285) TÜRKİYE’NİN KENE HARİTASI

Yayin Tarihi 24 Haziran, 2008 
Kategori BASIN-YAYIN

 

Türkiye’nin kene haritası

 

 

image00159.jpg

Riskli bölgeler neresi? Sağlık Bakanlığı’nın hazırladığı harita

Sağlık Bakanlığı kene ısırmasıyla oluşan, öldürücü Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığının risk haritasını çıkardı. Bakanlık, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hastalığının 2002 yılından itibaren Türkiye’de özellikle bahar ve yaz aylarında görüldüğünü belirterek, vakaların çoğunlukla Orta Anadolu ve Orta Karadeniz bölgesinde yoğunlaştığı, hastaların çok büyük bir bölümünün ise, kırsal alanda yaşadığı, tarım ve hayvancılıkla uğraştığı bildirildi.

Hastalık virüsünü taşıyan Hyalomma türü kenelerin uygun yaşam alanlarına paralel olarak riskin arttığı bölgelerden söz etmenin mümkün olduğunu kaydeden Sağlık Bakanlığı, hazırladığı risk haritası ile, 2002 yılından bu tarafa Türkiye’de tespit edilen KKKA insan vakalarının sürekli ikamet adreslerini koordinatlarına göre işaretledi.


RİSK HARİTASINDA KELKİT VADİSİ BAŞTA

Risk haritasında, hastalığın Kelkit vadisi başta olmak üzere Gümüşhane, Tokat, Sivas, Amasya, Çorum Yozgat, Kastamonu ve Çankırı illerinde yoğunlaştığı, diğer birkaç ilde ise tek vaka olarak çıktığı belirlendi.

ANİ BAŞLAYAN ATEŞ, BAŞ AĞRISI VE HALSİZLİĞE DİKKAT

Sağlık Bakanlığı, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığının, insanlarda ani başlayan ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, kırıklık, halsizlik ve belirgin iştahsızlık gibi belirtilerle ortaya çıktığını belirtti. Bakanlık ayrıca hastalarda bulantı, kusma, karın ağrısı ve ishal gibi yakınmaların da görülebildiğini ifade ederek, daha sonradan bu belirtilere vücudun çeşitli yerlerinde görülen kanamaların da eşlik edebileceğini bildirdi.

YAPILMASI GEREKENLER

Kişisel korunmanın önemine işaret eden Sağlık Bakanlığı bu bağlamda yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

“-Kişisel korunma önlemleri kapsamında hayvan kanı, dokusu veya hayvana ait diğer vücut sıvıları ile temas sırasında gerekli korunma önlemleri alınmalıdır.
-Hayvan barınakları veya kenelerin yaşayabileceği alanlarda bulunulması durumunda, vücut belirli aralıklarla kene yönünden muayene edilmeli; yapışan keneler bir cımbızla, kenenin deriye yapıştığı yerden tutulup çıkarılmalıdır.
-Korunma amaçlı olarak giysilere uygulanabilen, repellent olarak bilinen kene kovucular/öldürücüler ve cilde uygulanabilen kene kovucular dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır.”

ANKA

İLGİLİ YAZI: http://www.yenidenergenekon.com/43-kirim-kongo-kanamali-atesi/

Paylaş:

Yorumlar

“285) TÜRKİYE’NİN KENE HARİTASI” yazisina 2 Yorum yapilmis

  1. abdullah ünal yorum tarihi 27 Haziran, 2008 22:44

    bu çağda böyle bir virüsün ançak planlanmış stratejik bir savaşın yeni bir silahı olduğunu düşünüyorum,bilindiği gibi bir çok bilim adamı bu tarz işlerle uğraşıyor, neden bu keneler hava yolu ile ülkemize bırakılmış olmasın.

  2. Samet Acar yorum tarihi 1 Temmuz, 2008 14:54

    kene hakkında daha önce yazmıştım.Tekrar hatırlatma olarak,kene olayı biyolojiktir.onbin km den atılan keneler ölmemekte ,dahada çoğalmaktadır.kırmızı uğur böceğinin bir küçüğü şeklindedir.Devlet ve hükümet biyolojik olduğuna inanmamaktadır.Nezaman inanacak,”ay bacayı geçtikten sonra!”

Yorum yap