223) SAVAŞ 80 YIL SÜRECEKMİŞ!

Yayin Tarihi 8 Nisan, 2010 
Kategori SİYASİ

Savaş 80 yıl sürecek

64865.jpg

Pentagon’un Avrupa’dan Güney Asya’ya kadarki coğrafyadaki 80 yıl sürecek savaş politikasını Hayden deşifre etti.

Pentagon’da bir kesim ve onlarla aynı yolun yolcuları, kamusal tartışma ve Kongre oturumları düzenlenmeksizin, Avrupa’dan Güney Asya’ya kadar isyancı grupların neden olduğu ve 50 ila 80 yıl sürecek bir “istikrarsızlık kuşağı” öngören “Uzun Savaş” doktrinini benimsediler. Doktrinin mimârlarından birine göre Irak, Afganistan ve Pakistan’daki savaşlar, daha büyük olanın yanında sadece küçük savaş hükmündedir.


Böylesi bir fikrin cüretkârlığını bir düşünün. 80 yıl sürecek ilan edilmemiş bir savaş henüz doğmamış müstakbel seçmenlere kadar uzanarak gelecekteki 20 başkanlık döneminin eline ayağına dolaşacak. Irak ve Afganistan’daki Amerikalı can kaybı 5.000; yaralı sayısı ise kat kat daha büyük. 11 Eylül’deki kayıplarla birlikte 8.000 kişi Uzun Savaş’ın ilk on yılında hayatını kaybetti. Eğer ki Amerikan silahlı kuvvetleri bugün aşırı gerilmişse, daha yetmiş yıl sürecek bir muharebeyi hayal etmeye çalışın.


Mâliyetler ise hayal edilebilir gibi değil. Ekonomist Joseph E. Stiglitz ve Linda Nilmes’e göre sırf Irak savaşının mâliyeti 3 trilyon dolar. Bu mâliyetler ve New York Times’ın Şubat ayında yaptığı bir bütçe analizine göre, son yılların diğer bütçe açığına dayalı harcamalar, “Obama ve haleflerinin ülke içi inisiyatifleri için hiçbir hareket alanı bırakmamaktadır.” Uzun Savaşa mâli kaynak aktarmak için yapılan açığa dayalı finansman, bugünün genç neslinin geleceğini yağma edecektir.

Uzun Savaş terimi, Amerika’nın 11 Eylül sonrası çatışmalarına ilk kez 2004 yılında Merkez Kuvvetler Komutanı General John P. Abizaid ve 2005 yılında emekliliğe ayrılan G.Kurmay Başkanı Richard B. Myers tarafından uygulandı.

General Devid H. Petraeus’ın danışmanlarından ve Uzun Savaş doktrini taraftarlarından biri olan David Kilcullen’e göre bu kavram küçük bir ekip tarafından “Pentagon’un derinliklerinde penceresiz bir dizi ofiste parlatıldı” ve başarılı bir lobi çalışması sonucunda, ulusun uzun vadeli askeri planı olan (2006) Dört Yıllık Savunma Gözden Geçirme raporuna dâhil edildi. Başkan George W. Bush, 2006 yılında yaptığı ulusal sesleniş konuşmasında “bizim neslimiz, kararlı bir düşmana karşı uzun bir savaşta” mesajını verdi.

Kavram sessizce itimat kazandı. Washington Post’un muhabirlikten gelme yazarı Thomas E. Ricks, Irak hakkında yazdığı kitabının 2009 baskının son bölümüne “Uzun Savaş” başlığını verdi. Bu bölümde, Amerika’nın Irak’ta muharebe safhasının henüz yarısında olduğu öngörüsünü kaydetmiştir.

Hukuk diline de sızdı. Kısa süre önce, Federal Temyiz Mahkemesi hâkimi Janice Rogers Brown – Amerikan sağının sevgilisidir – tutukluların serbest bırakılmaması, kalıcı olarak tutuklu kalmaları yönünde hüküm verdi zira aksi takdirde “uzun savaşın başarılı her harekâtı, daha önceki çatışmalarda yakalanan Taliban savaşçılarını serbest bırakma mükellefiyeti yükleyecektir.”

Bir savunma analisti, Vietnam gâzisi ve Boston üniversitesi hocalarından Andrew J. Bacevich, Uzun Savaş Doktrini’nin önde gelen eleştirmenidir. Bu doktrini hazırlayanların kamuoyu kanaatini “manipüle edilebilir bir şey” olarak gören, “kendi kendini yenileyen, kendi kendini (yağlayıp) kutsayan, küçük bir uzmanlar grubu” olduğunu söyleyerek menşeini eleştirmektedir.

Savunma Bakanı Robert Gates’in Şubat ayında açıkladığı 2010 Dört Yıllık Savunma Gözden Geçirme Rapor’unda Uzun Savaş terimi yer almıyorsa da ivmesi devam ediyor. Bir yorumcunun kaydettiğine göre rapor “bir sonraki savaşı düşünmeden önce mevcut savaşlarımızı bitirmeyi tercih ediyor.”

Halen belirli bitim noktaları olmaksızın, birbirine taşan savaşlar yapıyoruz. Irak’taki siyasi bölünmeler, 2012 olarak takvime bağlanan Amerikan askerlerinin çekilmesi planını raydan çıkarmakla tehdit ediyor. Asker sayısı Irak’ta azalırken, özel temsilci Richard C. Holbrooke’un “başarıyı gördüğümüz zaman tanırız” dediği yerde, Afganistan’da, 100.000’e yükseliyor. Afgan savaşı el Kaide’yi Pakistan’a sürdü, Amerikan istihbarat yetkililerinin Pakistan ordusuyla gizli işbirliği yaptığı yere. Son olarak da özel kuvvetlerimiz Yemen’de örtülü operasyon yürüttüler.

Hiç bitmiyor. İngiliz güvenlik uzmanı Peter Neumann, küresel cihad’da Avrupa’nın sinir merkezi olduğunu zira sığınaklarındaki yeraltı teröristleri, sivil özgürlük kanunlarınca korunuyor dedi. Bunun anlamı NATO’nun şimdi de Avrupa’yı işgali mi?

Uzun Savaş stratejisinin mikroskop altına yerleştirilme, Kongre oturumlarının ve medya ilgisinin odağı olma vakti geldi. Amerikan halkı kendi geleceklerini ve torunlarını etkileyecek strateji tâyininde seslerini duyurmayı hak eder. Kamusal alanda yapılacak tartışmalarda ele alınacak en az üç soru var:

1-Uzun Savaş fikrinin ABD politikasındaki rolü şu an nedir? Pentagon veya başkan, kamusal tartışmalar yapılmadan, Kongre onayı olmadan böylesi savaş kararları dayatabilir mi?

2-Uzun Savaş’ta düşman tam olarak kimdir? El Kaide (veya İslamcı fundemantalizm) “uluslararası komünist tezgah” benzeri tek bir düşman mıdır? Sadece kapsamlı bir yetkilendirmeyle, Avrupa’dan Güney Asya’ya kadar her ülkeye yayılmış gayri merkezi her gruba karşı Uzun Savaş açılabilir mi?

3-Herşeyden öte, Uzun Savaş’ın vergilerden toplanmış dolarları, Amerikan hayatları ve dünyada Amerika’ya karşı duyulan saygı bakımından mâliyeti nedir? Sürdürülebilir mi? Sürdürülemezse, o halde seçenekleri nelerdir?


Başkan Obama, terimi açıkça tanımamazlık etmeden, Uzun Savaş doktrinine katılmadığını ima etti. Amerikan askerlerini 2012 yılına kadar Irak’tan çekme sözü verdi ve muharebenin devam edeceği ve Kore tarzı bir işgale dönüşeceği tahmininde bulunan Ricks gibilerden farklı düşündüğünü ortaya koydu. Obama, müphem bir zaferi elde edene kadar kalmamızı talep edenlerin aksine, Amerikan askerlerinin 2011 yazı itibariyle Afganistan’dan çekilmeye başlayacağı sözünü de verdi. Obama, West Point talebelerine “Afganistan’a askeri taahhütümüz açık uçlu olamaz çünkü inşasına en çok ilgi duyduğum ulus, bizim ulusumuz” dedi.

Uzun Savaş’ın, Soğuk Savaşın sona ermesiyle geride bıraktığı bir boşluğu doldurduğunu düşünmek, neoconların ve Pentagon’daki bazılarının saf beklentileridir. Irak’ta kalıcı üsler kurulmasını talep ederek, Afganistan’dan çekilme sürecini yavaşlatarak ve Pakistan’daki gizli operasyonları savunarak Obama’yı tuzağa düşürmeye çalışacaklar. Şiddet alevlendiğinde, erken vakitte çekildiğinden dolayı itham edilecek. Durum istikkrara kavuştuğunda ise nasihat verip askerleri orada tutmamaya devam ettiğimizden dolayı böyle olduğunu söyleyecekler. Olmayan dolarlarımızı sonu gelmez savaşlar için harcamaya devam edeceğiz.

Altta yatan meseleler hemen şimdi tartışmaya başlanmalı, bizâtihi gelecek, savaşa teslim edilmeden evvel.

Tom Hayden


Dünya Bülteni için çeviren: M. Alpaslan Balcı

Paylaş:

Yorumlar

“223) SAVAŞ 80 YIL SÜRECEKMİŞ!” yazisina 1 Yorum yapilmis

  1. N.Akın yorum tarihi 9 Nisan, 2010 20:02

    ALLAH belasını versin şu Amerikanın diyorum başkada bisey demiyorum!!!

Yorum yap