270) SEVGİNİN KISKANÇLIĞI!
Yayin Tarihi 14 Temmuz, 2011
Kategori SOSYAL
SEVGİNİN KISKANÇLIĞI!
———————————————-
Aklı dengesi bozuk olmayan sağlıklı her insan “sevgi” ve “kıskançlık” duygularını yaşamıştır… Yaşamaktadır… Yaşanacaktır…
Genel olarak bu iki duygudan sevgiyi yüceltir, kıskançlığı ise kötüleriz. Doğrudur! Sevgisiz hayat olmaz. Yaratılmış ve var olan her şey, sevgiden kaynaklanmıştır. Zaten sevginin bittiği yerde hayatta son bulacaktır.
Sevgi; manevi ve maddi her alanda yaşamı devam ettirmenin en büyük gücüdür. Allah sevgisi(iman), vatan sevgisi, millet sevgisi, aile sevgisi, kişi sevgisi, iş sevgisi vs. duygularını yaşamayan var mı? Mutlaka her insanın öncelikli sevgileri ve bağları vardır.
Pekâlâ, sevgimizin ölçüsü nedir?
Neye ve kime göre sevgimizin değerini anlayabiliyoruz veya “seviyorum” diyebiliyoruz?
Allah sevgisi imanın ta kendisidir. Sevdiğimiz için inanmıyoruz. İnandığımız için seviyoruz… Varlığına ve tekliğine iman ettiğimiz için emirlerini teslimiyet içinde severek yapmaya çalışıyoruz. Bu, varoluş gerçeğinin aşkıdır. Bu sevgi hiç bir şeyle kıyaslanamaz!
Sözüm beşeri sevgi üzerine olacaktır:
Sevginin temelinde saygı ve güven vardır. Saygı ve güven duyulmayan biri sevilebilir mi?
Sevgimizin varlığını, çokluğunu ve azlığını bize çoğu zaman “kıskançlık” denilen duygularımız gösterir. Halbuki kıskançlık; bir davranış bozukluğu olup aşırı göstergesi ruhsal rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Ama bazı kıskançlıklar vardır ki bir toplumu ve bireyi yüksek hedeflere de yönlendirebilir. Fakat acizlik içerisindeki kıskançlıklar, felaketlere de sebep olabilir!
Toplum halinde yaşamamız sevgimizin gücünü ve değerlerimize karşı bağlılığımızın test edildiği bir okuldur. Bu okulun her safhası bizlere sevgi ve kıskançlık duygularımızı hatırlatır…
Bu da nasıl bir hatırlatma? Diyebiliriz.
Bunu bir örnekleme ile açıklamaya çalışalım:
Varsayalım ki, çevrelerinde hiçbir insan olmayan yerde bir kadın ile bir erkeğin birlikteliğini… Bu kişilerin birbirleri ile oluşunun nedeni bir sevgiden dolayı mı, yoksa ihtiyaçtan dolayı mı? Bu kişiler toplum hayatında yaşamış olsalardı yine birliktelik olabilir miydi? Olabilirdi veya olamazdı! Çünkü kadın ve erkeğin sosyal olgu içerisinde tercihleri farklılık gösterebilirdi… Aynı kişiler yalnız iken kıskançlık gibi rahatsız edici bir duyguyu yaşarlar mıydı?
Sevginin yüceliği; seçeneklerin çokluğu arasında bağlılığını ifade etme erdemidir. Sevginin kıskançlığı ise bir hastalık değil, korumak ve sahiplenmek duygusundan kaynaklanmaktadır…
Hiç düşündünüz mü, savaşların temel sebebi nedir?
Bana göre savaşların tek sebebi vardır: “Sevgi”
Din sevgisi, vatan sevgisi, soy sevgisi, devlet sevgisi, güç sevgisi, kazanç sevgisi gibi…
Sevileni kaybetmemek, sevilene kavuşmak, sevileni paylaşamamak, sevileni güçlendirmek, sevginin kıskançlık gücüdür. O halde sevdiklerimizi korumak, sahiplenmek ve severek yaşatmak, yaratılışımızın gereğidir…
Sevgiler, saygılar
YILMAZ KARAHAN
Yorumlar
“270) SEVGİNİN KISKANÇLIĞI!” yazisina 2 Yorum yapilmis
Yorum yap
EVET SN.KHAN(*
-TEK EKSİGİMİZ:(KORUMAMAKTIR!
-BU BİZE EKSİK ÖGRETİLMİS;(
*BUNU KİSİSEL EGİTİM MERKEZİ BAZLI ÖGRETİLERDEN***ÖGRENEBİLİRİRZ.-AMA METROPOL,TANDA YASAMAK:(**HERSEYİ ALLAK BULLAK EDİYOR!-BUNA BİRDE HUZURSUZ ÜLKE SENDROMU EKLENİNCE;( KAHROLUYORUZ!-BU TOPRAKLARDA,DERİN*B İ Z İ MMMM(*NEFESİ ALDIRMADIKLARINDAN!KAFALAR ARTIK DİGERİNİ KORUMAYA DEGİL!NE YAZIKKİ;(ÜLKEYİ VE KENDİNİ KORUMAYA YÖNELİK OLUYOR!NE YAZIK!DEGİLMİ?=
-İSTE!BİZİM CESİTLİ FİRİKLERİMİZDEN YARARLANAN YABANCILARA GÜN DOGMUSLUGUN İSPATI!BİRBİRİRMİZİ UNUTUYOR GÖRÜNMEK:(
Bir insanın sevdiği değerler küçümseniyorsa,kıskanılıyorsa o kişi sevilmiyor demektir.
Sevgide bencilliğin ve iki yüzlülüğün yeri asla olamaz.
İfadeler ve davranışlar bir birlik oluşturmuyorsa buna sevgi de kıskançlık da denemez.
Velhasıl zor dostum zor..