85) OBAMA; AFGANİSTAN’A TÜRK ASKERİNİ İSTİYOR!
Yayin Tarihi 19 Şubat, 2009
Kategori SİYASİ
Obama’dan Türkiye’ye Afganistan baskısı
ABD başkanı Obama, El Kaide ve Taliban’ın giderek güçlendiği Afganistan için harekete geçti ama Türkiye üzerinden!
ABD Başkanı Obama dün, Afganistan’a 17 bin ek asker gönderme kararını onayladı. Bu ABD’nin Afganistan’daki asker sayısının yaza kadar yüzde 50 artması demek. Ama bu rakam, işgalcilerin istediği rakamı karşılamıyor. Afganistan’ı savaş alanı ilan eden barış havarisi Obama ise asker sayısını arttırması için baskı yaptığı Avrupa’dan yüz bulamayınca, Türkiye’ye başvurdu.
TÜRK ASKERİ İSTİYOR
ABD’nin halen Afganistan’da 30 bin askeri bulunuyor. Bu ülkedeki ABD kuvvetlerinin Komutanı General David McKiernan, 30 bin asker daha talep etmişti. ABD’li yetkililer ise Hürriyet Washington muhabiri Kasım Cindemir’e Afganistan’a daha fazla askerin gönderilmesi için Türkiye’den “beklentileri ve taleplerinin” olduğunu ifade etti. Ankara, Bush Yönetimi döneminde Afganistan’a “muharip asker” gönderilmeyeceğini açıklasa da, Avrupa ülkelerinden istediği desteği bir türlü bulamayan Obama’nın “gözlerini Türk askerine çevirdiği” belirtiliyor. Obama’nın, Ankara ile yaptığı görüşmelerde NATO ve Afganistan konularına özel önem vermesi de dikkat çekici bulundu.
TÜRKİYE ANA ÜS
Christian Science Monitor Gazetesi de, Türkiye’nin, ABD askerlerinin sayısının artırılacağı Afganistan için “ana merkez üs” olabileceğini kaydetti.
Stratejik ve Uluslararası Etütler Merkezi uzmanı Stephen Flanagan, Avrupa’dan olmasa da Türkiye’den katkı gelmesini öngördüğünü belirterek, “Terörle mücadele eğitimi almış geniş bir güçleri var. Üstelik Orta Asya’da çıkarları olduğunu düşünüyorlar” dedi.
AP, OBAMA’NIN ERDOĞAN’DAN ASKER İSTEDİĞİNİ YAZDI
Associated Press (AP) haber ajansı, ABD Başkanı Barack Obama’nın Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde bu konuyu gündeme getirdiğini
duyurdu. Ancak Genelkurmay geçen yıl bölgeye daha fazla muharip asker göndermenin söz konusu olmadığını açıklamıştı.
İTTİFAKA BASKI
Bugün de Afganistan gündemiyle gayrıresmi toplanan NATO toplantısında, ittifak üyelerine, Afganistan’daki taahhütlerini artırmalarını istemesi bekleniyor. Ama Avrupa ise ısrarla karşı duruyor. Sadece İtalya bir miktar ek asker gönderebileceğini açıkladı.
NATO toplantısı öncesi açıklama yapan genel sekreter De Hoop Scheffer de, ittifak’ın, Pakistan ile ilişkilerini geliştirmesi gerektiğini, çünkü bu ülkenin istikrarının, NATO’nun Afganistan’daki görevinin başarısına bağlı olduğunu ifade etti. De Hoop Scheffer, Afganistan’a tecrit edilmiş bir halde değil, daha bölgesel yaklaşımla bakılmaya başlanması gerektiğini de söyledi.
ABD’den Ankara’ya ani ve esrarengiz ziyaret
Perşembe, 19 Şubat 2009 18:05
ABD Ulusal Güvenlik Kurumu NSA) Başkanı Keith Alexander, Ankara’ya geldi.
Alexander’ı Esenboğa havalimanında ABD Büyükelçiliği yetkilileri karşıladı. Keith Aleksander’ın gelişiyle ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.
İhlas Haber Ajansı’na göre, Aleksander yarın Genelkurmay yetkilileri ile biraya gelecek. Kaynaklar ise görüşmede Afganistan’a asker konusunun ve Trabzon’a ABD üssünün ele alınacağını ileri sürüyorlar.
DÜNYA BÜLTENİ HABER MERKEZİ
Yorumlar
“85) OBAMA; AFGANİSTAN’A TÜRK ASKERİNİ İSTİYOR!” yazisina 4 Yorum yapilmis
Yorum yap
Sanki öykü değil, Türkiye’nin son 50 yılı.
Ya bu öyküyü yazan Türkiye’den esinlendi, ya da Türkiyeyi ‘Kırmızı İbikli Tavuk’a çevirenler bu öyküden esinlendiler.
KIRMIZI İBİKLİ KÜÇÜK TAVUK
Zamanın birinde bir çiftlikte kırmızı ibikli küçük bir tavuk yaşarmış. Tavuk kendi yiyeceğini kendisi bulur ve bu güzel çiftlikte çok mutlu bir hayat yaşarmış. Bir gün buğday taneleri bulmuş ve bunları ekerek daha çok yiyecek elde edeceğini düşünmüş. Ancak nasıl ekeceğini bilmediği için arkadaşlarından yardım istemiş:
‘- Bu buğday tanelerini ekmek için kim bana yardım edecek ?’
Ördek cevaplamış:
‘- Ben yardım edemem, ancak istersen sana kahve tohumu satabilirim. Buğday yerine kahve ekersen, çok para kazanır ve istediğin kadar buğday alırsın.’
Domuz oradan seslenmiş:
‘- Ben de yardım edemem, ancak kahve ekersen ürünlerini ben satın alırım.’
Fare hemen atlamış:
‘- Ben buğday ekiminden anlamam ancak kahve ekmek için gereken parayı sana borç verebilirim, sonra ödersin.’
Ticaretten ve tarımdan anlamayan kırmızı ibikli şirin tavuk, bu sözler sonrasında kahve ekmeye karar vermiş ve buğdaydan vazgeçmiş.
Ancak kahve nasıl ekilir bilmediğinden yine yardım istemiş: ‘- Kahve ekmek için kim bana yardım edecek?’
Ördek:
‘- Ben yardım edemem, ancak kahvenin çabuk büyümesi için gereken gübreyi sana satabilirim’ demiş.
Domuz:
‘- Ben kahve yetiştirmekten anlamam ancak kahveleri zararlı böceklerden korumak için ilaca ihtiyacın var, istersen sana satarım’ demiş.
Fare de:
‘- Gübre ve ilaç için gereken parayı istersen sana borç olarak veririm ‘ demiş.
Sonunda kırmızı ibikli tavuk çalışmaya başlamış, çalışmıııııış çalışmış.
Kahve yetiştirmek buğday yetiştirmekten daha zormuş ve daha çok gübre ve ilaç gerekiyormuş. Ama tavuğumuz sonunda çok zengin olacağını hayal ederek sabretmiş. Ve sonunda hasat zamanı gelmiş ve gerçekten de tavuk çok miktarda ürün elde etmiş, kendisine yol gösteren arkadaşlarına seslenmiş:
‘- Kahveleri satmama kim yardım edecek?’
Ördek:
‘- Ben yardım edemem, ancak kahveleri işlemek ve paketlemek için benim fabrikama getirmelisin.’
Domuz:
‘- Ben de yardım edemem, zaten her önüne gelen kahve ektiği için kahve fiyatları çok düştü, senin kahven beş para etmez.’
Fare:
‘- Ben bu işlerden anlamam, ayrıca artık sana verdiğim borçları ödemen lazım.’
Sonunda kırmızı ibikli küçük tavuk gerçeğin farkına varmış ve buğday yerine kahve ekmenin büyük bir hata olduğunu anlamış, çünkü borç içinde imiş ve yiyecek tek bir lokması yokmuş. Açlıktan ölmemek için yine yardım
istemiş:
‘- Yiyecek bir kaç lokma bulmama kim yardım edecek?’
Ördek:
– Ben yardım edemem, senin hiç paran yok.’
Domuz:
‘- Ben de yardım edemem, zaten herkes kahve ektiği için buğday eken de kalmadı, yiyecek yok.’
Fare:
‘- Ben yiyecek bulamam. Ancak bana borçlarını ödemediğin için para yerine senin tarlanı almak zorundayım, iyi bir tavuk olursan, belki senin o tarlada
boğaz tokluğuna çalışıp, benim için buğday yetiştirmene izin verebilirim.
Şimdilerde bizim kırmızı ibikli küçük tavuğumuz, artık farenin olan eski tarlasında buğday yetiştiriyor ve karnını doyurmaya çalışıyor.
Kaynak : İngiltere’de ilkokullarda okuma kitabı olarak okutulan ‘The Little Red Hen’ kitabı.
Ülkemizin kanını emen,Türk Milletini kendi topraklarında ırgat konumunda görmek isteyenlere göre Türkiyemizin en önemli ihraç malı ”ordusudur.”İşgal ettikleri topraklarda kendi askerlerinin canını riske etmek istemedikleri için Türk askerini çağırırlar.Nede olsa Türk anaları 25 senedir Pkk karşısında binlerce can vermişler ama gıkları çıkmamıştır,nede olsa Mehmetin canının Joni nin canı yanında lafı bile olmaz…
İşin trajik yönü konu iç politika malzemesi yapılırken globalleşen dünyada Türkiyemize verilen önem,batılıların Mehmetçiğin cesaretine duydukları hayranlık vs.gibi pompalama yapılarak Türk milletinin bilincinin ve hafızasının alaya alınmasıdır…
Amerikanın Türkiye ve Orta Doğu ve Asya hakkındaki niyetleri gün gibi ortada mı?
Değil diyenin aklıyla arası epey uzaktır.
Genelde sorumuzun cevabı; evet.
Eeee?
Adam diyor ki; şu yerdeki baltayı al, bana ver. Ben senin kelleni keseceğim.
Fazla mı oldu, olmadı mı?
Olsa da böyle, olmasa da.
Bunu görmediğimiz an, başımız belaya girer.
Ayının bulunduğu bir mağaraya giriyorsanız, elinizde kalın bir sopa olmalı.
Sopa yetmez, keskin bir kılıç bari bulunsun.
türklerden başka afganistana gidecek adam bulamadılar mı?neden biz neden bu ne iştir uşaklar.tsk yı yıpratmak için yaptıkları yetmedi bide asker istiyorlar.ergenekon oyunu AB ve ABD
den çıktığı taştır.oraya asker gönderenler vatan hainidir.bu böyle biline uyan TÜRK uyan