55) CİNAYETLERİN ÜZERİ KAPATILAMAZ !
Yayin Tarihi 30 Aralık, 2007
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
BU CİNAYETLERİN ÜZERİ KAPATILAMAZ !
BİR YILDIR NE YAPILDI ?
Tank projesini hep yanında taşıyordu
Aselsan mühendisi o gün çalışmasıyla ilgili askeri uzmanlara brifing verecekti..
26.12.2007 Haberturk
Aselsan mühendisi Hüseyin Başbilen 4 Ağustos’ta “milli tank” projesi için hazırladığı çalışmayla ilgili askeri uzmanlara brifing verecekti. Başbilen kaybolduktan üç gün sonra, 7 Ağustos 2006’da arabasında ölü bulunduğunda çantasında yer alan tank projesi de ortada yoktu.
Kuşkulu ölümleriyle gündeme gelen Aselsan mühendislerinden Hüseyin Başbilen’in cinayete kurban gitmiş olabileceği endişesi Başbilen’in üzerinde çalıştığı projeleri ve bunların akıbetini de gündeme getirdi.
Ankara Adli Tıp Heyeti’nin “intihar” kanaatine itiraz eden aile Sincan Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz dilekçesi verdi. Dilekçeyle “milli tank” projesinde gönüllü çalışan Başbilen’in tanklarla ilgili sinyalizasyon ve sofistike elektrik konusunda geliştirdiği tekniklerle ilgili olarak 4 Ağustos 2006’da brifing vermeye hazırlandığı ortaya çıktı. Askeri uzmanların da bulunduğu bir heyet tarafından dinlenecek olan Başbilen evinden son kez çıktı. Üç gün sonra yani 7 Ağustos’da boğazı ve sol bileği kesilmiş olarak bulunan Başbilen’in tank projesinin de kayıp olduğu öne sürüldü.
KANAS UZMANI
Aselsan’da özellikle suikast silahı “kanas” üzerinde uzmanlaşan Başbilen, pekçok silahın geliştirilmesi projesinde görev aldı. Başbilen daha sonra tank üzerine çalıştı. Milli Savunma Bakanlı»ı, Şubat 2006’da bin adet “Yeni Nesil Tank Alımı Projesi”nden vazgeçerek, “milli tank” projesine start verince Aselsan diğer firmalar gibi çalışmalara başladı. Başbilen de bu çalışmalarda gönüllü olarak yer aldı ve tanklarla ilgili sinyalizasyon ve sofistike elekrik aksam konusunda projeler geliştirdi.
HEP YANINDAYDI
Projesini tamamlayan Başbilen, 4 Ağustos 2006’daki brifing için hazırlanmaya başladı. O gün Başbilen’in yanı sıra pek çok mühendisin projesi askeri uzmanların da bulunduğu bir heyet tarafından dinlenecek ve incelenecekti. Projesini çantasına koyan Başbilen, 4 Ağustos günü sabah evden çıktı. Kendisinden bir daha haber alınamayan Başbilen, üç gün sonra arabasının içinde ölü bulundu. Hep yanında taşıdığı tank projesi ise ortada yoktu.
‘SİNYAL KIRICI’ OLARAK ÇALIŞTI
Kayıtlara ‘intihar ettiler’ diye geçen üç mühendisin ortak özelliği branşlarının elektrik sistemi olması ve “sinyal kırıcılar” üzerinde çalışmış olmaları. Üç mühendis geçmişte Aselsan’ın uzun yıllar TAİ ile birlikte geliştirmeye çalıştığı F-16 uçaklarının dost-düşman ayrımı yapmasına olanak tanıyan şifre çözümlerinde görev aldılar.
Boş çantaya savcı el koydu
Ailesi Başbilen’in üzerinde çalıştığ»ı projeyle ilgili kağıt tomarlarının ve proje müsvettelerinin yeraldığı çantanın boş olduğunu hem jandarmaya hem de savcıya söyledi. Mahkemeye verilen itiraz dilekçesinde de detaylı olarak bu proje çalışmasından bahsedildi. Savcılığın boş çantayı diğer deliller arasında muhafaza ettiği belirtiliyor.
Başbilen’in arabasında kendi kullandığı sigara dışında iki sigara paketi çıktı. Paketlerin üzerinde parmak izi olmasına karşın bu izlerin kime ait olduğu da tespit edilemedi.
Adli makamların Hüseyin Başbilen’in ölümüyle ilgili “intihar” tespitine ailesi Sincan Ağır Ceza Mahkemesi verdiği dilekçeyle itiraz etti.
AİLENİN İTİRAZI
Dilekçede şu değerlendirmeye yer verildi. “Hüseyin Başbilen’in kaybolduğu gün önemli bir proje teslim etmesi söz konusudur. Bu önemli proje ile ilgili Aselsan’da brifing verecektir. Bu proje ile ilgili olan dosyalar kendisinin yanında bulundurduğu evrak çantasındadır.” Bugüne kadar cinayet soruşturması açılmadığı için Hüseyin Başbilen’in üzerinde çalıştığı proje ve projelerle ilgili adli makamlarca herhangi bir araştırma da yapılamadı. Fakat İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndaki 3 uzmanın “cinayet olabilir” görüşü nedeniyle Sincan Ağır Ceza Mahkemesi’nin cinayet soruşturması başlatabileceği belirtiliyor. Cinayet şüphesinin artması üzerine Başbilen’in üzerinde çalıştığı projeler ve bunların akıbeti de mercek altına alınacak. Bunun için de çalıştığı kurum olan Aselsan’dan bilgi isteneceği belirtiliyor.
BİR GÖRÜŞ, BİR YORUM :
Aylardır oldukça sık olarak gündeme düşen bir haber var. “Aselsan’da ki İntiharlar” konusu. Birbiri peşi sıra intihar ettiği söylenen bu mühendislerin durumunda bir gariplik olduğu her halinden belli olmakla birlikte, ülkenin emniyeti bu işe el atar ve çözüme kavuşturur diye bekledim.
Bahsi geçen mühendislerin intihar etmediği, öldürülmüş olma ihtimalinin fazla olduğu yani işin cinayet boyutu duyulmaya başladığında yine devletin güvenlik görevlileri ilgileniyordur, karışmamak daha doğru dedim. Fakat ölüm ile ilgili uzman raporu durumu açığa kavuşturdu.
Ne diyor uzmanlar Aselsan da görevli iken 7 Ağustos 2007 de aracında ölü bulunan Hüseyin Başbilen için: “Başbilen’in ölüm sebebi boynunun sol tarafındaki 20 cm’lik ve el bileğindeki 8 cm’lik kesiklerden kaynaklı dış kanama olarak raporlara geçti. 10 kişilik Adli Tıp uzmanları intihar görüşünde oy çokluğu sağlarken 3 uzman buna itiraz etti. Cinayet üzerinde duran uzmanlar Başbilen’in intihar etmesi durumunda elinde kan izi bulunması gerektiği üzerinde ısrarla durdu. Elinde kan izi bulunmayan Başbilen’in vücudundaki kesiklerin kendisi tarafından yapılmasının mümkün olmayacağını belirttiler . ” ( 24 Aralık 2007- Basın)
Bir insan intihar etmeye karar verirse genellikle el bileklerinden keser, boyun kesmeli intihar teşebbüsünü ilk kez duyuyorum. Adli tıp uzmanlarından yedisi aklın ve bilimin yolunu kullanarak, doğruya ulaşmışlar. Peki diğer üç adli tıp görevlisi niçin bu intihardır diye iddia ediyor acaba, keşke onların sesini de duyabilse idik. Merak ettim doğrusu. Her hangi bir cisim ile intihara kalkışıp boynunu ve bileğini kesen bir kişinin ellerinde kan olacağı düşünülür elbette. Tabi kesiklerden sonra ellerine bulaşan kanı yıkama titizliği göstermedi ise maktul.
Adli tıp uzmanlarının yakın zamanda tayinlerinin çıkması ihtimal dahilindedir, ara not olarak vereyim.
Bahsi geçen ölümler üzerinde ki sis bir türlü kalkmıyor. Ve durum hakkında şüpheleri olanlarda bu işin peşini bırakmayıp, sık sık uyarıyor eli kalem tutanları.
Aselsan’da çalışan “Hüseyin Başbilen, Evrim Yançeken ve Halim Ünsem” adlı mühendislerin intihar süsü verilerek katledilmelerinin sebebi nedir?
Askeri silah, teçhizat üreten ve sistemleri Türkiye’nin menfaati doğrultusunda çağdaşlaştıran ASELSAN çalışanlarının görevi ne idi? “Altı aylık süre içinde üç mühendis intihar etti” haberi bile başlı başına kabul edilemez bir gerçeği işaret etmiyor mu bize?
TSK nin kullandığı F-16 uçaklarının “dost- düşman” tanımlamasında, “ABD, İngiliz, Yunan” uçaklarını dost olarak tanıtan sistemini çok kısa sürede çözerek, Türkiye’nin lehine çeviren bahsi geçen mühendisler, bakın şu Allahın işine ki intihar ediyorlar. Bahsi geçen uçak, helikopter gibi askeri amaç ile kullanılan araçlarda ki “elektronik sisteme” dışarıdan müdahale edebilen ABD’nin üstünlüğü bahsi geçen mühendislerin zekası ile alt edilmiş bulunuyordu.
Üç kahraman Türk Mühendisinin ölümünü “normal intihar” süsü verenler ve bunu kabul edenleri “Dost” değil “Düşman “olarak algıladığımız bilinmelidir.
ODTÜ’nün şeref listesinde bulunan ve şerefle milletine hizmet eden Hüseyin Başbilen’i öldürdükleri anlaşılıyor. Peki Türkiye Cumhuriyeti bilim adamlarını koruyamayan ve dahası onu öldürenlerle iş birlik manasına gelen “delilin karartılması” manasına gelen fiili işlediklerinin farkındalar mı acaba?
Şu anda adli tıp uzmanları Hüseyin Başbilen olayının intihar olmadığı üzerinde kanaat bildirdiler. Böylesine önemli bir dosya yeniden açılmalı ve devlet bilim adamlarını korumaya almalıdır. Dr. N. Hablemitoğlu başta olmak üzere bilim adamlarımızı öldürenler her kimlerse açığa kavuşturulmalıdır. Bu yapılmaz ise “Devlet- Millet” için çalışıyoruz sözlerinin hiçbir anlamı kalmaz.
ASELSAN’da çalışan ya da kısa bir süre önce ayrıldığı ifade edilen fakat üçü de altı ay içinde gerçekleşmiş, cinayet olduğu apaçık belli olan katliamın sorumluları ve azmettirenler bulunmalıdır.
Eşref Bitlis’in uçağı başta olmak üzere bu ülkede ki diğer kazalarında sebebine de ulaşabiliriz belki kim bilir?
Polis kayıtlarına intihar diye geçen üç mühendisin ölüm sebebi apaçık bellidir ki, ABD stratejilerini dumura uğratmalarıdır. Hablemitoğlu, Eşref Bitlis ve bu ülkenin değerleri PKK kurşunu ile öldürülürken, Ankara’da birileri çıkıp “Her şey yolunda, hiç durmadan yola devam ediyoruz” diyemez.
Türkiye sevdalılarını öldürenler ile kolkola yola devam etmek ise bu milleti daha çok kahrediyor bilinsin isterim.
NEVAL KAVCAR
Yorumlar
“55) CİNAYETLERİN ÜZERİ KAPATILAMAZ !” yazisina 5 Yorum yapilmis
Yorum yap
türkiyeyin baş ülke olmasından korkan adıler bir gün bu ülkeden inş. kurşun yıyıp kapımızdakı köpekler olacaklardır. türkiye büyüyüp turan olacak…
emekli insanların korumaları varken böyle değerli uzmanlarımızı niye koruyamıyoruz,anlamak ta zorlanıyorum.
Aselsan Mühendislerini Kim Öldürdü?
http://www.antalyabugun.com/index.php?page=makale&MID=14131
http://www.borhaber.net/aselsan-muhendisinini-supheli-olumu-makale,2302.html
http://arsiv.NETPANO.com/sir-olumler-de-cete-isi/
http://arsiv.NETPANO.com/bu-olumler-aydinlatilmali/
http://arsiv.NETPANO.com/aselsan-intiharlarinin-sifresi/
http://arsiv.NETPANO.com/kayip-muhendisin-stratejik-sirri/
http://arsiv.NETPANO.com/havelsanin-bir-muhendisi-kayip/ http://arsiv.NETPANO.com/olumler-aselsandan-taiye-gecti/
http://arsiv.NETPANO.com/aselsan-kuzey-irakin-neresinde/
http://arsiv.NETPANO.com/aselsan-muhendisleri-neden-oldu/ http://arsiv.NETPANO.com/aselsan-olumlerinde-sir-coz
Hz MUHAMMED sav Kiyamet günü Alimlerin mürekkebi ile sehitlerin kani tartilir
Alimlerin mürekkebi agir basar Alimlerin mürekkebinin sehitlerin kanindan daha kiymetli oldugunu KAVRAdigimizda daha AZ sehit verecegiz Türk Milletinin Haysiyetli serefli 1millet olarak yasamasi ancak TAM bagimSiz istiklali TAM istiklal olmaktaDIR Türkün haysiyet izzeti nefis kabiliyeti cok Yüksek büyüktür Asirlardir HüR BagimSiz yasamis Hürriyet bagimSizligi 1yasama geregi saymis 1kavmin KAHRAMAN evlatlari KURANI KERiM de Cenab-i ALLAH in (cc) ORDUM dedigi Millet TÜRK Milleti BagimSiz YasaMamistir YasayaMaz YasaMayacaktir ASLA ASLA!!!
Adalet dilenmekle ve baskalarini kendine acindirmakla Millet isleri devlet isleri görülemez
Milletin ve devletin onuru ve istiklali hürriyeti bagimsizligi güven altina alinamaz
Adalet dilenmek ve acindirmak gibi 1 ilke yoktur HAK verilMEz HAK ALINIR mücadeleyle iLiMle Fenle HAK edilir
Ezilenler Ezenler DiYe 1 sey YOKTUR ancak kendilerinin Ezilmelerine Ezilmeye iZiN verenler VARdir ancak Sizler iZiN verdiginiz sürece EZiLiRSiNiZ Türk Milleti Türkiyenin yarinki çocuklari bunu 1 an bile akillarindan çikarMAmalidirlar
Sahsiniz için degil fakat mensup oldugunuz Türkmilleti için el birligi ile çalisalim çalismalarin en yücesi budur
Türk milleti suurla ve bunca bin senelerin açtigi devasiz yaralari acele tedavi etmek istirabiyle hakikat denilen cevheri bulmus olduguna inanarak uzun adimlarla kurtulus aramaya karar vermistir
Bunun önüne sed çekmek isteyeceklerin âkibeti Türkün kuvvetli ayaklari altinda ezilmektir Silâhi ile oldugu gibi akli ile de mücadele mecburiyetinde olan milletimizin birincisinde gösterdigi kudreti ikincisinde de gösterecegine asla süphem yoktur Milletimizin sâf seciyesi istidat ile doludur Basarilarda gururu yenmek, felâketlerde ümitsizlige karsi gelmek lâzimdir Biz Hayat ve istiklal isteyen milletiz ve YALNIZ VE ANCAK BUNUN IÇIN HAYATIMIZI Seve Seve veririz Medeni olmayanlar Medeni olanlarin ayaklari altinda kalmaya MAHKUMdurlar Biz kimsenin dusmani degiliz Sadece insanligin dusmani olanlarin dusmaniyiz Ancaaak Benim Turk Milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin bu arzusundan vazgecinceye kadar amansiz düsmaniyim Bu MiLLeti ben DeGiL içimizdeki RUH damarimizdaki KaN kurtarmistir Bu millet kili kipirdamadan dava ugruna canini vermeye razi olmasaydi ben hiç birsey yapamazdim Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar