234) BOĞAZLAR TÜRK İSTİKLALİNİN İFADESİDİR.

Yayin Tarihi 25 Ağustos, 2008 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

Boğazlar, Türk istiklâlinin ifadesidir

image00136.jpg

1933 yılında iktidara gelen Hitler kısa süre içinde dünyayı tehdit etmeye başlamıştı. Bunu gören Atatürk 1934’te Balkan Paktı’nı, 1937 yılında da Sadabat Paktı’nı kurdu ve iki yakasını sağlama almış oldu. Bununla da yetinmedi, 1936 yılında Boğazlar meselesini de halletmek için kolları sıvadı. Bu konuda hükümeti de harekete geçirdi ve Batılı devletlere ve Karadeniz’e kıyısı olan ülkelere çağrıda bulunarak bu meseleyi görüşmek istedi.

Bu konuya ilişkin önemli bilgi, Atatürk‘ün uzun yıllar Özel Kalem Müdürlüğü ve Genel Sekreterliği’ni yapan Hasan Rıza Soyak Bey’in Atatürk‘ten Hatıralar” isimli eserinde var. Eserde Soyak şunları aktarıyor:

Dr. Aras (zamanın Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü) Atatürk’le olan mülakatını şöyle anlatmaktadır:

“Meseleyi Atatürk’e açarak emir ve muvafakatlerini rica ettim; sözlerimi dinledikten ve kısa bir müddet düşündükten sonra dedi ki:

“Biz böyle bir adım attıktan sonra bir daha geri dönemeyiz; bu yüzden çok acı akıbetler de doğabilir, millet o vakit senin kafanı koparır; fakat fayda olmaz. Bunun için git, tekrar düşün, eğer en küçük bir tereddüdün varsa, bu teşebbüsten bana bir daha bahsetme!.. Ben de, seni böyle bir teklifte bulunmamış sayarım.” (Hasan Rıza Soyak, Atatürk’ten Hatıralar, C.2, Yapı Kredi Yayınları, 1973, s.535)

Aras durumu hükümetle tekrar görüşür ve bu meselenin halledilmesi kararında anlaşırlar. Bu kararı da daha sonra Atatürk’e açarlar. Atatürk de şu cevabı verir:

“Kanaatinizin kati olduğunu şimdi gördüm. Benim görüşüme göre de Avrupa durumu, böyle bir teşebbüs için, müsaittir; git, keyfiyeti hükümete aç ve benim de muvafakatimi söyle!.. Bu işte behemehal muvaffak olacağız.” (age., s.535)

MONTREUX’NÜN TARAFLARI

Boğazlar meselesi Türkiye’nin davetiyle 22.6.1936 günü İsviçre’nin Montreux kentinde görüşülmeye başlanır. Toplantılara Türkiye, Sovyet Rusya, Japonya, Romanya, Yugoslavya, Yunanistan ve Bulgaristan delegeleri katılır. Görüşmeler sonucu tarihi anlaşma 20.7.1936 günü imzalanır. Bundan önce Atatürk, Cumhuriyet Gazetesi’nde Yunus Nadi‘ye bizzat dikte ettirdiği bir yazı yazdırır. 10.7.1936 tarihli yazı “Türk milletinin isteğini” dünyaya adeta duyurur. “Biz Türkler, Boğazlar rejiminin, Türkiye emniyeti için zamanla teşkil ettiği tehlikenin endişe ve heyecanlarını yaşadık” sözleriyle başlayan yazı şu önemli saptamalarla biter:

“a- Boğazlar ve Boğaz suları, Türk’ün tam hâkimiyet ve istiklâlinin ifadesidir; orada yalnız Türk hâkimiyeti, kayıtsız ve şartsız, caridir ve cari olacaktır.

İŞTE O VESİKA

b- Türkiye’nin evinin, hariminin kapıları olan Boğazlar’dan, her isteyen, istediği gibi geçebilmek hakkını elde etmek yoluna giderse, işte o zaman Boğazlar meselesi, tam hallolunmuştur; şu şekilde:

c- Bu takdirde Türk der ki; kapılarım kapalıdır, istediğime, istediğim gibi açarım ve buna muktedirim.” (age., s. 545)

İşte Atatürk, işte tarih!.. Bugünkü sorunları da buna göre düşünün… Büyük adam, büyük sorunları öylesine ustaca çözmüş ki adeta bizlere binlerce yıllık sağlam ‘vesika” bırakmış.
Tabii bunu korumasını bilene…

Yalçın BAYER

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap