58) KIRIM KATLİAMI VE “MAVİ ALAY” OLAYI
Yayin Tarihi 18 Aralık, 2007
Kategori TÜRK DÜNYASI
KIRIM KATLİAMI
2. Dünya Savaşı sonunda Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği (SSCB) Devlet Başkanı Stalin, Kırım Türkleri’nin savaş sırasında Almanlarla işbirliği yaptığını iddia ederek top yekûn sürgüne gönderilmesini emretti. Emir, 18 Mayıs 1944 gecesi Kırım Türkleri’ne iletildi. İki saat içerisinde, evlerinden hiçbir eşyayı almaksızın, bulundukları köyün – kasabanın – şehrin meydanında toplanmaları isteniliyordu. Evini terk etmek istemeyenler zorla götürüldü. Direnenler, dipçik darbeleriyle hemen oracıkta öldürüldü. Çığlıklarla inleyen gökyüzünün karanlığını delmeye çalışan güneş, kana bulanmış Kırım topraklarına ilk ışıklarını gönderirken, 423.100 kişiden oluşan Kırım Türkleri, hayvanların taşınmasında kullanılan tren vagonlarına, âdeta istif eder gibi yerleştirildiler. Vagonlara doldurulanların 57.000’i 0–5 yaş arası çocuk, 68.000’i ise 60’ın üzerinde yaşlı insanlardı.
Ertesi gün, Arabat bölgesinde bir köyde, 150 civarında Türk’ün unutulduğu anlaşıldı. Haber Stalin’e ulaştırıldığında emir verdi: ‘Bunların işini 24 saat içerisinde bitirin !’ Emir yerine getirildi: Bebek, ihtiyar ve genç… köy halkı, küçücük bir tekneye dolduruldu. Tekne, kıyıdan bir-kaç mil açılınca batırıldı. Karadeniz’in hırçın dalgaları soydaşlarımıza mezar oldu. Türkler’le birlikte Kırım’da yaşayan Musevî dinine mensup Türkler ile aynı dine mensup Yahudiler de sürgün edildiler. Çünkü bu iki gruba mensup insanlar, Kırım Türkleri ile iyi ilişkiler içerisinde idiler.
Yapılan işlem, Kırım Türkleri’ni yok etme politikasının, o günün öncesinde ve sonrasında, tarihin yazmadığı bir vahşetle uygulanması idi. Bir aydan fazla süren yolculuk sırasında, kimsenin vagonlardan inmesine asla izin verilmedi. Her türlü ihtiyaçlar, vagon içerisinde karşılanıyordu. Ölenlerin cesetleri kokmaya başlayıp esasen zor teneffüs edilen hava, tehlikeli ölçüde zehirlenince, pencerelerden rast gele atılıyordu. Yolculuk sırasında 195.371 kişi öldü.
“Mavi Alay” Olayı!
Rusya’da yaşayan Türkler ilkin Stalin’in emriyle Kızılordu, esir düşünce de Göbels’in talimatıyla Alman ordusu saflarında görev aldı. Gerek savaş öncesi gerekse Kızılordu’da görev yaparken herhalde ölümlerden ölüm beğenmek diye tarif edilebilecek derecede ıstırap çeken, zulüm gören Kırım Türklerini, esir kamplarından çıkarıp cepheye sürerken “Ata yurdunuzu Ruslardan kurtaracağız” diyordu Almanlar. İnanmıyorlardı bu söze ama hiç değilse işkence görmedikleri için ses de çıkarmıyorlardı. Hitler’in hayal perdesi yıkılıp savaş Almanya’nın yenilgisiyle sonuçlanınca Stalin ‘hain’ ilan edip bir bir avlamaya başladı Türkleri. Özellikle Berlin’de Türk komitelerinde görev yapanların peşindeydi Ruslar.
Kimlikleri tespit edilen bu kişilerin başına ödül bile koydu Stalin. Bulundukları Avrupa şehirlerinden toplanan Türkler kafileler halinde İngiliz ve Amerikan askerleri nezaretinde trenlere bindirilip SSCB’ye gönderilmeye başlandılar. Kaçabilenler İtalya’ya sığındı. Kızılordu teslim aldıklarını uzun uzadıya sorgulamak zahmetine katlanmıyor, kafileleri Rus topraklarına adım attıkları anda, kaçmasından endişe ettikleriniyse daha elçilik binalarındayken öldürüyordu.
Kendilerini nehirlere attılar
Yüzlerce Türk trenlere nezaret eden Amerikalıların şaşkın bakışları altında kendilerini uçurumlara, nehirlere atarak intihar ettiler. Ama bunun için dahi inzibatlara kendilerine yol vermeleri için yalvarmaları gerekti. Kırım Türklerini en fazla yaralayan ise Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun büyükelçi olarak bulunduğu İsviçre hariç bütün Türk temsilciliklerinin kapısının kendilerine kapanması oldu. Daha da acısı 200 kadar esir Kırımlı 1945′te trenle getirildikleri Türkiye üzerinden Rusya’ya teslim edildi. Ve hepsi hudut kapısında Türk subayların gözü önünde kurşuna dizildi. Kars’a yaklaştıkları günlerde inzibatlar yalvarmalarına dayanamayıp bir kısmının Kızılçakçak baraj gölüne atlayarak intiharına göz yumdu o kadar…
HAZIRLAYAN: YILMAZ KARAHAN
Kaynak: Türk Dünyası
Yorumlar
“58) KIRIM KATLİAMI VE “MAVİ ALAY” OLAYI” yazisina 38 Yorum yapilmis
Yorum yap
[…] http://www.yenidenergenekon.com/58-kirim-katliami-ve-mavi-alay-olayi/ […]
Sayın Yılmaz Karahan,
Şahsım ve fikiryolu sitesi ziyaretçileri adına bayram mesajınıza çok teşekkür ediyoruz.
Sitenizde Türklük adına verdiğiniz emeklerden dolayı size müteşekkiriz.
Saygılarımızla…
ben hüseyin turma il aksaray hamidiye kasabasında ikamet ediyorum bende 1936 yılıunda kırımdakı akrabalarımdan gelen resim ve mektuplar var tevsirini yaptıramadım bu mektıpları ve resımleri kıme okuta bılırım selamlar
ALLAH TÜRK MİLLETİNE BİR DAHA 18 MAYIZ LAR YAŞATMASIN.AMİN
Türkiye nasıl olmuşta soydaşlarına sahip çıkmamış. Bende bir kırım Türküyüm ve bu olay beni derinden yaraladı. Siyasetten,siyasilerden, savaşlarda ve barışta yaptıklarından ,insan olarak utanıyorum. Sadece mavi alay değil daha birçok olay.Tarih utançlarla dolu.
önyargı medeniyet iktidar çatışmalarının yaşandığı kuşaklarda yoktum şimdi görüyorumki neden türkiye benim aşık olduğum ülkem tüm bunlara duyarsız kalmışmavi alay haricinde struma gemisinde 769 yahudi asıllı insana destek çıkmamış hani müslüman ülkeyiz insan insandır ne yaşadığı ülke ne konuştuğu dil nede inancı bu gerçeği değiştiremez her nerede olursa olsun insan insandır önyargıların çatıştığı bu evrende dilerim sonraki kuşaklarda barış olur ve soykırımlar sona erer..
İnsanlık tarihi bu tür olaylarla doludur. O dönemin yöneticileri bu olaya duyarsız davranması gerçekten utanç verici bir tutum
her insanın geçmişini iyi bilmesi gerektigini savundum hep ama şimdi bakıyorumda bilmedigim okadar çok şey varmış ki şaşırıyorum.Serenad adlı kitabı okudugunda bunun farkına vardım.Struma faciyası ve insanın kanın dondıran Mavi Alay…
şimdi aklımda tek bir soru var.
Türkiye nasıl bu olaya nasıl göz yumdu?
belkide rusyayla arası bozulmasını ve yine bir savaşın başlamasını istemedigi icindir.
Mavi alay olayı ve struma faciasını Serenad kitabında okudum internetten araştırdım.Şok oldum.Türkiye iki olaya da nasıl göz yumdu anlayamadım.Kırım Türkleri hem kışkırt hem sırtını dön.Struma gemisindekileri göz göre göre ölüme gönder.Utanç verici bir durum.İnsanlık dışı.
Zülfü Livanelinin seranadını şu anda bitirdim.Hayatımda böyle bir kitap okumadım.Tüm devlet işleri böylemi yürütülüyor.Bu kadar kanlı olmak zorundamı.Şaşkınım.Profesör Maximilian Wagnerin dediği gibi bütün devletler öldürür.Böyle olmak zorundamı.Struma olayı geminin kıyılarımıza gelişi,karşıdan insanların yardım edememesi bunlar çok anlamsız gibi görünüyo bana. Böyle olmamalıydı diyorum bir yandan; öte yandan türk devletini ve zorunluluklarını anlamaya çalışıyorum.Tek takıldığım konuysa Vehpi Koç’un gelip strumadan bir aileyi kurtarması……Bu nasıl olabilir ya buna nasıl izin verilebilir.Anlamıyorum.Onca insan hayatı söz konusuyken nufuzlu ve devlete sözü geçen birinin gelip bir aileyi kurtarması.Bir çoğumuz tarafından bu olay belki bir kaç kişinin dahi kurtulmuş olmasına sevinmeniz demek ama benim için öyle değil.Bu düpedüz haksızlık.Bu ölenlere haksızlık.Bence kaderle oynamak bu.
MAVİ ALAY……Bu insanın kanını donduracak kadar acı bir olay.Dünyanın her yanında ermeni soykırımı konuşulurken MAVİ ALAY dan kimse söz etmiyor.Bir çoğumuz bilmiyor bile bu olayı.Bence bir takım çevreler kendini güzel reklam ediyor.Ama biz TÜRKLERE gelince bu böyle değil….Ben bir TÜRK evladı olarak MAVİ ALAYA, STRUMA gemisindeki yahudilere, Ermeni soykırımında hayatını kaybeden ERMENİLERE ve daha bilmediğim bir çok olayda hayatını kaybeden birçok DÜNYA insanına çoook üzülüyorum.Devletlerarası saçma sapan olaylar yüzünden bu katliamlar.Hepimiz insanız ve İnşallah hep İNSAN kalabiliriz……….
insanlık suçu affedilemez bir olay serenad okumalı her hümanist insan
Sn. Zülfi Livaneli’nin ” Serenad” romanını yeni bitirdim, kesinlikle filme çekilmeli ve daha çok kitlelere bu acı gerçekler ulaştırılmalı !!!
sn. zulfü livaneli seranad’ romanınızı şimdi bitirdim ve inetternete koşup araştırdım gerçekler karşısında dondum kaldım gözyaşlarıma hakim olamıyorum… keşke diyorum bunlar yazarın kurguları olsaydı gerçek olmasaydı ama maleseff gerçekmişş peki anlamadığım herkess ermeni soykrımın konuşuyor biliyorda bu acı gerçekler neden neden konuşulmuyor türk devleti nie bunları ifşa etmiyor. struma ve mavi alayda bi soykırımm …sayın livaneli bu konuyu lütf flime alın tüm dünya görsün izlesin lütfff okumayan kalmasın bu kitabı:(tşk yüreğinize sağlık.
Serenad romanını yeni bitirtim insanların birbirne bu kadar zalim olabildiğine inanamıyorum..Bundan üç sene önce Kırım a gittiğim de 1944 sürgününde Özbekistana sürülmüş kırım türklerinin içinde o zaman çocuk olan ve yeni özbekistan dan yeni kırım a dönmüş insanların hayat hikayelerini dinledim ben de bir kırım türküyüm ama benim atalarım 1893 yılında türkiye ye gelmişler ve gördüklerim ve dinlediklerim karşısında iyi ki zamanında gelmişler dedim şu anda kırım a dönen insanlar çok zor şartlarda yaşam savaşı veriyorlar.. 1999 yılında İsrail e gittiğimde soykırım müzesini gezmiştim ve müzeden ağlayarak çıkmıştım..camekanların arkasında onlarca tek aTyakkabılar. kesilmiş örgülü saçlar insanı gerçekten ürkütüyor.. Sayın Zülfü Livaneli ellerinize ve yüreğinize sağlık..Teşekkür ederim..
Serenad ı bende 2 günde bi soluktu okudum..çok etkilendim ve kesinlikle film olmasını çok sayıda insana ulaşmasını isterim..
Malesefki dünya tarihimiz vahşetle ve katliamlarla dolu ama bu katliamları görmek için çok uzak yıllara gitmek gerekmiyor.Maraş katliamı,dersim katliamı,madımak olayları o kadar yakın bir tarihimizdeki bu olaylar beni artık şaşırtmıyor.Hayatımız birilerinin menfaatleri doğrultusunda çok çabuk gözden çıkarılabiliyor.Ben sanmıyorum daha güzel günler olacak. İnsanlar böyle yükselme hırsıyla devam ettiği sürece Allah herkese kolaylık versin…
İnsanın insan diye düşünüldüğü bir dünyada yaşamak dileğiyle…….Bu arada zülfü livaneliye saygılarımla…
İyiki varsınız diyorum ZÜLFÜ LİVANELİ’YE…İyiki varsınız.Sevgi ve saygılarımla…
O günlerde Almanya yanlisi bir politika izleyen Inönü hükümetinin yanlis kararlari neticesinde yasanan dram- Struma gemisine destek verilmemesi, Kirim Türklerinin basina gelenler, Bunlari Tarih bir zaman ortaya cikaracaktir, Ve bir gercek te; Türk toplumu sagdan soldan oradan buradan zulumden kacan topluluklarin Anadolu da birlestigi bir topluluk oldugudur, Uygurlardan gelen bir uzantinin anadolu da yerlestigi bir kavim degil, Elinize saglik sayin Livanelli, Saygilarimla
Bende bir Kırım Türküyüm ve Zülfü Livanelinin «Serenad» kitabını okuyarak bu konu hakkında bilgi sahibi oldum. Siyaset yüzünden böyle masum insanların ölümüne nasil göz yumulmuş ve daha sonrada üzeri öyle bir örtülmüs ki bizlerin(yeni nesillerin) hicbirseyden haberi olmamis… Bu kadar insanin sebepsiz yere ölümüne ve oyuncak gibi oradan oraya suruklunmelerine cok üzüldüm.. Bir Kırım türkü olmasam bile bu masum insanların yasadiklari bu olayda adaletli bildigimiz Türkiyenin adinin gecmesi ve bu olaylar karsisinda hicbirsey yapmamis olmasi beni cok üzdü..Serenad kitabinin bir filme uyarlanmasini da gönülden isterim… Zülfü Livaneliye saygilar ve tesekkurler.
zülfü livanelinin serenad adlı romanını okudum stalin kırım türklerini sibirya ya göderdigini biliyordum ama mavi alayı yeni duydum baya üzüldüm herhalde dünya tarihinde bizden fazla katliama ugrayan millet yok bence seranad ın filmi yapılmalı bir daha inşallah bu olaylra maruz kalmayız onun için güçlü olmak zorundayız
teşekkürler ZÜLFÜ LİVANELİ, üstünü örttüğümüz gerçekleri gün ışığına çıkarttığınız için .
bu olayların olmasında sadece sebep olan ülkeyi değil seyirci kalanlarıda kınıyorum.Devletlere karşı duyarlı,temkinli yaklaşmak yerine neden insan kavramına karşı duyarlı yaklaşmıyoruz?
evet insanlık dışı idi ancak ankara yonetimi bu soykırıma nerdeyse ortak olmuştu çunku nazi ordusu rusyaya girdiyi zaman kırım turklerının alman ordusuna katılmasını ankara istemişti ancak rusya savaşta kazanıncada kırım turlerın once surunmesıne adaha sonra rusyaya getırııp kursuna dızılmesıne goz yummustu! hatta avustralyadan kırım turklerı getıren gemıyı ıngılızler turkye sınırlarında rusyaya teslım edılmek uzere turkıyeye teslım edılmıstı. turk askerleri gozyaşlarile hepsini rus askerlerine teslım etmişlerdi ruslarda herkesi kurşuna dizmişlerdi!!!
Tarihimizin karanlik yuzunu neden bilemiyoruz.Arastirmanin bilgiye ulasmanin ne kadar zor oldugunu veya nasil zorlastirldigini gormek mumkun. Bu kitap sayesinde Tarihin karanlikta kalan bir sayfasini ogreniyorum. Daha neler var acaba demekden kendimi alamiyorum.
mavi alay olayını bir romandan okuyup ve bunun gerçek olduğunu daha sonra öğenmek,tarihimizi bilmememizin ayıbı ile karşı karşıya getirmiş olması benim için gerçekten çok acı…
60 yıl önce yaşananlar bir roman sayesinde gün yüzüne çıkıyorsa(kaç kişi tarafından okunduğuda önemli)bu günkü yaşananları hangi kuşak ne zaman öğrenebilecek acaba?
Serenad’ı okudum.Sn.Zülfü LİVANE’yi kutluyorum.Yüreğine sağlık Büyük Usta.
Dünyanın neresinde olursa olsun,Zulüm yapan,buna göz yuman veya yanında yer alan, kim olursa olsun, hangi millet veya devlet, farketmeksizin kınanmalı ve teşhir edilmelidir.İster geçmişte olsun, ister günümüzde.Çocuklarımızın ve torunlarımızın iyi bir insan olabilmesi için.Dünyanın yaşanır hale gelmesi için…
serenad adlı kitabi yeni itirdim, süperdi çok etkilendim.hemen araştırdım olaylar gerçekmi diye keşke kurgu olsaydı çok üzüldüm ne olursa olsun insan insandır dili dini ırkı farklı olsada
serenad adlı kitabı bende yeni okudum ve çok etkilendim bütün bu anlatılanların gerçek olması tüylerimi ürpertti hemen bir araştırmaya giriştim devletlerin bu kadar acımasız ve sadece kendi çıkarları uğruna milyonlarca insanın ölüme doğru giden yolculuklarına seyirci koltuğunda oturup izlemelerini hala aklım mantığım ve vicdanım anlamıyor
bu katliamı aklım almamaktadır.
haberde önemli bir konu unutulmuş,mavi alay ozamanki tek parti hükümetinin teşvikiyle nazi ordularına istihbarat ve yardım amacıyla kurdurulmuştur.ama sonra sahip çıkılmamış ve olay büyük bir trajedi ile biter ,üstelik bindirildikleri tren edirneden karsa boydan boya türkiyeden geçer.o zamanki cumhurbaşkanı ismet inönü,başbakanda bugün adını stadlara verdiğimiz şükrü saraçoğlu dur.
sacma sapan dizilerle insanlari yanlis yonlere ceken yonetmenlere sozum. bu hakikatleri gormemezlikten gelmeyin, hayali dizileri birakip, bu tur gercekleri insanlara gosterin,
Gerçekten de hiçbir şey görüp duyduğumuz gibi değil
Zamanında bizim milletimizde çok yanlış yapmış her ne kadar bunlar dile getirilmesede olan mavi alayın insanlarına olmuş
Yukaridaki yazinin, dogru olan yerleri oldugu kadar muglak ve cok da yanlis olan yerleri var!
BU YAZI böyle yazilmamaliydi, burada Inönüye büyük iftira ediliyor, öteki büyük elciliklere büyük iftira ediliyor, söylenenlerin tam aksi olmustur
1-Türk büyükelciligi bütün kamplardan Türk asilli sovyet vatandaslarini arastirmis onlara türk kimliigi verererek kurtulmalarini saglamistir
1945 yilinda Almanyadaki büyükelciligimizin kamplarda kimlik verererk kurtardigi sovyet vatandasi türk soydaslarimizin sayisi 15 bin ile 25 kisi arasindadir
2-Drau faciasi olarak bilinen toplu intiharin gerceklestigi Trenle Sovyetlere gönderilen Türk asilli lejyonerler Kirim Türkü degil, Kafkafsya türkleridir ( ama Türklerdir)
3-KIZIL CAKCAK denilen BAraj ne zaman yapilmiski orada atlayacak bir göl olsun, var mi öyle bir kaynak?
__ ALINTI
_____________________
Romanı ben de okudum. Mavi Alay hikâyesini bir türlü kavrayamadım. Allah aşkına 1945’te Arpaçay üzerinde Kızılçakçak BARAJ GÖLÜ olduğuna dair bir kaynak var mı (Livaneli dışında?) Ben doğma büyüme Karslıyım. 1970’li yıllarda SSCB ile sulama amaçlı yapılan Arpaçay barajı dışında başka bir baraj bilmiyorum. Bahsi geçen demiryolu 100 yılı aşkın zamandır aynı güzergahta ve çevresinde bugün bile vagondan inip atlanacak bir göl yok. Lütfen adam gibi bir kaynak gösterin, tarihi çarpıtmayın, yazıktır! Şu anda ekşisinden tatlısına birçok web sitesinde Livanelinin hikayesinden alıntı bir Kızılçakçak Baraj Gölü faciası anlatılıyor. Doğrusunu bilen biri lütfen açıklasın. En başta Sayın Livaneli çıksın kaynağı söylesin de rahatlayalım, aydınlanalım.
http://www.gazetesiz.com/makaleler/nazim-alpman/zulfu-livanelinin-gizli-tarihi-120682.html
******************************
görüldügü gibi halkin dogru bilgilenmesi icin yeni gördügüm bu yaziniza aciklama yapmayi uygun gördüm, MAVI ALAY diye de bir alay yoktur
Almanya ile baglari yürüten insanlar Edige KIRIMAL ve Müstecip Ülküsaldir onlarin CENGIZ DAGCININ da kitaplarinda bir MAVI ALAY OLAYI anlatilmamistir. bu yaziyi derhal düzeltmenizi tavsiye ederim
BASARINIZINZIN ve hizmetinizin devami dileklerimle
http://www.haberkalem.com/haber/2377-ozel-mavi-alay-ve-drau-faciasi.html
Mavi Alay Kırım Türklerini katledilmesi ile ilgili birçok film çekilmeli sözde Ermeni soykırımı ve yahudi soykırımından bütün dünyanın haberi var da Kırım Türklerini katledilmesi ile ilgili soykırımı ile ilgili bilgi yok. Biz nden kendimizi sevmiyoruz anlamıyorum devlet suçlu üzerini kapatıp tarih sayfalarının tozlu raflarına kaldırarak kurtulmak istemiş belli. Ancak hiçbir gerçek gizli kalamaz
Değerli bilgilerinizle bizleri aydınlattığınız için teşekkür ederim Sayın Hocam..Stalin zaliminin ve rus emperyalizminin kurbanı olan Kırım Türkleri başta olmak üzere kayıplarımızın hepsine Allahtan rahmet diliyorum.
Yılmazım Merhaba, tarihin sisli sayfalarının arasında kalan ve bugüne kadar hiç bahsedilmeyen acı gerçekleri gün yüzüne çıkararak büyük bir hizmet yaptın kardeşim,yüreğine kalemine sağlık.