296) TIP TERÖRÜ
Yayin Tarihi 25 Ekim, 2008
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
TIP TERÖRÜ
Türk doktorları iyi yetişiyorlar, ama genelde meslek ahlâkları ve iletişimleri maalesef o kadar iyi değil.
Başka dillerde olmayan pek çok kelime ve deyim var dilimizde. En ilginçlerinden birisi, “Allah kimseyi hastaneye ve hapishaneye düşürmesin” duası.
Pek çoğumuz için özellikle hastane kapılarına düşmek, doktorlarla uğraşmak zorunda kalmak, hastanelerin çilesine katlanmak en büyük kâbus.
Sağlıkta son yıllarda önemli reformlar yapıldı. Artık herkes devlet hastanesine gidebiliyor. Eski YÖK tarafından tıp fakültesi öğrenci kotaları özellikle düşük tutulurdu. Çünkü tıp fakülteleri çok doktor yetiştirip, ülkemizin açığını kapatmak istemiyorlardı. Piyasanın bollaşması bazılarının rantını engeller ya…
Bütün bu reformlar, hâlâ devlet hastanelerindeki hasta-doktor ilişkisini olumlu yönde etkilemiş değil. Türk doktorları iyi yetişiyorlar, ama genelde meslek ahlâkları ve iletişimleri maalesef o kadar iyi değil. Doktorun sanki size ne hastalığınızı anlatmak ve izah etmek, ne verdiği ilaç ve tedavi konusunda sizi aydınlatmak gibi bir yükümlülüğü yok. Soru sormanız halinde müthiş rahatsız oluyorlar. Hele alternatif tedaviler konusunda bir-iki kelâm ederseniz kovuluyorsunuz.
Ülkemizde tıp eğitiminin kötü olduğu söylenilemez. Hele bazı ekipmanlar açısından ülkemiz bütün Batı ülkelerini sollamış durumda. MR’lar, CAT-Scan’lar, vb. çok pahalı cihazlara Batılı ülkelerdeki hastanelerde tek-tük rastlanırken, bizde maşallah neredeyse sağlık ocaklarında, kasabalarda bile bulunabiliyor. Nedeni açık: insanların sağlıkları büyük bir rant alanı…
Bu ülke sadece cihazlar açısından değil, ilaç tüketimi açısından da çok ön sıralarda geliyor. En sık rastlanan durumlardan birisi, doktor değiştirdiğinizde size verilen ilacın da otomatikman değişmesi. İlaç firmalarının gerekli-gereksiz yazdıkları ilaçlar sebebiyle ödüllendirdiği doktorların gerekmeyen ilaçları yazmaması ya da başka firmaların ürünlerine rağbet etmesi biraz zor.
Bıçak parası, astronomik muayene paraları, diğer ödemeler de işin cabası. Uzun yıllar süren ve hırpalayıcı bir eğitimden geçerek tıptan mezun olanlar, bu işin acısını hastalardan ve onların ceplerinden çıkarmaya ahdetmiş gibiler.
Doktorların bir ilginç özelliği de, aralarında ahlâksızlığın yaygın olduğunu söylediğinizde ciddî bir itirazla karşılık vermeleri. Halbuki aynı şeyi memurlar veya müteahhitler için söyleseniz, pek kimse itiraz etmez. Bu alınganlığın nedeni ne acaba?
Doktorların hastaların sağlığı ve hayatı üzerindeki etkisi ve kontrolü çok önemli. En ahlâklı meslek grubu olmaları gerekiyor bu yüzden. Oysa en büyük ahlâksızlıkları maalesef sağlık sektöründe görüyoruz. Eminim doktorlar tıp ahlâkı dersi alıyorlar. Ama zaten her meslek dalında bu gibi şeyler okutuluyor. Her okunan şey ahlâk haline gelseydi, herhalde meslek ahlâkı konusunda bu kadar berbat bir durumda olmazdık.
Modern tıp, seküler anlayışın en çok kendini gösterdiği alandır. Bizde de ilk atesitler, ilk pozitivistler genellikle doktorların arasından çıktı. Modern tıp insanı bir makine olarak tanımlar. Yakın zamana kadar bu “makine”nin parçalarının birbiriyle bu kadar girift bir ilişki içinde olduğunu bile reddederdi. Eşref-i mahlûkat olan insanı “metabolizma”ya indirgeyince, ahlâkın da berhava olması kaçınılmaz. Kendisini ruhu olmayan, hücreler, bezler, enzim ve hormonlar yumağı olarak gören bir insanın, karşıdaki hastaya daha da saygılı olarak bakması mümkün mü?
Batı ülkeleri son 30 yıldan beri bu katı anlayışı aştı. Alternatif tıp bugün her gelişmiş ülkede muteber ve meşru bir alan. Alternatif ilaçlar, tedaviler, doktorlar belirli standartlar içinde hastalara bakıyorlar. Bizde ise bırakın alternatif ilacı, doktoru, daha “alternatif” lâfını etmeden “urun nâmerde!” sedâları yayılıyor.
Bu ahlâk “iyi”leşmeden, ne hasta, ne de doktor iyileşebilir.
Atilla Pamirli / Dünya Bülteni
Yorumlar
“296) TIP TERÖRÜ” yazisina 2 Yorum yapilmis
Yorum yap
NE KADAR DOGRU BİR TESPİT!
*SANIRIM, FARKLI OLMAK BU TOPLUMUN BÜYÜK SIKINTISI.YANİ FARKLI OLSUNDA..BİR DİGERİNDEN!HANGİ KONUDA OLURSA OLSUN!ESAS BUNU İNCELEMEK GEREKİR GİBİ GELİR BANA HEP.
DR.LARDA O FARKLILIGI SECERKEN DAHA, BASLIYORLAR, UZAY İNSANI GİBİ DAVRANMAYA..VE HOCALARIDA İYİ ÖRNEK OLMAIDIGNDAN OLSA GEREK, O MESLEK TERBİYESİ ÖYLECE SÜRÜYOR..VE BİZLERDE SORU SORABİLMEYİ BİLEBİLSEK ONLARLA PAYLASIM İCİNDEMİ OLURDUK, BUDA DÜSÜNÜLÜR.BİRDE AZ KAZANIYORLAR, HALK KENDİSİNİ COK HASTA ETMEYE MERAKLI CEHALETDE COGU ZAMAN, ÖRNEGİN AKSAMLARI YANLIS YEMEK YİYEREK, FUZULİ YERE ACİL SERVİSLERİ İSGAL EDİYORLAR!BİRDE TOPLUMUN PSİKİLOJİK SORUNLARINI BASTIRMASI, FARKLI HASTALIKLARIN VARLIGI ORTADAYMIS GİBİ OYALIYOR DR.LARI.
BEN,ALMANYADA BİR HAFTA DİNLENME AMACLI/BOYUN FITIGIMLA ALAKALI, KÜR İCİN YAMISTIM.BÖLÜM SEFİNDEN TUTUN, DİGER DR.LARA KADAR SON DERECE SAYGILI GÜLERYÜZLÜYDÜLER.HEMSİRELERDE ÖYLEYDİ.AMA TABİİ BİRDE ARADA SEFİN ARKADASI OLAN BİR TÜK DRUMUZUNDA ETKİSİ OLDUGU MUHAKKAKDIR.
*CÜNKÜ HEMSİRELERİN, OLDUKCA BÜYÜK SIKINTISI OLAN BİR YUNANLI KIZA BEL FITIGI AGRISI;( KONUSUNDA TİYATRO OYNAMA DEDİKLERİNE SAHİT OLMUS!SASIRMISTIM.SANIRIM ORADADA DR.LARIN DEGİL AMA DAHA ASAGI HİZMET SINIFININ KOMPLEKSİ VAR.HERSEYLERİ ADETA ROL GİBİ.
evet oldukça yerinde bir tespit.ancak bu durumun temel sebebi yine hastalar bence. neden bu doktor milletini bu kadar tepenize çıkarıyosunuz kardeşim.adam da kendinde bir keramet var sanıyor tabi haklı olarak.nedir yani herkes işini yapıyo sadece o kadar ki bunlar onu bile yapmıyo düşünün yani.insanlar kendilerini biraz yetiştirse kimseye taviz vermese mesela durum biraz daha düzelir.