4) DİVAN-I HİKMET (7-9)

Yayin Tarihi 19 Nisan, 2011 
Kategori AHMED YESEVÎ VE DİVAN-I HİKMET

DİVAN-I HİKMET

image00128.jpg 

7. Hikmet

"Kul huvallâh, sübhânallâh"ı vird eylesem

Bir ve Var'ım cemalini görür müyûm?

Baştan ayağa hasretinde feryad eylesem,

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Ellibirde çöller gezip otlar yedim;

Dağlara çıkıp, tâat kılıp gözümü oydum;

Cemalini göremedim, candan doydum;

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Elliiki yaşta geçtim ev-barktan;

Ev-barkım ne görüne belki candan;

Baştan geçtim, candan geçtim, hem imandan;

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Elliüçte vahdet şarabından nasip eyledi;

Yoldan azan günahkar idim, yola saldı;

"Allah" dedim, "Lebbeyk!" diyerek elimi aldı

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Ellidörtte bedenlerimi ağlar eyledim

Mârifetin meydanında dolandım

İsmâil gibi aziz canımı kurban eyledim

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Ellibeşte cemal için dilenci oldum

Kavruldum, yandım, gül gibi ta ki yok oldum

Allah'â hamdolsun cemal arayıp eda oldum

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Ellialtı yaşa ulaştı dertli başım

Tevbe eyledim, akar mı ki gözden yaşım;

Erenlerden nasip almadan taş gönülüm

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Elliyedi yaşta ömrüm yel gibi geçti

Ey dostlar, amelsizim, başım kurudu

Allah â hamd olsun, pir-i kamil elimi tuttu

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Ellisekiz yaşa girdim, ben habersiz

Kahhar Malik'im nefsimi eyle zir ü zeber

Himmet versen, kötü nefsime vursam teber

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Ellidokuz yaşa ulaştım, feryad ve figan

Can verirken cananımı akla, getirmedim

Ne yüz ile sana söyleyeyim, eyle azâd;

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Gözümü yumup tâ açınca erişti altmış

Bel bağlayıp ben eylemedim bir iyi iş;

Gece gündüz gamsız yürüdüm ben, yaz ve kış;

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Altmışbirde pişmanım günahımdan

Ey dostlar, çok korkuyorum İlah'ımdan;

Candan geçip kurtuluş dileyim Allah'ımdan 

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Altmışiki yaşta Allah ışık saldı;

Baştan ayağa gafletlerim yok eyledi

Canım, gönlüm, aklım, şuurum "Allah!" dedi

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Altmışüçte çağrı geldi; "Kul yere gir!.."

Hem canınım, cananınım, canını ver

Hu kılıcını ele alıp nefsini kır

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

 

Kul Hoca Ahmed, nefsi teptim, nefsi teptim;

Ondan sonra cananımı arayıp buldum;

Ölmeden önce can vermenin derdini çektim

Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?

8. Hikmet

Sabah erken pazartesi günü yere girdim

Mustafa ya matem tutup girdim ben işte

Altmışüçte sünnet dedi işitip bildim

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Yer üstünde dostlarım matem tuttu

Bütün alem "Sultanım" deyip nara çekti

Hakk'ı bulan gerçek sufiler kanlar yuttu

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Elveda deyip yer altına adım koydum

Aydın dünyayı haram kılıp Hakkı sevdim

Zikrini söyleyip yalnız olup yalnız yandım

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

"Taha" okuyup akşam ve geceler kaim oldum

Gece namaz gündüzleri oruçlu oldum

Bu hal ile yer altında daim oldum

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Altmış gece altmış gündüz bir kez yemek

Tan atana kadar namaz kılıp bir kez selam

Altmışüçte oldu ömrüm sonunda tamam

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Hakk Mustafa ruhu gelip oldu imam

Bütün varlık yer altında oldu köle

Çok ağladım Hakk Mustafa verdi müjde

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Mirac gecesi "Gözümün nuru evlad... " dedi

Elimi tutup "Ümmetimsin ümmet" dedi

"Sünnetimi sıkı tutasın gönüldaşım" dedi

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

"Kıyamette yol kaybedersen yola salayım

Muhammed deyip susamış olsan elini tutayım

Evladım deyip elini tutup cennete girdireyim..."

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Ey dostlar bu sözü işitip şevkim arttı

"Ümmet" dedi, iç ve dışım nura battı

Nurunu salıp cemalini Hakk gösterdi

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Cemalini görüp ruhum uçup arşa kondu

Musa gibi varlığım tutuştu yandı

Mecnun gibi eş ve dosttan kaçıp saklandı

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Yer altında eziyet çektim çok zorluk

Döşek yastık taştan yapıp çektim sıkıntı

Ey dostlar bu dünyada yok dinlenmek

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Ta zorluk çekmedikçe vuslatı nerede?..

Hizmet kılmadan hal derdi olmaz peyda

Can ve gönlünü kılmadıkça Hakk'a tutkulu

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Yer altına girdim ise kendimden geçtim

Gözümü açınca Mustafa'yı hazır gördüm

İsyan ve cefa eden ümmetlerin halini sordum

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

"Ey evlad benden sorsan hani ümmet,"

"Ümmet" dedi göğsüm dolarak hasret yarası

"Ümmet için çok çekiyorum Hak'dan külfet"

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Ümmetlerimin günahlarını her Cum'â affet

Alıp geleyim ya Muhammed sen bunu ayır

Ta ki ağlayıp secde eyleyim Tanrı ya affet

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Her Cum'a affet ümmetlerin günahını

Alıp geleyim ya Muhammed gör bunu

Ümmetlerin neler kılar Ahmed senin

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Ben melekten utanç duyarım ey ümmetim

Yaratan'dan korkmaz mısın düşük himmetim

Gece yatmadan ibadet etsen hoş devletim

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Yer altına girdim dostlar iradesiz

"Amin" deyiniz âl, ashab ve çehar-yar

Ümmetlerin suçunu bağışla Allah'ım

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

 

Kul Hoca Ahmed ben ikinci defteri söyledim

İki alem eğlencelerini meye sattım

Ölmeden önce can acısının zehrini tattım

Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte

9. Hikmet

Ey dostlar hasb-i halimi söyleyeyim

Ne sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

Gerçek dertliye bu sözümü bildireyim

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Kabir içinde gece-gündüz ibadet eyledim

Nafile namaz kılıp adet eyledim

Her ne cefa gelse ona dayandım

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Kabir içinde Mustafa'yı hazır gördüm

Selam verip edep ile şaşırıp kaldım

Asi-cafi ümmetlerinin halini sordum

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Kabre girmek Rasulullah sünnetleri

İbadet eylemek Hakk Rasulû'nün adetleri

Gariplere rahmet eylemek şefkatleri

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Ümmet olsan gece-gündüz dinmeden ağla

Bağrın pişip ciğerini deşip yürek dağla

Ecel gelse mertler gibi belini bağla

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Bir gün senin ömrünün yaprağı sararınca

Ecel gelmeden tevbe eyle ey cahil

Meğer sana rahmet eyleye Azim Yezdan

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Gerçek dertlinin işidir söz ve icraat

Gözyaşıdır Hakk karşısında niyaz armağanı

Gece-gündüz dinmeden oruç, namaz kıl

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Ey evlad ümmetlerin derdi örter

Yanlış, noksan günahları dağdan artar

Dini bırakıp dünya malını kendine çeker

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Kul Hoca Ahmed tekbir deyip sohbete başla

Hay u heves, ben-benliği uzağa gönder

Seherlerde dört dövünüp dinmeden çalış

O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim

 

Kaynak: divanihikmet.net 

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap