, neden duymuştu?

Cevapları, yine Dr. Kennedy veriyor. Bay Kennedy yani yazar, 1985 yılında rahatsızlanır. Hastalığına bir teşhis konulamaz. Yapılan çeşitli tetkik ve kan testleri sonucunda sadece Akdeniz ülkelerinde rastlanan bir kan hastalığına (Akdeniz anemisi) yakalandığı anlaşılır. Tedavisinin akabinde, Kennedy hastalığı ve bu coğrafyayı araştırmak üzere, Akdeniz ülkelerine gelir ve uzun araştırmalar yapar. Yaptığı araştırma ve incelemeler neticesinde, Akdeniz ve Ortadoğu da yaşayan insanlarla Meluncanlar arasındaki birçok karakteristik benzerlikleri tespit eder.  200’den fazla Meluncan üzerinde yapılan DNA analiz sonuçlarının, Kuzeydoğu Akdeniz insanlarına ait verilerle örtüştüğünü görür. Bunun üzerine Prof. Kennedy, çalışmalarını daha da derinleştirmesi sonucunda; “Meluncanlar, Gururlu Bir Milletin Dirilişi ve Amerika’da Etnik Bir Soyun Söylenmemiş Hikâyesi” adlı eserini yazar. Eserin 5. baskısı yapılmıştır. Yazar takiben ikinci kitabı olan; “Anadolu’dan Appalachiaya” isimli çalışmasını yayınlamıştır. Başlangıçta kitaplar ve savunduğu tez, birçok bilimsel tepki almakla beraber, akademik çevrelerin, eser ve içeriği hakkında ki olumsuz görüş ve tepkileri,  zaman içerisinde değişmeye başlamıştır. Şu anda 30 kişilik bir bilimsel araştırma gurubu Meluncanlar konusu üzerinde çalışmaktadır. Bu komitede Türk, Amerikalı ve Kanadalı bilim insanları yer alıyor. Prof. Kennedy; yaklaşık altmış bin kişinin kendisini Meluncan olarak tanımladığını, ancak Meluncanların gerçek sayısının üç milyonu bulduğunu söylemektedir.

Meluncanların yoğun olarak yaşamakta oldukları, Virginia eyaletinin güney kesiminde yer alan Wise ilçesinde insanlar, kendilerinin Türk ve Osmanlı olduklarını övünçle belirtiyor. Hemen, kanıt olarak da kafalarının arkasındaki Türk lobu da denilen çıkıntıyı gururla gösteriyorlar.

Meluncanların Osmanlılar ile olan tarihi bağları ise şöyle: 1500 ve 1600’lü yıllar

Osmanlı İmparatorluğunun gelişme dönemidir. Ve bu dönemde, Akdeniz adeta bir Türk gölüdür ve bu tarih kesitinde; Osmanlılar ile Portekizliler kıyasıya savaşmaktadır. Genellikle, Cebelitarık boğazı ve Kuzey Afrika kıyılarında vuku bulan çatışmalarda, Portekizliler tarafından esir alınan bir kısım Osmanlı leventleri forsa edilerek Brezilya’ya götürülür. Daha sonra, Amiral Sir Francis Drake komutasındaki İngiliz donanması tarafından Portekiz esaretinden kurtarılan bu leventler, Osmanlı’ya götürülmek üzere İngiliz gemilerine alınırlar. İngiliz gemileri, dönüş seferi sırasında olumsuz hava şartlarından korunmak ve ikmal için bu günkü Carolina eyaletine 5 Km. mesafedeki Raoneke adasına demirler. Ada da, ülkelerine geri dönmek isteyen İngilizler bulunmaktadır. Bunları gemiye alabilmek için Osmanlı leventlerinin 400 kadarı gemilerden indirilir ve adada bırakılır.  Zamanla, ana kıtaya yani Amerika’ya geçen Osmanlı gemicileri, burada bulunan Kızılderili kızlarıyla izdivaçlar yaparlar. Böylece Meluncanlar olarak isimlendirilen Türk kökenli insanlar ortaya çıkar.
Meluncanların, örf adetleri, kültürel özellikleri, dil yapısı, genetik bulgular ve tipolojik benzerlikler Türklerle olan bağlarını gösteren argümanlardır. Yapılan inceleme ve araştırmalarda birçok somut özellik ve benzerlikler tespit edilmiştir.

•Halk oyunları ritim ve hareketleri Anadolu halk oyunlarıyla çok benzeşiyor, bazı oyunlarda tahta kaşık kullanıyorlar.
•Erkekler, sünnet oluyorlar.
•Erkeklerin büyük bir kısmı bıyık uzatıyor.
•Kemençe ve kanun benzeri müzik aletleri çalıyorlar.
•Amerika’da bilinmeyen, bulgurdan çeşitli yemekler yapıyor ve bulgura, “bulcur” diyorlar.
•Yemeklerini baharatlı, salçalı, soğanlı pişiriyorlar.
•Siftah yaptıklarında parayı sakallarına sürüyor ya da yere atıyorlar.
•El dokuması kilim ve battaniyelerdeki motifler ile Türk el sanatları desenleri ile tıpa tıp benziyor.
•Günlük hayatta kullandıkları sözcüklerin arasında, birçok Türkçe kelime bulunmakta.
•Kahveyi, Türk kahvesi gibi içiyor ve fincanı kapatıp kahve falı bakıyorlar.
•Korktuklarında kulaklarını çekip, tahtaya vuruyorlar.
•Eskiden günde beş defa yönlerini güneye çevirip, namaz vari yere eğilip kalkarak hareketler yaptıkları söyleniyor.
•Hiçbir Hıristiyan mezhebine bağlı değiller.
•Fiziksel özellikleri ve görünümleri Türklere çok benziyor.

Günümüz Türkiye’ sinde bazı kesim ve guruplar “Türkiyelilik” kavramını ortaya atıp, köksüz bir millet oluşturmak isterken. Meluncanlar, tarihin derinliklerine inmeye çalışıyor, köklerini araştırıyor, Türklüklerini savunuyorlar. Üzerinde düşünülmesi gereken bir konu… Size ilginç gelmiyor mu?
Ne mutlu Türk’üm diyene! Ne mutlu Meluncan’lara!

Ersin Paksoy

 

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap