129) BÖLÜCÜLÜĞÜN OYUNUNA GELMEYİN!
Yayin Tarihi 8 Mayıs, 2009
Kategori SOSYAL
BÖLÜCÜLÜĞÜN OYUNUNA GELMEYİN!
Ülkemizin Doğusunda sürekli sosyal, siyasi ve dini kargaşalar olmuştur. Bu huzursuzlukların başlangıcı yeni değildir. Selçuklular döneminden itibaren bunu görürüz…
Doğu Anadolu coğrafyasının stratejik önemi yüksek bir konumu vardır. Bu bölge; Ortadoğu’ya ve Kafkasya’ya hakim olup enerji ve su kaynaklarını kontrol eder… Bundan dolayı Doğu Anadolu, enerjiye ihtiyacı olan güçlü devletlerin her zaman ilgi odağı olmuş ve kargaşa çıkmasına da zemin hazırlamışlardır.
Bu bölgenin sosyal yönden değişimi ve gelişimi ile, ekonomik olarak kalkınması her zaman engellenmeye çalışılmıştır. Bölge halkının istismara açık bir halde bıraktırılması için bölücülük yaptırılmış, eğitim ve ulaşım hizmetleri engellenmiştir veya yaptırtılmamıştır…
Atatürk döneminde, tüm imkansızlıklara rağmen Doğu Anadolu’nun kalkınmasına çok önem verilmiştir. Bu kalkınma hamlesi yabancı devletlerin kışkırtıcılığı ile dini ve etnik söylemli isyanlarla engellenmeye çalışılmıştır. Ancak her türlü imkansızlık ve olumsuzluklara rağmen karayolu ve demiryolu çalışması ile şeker, çimento, bez ve hayvansal ürünlere yönelik KİT’ler kurulmuştur. Eğitimde atılımlar yapılmıştır. Toprak reformu planlanmıştır… (bkz:http://www.yenidenergenekon.com/91-ataturk-doneminde-dogu-anadolu/)
Doğu Anadolu’da kurulan Kamu İktisadi Teşekülleri (KİT); Sümerbank, SEK, EBK, YEM, Kömür İşletmeleri, Tekel, Çimento v.b. gibi kuruluşlarda binlerce Bölge Halkı kadrolu veya mevsimlik çalışmaktaydı. Bu kuruluşlar, belki kazançlı bir hizmet üretemiyordu! Ancak bu KİT’lerin çok önemli bir faydası vardı. Vatandaşımızın Devlet ile ilişkilerinde rehabilite ve kontrol hizmeti vermekteydi. Devlet’in vaz geçilmez değerleri ile tanışıyordu…
Şimdi bu KİT’lere ne oldu?
Zarar ediyor gerekçesi ile özelleşti! Ekmeğini, Devlet’in kontrolünde kazanan ve üretime katkıda bulunan halkımız işsiz bıraktırıldı! Hayvancılık ve tarım, uygulanan ekonomik programlar sonucu yok edilme safhasına getirildi… İç göç artmış, sosyal dengeler bozulmaya başlamıştır.(Bkz: http://www.yenidenergenekon.com/ic-goc/) Binlerce Vatan Evladını şehit verdiğimiz bölücü zihniyetli terör ise bu işsizliği bir koz olarakta kullanmıştır! Kullanmaya da devam etmektedir…
Mardin’in Bilge köyünde yaşanan katliam; Doğu Bölgemiz de 1985 yılından bu yana uygulanan “Koruculuk” sistemini de tartışmaya açmıştır. Koruculuk sisteminin kaldırılması teklifleri de, siyasi çevrelerde ağırlık kazanmaya başlamıştır. Ülkemiz de 80 bin civarı korucu bulunmaktadır. Her aileden 2 kişinin var olduğunu kabul edersek, 40 bin doğulu aile. Bazı siyasetçilerimiz, bazı bilirkişiler ve bazı medya mensupları koruculuğun sosyal, psikolojik, hukuki ve ekonomik zararlarından bahsetmeye başladılar… Haklı oldukları gerekçeler elbette vardır… Ancak şurası hiç bir zaman unutulmamalıdır!
1) Koruculuk sistemi ihdas edildiğinde, bu tedbire şiddetle karşı gelenler PKK’nın sözcüleri idiler. Bunlar “Kardeşi, kardeşe kırdırıyorlar” diye bağırıyorlardı… Bugün de aynı söylem içindeler. Bu tedbir bölücü propagandaya destek vermez mi?
2) 80 bin korucunun görevlerine son verilmesi ile, geçimleri sadece buradan olan 40 bin aile ne yapacak?
Koruculuğun bugün için kaldırılması bana göre, “İntihardır”. Asıl “sosyal felakete” davetiye çıkarılmış olur. KİT’lerin özelleştirilmesi ile meydana gelen sosyal sıkıntıların olmaması için mutlaka bu kişilere iş imkanı hazırlanarak görevlerine son verilmelidir. Aksi takdirde bölücülüğe hizmet edilmiş, teröristlere yeni kaynak hazırlanmış olacaktır.
YILMAZ KARAHAN
Yorumlar
“129) BÖLÜCÜLÜĞÜN OYUNUNA GELMEYİN!” yazisina 2 Yorum yapilmis
Yorum yap
*İLAHİ-ADALETLE,NEFES ALINIR BELKİ.
**KÜCÜKKEN,KUSUR İSLEYİNCE ANNEM,ANNEANNEM;YARADANIN SOPASI YOKKİ..VURSUN!mutlak,biryerden cıkar!derdi..
-BIRAKIN,yesin AZANLAR BİRBİRİNİ.
koruculuk sisteminin kaldırılması demek bu vatana ihanet le eş deger ama denetlenmesi gerek kaldırılgı taktirde askerimizin yetersiz kaldıgı bögelerde büyük boşluklar olacaktır pkk ve dtp nin de istedigi zaten bu adamlar şimdiden dogu bölgesini kürdistan olarak söylemlerini dilele getiriyorlar bunların önündeki engelerden birtanesi olan bu kurumun kaldırılması demek ekmeklerine yag sürmekle eş deger
ayrıca korucalarda bu ülkenin savunması esnasında 1135 şe yakın şehit vermiştir içindeki çürükler ayıtlandıgı taktirde ülkenin savunmasında katkıları devam edecektir