427) AB, HİBE VE YARDIMLARINI ANLAYABİLMEK!
Yayin Tarihi 1 Aralık, 2009
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
“AVRUPA BİRLİĞİNDEN PARA ALAN, BELEDİYELER VE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ” YAZISINA İSTİNADEN;
Sayın Karahan, ve Sayın Dikbaş,
AB’nin hibe programları birliğin güçlenmesi, insicamı ve istikrarı için ilk üyelerden başlayarak, sonradan katılanları da içine almış bir kalkınma-güçlenme destek programıdır.
İlk katılanlar da, sonradan katılanlar da bu programdan yararlanabilmek için çok büyük paralar ödemişlerdir. Böylece bir kaynak katılım havuzu oluşmuştur. AB üyeleri ve aday katılımcılar tek bir ülkeymiş gibi ele alınır: teknoloji, bilim, kültür, eğitim, kalkınma, vs, bir ülkeyi ilgilendirebilecek her konuda tüm katılımcılardan gelen projeler, gene tüm katılımcıların fikir-bilgi-kurum-insan kaynaklarını olabildiğince paylaşımlı ve verimli kullanarak hibeler dağıtılır.
AB’nin güçlenme stratejilerine ve büyüme politikalarına uygun konulardan şeçilen her hibe programı önceden ilan edilerek programa çağrı yapılır, ve proje kabulüne başlanır. Konu başlıklarına uygun olanlar, proje olarak da tutarlı-yeterli-vs ise onaylanır, hibe verilir.
Hiçbir ülke katılım için kendi ödediği parayı hop diye geri alamamıştır. İsrail dahi verdiği parayı bir kaç sene sonra geri kazanmıştır, ki bilim-araştırma-proje konusunda ne kadar zengin donanımlı oldukları malum! Ekonomik-politik ilişkilerdeki güçleri de malum!
Biz de fakir halkımızın sırtı-cebi-yüreğinden, çok çok büyük bir para verdik bu hibe programından yararlanabilmek için. Amaç hem parasal kaynak, hem de diğer katılımcıların bilgi-deneyim-kurum-insan olanaklarından olabildiğince yararlanarak, kendi kalkınma, bilim-teknoloji-sanayi-tarım-altyapı-vs.vs. gelişimimize azami hız-ivme-kalite kazandırmak idi.
Hemen belirteyim: Ben ne kuru kuruya AB’ciyim, ne de kuru kuruya AB’ye katılım karşıtıyım. Ülkeme ve insanla (ikisine birden) yararlı olacak her anlaşmaya, özenle planlayarak, düzenleyerek, denetleyerek, uygulayarak, yani her biri ÖZENLE, bilinçli, akıllıca yapılmak şartıyla EVET DERİM! … Bunun tersine ve en ufak eksiğine de HAYIR DERİM!
Umarım anlatabilmişimdir, ve umarım her okuyan tarafından doğru anlaşılır. (Böyle diyorum çünkü, şahsınıza yöneltmeden: insanlar okumayı-dinlemeyi, aklındakı hazır çorbadan başka yeni bir bilgi-fikir-bakış gıdasından yararlanmaya zahmet etmiyor, çoşkularını, tutkularını, şartlanmalarını, öfkesini, gündemden gelen acılarını-şaşkınlığını-çaresizliğini-depresyn ve agresyonunu susturup yararlı bir işe zihnen ve fiilen yönelemiyor… ve bu çok VAHİM!)
Şimdi dönelim AB hibe fonlarına: Fonların belirtilen amaçları ve tanımlarının arkasına bize ve dünyaya zararlı niyetler elbette gizlenir. Örneğin doğuda 20 göbek araştırılması yapılmış insanlardan, özellikle yıllardır “siz bunlardan değilsiniz, farklısınız, müslüman da değilsiniz” diye şartlanmış kişilere “falan tarihî han kalıntısının 17’ci göbekten varisisiniz, buraya bir proje ile sahip çıkın, kültür mirası desteğini verelim, bedavaya onarıp güncel kullanıma açın, paralar kazanın” deniyor. (Yani yarın buralar zaten sizin olacak, sizi hazırlayalım deniyor.) Örneğin İskandinavya’da yaşayan Süryanilere proje-hibe desteği verip, Malatya’da “ata topraklarında” yerel taş mimarisi ile muhteşem evlerden bir koca yerleşke yaparak yurtlarına dönmeleri sağlanıyor!!..??? Hibe programına katılım parasını bu ülkede söz konusu kişiler mi ödedi???????? Ülke zararına, kendi icatları işlere bu para akıyor!!!!…. BU BİRİNCİ SORUNDUR!!!
Bizde ne fikir üretme, ne proje yapma, ve hele kendi küçük çıkarları dışında ülkesi için birşeyler yapma konularında yeterli yeterlilik olmadığı için, hibe programına yatırılan paranın geri dönüşü senelerdir kağnı hızında ve çok yetersiz! İKİNCİ SORUN YANİ!
Bir de köşe dönmek için, proje uydurup, ilan edilen hibe başlıklarıyla “sözde-projeler” yapılıyor. Bütçedeki ücretlerden köşeler kazanılıyor. Mesela muhasebeciye 650TLverilip 4000TL bütçeye işlenerek, proje danışmanına 8000TL (aslı 1250 falan), eğitimciye 20,000 (aslı 2500) gibi bütçe değerleri üzerinden alınan hibeler cebe giriyor. Gerçekten ihtiyacımız olan eğitimler yerine yalancı eğitim dolmaları servis ediliyor yani. YANİ ÜÇÜNCÜ SORUN!
Daha da sorunlar var… Proje hırsızlıklarından tutun, ahpab-çavuş varyasyonları, falan filan… Her biri bu ülkenin insanının sırtından yüzülen derilerdir! Bir sendika (saparıda olsa), veya bir emperyal güç uzantısı kurum, dosdoğru-katıksız-eksiksiz bir meslek eğitimi verse, ucuna da istihdam bağlantısını kurabilse, biz öpüp başımıza koyarız.
ASIL AMAÇ VERİLMİŞ PARALARIMIZIN FAZLASIYLA, KATMA DEĞERLE BİZE KALKINMA YÖNÜNDE GERİ DÖNMESİ, BİZİM DE DİĞER HAVUZ ÜLKELERİNE BORÇLU KALMAYACAK BİR DEĞER KATKIMIZIN OLMASIDIR.
Bu sonuncusu, şanımıza-ahlakımıza yakışan, doğadaki yapıcı dengelerin yasalarına uyan, yıkıcı güçleri de illa sallayan maddi-manevi “değer” katkısıdır. (İsterseniz bu inceayar kavramı da açıklarım.)
İmdiiii….. Lütfen “hibe karşıtlığı” yaratmadan, hibelerin doğru, verimli ve bol-bol kullanılmasını sağlamaya çalışalım. Hibe düşmanlığı teşvik edenlerin ali-dibo tuzağına düşmeyelim! BU ÇOK ÖNEMLİ!
Ve lütfen insanımıza anlatalım ki, projeler ve hibe demek, AB yandaşlığı, veya AB’ye taviz-vaad-bağımlılık, veya onlar tarafından kullanılmak, veya yıkıcı projeler yapmak demek değildir.
… Ve gene anlatalım ki, ancak halkımız bilirse, farkederse, sahiplenirse bu paraların aleyhimize, yıkıcı amaçlarla kullanılmasını engelleyebiliriz. …. Üstelik azami kaliteli katılım ve yararlanma da sağlayabiliriz.
SON OLARAK VE EN ÖNEMLİSİ: HİBELİ VE HİBESİZ (YANİ KENDİ GÜCÜMÜZLE) YAPABİLECEĞİMİZ ÇOK ETKİLİ İŞLER VAR. ÜLKEMİZİN İÇİNDE BULUNDUĞU VAHİM TABLO BUNLARLA ÇOK HIZLI DÜZELTİLEBİLİR.
Üzerimizdeki baskı, saldırı çok çesitli cephelerden yağmaktadır. Bunların hepsi ve daha fazlası ile karşı koymakla kalmaz üste çıkarız. (Gerçekten birşey bilip de söylüyorum.) Tamamen meşru, tamamen somut çözümlere dayalı, … içimizdeki öfkeyi, atomize bölünmüş ve gölgemizle kavga eder hale gelmiş çaresiz depresyon ve agresyonumuzu tedavi edecek, … aş-iş-bilinç-birlik-güç yaratacak işlerden söz ediyorum. …
LÜTFEN GÜNDEM-MANYAĞI ŞAŞKINLIĞIMIZI BIRAKIP BİRARAYA GELELİM.
Önce bir yüzyüze konuşalım, mantığı uzlaşıyı yakalayalım, ve hemen dört nala yol alalım… yok yok, atı bırakın, füze hızı gerek artık!.. Gün-saat kalmadı harcayacak. Erteleme bahanelerine kapılmadan! ACİLEN işimizi gücümüzü birleştirelim. …. Hiç değilse niçin bunları yazdığımı bir sorun, yazı masalarından biraz kalkın…
Okuduğunuz için teşekkür ederim. Umarım iyi bir yere varırız.
Selamlar,
Nil PARMAN
İLGİLİ YAZI:
http://www.yenidenergenekon.com/190-abden-para-alan-belediyeler-ve-sivil-toplum-orgutleri/
Yorumlar
“427) AB, HİBE VE YARDIMLARINI ANLAYABİLMEK!” yazisina 2 Yorum yapilmis
Yorum yap
laf cambazlığını bırakalım,ordumuz ne diyor ona bakalım ltf.AB bu denli matah birşey de norveç,isviçre neden girmiyor?macaristan neden IMF ye avuç açıyor.bulgaristan,romanya neden schengen e dahil edilmiyor.v.s.v.s iyi uykular..
GENELKURMAY, ZARARLI DERNEK VE VAKIFLARI LISTELEDI …
… Soros’tan hazirladiklari çesitli projeler sayesinde mali … yapilan hesaplamalara göre, AB’den mali destek alan sivil örgütlerin sayisi da hayli kabarik. …
askerhaber.com/index.php?…&task=view&id=2197&Itemid=26 – Cached
EVET.YUKARIDAKİ PAYLASIM YAZISININ BENZERLERİNİ,2 SENE ÖNCESİNE KADAR!1996*DA BASLADIM ANLATMAYA!SONRADA BURALARDAN YAZMAYA!TÜM TANIDIKLARIMA ANLATARAK+YAZARAK,SABAHLARA KADAR,MAİLLER HAZIRLAYARAK,SONUNDA ÜMİDİNİ YİTİRİP;(ATIL KALMAYI YEGLEMİS BİRİ OLARAK,HAYRETLER İCERİSİNDE!ERKEKLERİN,NASILDA,ÖNCE AİLELER SONRADA TOPLUMSAL SARTLANMALARLA:( NASILDA KÖSELERİNDE AGIR TAKILDIKLARINA ESEFLE KINAYARAK BAKMAKTAN BASKA CAREMİZ OLMADIGINI!ONLARI SADECE SAVASLARIN ANCAK!AYAGA KALDIRDIKLARINI TARİHE BAKARAKDA ANLIYABILMEKTEYİZ!YANLISMI?O KADAR KENDİLERİNE GÜVENİYORLARKİ!EH!BELKİ HAKLIDIRLAR?
-FAKAT BBAKAN KADAR CALISKAN BİR İNSAN HAYATIMDA HİC GÖRMEDİM!iste,hayatın gercegi bu!İNSANLAR YOKSUN OLDUKLARI SEYLERE KAVUSABİLMEK İCİN,ANCAK CALISIRLARSA!BASARIYA ULASABILIRLER.