307) Pratik Deyimler Sözlüğü

Yayin Tarihi 14 Eylül, 2015 
Kategori KÜLTÜREL, TÜRKÇE

Pratik Deyimler Sözlüğü

-A-

Abacı kebeci : Olur olmaz kimseler, ne olduğu belirsiz kişiler 
Abanmak : Birine yük olmak, onun sırtından geçinmek
Acemilik etmek : Düşüncesizce hareket etmek
Açık bono vermek : Bir kimseye, istediği gibi davranma yetkisi vermek 
Adama benzemek : Düzelmek, göze hoş görünmek 
Af buyurunuz : Özür dilemeyi ifade eden bir deyim 
Agop’un kazı gibi yutmak : Önüne konulan her yemeği çabuk yemek 
Ağız gevşekliği : Sır tutmak hali
Ah edip eh işitmek : Daima feryat etmek
Ak sakaldan yok sakala gelmek : Çok yaşlanmak 
Alavere dalavere, Çoban Mehmet nöbete : Bir işte bütün yükü, sorumluluğu yetersiz kişiye bırakma durumunda söylenir. Veya her zaman ağır işlerin mazlumların üzerine bırakılması. 
Allah hakkı için : Doğruyu söylemesi istenen kimseye verilen söz
Amma da yaptın : Olmayacak bir şey söyledin anlamında. 
Arabayı düze çıkartmak : Sonunda işini kolaylaştırmak 
Astarı yüzünden pahalı : Gerçek değerinden fazlaya mal olmak 
Aşüftelik etmek : Hafif ve işveli davranmak 
Atma Recep din kardeşiyiz : Biz birbirimizin ne olduğunu biliriz’ anlamında kullanılır. 
Ayvaz kasap hepsi bir hesap : Hepsi aynı hesaba geliyor anlamında. 
Azrail olmak : Çok korkulu ve zorba olmak

-B-
Baba,baba değil iskele babası : Saygı duyulmayan,hayırsız baba 
Başına feleğin tokmağı inmek : Bir felakete uğramak 
Bela aramak : Kavga sebebi yaratmak. 
Ben sarhoş,yolcu sarhoş : Herkesin garip bir tutum içinde bulunduğunu anlatmak için kullanılır. 
Beyni sulanmak : Bunamak. 
Bıyıkları balta kesmez olmak : Güçlü olmak,kimseden korkmamak 
Bızdık : Ufak çocuk 
Binin yarısı beş yüz o da ben de yok : Düşünceli kimseleri avutmak için teselli mahiyetinde söylenir. 
Bir avuç toprak olmak : Ölmek 
Bir çırpıda : O anda 
Boşlamak : İlgisiz davranmak,ilgiyi kesmek 
Boyunun ölçüsünü almak : Biri tarafından ağzının payı verilmek 
Bulanık suda balık avlamak : Karışıklıktan yararlanıp menfaatini kollamak 
Burnu kokuyu iyi almak : Her şeyi önceden sezmek 
Büyüklük göstermek : Bağışlamak 
Büyük söylemek : Övünmek

-C-
Cafer ağanın abdest suyu : Tatsız,tuzsuz 
Caka yapmak : Gösteriş yapmak 
Cana işlemek : Çok tesir etmek 
Can atmak : Çok istemek 
Can ciğer : Samimi 
Candan yanmış : Adamakıllı tutulmuş 
Canı burnuna gelmek : Bir işte çok eziyet ve sıkıntı çekmek 
Canını şeytana satmak : Kötü işlerle uğraşmak 
Canın sağ olsun : Bir ziyan için söylenen teselli sözü 
Ceddine okumak : Soyuna sövmek 
Ceffel kalem etmek : Hemen hüküm vermek 
Cephe almak : Düşmanca hal takınmak 
Cıcığı çıkmak : Çok hırpalanmak 
Ciğeri beş para etmez : Değersiz kişi 
Cihan alem bilmek : Herkes tarafından bilinmek 
Cin fikirli : Çok zeki,açıkgöz 
Cumbadak dalmak : Ani olarak girmek,dalmak 
Curcuna koparmak : Gürültüyle çevreyi karıştırmak 
Curcunaya kalkmak : Kavga ve gürültü çıkarmaya kalkmak

-Ç-
Çabalama kaptan ben gidemem : Boşuna çabalama anlamında. 
Çaçaron : Kavgacı,şirret 
Çağı geçmek : Yaşlanmak 
Çala kalem : Durmaksızın yazarak 
Çehresi atmak : Rengi sararmak 
Çehre uzatmak : Küsmek,somurtmak 
Çek arabanı : Defol anlamında 
Çeşnisine bakmak : Lezzetine bakmak 
Çevir kazı yanmasın : Sözünü çeviren kimseler için söylenir. 
Çıkmaz ayın son çarşambası : Belirsiz ve uzak zaman 
Çiğ süt emmiş olmak : Soysuz ve namussuz olmak 
Çileden çıkmak : Hiddetlenerek sabrın taşması 
Çizmeden yukarı çıkmak : Haddini bilmemek 
Çoban kulübesinde padişah rüyası görmek : Durumuna uygun düşmeyen büyük ve olmayacak hayallere kapılmak 
Çorbada tuzu bulunmak : Emeği geçmiş olmak 
Çömlek hesabı : Baştan savma hesap 
Çöpçatan çatmak : Kısmet olmak 
Çürük tahtaya basmak : Umduğunu bulamamak,aldanmak

-D-
Dağarcıkta bir şey kalmamak : Her şeyi yitirmek 
Dalavere : Oyun,hileli iş 
Davulu yarık : Sır saklamayan,önüne gelene içini döken 
Dekbaz : Hileci 
Demir gibi olmak : Sağlam ve sıhhatte olmak 
Devede kulak : Kıyaslanan şeyler arasındaki orantısızlığı belli etmek için kullanılır. 
Dırdır etmek : Yerli yersiz söylenip durmak 
Dikili ağacı olmamak : Malı mülkü olmamak 
Dili çetrefilli olmak : Rahat ve düzgün konuşamamak 
Dilini zaptetmek : Konuşmamak 
Dişini sökmek : Zararsız hale getirmek 
Dokuz doğurmak : Korkudan ve heyecandan bitmek 
Dolmaları yutmak : Kanmak,aldanmak 
Dostlar alışverişte görsün : Laf olsun diye iş yapanlar için söylenir. 
Döner taşım yok,öter kuşum yok : Hiçbir şeye sahip olmamak 
Dört dirhem bir çekirdek : Şık giyimli kimse 
Dudukuşu : Geveze 
Dümen suyundan gitmek : Karşısındakinin huyuna göre davranmak 
Dünyaya kazık kakmak : Ölmemek

-E-
Ebussuut Efendi’nin gelini : Eski moda giyinen kadın 
Eceline susamak : Tehlikeli işlere girişmek 
Edepsizliği gündeliğe takılmak : Edepsizliği alışkanlık haline getirmek 
Efendilik yapmak : Saygılı hareket etmek 
Efendizadem : Beyim anlamında bir hitap 
Eğrisi doğrusuna gelmek : Uygunsuz yapılan işin tesadüfen uyumlu bitmesi 
Ekmeği dizinde : Nankör 
Elemtere fiş kem gözlere şiş : Nazar değmesin anlamında 
Eli çabuk : Tez iş gören 
Emeği geçmek : Bir işin yapılmasında yardımcı olmak 
Ensesinde boza pişirmek : Çok eziyet çektirmek 
Ermeni gelini gibi : Daima kırıtan,süzülen kadınlar için yapılan benzetme 
Ervahlarına yuf olsun : Sövgü 
Eski çamlar bardak oldu : Şartlar değişti anlamında kullanılır 
Eşek hoşaftan ne anlar : Anlayışsız,zevksiz insanlar için söylenir. 
Etek belde : Kıvrak ve becerikli 
Ev açmak : Ayrı ev tutmak 
Eyere de gelir semere de : Bütün işlere yarar anlamında 
Ez ez de suyunu iç : Hiç yararı olmayan bir işi tenkit etmek için kullanılır. 
Ezilip büzülmek : Aşırı sıkılgan davranmak

-F-
Fahiş faize batakçı müşteri : Benzer kişilikteki insanlar birbirini kolay bulur manasında 
Faka basmak : Güç duruma düşmek 
Falcı değilim ya : Ben olacağı bilemem anlamında 
Fare düşse başı yarılır : Bir yerin yoksulluğunu anlatmak için kullanılır. 
Farfara : Ağzında sır tutamayan kimse 
Fasulye gibi kendini nimetten saymak : Kendine olduğundan fazla değer vermek 
Feleğin çemberinden geçmiş : Tecrübeli,bilmiş 
Felekten bir gün çalmak : Eğlenceli bir gün geçirmek 
Ferteği çekmek : Kaçmak 
Fesat kumkuması : Hep kötülük düşünen 
Fıkırdamak : Kesik kesik gülmek 
Fıldır fıldır aramak : Israrla ve telaşla aramak 
Fırın süpürgesi : Zayıf,uzun boylu kimse 
Fincancı katırlarını ürkütmek : Kötü niyetli kişileri ürkütecek hareketlerde bulunmak 
Fitil almak : Öfkeyle parlamak 
Fol yok yumurta yok : Herhangi bir sebep veya ilişki bulunmaması 
Forsu kırılmak : İtibar ve onuru sarsılmak 
Fukara babası : Fakirleri kollayan kimse 
Fütur getirmek : Umutsuzluğa ve çaresizliğe düşmek

-G-
Gafil baş,düşmana eş : İşlerinde hazırlıksız olan insan her zaman zor duruma düşebilir 
Gagasından yakalamak : Zayıf noktasından yakalamak 
Gavur ölüsü : Oldukça ağır 
Gavurun tembeli keşiş,Müslüman’ın tembeli derviş : Kendini büsbütün ibadete verip,dünyadan elini eteğini çeken kişiler için kinaye yollu söylenir. 
Gazali rana : Güzel,hoş ceylan gibi sevgili anlamında 
Geçmişi kandilli : Sövgü 
Gemi aslanı : Gösterişli,işe yaramayan adam 
Geyik etine girmek : Erginleşmek 
Gırtlağından kesmek : Yiyecek parasını kısıtlamak 
Giderayak : Gitmek üzereyken 
Girye bana hande sana : Önce karşısındakini düşünen kimsenin kullandığı bir deyim 
Giydirmek : Azarlamak 
Gök demir,yer bakır : İmkansızlıklar ve umutsuzluklar içinde bulunuşu anlatır. 
Gömlek değiştirmek : Tutum ve görüşlerini değiştirmek 
Göründü Sivas’ın bağları : Gerçekleşmesi beklenen bir şeyin ortaya çıktığına dair olanaklar belirdiğinde kullanılır. 
Göz nuru dökmek : Yapılan işte göz emeği bulunmak 
Güvendiği dağlara kar yağmak : Güveni sarsılmak

-H-
Habbeyi kubbe yapmak : Önemsiz bir şeyi büyütmek 
Haber vermek : Bildirmek 
Hak getire : Yoktur anlamında 
Halep ordaysa arşın burada : Yapacağını yap anlamında sitem 
Ham ervah : Kara ruhlu kimse 
Hangi peygambere ümmet olacağını şaşırmak : Kimin sözünü ve yolunu tutacağını,ne yapacağını şaşırmak 
Hat çekmek : Önemsememek 
Hatun : Eski zaman beylerinin,hanımlarına olan hitabı 
Haymana öküzü : Hımbıl ve tembel kimse 
Hazır mezarın ölüsü : Hep hazıra konmak isteyen tembel kimseler için kullanılır.
Her gün papaz pilav yemez : Hep aynı şeyler yapılamaz 
Her işin hakkından gelmek : Her işi başarır olmak 
Her tarakta bezi olmak : Her işle ilgili olmak 
Hesaptan düşmek : Yok saymak 
Hır gür : Kavga 
Hiçe saymak : Hiç değer vermemek 
Hindi gibi kabarmak : Övünmek,böbürlenmek 
Hokka gibi oturmak : Dikilen elbisenin tam üzerine uyması 
Hoşbeş etmek : Sohbet etmek 
Hödük : Görgüsüz,anlayışsız kimse 
Hükümet sürmek : Ülkeyi yönetmek 
Hüt dağı gibi şişmek : Karnı şişmek

-I-
Icığını cıcığını sormak : Bütün ayrıntıları öğrenmek 
Ikına sıkına : Güçlükle 
Ikınıp sıkınmak : İş yapmak için kendini zorlamak 
Ilıca ördeği : Sıcağa ve rahata düşkün 
Irağı yakın etmek : Güçlükleri ortadan kaldırmak 
Irgat gibi çalışmak : Çok çalışmak 
Irgat pazarına döndürmek : Bir yeri dağınık ve karışık hale sokmak 
Isınmak : 1-Alışmak,2-Sevmek 
Isıtıp ısıtıp önüne koymak : Bir konuda ikide bir söz açmak 
Iska geçmek : Atlamak 
Iskartaya çıkmak : Eskimek 
Islak tavuk : Miskin kadın 
Islatmak : Dövmek 
Işık göstermek : Yol göstermek 
Ivır zıvır : Önemsiz şeyler

-İ-
İbibullah sivri külah : Yapayalnız,varlıksız olan kimse 
İbiş gibi : Alığa benzer 
İcabına bakmak : 1-Gerekeni yapmak,2-Ortadan kaldırmak 
İç fırtınasına tutulmak : Morali bozulmak 
İç güveysinden hallice : Durumu şöyle böyle 
İfrit yardağı : Kötülüğe yardımcı olan 
İğne yutmuş : Çok bitkin ve sıkıntılı kişi 
İkisini bir kazana koysan kaynamazlar : Birbirine zıt insanları anlatmak için kullanılır. 
İki yakası bir yere gelmez : Bir türlü düzene kavuşamaz 
İlk göz ağrısı : İlk sevilen 
İmana gelmek : Merhamete gelmek 
İngiliz tabancası gibi kurulmak : Çalım satmak,kasılmak 
İpe un sermek : Gevşemek,bahane uydurup işten kaçınmak 
İp korkusunu boynuna almak : Ölümü göze almak 
İpliği pazara çıkmak : Herkese rezil olmak 
İstemem yan cebime koy : Rüşvet konusunda alay yollu söylenir 
İşi sıkışık olmak : İşi çok ve külfetli olmak 
İtsiz köye dönmek : Sakinleşmek,tenhalaşmak 
İyiden iyiye : Adamakıllı 
İyi gün dostu : İyi günlerde ortaya çıkan 
İzi belirsiz olmak : İz bırakmadan kaybolmak

-K-
Kabak tadıvermek : Devamlı,ısrarlı bıktırmak 
Kabasını almak : Bir yerin temizliğini üstünkörü yapmak 
Kaçın kurrası : Birinin hiçbir oyuna gelmeyecek kadar açık göz, akıllı olduğunu anlatmak için kullanılır. 
Kağıt üzerinde kalması : Bir anlaşmanın resmiyette kalması,tatbik edilmemesi 
Kaleyi içinden fethetmek : Meseleyi karşı taraftan birinin yardımıyla halletmek 
Kalp ağrısı : Aşk acısı 
Kamburu çıkmak : Çok çalışmış olmak 
Kan akıtmak : Kurban kesmek 
Kan çanağı gibi : Çok kızarmış 
Kan ter içinde kalmak : Çok yorulmak 
Kapağı atmak : Gitmek,yerleşmek 
Kapısını aşındırmak : Çok gidip gelmek 
Kara gün dostu : İnsana sıkıntılı günlerinde yardım eden gerçek dost 
Kaşının altında gözün var dememek : Yaptığını beğenmemek,takdir etmemek 
Kedi ile harara girmek : Geçimsiz biriyle ortaklık etmek 
Kendine yontmak : Karşısındakileri düşünmeden kendi çıkarına göre davranmak 
Kıç atmak : Pek istemek 
Kınalar yakmak : Çok sevinmek 
Kimi kimsesi : Yakınları 
Kimseye eyvallah etmemek : Kimseye minnettar kalmamak 
Kimya gibi : Az bulunur 
Kont gibi : Yakışıklı ve şık giyinmiş 
Korkuluk : Gereksiz ve yararsız kimse 
Körün istediği bir göz,Allah verdi iki göz : Hayal ettiğinden daha fazlasına kavuşan kişiler için kullanılır. 
Kör şeytanın işi yok : Hep aksilikle karşılaşan kişiler tarafından sitem yollu olarak kullanılır. 
Kurdu koyunla barıştırmak : Kötü biriyle saf birini uzlaştırmak 
Külçe gibi oturmak : Yorgunlukla çökmek 
Kül yutmak : Kandırılmak,oyuna gelmek

-L-
Laçka olmak : Eskimek,işe yaramaz halde olmak 
Laf altında kalmamak : Karşısındakinin sözünün altında kalmamak 
Laf ebesi : Çok konuşan kimseler için kullanılır. 
Lakke yapmak : Başkasının hakkını çalmak 
Lala paşa eğlendirmek : Nazik kişileri eğlendirmeye çalışmak 
Lamı cimi yok : Bir konu üzerinde itiraz kabul etmediğini bildirmek için kullanılır. 
Leb demeden leblebiyi anlamak : Anlayışlı,zeki olmak 
Leke sıçratmak : Bulandırmak 
Leşini çıkarmak : Kıyasıya dövmek 
Leyleği havada görmek : Çok dolaşanlara söylenir 
Limoni tabiatlı : Mızmız 
Lodosa tutulmuş gibi bocalamak : Ne yapacağını kestirememek 
Lokman hekimin ye dediği : Güzel,tatlı şey 
Lop yumurta : Kaynamış yumurta 
Lügat paralamak : Anlamını bilmediği halde,bilgiç konuşmak 
Lülüye gelmek : Aldanmak 
Lüpe konmak : Değerli bir şeyi emek harcamadan ele geçirmek

-M-
Maça beyi gibi kurulmak : Saygısızca,kasılarak oturmak 
Madrabaz : Çıkarını hileli yollardan sağlayan kimse 
Mahalle çocuğu : Eğitimsiz çocuk 
Makaraya takmak : Alaya almak 
Marsık : Çok esmer kimse 
Merak getirmek : Kara sevdaya tutulmak 
Meryem Ana kandili gibi : Soluk (belirsiz) anlamında 
Meşe odunu : Kaba,anlayışsız adam 
Meydan vermek : Fırsat vermek 
Mısır’daki sağır sultan bile duydu : Duymayan kalmadı anlamında 
Mızrağı çuvala sığdıramamak : Gerçeğin asla saklanamayacağı anlamında kullanılır. 
Mis gibi burnunda tütmek : Çok özlemek 
Miskinler tekkesi : Tembellerin toplandığı yer 
Mürai : Art düşünceli kimse 
Mürekkebi kurumamak : Daha pek yeni olmak 
Mürekkep yalamış : Okuyup,yazmış kimse 
Mürüvvetini görmek : İyi ve mutlu günlerini görmek 
Müslüman adam : 1-Dindar kişi,2-Doğruluktan ayrılmayan kimse

-N-
Nabzını yoklamak : Karşısındakinin ne düşündüğünü anlamaya çalışmak 
Nalına mıhına vurmak : Ne yapacağını kestirememek 
Namı nişanı kalmamak : Yok olmak,unutulmak 
Nanpareye muhtaç olmak : Pek yoksul olmak 
Nargile suyu : Tatsız içecek 
Nazı geçmek : İsteği geri çevrilmeyen kimse 
Ne ala memleket : Uygunsuz yapılan işleri kınamak için söylenir 
Neci oluyor : Ne karışıyor anlamında 
Nefsine yedirememek : Bir şeyi hazmedememek,kabul etmemek 
Nevri dönmek : Çok sinirlenip,bunun yüzünden belli olması 
Ne yüzle : Ne cesaretle anlamında 
Nispet vermek : Onu üzecek şekilde gösteriş yapmak 
Nobran : Kaba,sert,kırıcı(kimse) 
Noktası noktasına : Tastamam 
Nuh gemisi : Her çeşit insanın toplandığı yer 
Nuh nebiden kalma : Çok eskiden kalma 
Nur topu gibi : Güzel,şişman,beyaz (çocuk) 
Nur yüzlü : Temiz yüzlü kimse 
Nutku tutulmak : Üzüntüden,korkudan konuşamamak

-O-
O bir düşeş : O talih sonucu ele geçirilmiştir anlamında 
O gün bugün : O gündenberi 
Oh demek : Rahat etmek 
Ok gibi ciğerine işledi : Yapılan bir hareketin çok üzmesi 
Ok yaydan çıktı : Vazgeçemeyeceği bir işi yapmak 
Olmuş armut gibi eline geçmek : Kolaylıkla,yorulmadan elde etmek 
Onun ipiyle kuyuya inilmez : Güven olmaz anlamında 
Oralı olmamak : Önemsememek 
O saat : O anda 
O tarakta bezi olmamak : İlişkisi olmamak 
Oynak : Hafif meşrep kadın 
Oyun etmek : Hile yapmak,aldatmak 
Oyunun sakalı bitmek : Bitmiş olayları anlatan bu deyim,genellikle Karagöz oyunlarının sonunda kullanılır.

-Ö-
Öbür dünyayı boylamak : Ölmek 
Öfke topuğa çıkmak : Çok öfkelenmek 
Öksüz babası : Öksüz ve yoksulları koruyan adam 
Öküz boyunduruğa bakar gibi bakmak : İstemeden,mecburen bakmak 
Ölçüsünü bildirmek : Haddini bildirmek,cezasını vermek 
Ömür adam : Hoşsohbet adam 
Önünü almak : Durdurmak 
Öp babanın elini : Sürpriz bir durum karşısında yaşanan şaşkınlığı anlatmak için kullanılır 
Örümcek kafalı : Eski kafalı,yeniliklere uyum gösteremeyen 
Ötmek : Durmadan anlamlı,anlamsız konuşmak 
Öve öve göklere çıkarmak : Çok övmek 
Öyle başa böyle traş : Alakasız durumları belirtir. 
Özü sözü bir : Verdiği sözleri tutan dürüst kimse

-P-
Pabucuna kum dolmak : Engelle karşılaşmak 
Paçaları sıvamak : Hazırlanmak 
Paha biçmek : Değerini ölçmek 
Pancar kesilmek : Mahcup olup kızarmak 
Paparayı yemek : Paylanmak,azar işitmek 
Paraya para dememek : Kazancı bol olmak 
Para peşin kırmızı meşin : Alışverişin peşin olduğunu anlatır 
Patentasının altına almak : Egemenliği altına almak 
Pestil gibi olmak : Çok yorgun ve halsiz olmak 
Peşkeş çekmek : Bir iş yaptırmak için,kendine ait veya başkasına ait bir şeyi hediye etmek 
Pılı pırtı : Eski püskü,değersiz eşya 
Piç etmek : Bozmak,işe yaramaz hale getirmek 
Pişmiş aşa soğuk su katmak : Yapılmakta olan bir işi bozmak 
Piyasaya düşmek : 1-Çok bulunur olmak,2-Orta malı olmak 
Postal : Düşkün kadın 
Put kesilmek : Sessiz ve hareketsiz kalakalmak 
Püsküllü bela : Kişinin başını derde sokan kişi veya durum

-R-
Rabbime emanet : Herhangi bir şeyin,kimsenin korumasını tanrıya bırakmak 
Rafta kurabiye var ama size göre değil : İşinize yaramaz anlamında 
Rahat yüzüne hasret kaldı : Huzursuz olmak,rahat edememek 
Ramazan keyfi : Oruç tutanlardaki sinirlilik hali 
Rengi atmak : Çok heyecanlanıp solmak,sararmak 
Rengi olmamak : Silik olmak 
Renk senfonisi : Birbiriyle uyuşan renkler bütünü 
Rest çekmek : Kesinlikle kabul etmemek 
Rızkını taştan çıkarmak : En zor şartlarda bile geçimini sağlamak 
Rufailer karışır : İşin karmaşıklığını anlatır 
Ruhu bile duymaz : Yapılan bir işten hiç haberi olmaz anlamında 
Ruhuna hitap etmek : Herhangi bir şeyden çok etkilenmek 
Rüya gibi : Gelip geçici şeyleri anlatmak için kullanılır 
Rüyasında görse hayra yormaz : Olacağına ihtimal vermemek 
Rüzgar ekip fırtına biçmek : Yapılan kötülüğe karşı daha büyük kötülüğe uğramak 
Rüzgar gelecek delikleri tıkamak : Her türlü tedbiri almak

-S-
Saat gibi : Düzgün çalışan 
Saat on bir buçuğu çalmak : Yaşı çok ilerlemek 
Sacayak olmak : Üç kişi bir araya gelip çok samimi olmak 
Saçı uzun,aklı kısa : Düşüncesiz,aptal 
Sağlam ayakkabı değil : Güven duyulacak kimse değil, doğruluğu konusunda şüphe duyulur 
Sakala soğan doğramak : 1-Aldatmak,2-hakaret etmek 
Saman gibi : Tatsız,tutsuz 
Sapı silik : Serseri 
Sarı Yahudi : Paraya düşkün kişi 
Sazına bülbül koymak : Çok güzel çalmak 
Sefalar getirdiniz : Eskiden çok kullanılan,hoş geldiniz sözü 
Sel önünden kütük kapmak : Zor bir iş başarmak 
Sen sağ ben selamet : Yapacak bir şey kalmamak 
Sıtma görmemiş ses : Gür ve kalın sesli 
Sidik yarışı : Gerekli gereksiz rekabete girmek 
Söyleye söyleye dilimde tüy bitti : Çok öğüt verdiği halde sözü dinlenilmeyen insanların içinde bulunduğu durumu anlatır. 
Sütüne havale etmek : Karakterine,insanlık duygusuna bırakmak

-Ş-
Şafak atmak : Korkmak,şaşırmak 
Şahbaz : Becerikli ve çevik 
Şapa oturmak : Çaresiz kalmak 
Şaşkın bakkal : Hesabını şaşıran kimse 
Şerbetli : Kötü işler yapmayı huy edinmiş kimse 
Şeşi beş görmek : İyi görmemek,yanılmak 
Şeytan çekici : Sevimli ve akıllı çocuk 
Şeytan diyor ki : İçinden zararlı bir şeyler yap diyen ses 
Şifayı kapmak : Hastalanmak 
Şimşek gibi : Büyük bir hızla 
Şirret karı : Geçimsiz,huysuz,yaygaracı kadın 
Şom ağızlı : Kötümser,olayları devamlı kötüye yoran kimse 
Şöhreti afakı tutmak : Herkes tarafından bilinir hale gelmek 
Şöyle bir bakmak : 1-Üstünkörü,2-İnceler gibi manalı bakmak 
Şunu bunu bilmem : Mazeret kabul etmem,özür dinlemem

-T-
Taban çekmek : Gitmek 
Tabanvayla gitmek : Yürümek 
Tadını kaçırmak : Zevkini bozmak 
Takıp takıştırmak : Çok süslenmek 
Talihi yar olmak : Şansı yardım etmek 
Tantuna gitmek : 1-Öldürülmek,2-Belaya uğramak 
Tasamın on beşi : Umrumda değil anlamında 
Taş yağar,kıyamet kopar : Felaketli,korkunç zaman 
Taş yürekli : Acıması olmayan kimse 
Tavşan boku : Ne faydası,ne de zararı olan kimse 
Tebeşire peynir bakışlı : İyi göremeyen,şaşı 
Tencere yuvarlanmış,kapağını bulmuş : Birbirine uygun,eşit şeyleri anlatmak için kullanılır. 
Tiği teber şahı levent : Her şeyini tüketmiş kimseleri anlatmak için söylenir. 
Tosunum : Gürbüz kimseler için kullanılır 
Tut kelin perçeminden : Boşuna uğraşma,onda yok anlamında… 
Tüy dikmek : Kötü bir durumu daha çok kötüleştirecek harekette bulunmak

-U-
Ucu dokunmak : Herhangi bir işten zarar görmek 
Uç vermek : Görünmek,yetişmek,belirmek 
Ufağını tefeğini toplamak : Kendine ait ne varsa toplamak 
Ufuk açılmak : Yeni imkanlar belirmek 
Ulan : Nefret,öfke ifade eden bir hitap şekli 
Ulu orta konuşmak : Düşünmeden söylemek,rastgele söylemek 
Ununu elemiş eleğini duvara asmış : Yapacağını yapmış 
Utandınsa yüzüne kalbur tut : Utanmanın gereksizliğini anlatır 
Uyku ölümün kardeşidir : Uyuyan kimsenin dünya ile ilgisi kesilir. Olup bitenden haberi olmaz. 
Uzağı görmek : Bir işin sonucunu,nasıl gelişeceğini önceden tahmin edebilmek.Tedbirli hareket etmek.
Uzun boylu : Ayrıntıları hesap ederek,etraflıca düşünmek. 
Uzun uzadıya : Çok ayrıntılı olarak 
Uzun yaşın ahiri ölüm : Ne kadar uzun yaşanırsa yaşansın,bütün canlılar bir gün mutlak öleceklerdir

-Ü-
Ücüğünden cücüğüne : Bütün yönleriyle 
Üç aşağı,beş yukarı : Belirlenmiş bir sayıdan biraz fazla veya biraz az olarak
Üçe beşe bakmamak : Çok fazla pazarlık etmeden alışveriş yapmak 
Ümidi boşa çıkmamak : Beklediğini,umduğunu bulmak 
Üsküdar dolmuşu gibi birbirinin üzerine : Çok kalabalık yer 
Üst perdeden başlamak : Ağzını bozmak 
Üstünde durmak : Israr etmek 
Üstüne almak : Ödev olarak kabul etmek,bilmek
Üstüne basmak : Konuya değinmek 
Üstüne varmak : Öfkelendirecek söz veya harekette ısrar etmek 
Üstüne vurmak : Eklemek 
Üstünüze iyilik sağlık : Hastalıkla ilgili konuşurken söylenir 
Üvey evlat muamelesi görmek : Ayrı ve hor görülmek 
Üzerine tuz biber ekmek : Bir kimsenin acısını fazlalaştıracak, derdini derinleştirecek davranışlarda bulunmak
Üzerinize afiyet : Ben hastayım.Sizi etkilememesini dilerim. 
Üzüm üzüm üzülmek : Çok üzülmek 
Üzüm yemek değil,bekçi dövmek : Önemli işler dururken vakit öldüren kişiler için kullanılır.

-V-
Vadesi gelmek : Ömrünün sonuna gelmek 
Vakit geçirmek : Gereksiz işlerle uğraşmak 
Vakit nakittir : Zaman en değerli varlığımızdır
Vara yoğa karışmak : Her şeye karışmak 
Vardığın yer körse,sen de gözünü kapa : İnsanlar,çevresindekiler ile iyi ilişkiler kurmak isterlerse onlara uymak zorundadırlar
Var kuvveti pazuya vermek : Kolunun kuvvetine güvenmek. 
Vebali boynuna : Günahı ona ait anlamında 
Veledizina : Babası belli olmayan 
Verilmiş sadakası olmak : Bir belayı,kazayı zarar görmeden atlatmak 
Vık dedirtmemek : Ses bile çıkarttırmamak 
Vız gelip tırıs gitmek : Hiç aldırmamak 
Vız gelmek : Önemsiz görünmek,aldırış etmemek
Vidin kalesi gibi metin olmak : Dayanıklı ve sabırlı olmak
Voli vurmak : Vurgun vurmak 
Voyvoda kesilmek : Zalim olmak. 
Vur abalıya : Sessiz ve sakin kimselere yapılan zulüm ve haksızlığı belirtmek için kullanılır. 
Vur patlasın çal oynasın : Büyük eğlenceler için söylenir.
Vurucu güç : Çok etkili silahlarla donatıldığı için savaş gücü yüksek askeri birlik
Vuslat kıyamete kalmak : Kavuşma ümidi olmamak 
Vücuda getirmek : Var etmek
Vücudunu ortadan kaldırmak : Öldürmek

-Y-
Yabana atmak : Dikkate almamak 
Yabana söylemek : Saçma ve yersiz konuşmak 
Ya bu deveyi gütmeli,ya bu diyardan gitmeli : Mecburi durumlarda bir işin mutlaka yapılması gerektiğini belirtmek için söylenir.
Ya devlet başa,ya kuzgun leşe : Büyük bir zafer için her tehlikenin, hatta ölümün bile göze alındığını belirtir. 
Yağmur olsa kimsenin tarlasına yağmaz : Kimseye faydası ve yardımı yoktur anlamında. 
Ya herro,ya merro : Seçim yapılması gereken durumlarda söylenir. 
Yahudi pazarlığı : Kıyasıya yapılan pazarlık 
Yakadan geçirmek : Evlat edinmek
Yaka paça : Hırpalayarak 
Yalancı pehlivan : Sözde kahraman 
Yalova kaymakamı : Değersiz olduğu halde çalım satan kişilere söylenir.
Yangın var diye bağırmak : Bir şeyden çok bıkmak,bezmek
Yaptığını bilmemek : Aklı başında olmamak 
Yediği naneyi kokutmak : Uygunsuzluğunu ortaya koymak
Yel kayadan ne alır : İmkansız bir durumu belirtmek için kullanılır. 
Yıldırım gibi : Büyük bir hızla. 
Yıldızı parlamak : Şans yüzüne gülmek 
Yiyip bitirmek : 1-Onmaz hale getirmek, 2-Devamlı eziyet etmek 
Yobaz : Kaba,sofu. 
Yolu düşmek : Bir rastlantı sonucu gelmek. 
Yosma : Güzel ve süslü kadın 
Yuf ervahına : Lanet olsun anlamındaki bir karşı çıkma sözü. 
Yüreği geniş olmak : Gamsız olmak,her şeyi kaldırabilmek
Yürekte var,elde yok : Yetenekli olup,imkansızlıklar yüzünden bunu geliştiremeyen insanlar için söylenir.
Yüz yüze gelmek : Karşılaşmak

-Z-
Zahmet çekmek : Eziyet ve yorgunluğa düşmek 
Zahmet etmek : Yorulmak. 
Zartalos : Yellenmek 
Zebunu olmak : Birine çok düşkün olmak 
Zehir etmek : Tadını kaçırmak 
Zehir zemberek : Çok acı 
Zembereği boşanmak : Uzun uzun gülmek 
Zerre kadar : Yok denecek kadar 
Zevahiri kurtarmak : Bir işi yarım yamalak yapıp eleştiri almamak 
Zeval bulmak : Yok olmak. 
Zıvanadan çıkmak : Çok öfkelenmek 
Zihne dank etmek : Uzun zamandır anlaşılamayan bir şeyi,herhangi bir olayın araya girmesiyle birdenbire anlamak
Zil gibi : Parasız ve aç 
Zilleri takıp oynamak : Çok sevinmek 
Zilsiz oynamak : Çok sevinmek 
Zokayı yutmak : Aldatılmak 
Zurnacının karşısında limon yemek : Uygunsuz bir davranışta bulunarak,çalışamaz hale getirmek
Zurnayı biz çaldık,parsayı o topladı : Haksızlık edip hazıra konanlar için söylenir.
Züğürt tesellisi : Boş,yersiz avutma 
Zümrüt gibi : Yemyeşil

http://www.turkcede.org/

Resimlerle-Deyimler-2

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap