72) KOD ADI : ANAYASA (2)
Yayin Tarihi 8 Ocak, 2008
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
KOD ADI: ANAYASA -2-
Kemalist devleti tasfiye ediyorlar
Prof. Dr. Soysal: Bunun bir geçiş anayasası olabileceğini söyleyebiliriz. Kendi nihai hedeflerine ulaşmak için bir geçiş anayasası oluşturacaklar
Hazırlanan anayasa taslağında en çok eleştirilen noktalardan bir tanesi de batının taleplerini eksen alan bir çalışmanın yeni ya da sivil anayasa olarak nitelendirilmesi. Atatürk felsefesinin ortadan kaldırılmak istendiği anayasada yarı feodal bir sistemin alt yapısının hazırlandığı eleştirisi ağır basarken, bu yeni taslağa yapılan eleştirilerde en çok dikkat çeken özellik, AKP’nin kendi isteklerine ve batının isteklerine uygun bir geçişin zemininin hazırlanıyor olması.
Sıkıntılı süreç
Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Mümtaz Soysal, mevcut şartlar içerisinde yeni bir anayasa hazırlanmasının doğru olmadığı görüşünü savunmakta. Türkiye’nin çoğulcu bir sisteme sahip olduğunu ve mutlakiyetçi bir anlayış ile yönetilmediğini dile getiren Soysal, anayasanın hazırlanma sürecinde de bir takım sıkıntıların bulunduğunu ifade ederek şöyle konuştu : “AKP’nin mutlak bir çoğunluğa sahip olmasının yanında referandumdan önce anayasa çalışmalarına başlaması, başlı başına yanlış bir durumdu. TBMM’de AKP’den başka partiler de bulunuyor. Dolayısıyla bu yöntemle hazırlanan bir anayasanın hazırlanış süreci de başlı başına demokrasi asından sıkıntılı bir durum getirir.” Türkiye’nin mevcut şartları içerisinde öncelikli sorunun anayasa hazırlığı olmadığını da belirten Soysal, “Türkiye’de şu anda yeni bir anayasa ihtiyacı çok önemli bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmamakta. Mevcut anayasa zaten önemli değişiklikler geçirdi. Dolayısıyla AKP’nin bir anayasa taslağı içerisine girmiş olması Türkiye’nin bir anayasaya ihtiyacı olduğu anlamına kesinlikle gelmiyor. Bu noktada elbette ki bu durumu sorgulayanlar ister istemez farklı düşünerek AKP’nin ne yapmak istediğini anlamaya çalışıyorlar” şeklinde konuştu.
Metin net değil
AKP’nin hazırladığı anayasanın bir geçiş anayasası olacağını da dile getiren Mümtaz Soysal, şöyle devam etti: “ AKP’nin ortaya koyacağı taslak metin elbette içerisinde sonuca dair net ve kesin ifadeler taşımayabilir. Bunun bir geçiş anayasası olabileceğini söyleyebiliriz. Kendi nihai hedeflerine ulaşmak için bir geçiş anayasası oluşturacaklar diyebiliriz. Bu noktada öncelikli olarak Kemalist devlet tasfiye edilecektir. Bundan sonrada nihai hedefi gerçekleştirmek için harekete geçeceklerdir.”
AKP iktidarının değil Brüksel’in anayasası
“Hazırlanan anayasa, her açıdan dayatmalar içeriyor ve dış merkezlerin talepleri ile örtüşüyor. Bu taslak, Türkiye’yi Sevr’e kadar götürür”
AKP’nin hazırlamış olduğu anayasa taslağını eleştiren bir diğer isim ise Avrupa Birliği ve Türkiye İlişkileri Uzmanı Prof. Dr. Erol Manisalı. Manisalı’ya göre, AKP’nin hazırlamış olduğu anayasa, her açıdan Brüksel’in ve Washington’un dayatmalarını içermekte ve bu merkezlerin talepleriyle örtüşmekte. AKP’nin fikir uzmanlarından Yalçın Akdoğan’ın sözlerini hatırlatan Manisalı, bunların bile anayasanın köklerini anlatmaya yeterli olduğunu belirterek şöyle dedi : “AKP’nin fikir uzmanlarından Yalçın Akdoğan’ın ’İlk defa batı ile Türkiye’nin talepleri örtüştü’ şeklinde bir ifadesi bulunmakta. Bu ifadeyi kitaplarımda, yazılarımda, konuşmalarımda çok kullandım. İşte anayasanın hazırlanmasındaki gizli nokta burası. AKP batının talepleri doğrultusunda anayasa hazırladı.”
BOP ve serbest piyasa odaklı
Hazırlanan anayasa taslağı incelendiğinde AKP’nin işbirlikçileri başta olmak üzere, Brüksel, Washington, BOP ve serbest piyasa egemenliğinin oluşması için bütün taleplerin karşılandığını ifade eden Manisalı, şunları kaydetti: “ AKP hazırladığı anayasada hem kendi felsefesini hem de Brüksel ve Washington’ın taleplerini bir araya getirerek çalışma yapıyor. Öncelikle bunları görüyoruz. Teknik ve ideolojik olarak anayasada önemli değişiklikler yapacaklar. İdeolojik olarak Atatürk felsefesinin yerine Ilımlı İslam felsefesinin geldiğini görmekteyiz. Aynı şekilde serbest piyasa ekonomisinin önünü iyice açacaklar. Bu, Türkiye’nin toplumsal yapısının dönüşümü açısından önemlidir ve toplumun değerlerini derinden etkileyecektir”
Federatif yapının önünü açıyor
AKP’nin hazırlamış olduğu anayasa taslağının teknik boyutunda da önemli değişiklikler yapıldığına işaret eden Manisalı, “ Türk ve Türklük kavramlarında da önemli değişiklikler yapılacak gibi görünmekte. Öncelikli olarak Türk ve Türklük kavramlarının yapılacak değişikliklerle esnetilmesi söz konusu olacaktır. Bununla beraber, bunu tamamlayacak nitelikte yapılacak değişikliklerle yarı federatif yapının önünü açacak önemli değişiklikler söz konusu olacaktır. Tüm bunlara bakıldığında, elbette AKP ile batının talepleri artık örtüşme noktasındadır ve bunun içindir ki yeni bir anayasa gündemdedir” diye konuştu.
Türkiye’yi Sevr’e götürür
Anayasa değişiklikleri incelendiğinde çok kritik bir sürecin de Türkiye’yi beklediğini ifade eden Manisalı, yeni anayasa taslağının en büyük tehlikesinin ulus devlet kavramını ortadan kaldırmak olduğunu kaydetti. Anayasa taslağının Sevr’in önünü de açtığını söyleyen Manisalı, batının taleplerinin şekillendiği noktanın burası olduğunu kaydetti. Manisalı şunları belirtti: “ Anayasa taslağı son tahlilde Türkiye’yi Sevr’e kadar götürecek bir sürecin önünü açabilir, esas tartışılması gereken konu budur. Sonuçları açısından son derece tehlikeli olan bu anayasanın önünün kesilmesi gerekmektedir”
Egemenlik AB’ye bağlanıyor
Anayasa taslağı çalışmalarının Türkiye’ye bir şey katmayacağını düşünen isimlerden biri olan Hukukun Egemenliği Derneği Başkanı Avukat Erdem Akyüz, değişiklik yapılması gereken maddeler dikkate alındığında Türkiye Cumhuriyeti’nin birliğini ve bütünlüğünü zedelendiğine dikkat çekti. Türkiye’de bir anayasa değişikliği yapılmasına kesinlikle bir ihtiyaç bulunmadığını dile getiren Akyüz, “Şu aşamada anayasa taslağı gündeme getirmek, Türkiye’nin ihtiyaçlarını göz ardı etmekten başka hiçbir anlam ifade etmemektedir. Ülke gündemini bu tür tartışmalar içerisine sürüklemek, gerçekleri saptırmaktır” dedi.
Büyük oy aldık diye rahatlar
Anayasa taslağı incelendiğinde değiştirilmek istenen yasaların hiçbir şekilde Türkiye’nin ihtiyaçları ile ilgili olmadığını belirten Akyüz, “Bugün bir anayasa değişikliği yapılacaksa öncelikle bir kurucu meclisten söz edilmesi gerekir. AKP yüzde 46 oy aldığını söyleyerek kendi kafasına göre hareket etmek istemektedir. Oysa kimse sandığa gitmeyenlerden ve diğer görüşteki insanlardan söz etmemektedir”diye konuştu.
301’e zemin oluşturuluyor
Akyüz şunları kaydetti:
“AKP Türk ve Türklük gibi kavramlar üzerinde oynamak istiyor. Yapmak istediği değişiklikle 301. maddeye zemin hazırlıyor. Türkiye’nin egemenliğinin AB’ye bağlamak istiyorlar. Taslağa bakıldığında böyle bir durumun söz konusu olduğunu görmekteyiz. Türkiye’nin çıkarlarına uygun olmayan bazı şeylere hazırlık yapıldığını da açıkça görmekteyiz. YAŞ ve HSYK kararlarını yargı denetimine açmak istiyorlar ancak dokunulmazlıklar için en ufak bir hazırlık yapmıyorlar. Böyle olunca yapılan çalışmanın samimi olduğunu da söylemek zor”
YARIN: Anayasa emperyalist projelerin ürünü
::.. Macit SOYDAN yazdı ..::
Yorumlar
Yorum yap