283) NANKÖRÜZ!
Yayin Tarihi 11 Ekim, 2008
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
NANKÖRÜZ!
Evine gelirken eli hep dolu gelen bir adam varmış.
Evine asla eli boş gelmez, alabileceği ne varsa elini kolunu doldurur gelirmiş. Eşi de elbette bu yüzdendir çok memnunmuş. Gül gibi geçinip giderlermiş…
Günlerden bir gün, alacak bir şey mi bulamamış, parası mı kalmamış, yoksa zamanı mı olmamış bilinmez, adamcağız boş elle kapıyı çalmış. Eşi yine güler yüzünü hazırlayıp kapıyı açacak ve hoş geldin deme hazırlığı, birazda “ne getirdi bugün?” merakı ile kapıyı açmış. Bakmış kapıda bir adam, eli boş… Eli boş bir adam. Dikkatlice yüzüne bakmış adamın, neden elinin boş geldiğini sorarcasına ve hayretler içinde eşine haykırmış:
“Aaa senin bir gözün körmüş!”
Nankörlüğü anlatan eski, eski ama bir o kadar da bilindik bir hikaye…
Türk Silahlı Kuvvetleri son zamanlarda, özellikle 2002 Kasım ayından sonra şiddetli bir karalama kampanyalarına maruz kalmıştır!
Bu karalama kampanyaları, özellikle kişiler üzerinden hareket edilerek yapılmaktadır. Üst düzey komutanların karalanmasıyla, aslında asıl hedef Türk Silahlı Kuvvetleri’dir.
Bunları hepiniz biliyorsunuz ve okuyorsunuz. Ne amaçla olursa olsun yapılan kampanyalar Türk Ordusuna karşı halkın güvenini, sevgisini yok edememiştir, edemeyecektir de.
Ama insanın içi acıyor, yapılanları okuyunca…
Bir devleti bölmek isteyenler elbette psikolojik olarak karalama, yıpratma savaşı vereceklerdir. Amaçları budur çünkü. Elbette emperyal güçlerin içeride işbirlikçi ajanları olacaktır. Bazen basının bir köşesinde yer tutup veryansın edecekler, bazen Ordunun içinde yuvalanacaklardır, bazen de hükümet edenlerin içlerinde içinde olabileceklerdir.
Elbette Ordu yerin dibine batırılıp, sanki suçluymuşçasına düzmece davalar açılacak ve halkın gözünde kuşku uyandırılmasına çalışılacaktır.
Ordu önlerinde bir engeldir, amaçlarını gerçekleştirmek adına kocaman, devasa bir engeldir. Bu engeli aşabilmek adına her türlü pislikler yapılacaktır, yapılıyor da…
Benim içimi yakan, bu iğrenç oyuna alet olup, vatansever olduklarını söyleyenlerdir.
Düşman, zaten düşmandır!
Vatanseverlik adına emperyallerin oyunlarına alet olup, sözde demokrasi adına ordu içindeki kişiler bazında karalama kampanyalarına katılmış olanların verdikleri zararlara ne diyeceğiz?
Demokrasi adına her şeyi yerle bir eden sözde vatanseverlerin mücadelesine nasıl inanacağız?
Hem ATATÜRKÇÜ düşüncedeyim diyeceksin, hem de ATATÜRK’ÜN kurmuş olduklarını bir bir yıkmaya çalışacaksın!
Ne adına sözde DEMOKRASİ adına!
Bana göre bu en tehlikeli olanıdır.
Her zaman savunduğum ve sonuna kadar asla savunmaktan bıkmayacağım bir olgu var. Bunun unutulmaması gerekir!
DEVLET KURUMLARIYLA VARDIR!
Türkiye Cumhuriyeti Kurumlarının yok olmasıyla yok edilecektir!
Mustafa Balbay’ın sürekli söylediği bir söz vardır. Ben çok önemsiyorum o sözü ve bana göre şu karmaşık söylemler içinde en ciddi tespittir, en doğru olandır.
Deniz Feneri davası çıktığında, devletin yardım kurumlarının yok edilişi ve paralel devlet kurulma çabası olduğunu vurgulamıştır.
Her şeyin alternatifi oluşturulmaktadırlar.
Bakalım şimdi…
Yardım kurumları olan Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumu, Türk Hava Kurumu gibi devletin asli yardım görevlerini üslenen bir yardım kurumu…Paralel bir yardım kurumu oluşturulan DENİZ FENERİ…
Türk Silahlı Kuvvetlerinin yerine de alternatif paralel bir ordu kurma eğilimi yok mudur?
Ergenekon davasında meşhur dinleme olaylarını ne MİT, ne askeri istihbarat, ne de emniyet “dinlemiyorum” dediği halde nasıl bu kadar çarşaf çarşaf dinleme bantları ortaya çıkıyor?
Başbakanın etrafında oluşturulan bir silahlı güç olduğunu okuyoruz. Bunlar benim söylemim değil!
Nedir bu, alternatif bir ordu kurma eylemi değil midir?
Hukuka bakın, lütfen!
Alternatif hukukları nedir acaba?
Şeriat değil mi?
Başbakan bile Katili ancak maktulün yakınları affeder” diyerek şer-i yasaları kabul ettiğini açıklamıyor mu?
“Bir ulemaya sormak lazım” diye anayasayı mı işaret etti sizce?
Her şeyin alternatifini oluşturarak, paralel devlet kurma adına yok ettiklerini göremiyor muyuz?
Golf oynuyormuş Hava Kuvvetleri Komutanı…
Tamam bunu savunmuyorum…
Ama biraz da elinizi vicdanınıza koyun!
* Tam bir haftadır Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük davası denilen davanın savcısı hakkında çıkan söylentiler hakkında bu kadar dejenere olmuş yazılar ve yorumlar gördünüz mü?
* Almanya‘nın asrın en büyük yolsuzluk davası dedikleri Deniz Feneri davasında neden Adalet Bakanlığı hakkında yazılar bu derece şiddetli değil?
* Unutulan düello da hala Kemal Kılıçdaroğlu, açık ve net belgeler ortaya koyduğu halde, neden dengir mengir için bu derece şiddetli yazılar yazılamıyor?
* Hamdolsun la krizi atlatmaya çalışanlara neden bu kadar acımasızlıkla yazılar yok?
Bütünü değil, ayrıntıya kafayı takarız!
Bütünü göremeyecek kadar nankör müyüz neyiz?
Biz bu muyuz?
Biz bu kadar mı mücadele ederiz?
Neden korkarız?
Neden susarız?
Neden Ahmet Altan gibi işbirlikçi ajanların yazdıklarına karşı çıkmayıp, aksine YARDIM VE YATAKLIK ederiz?
Karaladığınız Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ değil, Karaladığınız Hava Kuvvet Komutanı değil, karaladığınız 1919 mücadelesini vermiş, küllerden yeniden bir DEVLET kurmuş MUSTAFA KEMAL’İN ORDUSUDUR!
Akil olun!
Sadece düşünün!
Düşünün ki Milli Mücadele de şehit düşmüşlerin, bu vatan için hala şehit düşen fidanlarımızın kemikleri sızlamasın!
Unutmayın onlarda ASKERDİ!
Başında kasketi, kim bilir kaç yıllık takım elbisesine özen göstererek kravatını takmış dimdik ayakta duran, dudakları bir bebeğin ağlamaklı dudakları gibi tir tir titreyen, gözlerinin yaşını içine akıtarak uzağa, çok uzağa dalgın ama vakarla bakan, titreyen elleriyle sımsıkı morarırcasına oğlunun çerçeveli resmini tutan, canından bir parçası, fidanı kalleş kurşunlarına şehit düşen “VATAN SAĞOLSUN!” diyen babanın oğlu da ASKERDİ!
Yüreği kor gibi alev alev yanmasına rağmen fısıltı ile değil, yüksek sesle gururla içindeki isyanı bastırırcasına “VATAN SAĞOLSUN!” diye haykıran, şereflerin en büyüğünü yaşayan oğlu için ağlayamayan ananın oğlu da ASKERDİ!
Sevdasını yüreğine gömmüş, “ağlamayacağım, kalleşleri sevindirmeyeceğim!” diyen, her gece yalnızlığını gözyaşlarıyla ıslatacağı yastığı ile paylaşacağını bilen, geleceğin karanlık düşlerinde yalnız kalacak olan kadının eşi de ASKERDİ!
Saygılar.
MUHLİSE GÜNGÖR
Yorumlar
“283) NANKÖRÜZ!” yazisina 7 Yorum yapilmis
Yorum yap
elimizi vicdanımıza koydugumuz için içimiz kan aglıyor.o insanlar kahramanca savasarak ölürken nsaıl bir yürektir orda golf oynamak.benim ordum tabiki kahramandır. bu asla onu degiştiremez.ama bu demek degilki hiç kötü seyler olmuyor orda.bunları gizlemek dogru degil.hatalar ortada.bunları saklmak dogru degil.elestirelimki düzelsin.ama iftira varsa bunlarıda genelkurmay acıklar zaten.hataları saklamak daha büyüklerinin dogmasına sebep olur.büyük yanlıslar var orduda.ve bu basarısızlıgın bukadar askerin ölmesi için halk neden diye soruyor haklı olarak.neden gerkli tedbirler alınmadı diye.cok büyük güven olunca beklentiler de büyük oluyor.
EFENDİM ADI ÜSTÜNDE!
DÜSMAN:(
**ASLA UYUMAMALI/HERTÜRLÜ ZAAFLAR UNUTULARAK!HERKES SADECE SAVAS DÜZENİNDE YASAMALI!!
*BİZ BÖYLEMİ YAPIYORUZ?HAYIR..TAM AKSİNE:(
–ANLASILAN HAVA KUVVETLERİ KOMUTANININ GOLFÜNÜN ÜZERİNE GİDEBİLMEK İCİN SALDIRI DÜZENLEDİLER!!
**********************************************
*bu demektirki!ONLAR UYUMUYOR!SÜREKLİ PLAN YAPIYORLAR!YILLAR ÖNCE BİR GENERAL ANLATMISTI TV.DE;
”5 GENERAL BİRARADAYMISLAR;ABD.DE!bizimkide mükemmel ingilizce konusuyor, yeni atanmıslar aralarında her sabah UYANIR UYANMAZ”BUGÜN TÜRKİYEDEKİ DOSTLARIMIZIN ALTINI OYACAK!ne yapacagız?planlarınız nedir?..diye sorarlarmıs:(”
tüm bunlara bakılırsa,,ülkemizdeki HERKES GERCEKTEN UYUYORMUS!SN.mütercimler her gece *1.30 larda –U Y U M A Y I N–derdi.kim dinledi?
-PEKİ;ÜLKEMİZDEKİ DOSTLAR NEDEN /MİLYON PARCAYA AYRILIRLAR? BUNU İYİ DÜSÜNMEK GEREK!
VE ZATEN BUNUN BİLİNCİNDE OLANLARDA KARSILIGINDA TOPLUMUN YARISINI, PARAYLA ÖZEL HALK!HALİNE GETİRDİLER..ONLARIN SECİMİYLE DEMOKRASİ ÖZDESLESTİRİRLMİYORMU?O HALDE?..
KAC PARTİ VAR? NİYE? HERKESİN KAFASINDAKİLERİ UYGULAMAYA KOYACAK NASIL BİR PARTİ OLMASI GEREKİYOR?…BUNU KALDIRMAZ KALAN %50!!
BU YÜZDE ELLİNİN ELELE VERMESİNDEN BASKA HİC SANS YOKDUR!YADA SAVASDA KİM ÖLE KİM KALA OLUR:( HANGİ SAVASMI?ic savas:(BUNLARDAN KACTIKCADA, YEGANE GÜC ORDUYLA UGRASILACAK..BELLİ OLDU:(
KARSILIGINDA ÜLKEMİZDEKİLERDE PLAN YAPSINLAR.NEDEN BOS OTURUYORLAR?
SARK KURNAZLIKLARINI BU KONUYA HARCASALAR!coktan herkes elini etegini cekerdi BİZDEN.
savas düzeninde yasamaya gerek yok,sadece gendine düsen görevi yapmak ve o kahramanca ölümü göze alarak savasan askerlerimize yas tutmak saygı göstermek üzülmek aglamk ve onların yanında olmak yeterdi.cokmu fazla onlar için.feryat eden agıtlar yakan içleri kan aglayan aileleri için.cokmu fazla.YAZIK AMA COK YAZIK
gerci sehit düstüklerinden haberi yoktu degilmi komutanın.dogru bütün türkiye aglarken bayraklar elimizde balkonlarımızda dalgalanırken,haberi yoktu komutanımızın.bir zaafı vardı golf oynuyordu o anda işte.zaten bu taarruzda komutanı yıpratmak orduyu yıpratmak için gerceklestirilmişti degilmi.pardon ben unutmusum
Tamam eleştirelim askeri de, ama bu kadar önemli ver gergin ortamlarda olmamalı bu eleştri.Doznunun çok iyi ayarlanması da gerekir üstelik.PKK terör örgütü uluslar arası boyuta dönmüşken, yurt sathında psikolojik bir harekat varken eleştrilerin de şirazesi bu kadar kaçmazken eleştrilememeli bana göre.! asker eleştrildiğinde çok kırılgan yapı olan şehitleri de eleştirirsiniz.Normal zamanlarda bile eleştrinin dozu iyi ayarlanmalı derim.Kaldı ki şimdi normal bir zaman değil! farkında mısınız bilmem ama TÜRKİYE SINIRLARI DEĞİŞTİRİLMEK isteniyor.Bu iş emperyallerin dışında hiç bir kimseye yarar sağlamaz, aksine zarar verecektir!Amaçta odur zaten..TSKyı yıpratarak önlerindeki engeli kaldırmak! Göremiyorsanız ne derim ki?
nasıl elestirmeyelim.ve bu elimizde degil.içimiz kan aglarken orda ordunun en yükseginde bir genarelin golf oynamayı düsünecek kadar rahat olmasını ,aldırmaz görüntüsünü elestirmemeye dayanabilirmi yürek.kim yaparsa yapsın bunu isterse basbakan yapsın elestirmemek mümkünmü.herkes sorumlu davranmalı.Tüm türkiye bunun yasını tutarken kimsenin hiçbirsey olamıs gibi davranmaya hakkı yok.orda benim kahraman askerim öldü.amerikalı asker degil.benim kanımdan benim canımdan askerim benim için savastı.ülkesi için.vatanı için..
DURMUŞYÑ TERS ÝÜZI
▶ “GADYRBILMEZ” DIÝIP KIME DIÝMELI?!
Gadyrbilmez adam…
Ady özüne şaplaşyp duran bu jandarlar päkgöwünlilik bilen eden ähli gadyr-gymmatyñy, hezzetiñi hemişe görmezlige salýar. Ýa-da edilen hezzet-hormaty haýsydyr bir bähbit bilen edilýändir öýdýär. Ol edil gözleri baglanan kör mysalydyr. Belki-de kowumdaşlarmyz bolan türk halky gadyrbilmezlere “nankör” diýip şonuñ üçin aýdandyrlar. Türk dilinde nankör diýen söz “inkär etmek, edileni körlüge salyp görmezlik” diýen jümlelerden gelip çykýar.
Biz bolsa bu söze türkmençe öwüşgin çaýalyñ:
Nankör ~ nan iýen ýerine, iýen nanyna buşugýan kör…
Mundan gowy meñzetme getirmek mümkin däl. Araplar bolsa gadyrbilmezlere “käfir-i nimet” (“iýen duzuna şirk getiren”) diýýärler.
Hezreti Magtymguly işan: “Adam bardyr iýen nanyna degmez…” diýip hut gadyrbilmezlere aýdan bolsa gerek. Gadyrbilmez adama näme ýagşylyk etseñiz edäýiñ, hatda onuñ gul-gyrnagy bolsañyzam oña ýaranyp bilmersiñiz. Çünki gadyrbilmezleriñ hiç wagt az zada kanagaty ýok we has köp zat isleýär. Gadyrbilmez adam köpçülikde çalt ýakasyny tanadýar. Her gepden gep ýasajak bolup, gep güjükletjek bolup gara başlaryna gaýdyrlar, doýdumlary-doldumlary-da ýokdur. Edilen ýagşylyga adam şekilli “Sag bol” diýmegem bilmezler. Öz işlerini bitirtmekdenem tükeniksiz lezzet alýarlar.
Gadyrbilmez adam özüni köpçüligiñ özeni hasaplaýandyr. Iñir-iñir edip öz ýanýoldaşynyñ we ýakynlarynyñ bizar-peteñini çykaryp durýar. Özlerem hiç bir zada ýürekden begenmez. Töweregindäkiler özüne ýallaklamaaga mejburdyr öýdýär. Eline sähelçe mümkinçilik geçse adamlary kemsitmegi eşege palan atança-da görenok.
Gadyrbilmez adamyñ dosty köp bolmaýar, olar ýeke bolýar. Sebäbi gadyrbilmez adam şol bir wagtyñ özünde garasöýmez hem-de egoist bolýar…
Aslynda gadyrbilmez adam ruhy taýdan näsagdyr. Onuñ näsaglygy öz içki dünýäsinde turýan harasatlaryñ daşyna negatiw häsiýetde urup çykmagyndadyr.
Olar özünde bolan bu näsazlygy köpçülige agressiw we aýyplaýjy nazar bilen çemeleşip köşeşdiräýjek bolýarlar.
Bir adam balyk tutmak üçin gaýykly deñze çykanmyşyn. Emma hernäçe janyksa-da çolpusyna bir balygam ilmändir. Balykçy: “Allajan, bir balyk eçil, men ony pakyr-pukaralara bereýin” diýipdir. Allatagala onuñ dilegini eşidipdir we ullakan bir lakgany onuñ toruna salypdyr. Ynha, bir seretse balyk hem owadan hem uly… Gözüñ ýagyny iýip gelýärmişin. Balykçy içinden: “Heý-de bu balygy kimdir birine berip bolarmy? Men muny öýüme äkideýin” diýipdir. Birdenem deñizden dolanyp gelýän balykçynyñ balygy towsup deñze düşse näme…
Bu hekaýat megerem Allatagalanyñ adamy synap görmegini, bendesiniñ oña näderejede gadyrbilmezdigini, Hudaýa bendesi çyn ýüregi bilen eden doga-dileg etse kabul bolýandygyny, emma biziñ gadyrbilmezlik eden ýagdaýymyzda bolsa jezasynyñ agyr bolýandygyny we elimizdäki nygmatlaryñ yzyna alynýandygyny görkezýän iñ nusgalyk rowaýatlaryñ biri bolsa gerek…
Adamyñ öz bedeni özüne amanat. Bu bedeni ýagşy amallara besläp ýörmeli halymyza, Allanyñ ýaradan bendelerine gadyrbilmezlik edip, olara oñarjak-oñarmajak pisligiñi ýetirjek bolup ýörmegiñ näme manysy barka?!.. Ahyretde beden agzalarymuzyñ her biri üçin hasap berjekdigimizi unutmalyñ… Bu diller bilen kimleriñ arkasyndan ýalan gybatlary, töhmetleri ýaýradan bolsak, bu gulaklar bilen ne gybatlary, ne töhmetleri diñlän bolsak, bu aýaklary we bu elleri kimlere ýamanlyk etmek üçin uzadan bolsak… hemmesi dil açyp nirelerde we näme maksat bilen ulanandygymyza şaýatlyk ederler…
Gadyrbilmez dostuñyz bolsa ondan gaçmak mümkin. Gadyrbilmez garyndaşyñyz bolsa onuñ bilen gatnaşman gezibem bolýar. Emma gadyrbilmez ýanýoldaşyñyz bar bolsa, munuñam üstesine oña maddy taýdan garaşly bolsañyz, onda näme etmeli? Onda beýle garamañlaýyñ halyna “wah, biçäre” diýip oñaýmak galýar, onuñ gününe itler aglaşsa-da düzedip boljak zat ýok…
Gadyrbilmez adam bilen nädip bir ýerde ýaşap bolar?! (Mümkin däl:))
Şu setirleri okap oturanlaryñ köpüsiniñ gadyrbilmez ýanýoldaşynyñ ýokdugyna ynanýanam bolsam, sizuñ durmuşda gadyrbilmezlere köp sataşmandygyñyza welin, ynanasym gelip duranok. Daş-töweregimiz gadyrbilmezlerden doly… Biriniñ 100 sapar işini bitir, 101-nji sapar işi bitmese senden erbet adam ýokdur. Ýa bolmasa sähel bir ýerde sözüñ ters düşse, sen onuñ bilen işiñem ýokdur, arañ ýoklugy sebäpli ol gadyrbilmeziñ bu dünýäde barlygy-da ýadyña düşmez. Emma nan iýen gapysyna siýýän ol gadyrbilmez welin seniñ arkañdan gör näme pyssy-pyjurlyklary, şeýtanlary we al-arwahlary ompa oturtjak intrigalary çöwrüp ýörendir…
Şonuñ üçin gadyrbilmezleriñ büdrärine garaşyp durmañ. Hernäçe olardan daş dursañyzam olaryñ hereketlerini ünsüñizdenem düşürmäñ. Gadyrbilmezleri näsag hökmünde kabul ediñ. Olary öz pälleri, niýetleri bilen ikiçäk goýuñ. Belki-de haçanam bolsa bir gün olar öz kömürden gara hüý-häsiýetleri bilen başa-baş galmakdan irip, ýalñyşyna düşünmäge mejbur bolarlar.
Meniñ maslahatym: eger-de siz gündelik gadyrbilmez biri bilen ýüzbe-ýüz bolýan bolsañyz, onda onuñ bilen özüñizem gadyrbilmez ýaly bolup gürleşiñ. Eger gaçmaga mümkinçiligiñiz bolsa welin, olardan ajaldan gaçan ýaly gaçyñ … :))
Goý, olar seni özlerinden gorkup gaçandyr öýtsünler, sen bolsa “Her kesi bir gün öz emeline çolaşdyrjak Möwlamyñ” bardygyny ýadyñdan çykarma, şol besdir…
© Has TÜRKMEN.
line.me/R/ti/p/@kpm7016r