431) PROVOKASYON

Yayin Tarihi 9 Aralık, 2009 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

PROVOKASYON

Son yapılan hain saldırı için, resmi ağızlarca “Provokasyon” sözcüğü kullanılarak, bu olayı kimlerin yarattığının araştırılmakta olduğu açıklanmış bulunuyor. Ulusumuzu gözyaşına boğan ve kimlerin yarattığı apaçık ortada duran, kurduğu tuzakla 7 askerimizi şehit eden caniler için bu sözcüğün kullanılmasını anlamsız bulduğumu ve hatta şaşkınlıkla karşıladığımı söylemek istiyorum.

Sizlere “Günaydın !” diyorum beyler !. Lütfen, daldığınız gaflet uykusundan uyanır mısınız artık! Çok zahmet olacak ama daha fazla vakit geçirilmeden, daha çok kan akıtılmadan, analar daha çok gözyaşı dökmeden, artık, uyanma ve gerçekleri görme zamanınız gelmiş de geçiyor. 

Hangi provokasyon beyler, bu saldırının; günlerdir ülkemizin birçok yerinde karakollarımıza ve güvenlik güçlerimizin oturduğu lojmanlara saldıran, buraları ateşe veren ve ülkemizi cehenneme çeviren tescilli terör örgütü tarafından işlendiğinin farkında değil misiniz? Bunu artık ilkokul çağındaki çocuklar bile biliyor ve meydanlara çıkarak bunu yapanlara lanet okuyor. Sabır taşını çatlatan bu haykırışları kulaklarınız duymuyor mu?  

Bırakın tertip ve provokasyonu ortaya çıkarmak için çaba göstermeyi, gerçekleri görün artık. “Açılım” adı verilen garabetle bu sorunun çözüme kavuşturulamayacağını anlayın. Bu sorunun çözümü, ne ABD, ne AB ve ne de Meksika’dadır. Çözüm ülkemizdedir. Çözüm İmralı’ da da değildir. Çözüm TBMM’ndedir.

Bu konu, siyasi olmaktan çıkmış ve tamamen milli bir sorun halini almıştır. Parti çıkarlarını, oy hesaplarını ve siyasi polemikleri bir kenara bırakın. İnatlaşmaktan vazgeçin.

Halkımız büyük kuşkular içindedir. Medyada yer alan ve korku yaratan haberler yanında, kulaktan kulağa, çok olumsuz fısıltılar yayılıyor. Milletimizi korku ve kuşkulardan kurtarmakla yükümlü olduğunuzu unutmayınız. Ülkede huzur, ahenk ve refahı sağlamakla görevli olan sizlersiniz.

Provokasyon sözcüğü altında; yeni kuşkular, yeni suçlular ve yeni senaryolar üretilmesine izin vermeyin. Bu halkın daha fazla olumsuzluk yaşamaya dayanma gücü ve direnci kalmadı artık. Yeni senaryolarla karşılaşmak istemiyor.

Sayın İçişleri Bakanı; “Sizin öneriniz var mı” diye soruyor. Evet Sayın Bakanım, benim çok geçerli bir önerim var. İzninizle, bu sorunuza, şu sorularımla yanıt vermek istiyorum:

– Yasalarımızda, olağanüstü durumlarda uygulanması gereken hükümleri neden uygulamıyorsunuz? 

– Olayların yoğun olduğu bölgelerde neden “Sıkıyönetim” ilan etmiyorsunuz? Yaşanan olumsuzluklar yetmedi mi? Daha ne bekliyorsunuz?

Birçok vatandaşımızın sizlere bu soruları yöneltmekte olduklarına inanıyorum. Sesime, daha doğrusu feryadıma kulak verin lütfen. Ben bir vatandaşım ve sizlerden bunları istemek benim hakkım.

Saygılarımla…

Dr. Sadık ÖZEN

[email protected]

www.sadikozen.com

08.12.2009

Paylaş:

Yorumlar

“431) PROVOKASYON” yazisina 5 Yorum yapilmis

  1. Barış AYKUL yorum tarihi 9 Aralık, 2009 08:32

    Değerli Arkadaşlarım,

    Bugün Tokatta 7 şehit verdik.Saldırının DTP nin kapatılmasının dillendirilmesinin akabinde cereyan etmesi ve yer olarak Dogu ve Guneydoğu illerinden birinin değil Tokatın seçilmiş olması son derece manidar…

    Son günlerde sözde DTP nin kapatılma davası,Aponun hücresinin daraltılması vs. gibi nedenler bahane edilerek Güneydoğu illerinde organize edilen gösteriler,benzerlerini 1992-1993 te gene aynı bölgede yaşadığımız toplu ayaklanma provalarıdır…

    DTP lilerin fütursuzca ”sine-i millete”dönme tehditlerinde bulunmalarının nedeni,son gösterilerle ”bölgenin istenilen kıvama” gelmiş olduğunu tespit etmiş olmalarıdır.

    Peki şimdi neler olacak?

    Bana göre DTP kesinlikle kapatılacaktır yada partinin kapatılacağını anlayan DTP liler yeni bir kahramanlık gösterisine girişecek ve istifa edeceklerdir.
    – Alıntılanan metni gizle –

    Tokattaki sansasyonel saldırıları farklı şehirlerdeki benzer eylemler takip edecektir.Bunun için gene Doğu ve Güneydoğu dışındaki illerin seçilmesi sürpriz olmayacaktır zira bunun altında yatan,PKK nın ”tüm ülkeyi yangın yerine çeviririm ”şeklindeki bir örtülü meydan okuyuşudur.

    Örneklerini gördüğümüz ”ayaklanma provaları” şiddetini arttırarak devam edecektir.Bu durum Kürt-Türk ayrışmasını keskinleştirecek ve ülkeyi bir iç savaş ortamına götürecektir.

    Bu bağlamda Doğu ve Güneydoğuda sert tedbirlerin alınması beraberinde ”insan hakları” yaygaraları kopartılmasına yolaçacak ve bütün bu çorapları başından bu yana başımıza saran Emperyalist ülkeler sahneye çıkacaklardır.

    Bu sahneye çıkışın; benzeri Yugoslavyada görüldüğü üzere Nato (veya ABD)askerlerinin Kuzey Iraktan ülkemizin sözkonusu bölgelerine sevk edilip konuşlandırılması şeklinde olması kendi adıma hiç bir şekilde sürpriz olmayacaktır.

    Olayların bu silsileyi takip etmemesi için,devletin asker ve sivil ilgili kademelerince alınmış en ufak bir önlemi göremiyor olmam en büyük üzüntü kaynağımdır.

    Ne yapmalı?

    PKK nın siyasi kanadı olduğunu en başından beri ilan etmiş DTP nin bugüne kadar ayakta tutulmuş olması zaten bir devlet ayıbıdır.Geç kalınmış bu adımı zamanında neden ve kim tarafından kaldırıldığı anlaşılamayan OHAL uygulamasına geçmek takip etmelidir.

    Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Aslan Güner,2 yıl önceki Genelkurmay 2.Başkanı,halefinin halefi Orgeneral Ergin Saygunun izinden gitmeyip Başbakanla Amerikaya gidişinde konuşulanları,varsa verilen sözleri,vaatleri halkla paylaşmalıdır.Bu,şüphesizki her dakika temcit pilavı gibi konuşulan ”asimetrik psikolojik harekat”tan daha hayati bir konudur.25 senedir gün başına ortalama 3-4 şehidini toprağa veren bir millet bunun nedenini bilmelidir.

    Bugüne kadar örtülü olarak 25 yıldır sürdürülen bu kördöğüşü şeffaflaştırılmalı ve yerini artık aklı başında bir mücadeleye terk etmelidir.

    Son söz:Umuyor ve diliyorumki yukarıda yazdıklarım benim kişisel hezeyanlarımdır ve gerçeklikten uzaktır….

    En derin sevgi ve saygılarımla…

    Barış AYKUL
    07.12.2009

  2. mustafa kenanoğlu yorum tarihi 9 Aralık, 2009 11:31

    pkk-ermeni işbirliği açıktır.

  3. M.Cengiz KAYHAN yorum tarihi 9 Aralık, 2009 12:43

    Menfur cinayeti aydınlatmaktan aciz olanların,Terör örgütlerinden korkanların,toplum üzerinde güven bunalımı ve zihin bulanıklığı yaratmak isteyen Ferasetsiz ve Basiretsiz kişilerin kullandığı bir kelimedir bu Provakasyon.Neyi araştırdınız,eliniz de ne kanıtlar varda bu kelimeyi kullanıyorsunuz ey ucuz insanlar.Durumu bildiği halde,düşmanı gördüğü halde hala yerinde sayanlara yazıklar olsun

  4. Muge bingül yorum tarihi 9 Aralık, 2009 22:26

    Barış Aykul’un yazısı çok güzel olmuş.

  5. esraünal yorum tarihi 14 Aralık, 2009 22:38

    evet bu bir provakosyon ve bir terör.evet pkk yaptı.ama provakasyon.nedir sebebi.cözüme hayır.teröre devam demektir.provakasyonun amacı budur.emine ayna demedimi cözüm bitti diye gülerek.daga cıkarız demedimi.pkk nediyor.cözüm istemiyorum diyor.bir terör örgütü cözümü istemedigini nasıl gösterir.işte bu sekilde.barısı istemedigini nasıl gösterebilir.terör saldırısıyla.pkk barıs itermi.tasfiye edilmek istermi.ama bu savası mücadeleyi barıs ve insanlık kazanacak.kan akmasını devam ettirmek isteyenler bu mücadeleyi kaybedeceklerdir.son kozlarını oynuyorlar.ama sonlarını degiştiremeyecekler.

Yorum yap