169) İKTİDAR MEDYAYA EGEMEN OLURKEN, GAZETELER…
Yayin Tarihi 2 Mayıs, 2008
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
İktidar Medyaya Egemen Olurken Gazeteler
Sevgili okurlarım, iktidar ile basın ilişkileri tarih boyunca bütün ülkelerde sorun olmuştur.
Tarihte, her ülkede zaman zaman siyasal iktidarlar, basını denetlemek istemiştir.
Basın medyalaştıkça, gazetelerin yanına radyolar, televizyonlar ve internet geldikçe, bu denetim arzusu daha da artmıştır.
Çünkü medyanın etkisi güçlenmiştir.
Ama medya zaman içinde çeşitlendiği için onu tümüyle iktidarın etkisi altına almak da zorlaşmıştır.
***
Türkiye çok partili düzene geçtiğinden beri, siyasal iktidarlar basını denetleyebilmek için her türlü yola başvurmuş, böylece özgürlükçü bir demokrasinin de gerçekleşmesini büyük ölçüde engellemiştir.
Örneğin, Demokrat Parti döneminde Menderes‘in kendi yandaşı gazetecilere örtülü ödenekten ödeme yaptığı, bazı gazeteleri, hem gazete kâğıdı tahsisi hem de resmi ilanlar aracılığı ile ödüllendirdiği ya da cezalandırdığı bilinen tarihsel gerçekler arasındadır.
Demirel , TRT tekelinin sürdüğü dönemlerde, siyasal iktidar olmanın avantajlarını sayarken sadece TRT’yi denetlemenin bile yeteceğini belirtmiştir.
Özal’ın kendi yandaşı Kıbrıs kökenli bir işadamını medya patronu yapma çabası hüsranla bitti, ama oğlunun ortaklığıyla kurdurduğu özel televizyon, TRT tekelini, anayasaya da delerek yerle bir etti.
Mesut Yılmaz’ın ise, iş yaşamı ile medya arasında kendi lehine bir ilişki kurma çabası, Yüce Divan’da yargılanmak ile sonuçlanmıştı.
***
Şimdi herkesin gözü önünde, hemen hemen bütün aşamaları ahlaken, siyaseten ve hukuken tartışmalı bir süreç ile Türkiye’nin ikinci büyük medya grubuna önce el kondu, sonra da bu grup, en üst yöneticisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın damadı olan ve iktidara yakın durduğu herkesçe bilinen bir holdinge satıldı.
Herkese açık olan satış, ne hikmetse, son anda yerli ve yabancı bütün isteklilerin geri çekilmesiyle, tek alıcı kalan bu holdinge, tahmini bedel üzerinden, arttırmasız olarak gerçekleştirildi.
Üstelik de güya kamu alacağını tahsil etme amacına dönük olan satışın büyük bölümü, kamu bankaları tarafından, koşulları ve garantisi kamuoyunca pek anlaşılamayan kredilerle finanse edildi.
Yani kamu alacağının tahsili yine kamu bankalarından sağlanan fonlarla gerçekleştirildi:
Kimin malı, kimin parasıyla, kime satıldı?
***
Bu arada, kendini “İslamın gür sesi” diye niteleyen militan Vakit gazetesinin yazarlarından Hüseyin Üzmez , küçük bir kıza tecavüz suçlamasıyla tutuklandı.
Dinci gazetelerin bir bölümü bunu görmezlikten geldi, bir bölümü de ne olduğu pek anlaşılmayan bir “komplo” iddiasının ardına sığınmaya kalkıştı.
Ne genel ahlak kaldı, ne İslami ahlak ne de basın ahlakı…
***
İslamcı medya ile iktidar medyasının güç birliği yaptığı bu ortamda Türkiye’deki özgür medyanın ve her türlü ahlakın ruhuna fatiha okumak gerekiyor.
Bunu adı da “AKP‘nin Türkiye’yi demokratikleştirmesi” oluyor…
AKP destekçiliğine soyunmuş “sözde liberal aydınlar” tarih önünde bu skandalların hesabını nasıl verecekler, merak ediyorum doğrusu
EMRE KONGAR
Yorumlar
“169) İKTİDAR MEDYAYA EGEMEN OLURKEN, GAZETELER…” yazisina 2 Yorum yapilmis
Yorum yap
TENCERE DİBİN KARA BENİMKİ SENDEN KARA DOĞAN GURUBUNA BAĞLI GAZETE DERGİ TELEVİZYON RADYO VE DİĞERLERİ HER DÖNEMDE İKTİDARLARA YALAKALIK YAPMIŞLARDIR BU YALAKALIK YAPANLARIN İÇİNDE MAALESEF EMRE KONGARIN BUGÜN VE GEÇMİŞTE YAZDIĞI GAZETE DE VARDIR EMRE KONGAR BİR AYNAYA BAKSIN
YUKARIDAKİ YAZILANLARIN ÇOĞUNA KATILMAKLA BİRLİKTE VAKİT GAZETESİ VE YAZARI HAKKINDA YAZDIKLARINA KATILMIYORUM VE KARŞIYIM YAZAR CHP İKTİDARI ZAMANINDAKİ İKTİDAR YANLISI GAZETE RADYO VE DİĞER BASIN ORGANLARINI ES GEÇMİŞTİR
karşı olsan ne yazar olmasan ne yazar tırt
neyin savunmasını yapıyorsun şu andaki akp hükümetinden önceki hükümetlere b*k atıp durmayın kardeşim bundan önceki ikdidarlar bu vatanı satıp vatan hainliği yapmıyordu bunun aksini düşünen varsa oda vatan hainidir