899) SURİYELİLERİN CAN KAPISI; TÜRKİYE
Yayin Tarihi 10 Haziran, 2011
Kategori BASIN-YAYIN
Helikopterden ateş açtılar
SURİYE’nin Kuzey batısındaki İdlib’e bağlı Cisr-üş Şuğur Kasabası’nda 2 gün boyunca düzenlenen gösterilerde güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu yaralanan ve Hatay’daki hastanelere kaldırılan yaralılar, “Keskin nişancılar ve helikopter ateş açtı” dediler.
Ambulanslarla Hatay’daki 3 hastaneye kaldırılan 100’e yakın yaralıdan taburcu olanlar, Yayladağ İlçesi eski TEKEL binasında kurulan çadır kente naklediliyor. Hastanede halen 33 Suriyelinin tedavisi sürüyor.
Ahmet Muhammed: Cuma günkü gösteride bir genç öldü. Bunun üzerine 2 gün boyunca gösteriler sürdü. En büyük katliam pazar günü oldu. PTT binasından, karakoldan ve özel muhafız güçleri ateş ederken, helikopterde yukarıdan mermi yağdırıyordu. Etraf kan gölüne döndü. Halk yaralıları sırtlarında olay yerinden uzak bir alana taşıdı. Sivil araçlarla Türkiye sınırına getirildik. Sınırda yaralı olarak beklerken, ambulans gönderildi. Hatay’da hastanelere kaldırıldık. Türkiye hayatımızı kurtardı.
SURİYE’DEN TÜRKİYE’YE AKIN AKIN GELİYORLAR / FOTO GALERİ
Suriyeli ambulans şoförü: Gösteride yaralananları ambulansa taşımak isterken muhafız güçleri tarafından sırtımdan vuruldum. Yaralılara yardımcı olmam istenmedi. Sınıra yakın yerleşim yerleri bombalanma korkusu nedeniyle Türkiye’ye sığınıyor. Suriye istikrar kavuşmadan ve güvence verilmeden dönmeyi düşünmüyorum.
m Muhammed Nadir Zaher: Helikopterden açılan ateş sonucu yaralandım. Cenaze törenine 10 bine yakın kalabalık toplanmıştı. Özellikle muhafızlardan oluşan keskin nişancılar hedef gözeterek ateş açtı ve ilk ateşte 10 kişi yere devrildi. Halk yaralıları sırtında taşıdı. Daha sonra sivil araçlar bizi Türkiye sınırına getirdi. Buradan istenen ambulansla biz 30 yaralı Türkiye’deki hastanelere kaldırıldık.
Ebu Ali (32): Biz özgürlük istediğimiz için sokaklara döküldük. Üstümüzde çok büyük bir baskı var. Keskin nişancılar göstericilerin üzerine ateş ediyor. Bütün şehirlerde ölenler var. Gördüklerimiz var, ayrıca bir de görmediklerimiz var. Yakınlarımın büyük bölümünü orada bıraktım kendim kaçıp geldim. Çünkü orada halkın kanı dökülüyor.
Akın akın geliyorlar
SURİYE’de 15 Mart’ta başlayan, yaklaşık 1300 kişinin öldüğü, 10 bin kişinin tutuklandığı rejim karşıtı gösteriler, Türkiye sınırındaki 50 bin nüfuslu Cisr Eş Şuğur’da 120 polisin katledilmesiyle yeni bir boyut kazanmıştı.
BM: Halka baskı yapılıyor
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) dün sabah “Son 24 saatte 1577 Suriyeli mülteci Türkiye’ye sığındı” açıklamasını yaptı. Sınıra yığılan yüzlerce kişinin geçişi sürünce, son üç aydır Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin sayısı 2 bin 700’ü buldu. Yüksek Komiser Navi Pillay, Şam Yönetimi’ni suçlayarak, “Bir hükümetin tanklar, toplar, keskin nişancılar kullanarak kendi halkını boyun eğmeye zorlaması bütünüyle elim bir durumdur” dedi. Hatay’ın Yayladağı İlçesi’nin Suriye sınırındaki Güveçci Köyü’nden giriş yapan kadın-çocuk 200 Suriyeli’nin yanlarında bir miktar eşya da getirdiği görüldü. Güvenlik güçlerine takviye olarak Antakya’dan emniyet güvenlik güçlerinin geldi ve çadırkent çevresine MOBESE kameraları yerleştirildi; Kızılay’a bağlı ve içerisinde yatak, giysi bulunan tırlar da bölgeye ulaştı.
Ankara isterse BM yardıma hazır
BMMYK Türkiye Ofisi Dış İlişkiler Sorumlusu Metin Çorabatır da “Mülteci demek, acı demek. Türk hükümetinden talep gelmesi halinde her türlü yardıma hazırız” dedi.
Faruk BALIKÇI/HATAY Murat KİBRİTOĞLU- Emek ÇAKILI / DHA
http://www.hurriyet.com.tr/planet/17997851.asp?gid=381
Yorumlar
“899) SURİYELİLERİN CAN KAPISI; TÜRKİYE” yazisina 2 Yorum yapilmis
Yorum yap
Türkün yüreğiinsanlık dıramı karşısında yufkadır, Türkün vicdasni derinliği hiç bir millette yoktur. İnsanız, insanlık adına, inanç adına, yaşanan elim olaylara üzülüyoruz.
Ancak, günümüzde ülkemizde gelişen olaylar ve tarih bu vicdani derinliği, bu insaniyeti Türke hak vermiyor. Ne zaman ki bir halk zorda kalmıştır, kucağımızı açtık onlara, barındırdık, koruduk, kolladık.
Özellikle de Kafkasyadan Rus ordularına vatanlarını bırakarak kaçan ve şimdi de Türklere üstünlük taslayan, Türk yurdundan kendilerine pay ayırma sinsiliğinde olan Kafkas kırıntılarına.
Irakta Saddamın kıyımından kaçarak Türkiyeye sığınantedavi edilen, barındırılan şu mezepotamya artıklarıi şimdi de Suriyede Esadın kıyımından kaçarak gelenler.
Dün bunlar değilmiydi Şam sokaklarında Türkiye karşıtı eylemlerde bulunanlar. Daha dün değilmiydi yıllarca kendi topraklarında PKK teröristlerini barındıran, Türkiyeye karşı kullananlar.
Bu idarecilerin tekelinde olan bir durum du, olabilir ama halk şu anda dış merkezlerden kışkırtılarak idarecilerine gösterdiği direnci Türkiye için yapamazmıydı?
Atalar KOMŞU KOMŞUNUN KÜLÜNE MUHTAÇTIR der. Bu muhtaçlığı düşünmeleri gerekirdi.
Türkün yüreği insanlık dıramı karşısında yufkadır, Türkün vicdasni derinliği hiç bir millette yoktur. İnsanız, insanlık adına, inanç adına, yaşanan elim olaylara üzülüyoruz.
BİZ,GENİSLİYORUZ!ENİNE BOYUNA!-BİR VAKİTLER TERÖRİSTLERİ BARINDIRAN TOPRAKLAR SİMDİ?!