65) ÇANAKKALE’NİN KADIN YİĞİTLERİ
Yayin Tarihi 21 Ocak, 2008
Kategori BASIN-YAYIN, ÇANAKKALE, TÜRK DÜNYASI
Çanakkale’nin Kadın Yiğitleri
Çanakkale Savaşı üzerine araştırmalar yapan yazar Zümrüt Sönmez, erkek kılığında savaşa katılan ve büyük yararlılıklar gösteren kadınların çarpıcı hikayelerini “Kızıl Toprak Ak Yemeni Savaşın Kadınları” adlı kitapta anlattı. Sönmez, “Çanakkale anlatılırken kadınların rolü hep eksik kalıyordu. Bir yıl önce başladığım araştırmalar sonucunda Çanakkale Savaşı’na katılan kadınlarla ilgili bir kitap hazırlamaya karar verdim” diye konuştu. Sönmez, araştırmaları sırasında Türk kadınının vatan uğruna neler yapabildiğini örnekleriyle gördüğünü ifade ederek şöyle konuştu:
Büyük rol oynadı
“Türk kadını, cephede erkek kılığında düşmanla savaştı, cephe gerisinde ise askerlerin mermi ve erzak ihtiyaçlarını karşılayarak zaferin kazanılmasında büyük rol oynadı. Kadınlardan Mücahide Hatice Hanım, Anafartalar 56. Fırka’da silahıyla mücadele etti. Adı Ahmet’ti, şarapnel parçaları ve kurşunla 9 yerinden yaralandı. 70. Alay’ın komutanı Albay Hafız Hamit Bey’in kızı Nezahat Onbaşı ise babasıyla birlikte 3 yıl boyunca bütün savaşlara katıldı.
Nezahat Onbaşı’ya şükran plaketi verildi
Çanakkale Savaşı’na katılan kadınlardan Nezahat Onbaşı’ya 1986’da Dolmabahçe’de düzenlenen törenle şükran plaketi verildi.” Gelibolu Yarımadası’nda yapılan Şehitler Abidesi ise her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Düşman askeri Türk kadınını övgüyle anlattı
Avustralyalı piyade er J.D. Davies, savaş sırasında annesine yazdığı mektupta keskin nişancı Türk kadınlarıyla ilgili şunları anlatıyor: “Vurulduğum 18 Mayıs 1915 günü keskin nişancı bir Türk kızı pusuda çarpışıyordu. Gizlendiği yerden gün boyunca ateş etti ve çok sayıda adamımızı vurdu. Ancak Avustralyalı tarafından vurulmasına gene de üzüldüm. Güzel yapılı 19-21 yaşlarında genç bir kızdı, bedeninde tam 52 kurşun yarası vardı.” Bir İngiliz asker ise: “O, bir Türk kadın savaşçısıydı, durmaksızın saklandığı evden ateş ediyordu, evi boşaltıp teslim olmayı reddediyordu. Sonunda ele geçirdiğimizde yanında annesi ve çocuğu da vardı. Yakalanana kadar bir pencereden ısrarla ve özellikle de subaylarımızı hedef alarak ateş etmişti. Sanırım öldürdüğü bazı kurbanlarını sürgülemişti de” dediği kitapta belirtiliyor.”
YENİÇAĞ
Yorumlar
“65) ÇANAKKALE’NİN KADIN YİĞİTLERİ” yazisina 6 Yorum yapilmis
Yorum yap
Bu anaların bacıların ruhları bizleri hala koruyor , ama bizim ruhlarımız ise alem değiştirmeden önce vatan için gelecek nesillerimiz için ne yapmalıyım ki ata analarımın ata bacılarım ruhlarının yanında yer bulabileyim diye kıvrım kıvrım vicdan azabı ve sıkıntılar içinde dönüp durmaktadır. Ey yaradanım bana ve milletime atalarına layık olma onların bize gülen bakışlarla bakmasını sağla bize bu şansı ver lütfen… S.Hilmi BİLİR
RAB,RAHMAN VE RAHİM HEPİMİZİN BİLDİGİ GİBİ ALLAHIN VASIFLARIDIR. ALLAH RAHİMİ KADINA VERDİGİNE GÖRE KADIN ALLAHIN VASIFLARINDAN BİRİNİ TAŞIYOR.DOLAYISIYLA KADIN ÜRETEN KORUYAN BİR VARLIKTIR. HAL BÖYLE OLUNCA TÜRK KADINI VATANINI, AİLESİNİ KORUMAK İÇİN ELİNDEN GELEN VE GELMİYENİ BİLE GELEBİLİR YAPAR. İNŞALLAH BİZLERDE ONLAR GİBİ OLUR, ON LARA LAYIK BİR NESİL OLDUGUMUZU İSPAT EDERİZ. ALLAH BAYRAGIMIZIN GÖLGESİNDEN AYIRMASIN. NE MÜTLÜ TÜRKÜM DİYENE.
s.hilmi bilirin yorumu kişiliğine uymuyor…
Türk kadını islamiyetten önce erkekle birlikte savaşın her aşamasında eşit koşullarda savaşırdı. Hatun bizzat savaş kurulunun üyesiydi ve tarihte devlet başkanlığı yapmış ilk kadınlar Türklerdi. Delhi Türk devleti’nde Raziye sultan, Kirmandaki Kutluk Devlet’inde Türkan hatun bunun en ünlü örneklerini oluşturuyordu. Türk kadının savaşçılık ve yöneticilik özelliği genlerinde vardır. Ne mutlu Türk’üm diyene.
*NE ONUR VERİCİ..-AMA YABANCI ERKEKLERİN BUNU TESPİT ETMİS OLMASI VE DİLE GETİRMESİ İSE COK SASIRTICI!
AVUSTRALYALILAR COK ADİL İNSANLAR!
-YAZARA TESEKKÜR BORCLUYUZ.VAROLSUN.BİZLERE İLETEN SN.KHANADA SONSUZ TESEKKÜRLER.
–EVET,BUGÜN SAVAS OLSUN TABİİKİ SAVASACAGIZ.
Ciddi bir yanlışı düzeltmek istiyorum. Nezahat,1910 doğumludur.Küçük yaşta Annesinin vefat etmesi nedeniyle, sürekli babasının yanında cephelerde bulunmuştur.Nezahatın Çanakkale şavaşıyla ilgisi yoktur. O zamanlarda 5 yaşında idi. Nezahat,1919 yılından sonra tümen komutanı olan babasının yanında 9 yaşında cephelerde bulunmaya başlamıştır.1. ve 2. İnönü muharebeleri,Kütahya Eskişehir muharebeleri,Sakarya savaşında yanında olmuştur.Silah elde savaşmamıştır. Cephe gerisinde yardım etmiştir. Hatıralarında İsmet paşa ve Çerkez Ethemle tanışmış olduğunu anlatır.TBMM nin ilk istiklal madalyalı kadın ünvanına sahiptir. Onbaşı rütbesi meclis vermiştir.Kaynak: TBMM zabıtları,Çerkez etem hatıraları,Albay Hafız bey hatıraları.