118) ÇOCUKLARIMIZIN KORKULARINI BİLELİM

Yayin Tarihi 4 Nisan, 2009 
Kategori SOSYAL

Çocuklarımızın korkularını bilelim

image00110.jpg

Çocukların korkuları yaşlara, çevresel etmenlere ve değişken bir çok faktöre bağlı…

Korku, çevrede tehlike arz eden belirli ya da belirsiz durum, kişi veya nesnelere verilen duygusal tepkidir. Her insanın duygusal gelişimi içinde üzüntü, neşe, sevinç gibi yaşayabileceği doğal bir duygudur. Huzursuz olma, aniden ürkme, tasa, üzüntü, yoğun kaygı yaşama, dehşet hissetme gibi farklı şekil ve şiddette yaşanır. Adrenalin ve kortizol hormonlarında, kan dolaşımında artış, nabzın hızlanması, terleme gibi bedensel değişimlere sebep olur.Korku, bir nesneye, kişiye ya da olaya bağlı olarak gelişir. Psikolojik bozukluklar arasında hastalık derecesine varan korkuya ise fobi adı verilir.

Fobik korkuların özellikleri arasında; yaşanılan korkunun, objeyle ya da durumla orantısız şekilde büyük olması, (Örneğin böceklerden aşırı kokmak) kişinin açıklamalarla ikna olmaması, irade dışı aşırı derecede korkması, korkulan durumla karşılaşmamak için bilinçli plan yapması. Fobiler insan hayatını zorlaştıran ve yaşam alanını daraltan bir korku çeşididir.

Korku, insanın gelişim ve olgunlaşması sürecinde doğal heyecansal tepkidir. Altında tehlikeden korunma ve savunma motivasyonu vardır. Yapılan araştırmalarda çocukların

%90’ının her hangi bir şeyden korktukları anlaşılmıştır. Bundan dolayı öncelikle bu duygunun doğallığı kabul edilmelidir. Bir çocuğun bütünüyle korkusuz olması mümkün değildir. İnsan bilmediğinden korkar. Bu şekilde birçok şeyden korkmuyor muyuz? Dünya, ilk yıllarında çocuklar için bilmediklerinin, tanımadıklarının bir hayli fazla olduğu bir yerdir.

Dolayısıyla tehlike hissetmeleri normaldir. Yaş dönemlerine göre, çevreyi tanıdıkça, bedensel ve zihinsel olarak geliştikçe korkuları azalacaktır. Bu süreçte ebeveynlerin güven vermesi, sakin ve anlayışlı olması gerekmektedir. Ancak fobik rahatsızlıklar zamanla geçmez, her koşulda ve her yaşta aynı standartta devam edebilir.

Çocukların içinde bulundukları yaş dönemine göre korkuları değişiklik gösterebilmektedir. Önemli olan nokta ilerleyen yaşlarda daha küçük yaşlara ait korkularının devam etmemesidir. Örneğin; 6 yaşındaki bir çocuğun hala yabancı korkusu devam ediyorsa veya 5. sınıfta bir öğrenci hala annesinden ayrılma korkusu yaşıyorsa bu duruma dikkat etmek gerekir. Böyle bir durumda korkunun sebepleri mutlaka araştırılmalıdır.

Yaşlara göre korkular:

0 – 1,5 yaş döneminde ani seslere karşı.7. ve 8. aylarda yabancılama denilen
tanımadıkları kişilere karşı hissettikleri korku.

1,5 – 3 yaşlarında hayvan (örneğin köpek, kuş…) gök gürültüsü, ani ses, yalnız yatma, tuvalet, tuvalette sifonun çekilmesi, elektrik süpürgesi sayılabilir.
3 – 4 yaşlarında bu korkulara karanlık, dilenci, hırsız, öcü korkuları eklenir.

0 – 6 yaş arasında anne-babadan ayrılma, terk edilme korkularına çok sık rastlanmaktadır. Annenin çocuğunun yaramazlık yapmasına engel olmak için ‘seni bırakırım, dilenciye veririm’ tarzındaki yaklaşımı farkında olmayarak çocukta korku tepkisi de oluşturabilir.

Karanlık korkusu çocuklarda en sık yaşanan korku türüdür. Çocuklar çoğu zaman yakınlarından birinin korkularını taklit ederek bunu öğrenirler. Bazen de anne-baba çocuğun kimi davranışlarını teşvik etmek ya da engellemek için korkutma yoluna giderler. Bu tutumlar korkunun çocukta iyice yerleşmesine sebep olur.

Korkularının hafiflemesi için yanında olunduğu hissettirilmeli, güven verilmelidir. Karanlığa alışması için karanlıkta zevk alacağı oyunlar oynanabilir.(Gölge oyunları, karanlıkta fark edilen fosforlu oyuncaklar.)

Çocuklarda; okul korkusu, yalnız kalma korkusu, anneden ayrılma korkusu, yabancı korkusu, sesle ilgili korkular, hayalet, hortlak, cadı, şimşek, yalnız uyuyamama ve benzeri korkular en sık rastlanan diğer korku türleridir.

Korku duygusunun temelinde neler olabilir?

Yakınlarından birinin korkularını görerek öğrenebilir. Model alır.

Anne-babadan uzun ayrılıklar yaşamış olması ve terk edilme tehlikesinin olması.Aşırı eleştirel, suçlayıcı, baskıcı tutumlara maruz kalması,

Çocuğun sürekli fiziksel cezalar ve tehditler alması

Çevresindeki yetişkinlerin aşırı koruyucu/kaygılı tutumlarının olması

Televizyonda ve bilgisayar oyunlarında şiddet içeren görüntüler olması.
Çocuğumuzun yoğun korkular yaşadığı dönemlerde ona destek olmak için ebeveynlere çok iş düşmektedir. Korkuların bir kısmı model alarak öğrenilmektedir. Ebeveynlerin olaylara karşı aşırı tepkisel, gergin, endişeli davranışları; çocukların davranışları kopyalamasında ve korkunun öğrenilmesinde etkilidir. Çocukların korkularıyla alay etmek, korkularını küçümsemek, korkusunun üstesinden gelmesi için zorlamak, yapılmaması gereken davranışlardır. Bu durumun herkesin başına gelebileceğini doğal bir ifadeyle konuşmak, korkularına ilişkin oyunlar geliştirerek birlikte oynamak, kendisinin anlaşıldığı duygusunu yaşatmak ve rahatlatmak gereklidir.

Sonuç olarak çocukluk döneminde çeşitli nedenlerden kaynaklanabilen, farklı tiplerde korkular olabilmektedir.

Çocuğun korkusunun, bulunduğu yaş dönemine ait bir korku olup olmadığı, önemlidir. Korkuya neden olan belli bir olayın olup olmadığı çocukla konuşulmalı ve çocuğun hayatını çok olumsuz etkiliyorsa bir uzmana başvurulmalıdır.

Psikolog Hayriye Öztuğrul

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap