6) Türk Tarihi Kronolojisi (9-10. y.y.)
Yayin Tarihi 4 Nisan, 2015
Kategori KRONOLOJİ
Türk Tarihi Kronolojisi
lX. yüzyıl
9. yy.-1239/1055-1256 Kumanlar/Kıpçaklar/Kıpçak Hanlığı: Özi-Tuna arasında kurulmuştur.
815/819-999/105 Samaniler Devleti: Kökeni Saman Hudat adlı feodal bir toprak sahibine dayanıyordu. Abbasilere önemli hizmetlerde bulunan Saman’ın torunları 819’da Semerkant ve Herat’ı içine alan sınır bölgesinin yönetimini elde ettiler.
816-838 Azerbaycan’da Babek’in öncülük ettiği ayaklanma.
817-838 İmam Şafii’nin (Ebu Abdullah Muhammed bin İdris: 767-820) 20 Ocakta Mısır’ın Fustat şehrinde vefaatı.
821-1055 Horasan’da Tahirî Emirliği’nin doğuşu ve Maveraünnehir içlerine doğru genişlemesi, Tahiriler. Horasan’da düzeni sağlayamayan Abbasiler, bu bölgenin yönetimini güçlü bir komutana bırakma yoluna gittiler. Bu amaçla 821’de Horasan valiliğine atanan Tahir İbnü’I-Hüseyin, Nişabur’u başkent edinerek yarı bağımsız bir yönetim oluşturdu
840 Uygur hâkanlığının Son kaganı Ho-sa (839-840) ve Ötüken Uygurlarının sonu: Yenisey bölgesinde 20 yıldır bir kudret olarak beliren ve Orhun bölgesini sürekli baskı altında tutan Kırgızlar, 840 yılında Uygur topraklarına saldırarak, başkent Ordu-balık’ı zapt ile halkı kılıçtan geçirdiler ve son Uygur kaganını da öldürdüler. Ötüken’deki ocakları sönen Uygurlar, kütleler hâlinde dağılarak, bir kısmı Karluk ülkesine, bir kısmı Çin sınırlarına, büyük bir kısmı da zengin ticaret merkezlerinin bulunduğu İç-Asya’ya göçtüler. Bu dağılışın ardından Uygur tarihinin ikinci safhası başladı. Göçler, Hâkan âilesine mensup iki kardeşin önderliğinde gerçekleştirildi. Göç sırasında Vu-hi Tegin (841-846)’i kagan seçen Uygur kütlesi, bazan Kırgız, bazan da Çin tâbiiyetine girmiştir. Diğer bir Uygur kütlesi ise, Pang Tegin idaresinde batı istikametinde, Karluk ve diğer Türk boylarının bulunduğu yurtlara doğru yöneldi. Her iki istikamete giden bu Uygur kütleleri, buralarda yeni devletler kurdular. Fakat bunlar artık “Bozkır Türk devleti telâkkisi”‘nden uzak olup; hâkimiyeti genişletme gibi büyük siyâsî hedefler gütmeyip, daha ziyade başta Çin olmak üzere, komşuları ile dostluk ve ticaret temeline dayalı ilişkileri tercih etmişlerdir.
840 Moğolistan’da Kırgızlar, Uygurlar’ın yerini aldı. Buradan kaçan Uygurlar’ın bir zümresi Turfan’da Uygur Krallığı’nı kurdular.
840-1040 Karahanlılar: Kül-Bilge Han tarafından kurulmuş, 1040 tarihinde ise Doğu Karahanlılar (1040-1210) ve Batı Karahanlılar (1042-1212) olmak üzere ikiye bölünmüştür.
840-1207 Uygur hâkanlığını yıkan Kırgızlar, Ötüken’de kendi müstakil devletlerini kurdular: Hanlar (m.ö. 206-m.s. 220)’dan beri mevcudiyetleri bildirilen Kırgızlar’ı, Çinliler (K’i-ku, Kie-ku, Kie-ka-sse) gibi adlarla zikretmişlerdir. Asya Hunları zamanında Baykal’ın batısında İrtiş havalisinde, yine bir Türk kavmi olan Ting-lingler ile bir arada oturan Kırgızlar, kaynaklarda Türk asıllı gösterilmeyip, tahminen 5.-6. asırlarda Türkleşmiş kavimlerden sayılmaktadırlar. Hia-kia-sse/Kırgızlar, Mu-kan zamanında 560’a doğru I. Göktürk hâkanlığına bağlanmış, fetret devri (630-680)’nde ise müstakil bir devlet durumuna gelmişlerdir. Ancak II. Göktürk hâkanlığı devrinde tekrar bu devlete bağlanan Kırgızlar, 758 yılında da Moyen-çor Kagan tarafından Uygur hâkanlığının hâkimiyeti altına girmişlerdir. 840 yılında şiddetli bir hücum sonucu Uygur hâkanlığını yıkan Kırgızlar, Ötüken’de kendi müstakil devletlerini kurmuşlardır. Bu arada bütün Moğolistan’ı elegeçiren (Çin’deki Liao sülâlesi) K’i-tanlar (Kara Hitaylar, K’i-tanlar’ın halefleridir.), Kırgızları Ötüken’den çıkararak eski yurtları olan Baykal’ın batısındaki İrtiş nehri hâvalisine sürmüşlerdir. Kırgız kavminin, Uygur hâkanlığını yıkarak işgal ettiği Ötüken’de tutunamayıp, buranın Moğol K’i-tanlar’a geçmesine ve tam idrâk ve intibak edemediği anlaşılan “Orhun kültürü”nün ortadan kalkmasına sebep olmak, dolayısiyle eski Türk hâkanlar yurdunu, bir daha geri gelmemek üzere, Moğollar’a kaptırmak suretiyle Türk tarihinde oynadığı menfî rol dikkatten kaçmamıştır.
845-911 Uygur Hakanlığı yıkıldıktan sonra bir kısım Uygur zümresi Doğu Türkistan (Turfan)’a göçerek burada Doğu Türkistan (Turfan) Uygur Devleti’nin temellerini atmışlardır (a.bkz.: 911-1368).
847-905 Uygur hâkanlığının yıkılması üzerine, Uygurlardan bir kütle “Sarı Uygurlar”, Çin’in kuzeyindeki Kan-su bölgesine göçerek, buranın merkezi Kan-çou (eski adı Gu-tsang)’da yerleşmişlerdir (847). Yukarıda da işaret edildiği gibi, bu Uygurlar artık Bozkır Türk hâkimiyet telâkisinden uzak, Çin ile, daha ziyade ticarî faaliyetler temeline dayalı iyi münasebetler kurmak amacını gütmüşlerdir. Bu amaçla da Çin hükümdar sülâlesi ile akrabalık kurarak, ilişkileri daha da sağlamlaştırmışlardır (a.bkz.: 905-1226)
860-1068 Uzlar/Oğuzlar/Oğuz Hanlığı: Tuna havalisinde kurulmuştur.
860-1091 Peçenekler/Peçenek Hanlığı: Siyasi faaliyetleri İdil/Volga-Tuna ırmakları arasındadır.
867-869 İran’da Şî’i Saffârîler Hânedanlığı’nın doğuşu.
868-905 Tolunoğulları Devleti: Mısır’da kurulmuştur. Merkezi Kâhire’dir.
867- 874/875 Sünnî Fars Sâmânî Hanedanı’nın Maveraünnehir’de idareyi ele geçirmesi. Bağdad’daki Halifeden de yetki alan Samani Devleti’nin başkenti Buhara idi.
890 Karmatlar’ın Irak’ta ilk kez ortaya çıkışları.
9-10. yüzyıllar Viking liderleri, Novgorod, Kiyev ve diğer şehirlerde kendi yönetimlerini kurdular
(9.-10. yüzyıllar).
X. yüzyıl
10. yüzyıl Oğuz Yabgu Devleti: Göktürk Hakanlığı yıkıldıktan sonra müstakil yaşayan Oğuzlar, 10. asrın ilk yarısında, kışlık merkezi Yeni-kent olan bir devlet kurmuşlardır. Oğuzlar’ın başında, Yabgu bulunmakta ve ona Kül-Erkin unvanlı bir başbuğ nâiblik yapmaktaydı. Orduyu Sü-başı idare ediyordu. Bu Oğuz Yabgu devleti’nin komşuları; [kuzeyde] Peçenekler ve Hazarlar, Kimekler, doğu’da Karluklar, Harezm[güneyde]’de ise yerli hânedan Afrîgîler idi. Afrîgîler’i baskı altında tutan Oğuzlar’ın komşuları ile birçok problemleri olduğu ve aralarında çeşitli savaşların vuku bulduğu bilinmektedir. Hatta Karluklar ile yaptıkları bir savaşta, Oğuz Yabgusu da öldürülmüştü. Kaşgarlı Mahmud’dan ise Çiğiller ile Oğuzlar arasında köklü bir düşmanlık olduğunu öğrenmekteyiz. Kuzeyde bulunan Kimekler ile ise ilişkiler, bazan dostça bazan da düşmanca idi. Kimekler’in bir kolu olan ve 9. asırda bir kuvvet olarak beliren Kıpçaklar (Kumanlar)’ın baskısı ve Selçuklu âilesinin kendilerine bağlı kütlelerle ayrılarak bölgeyi terketmesi sebebiyle, Oğuz Yabgu Devleti 1000 yıllarına doğru yıkılmıştır.
Reşidüddin (14. asrın ilk çeyreği), son Oğuz Yabgusu olarak Ali Han adında birisini zikretmekte, meşhur Cend hâkimi Şah Melik’i de bu son Yabgu’nun oğlu olarak göstermektedir, lâkin bu haber destânî bir vasıftadır. Yabgu devleti Oğuzları; “Umûmû “Türk” adı yanında, yine siyasî bir isimlendirme olarak “Türkmen” adını da taşıyorlardı ki, Müslüman ülkelerine geldikten sonra İslâm kaynaklarında bu isimle de anılmışlardır”. Fakat bu Türkmen adının, Türkler’in İslâmiyet’i kabulleriyle doğrudan bir alâkası görülmemektedir. Zira Güney Rusya’daki Torklar (Uzlar)’a da Torkmen (Türkmen) denildiğine dair bazı deliller mevcuttur. Yabgu devleti zamanında Oğuzlar, Üç-ok ve Boz-ok diye eski 2’li teşkilât hâlinde idiler. Kolları meydana getiren kabileler hakkında biri Kaşgarlı Mahmud’un Divan-u Lügatü’t-Türk’ünde, diğeri Reşidüddin’in Câmiü’t-Tevârîh’inde olmak üzere iki liste mevcuttur. Divan-u Lügatü’t-Türk’de ayrı ayrı damgaları ile birlikte 22 kabile gösterilmiş; Reşidüddin ise, hem kabile sayısını 24’e çıkarmış, hem Boz-ok, Üç-ok tasnifi yapmış; ayrıca, damgalara ilâveten, her kabilenin “ongon”‘unu belirtmiştir. Boz-oklar: Kayı, Bayat, Alka-evli (Alka-bölük), Yazır, Döğer, Dodurga, Yaparlı (DLT’de yok), Afşar, Kızık (DLT’de yok), Beğdili, Karkın (DLT’de yok, bunun yerine) Çaruklu. Üç-oklar: Bayındır, Peçene, Çavuldur, Çepni, Salur, Eymür, Alayuntlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva (Iva), Kınık.
Devletin çöküşüyle Oğuzlardan kalabalık bir kütle, Karadeniz’in kuzeyinden batıya (Uzlar), diğer bir kısım kütle ise Cend bölgesine göçmüş, oradan da Horasan’a ve sonra Anadolu’ya yönelmiştir (Selçuklu ve sonra da Osmanlı). Oğuzlar’ın bir kısmı da yerlerinde kalarak, 11. asır ortalarında Karacuk dağları bölgesinde, Mangışlak’ta ve Seyhun kıyısındaki kasabalarda oturmakta idiler. Moğol istîlâsı sırasında, Cend’de ve Karakum’da da “Türkmenler”‘in bulunduğu görülmektedir. Günümüzdeki “Türkmenistan” halkı bu Oğuzların torunları olup, Anadolu’da da birçok köy ve kasaba mezkur Oğuz boylarının adlarını taşımaktadır.
900 Samaniler, Saffârîler’i yıkarak, hakimiyetlerini bütün İran’a yaydılar.
905-1226 Kan-Çou Uygur Devleti: 847 yılından itibaren Çin tabii olarak yaşayan Sarı Uygurlar da diğer halklar gibi 10. asrın başlarına gelindiğinde T’ang sülâlesine karşı isyan ettiler. Kan-çou Uygurları da, bağlı bulundukları ve merkezi Tun-huang olan Çin askerî bölgesi ile ilişkilerini kestiler. Zira burada 1905 yılında âsî bir general, “Batı Hanları’nın Altın-dağ Krallığı” adlı muhtar bir devlet kurmuş ve bu devlete Uygurları da tâbî kılmak istemiştir. Kan-çou Uygurları buna karşı çıkmışlardır. Tegin adlı kumandanın idaresindeki Uygur ordusu, Tun-huang’ı kuşatarak halkı, kralı teslim etmeğe zorlamıştır (911). Kan-çou Uygurlarının bu hareketi ve zaferi, Batı’daki Doğu Türkistan/Turfan Uygurları’nın da istiklâlini getirmiştir. Çin’de T’ang hânedanından sonra yerine bir Şa-t’o Türk Devleti (906-960) kurulmuştu. Bu devletin başındaki “5 sülâle” zamanında, Muahhar Leang (907-923) ile Uygurlar pek ilgilenmemiştir. Tun-huang zaferinden sonra bölgede prestiji gittikçe artan Uygurlar, Şato Türk devleti ile iyi ilişkiler kurmuşlar, özellikle 5 sülâlenin 2.si olan Muahhar T’an âilesi (923-936)’nin kurucusu Şa-t’o hükümdârı ile münasebetler geliştirilmiştir. Bu sırada Kan-çou Uygurları’nın başında Jen-mei “cesur ve doğru” kagan bulunmaktaydı. Ondan sonra Uygurlar’ın başına sırasıyla Tegin (924-926), A-tu-yu “=Adrug, seçkin” ve Jen-yu kagan oldular. Bunlar çeşitli tarihlerde Çin’e Apa, Kün, Bars adlı elçiler gönderdiler. Çin’de 3. sülâle Muahhar Tsin “veya Chin” (937-946), 4. sülâle Muahhar Han (947-951) ve 5. sülâle Muahhar Chou (951 -960) âileleri zamanında ise Çin’e, yani Şa-t’o Türk Devleti’ne, gerek Kan-çou Uygur Devleti’nden ve gerekse Batı/Turfan Uygurları’ndan heyetler gitmiş iyi ilişkiler devam ettirilmiştir. Bu ziyaretler muhtemelen ticârî ilişkileri geliştirme amacıyla yapılmıştır. Görüldüğü üzere Kan-çou Uygurları, büyük bir askerî kudret gösterememişler, bu sebeple de haklarında fazla bir bilgi oluşmamıştır. 10. asrın başından itibaren Mançurya ve Kore kabilelerini toplayarak kuzeyde bir baskı unsuru olarak beliren K’i-tanlar, sonunda bir hânedan “Liao Sülâlesi, 907-1211” kurarak, -özellikle de Şa-t’o Türkleri’nin 5 sülâle devrinde- Çin’in bazı kısımlarını ele geçirmişler ve Kuzey Çin’de hâkimiyet kurmuşlardı. Kan-çou Uygurları, 940’dan sonra bu K’i-tanlar’ın, 1028’lerde ise Tangutlar’ın nüfuzu altına girdi. 1226 yılında ise bölgeyi ele geçiren Cengiz İmparatorluğu’nun hâkimiyeti altına girdi. Daha başlardan itibaren Sarı Uygurlar diye bilinen bu Türk kütlesi, hâlen Batı Çin’de yaşamaktadır.
906 Çin’de Tang Hanedanlığı’nın sona erişi ve yerini Şa-t’o Türk Devleti (906-960)’nin alması.
907-923 Şato (Çöl) Türk Devleti: Şato Çölü (Çin)’de kurulmuştur.
911-1368 Doğu Türkistan (Turfan) Uygur Devleti: Doğu Türkistan, Turfan’da kurulmuştur (a.bkz.: 845-911).
920-948 İdil Bulgar Hanı, Almas/Almış Yaltavar (İltabar)’ın saltanatı. Müslüman olduktan sonraki adı: Cafer bin Abdullah ibni Ahmed bin Almış.
922 İdil Bulgar Hanı Almas/Almış, İslamiyeti resmen kabul etti (h.16 Muharrem 310).
923-936 Tang Şato Devleti: Şato Çölü (Çin)’de kurulmuştur. 924 Moğol Kitanlar, Kırgızlar’ı yendiler.
932 İlk merkezi Kaşgar olan Türk Karahanlı Hanedanlığı kuruldu.
934 Kıtayların orhun bölgesine saldırmaları üzerine Türk boylarının yerlerinden oynamaya başlamaları ve bu sarsıntı ile Oğuzların sıkıştırdığı Peçeneklerin Hazar denizi şimalinden Tuna havzasına ve Balkanlara doğru göçleri.
935-969 İhşid (Akşit) Oğulları Devleti: Mısır’da kurulmuş, merkezi Kâhire’dir.
937-946 Tsin Şato Devleti: Doğu Kansu (Çin)’da kurulmuştur.
948-958? İdil Bulgar Hanı, Talib bin Ahmed’in saltanatı.
950 A Ünlü Türk mütefekkir, filozof Farabi (Ebu Nasr Muhammed bin Muhammed bin Tarhan bin Uzluk el-Fârâbi et-Türkî, 870-950) öldü. Bugün Kazakistan sınırları içerisinde bulunan Otrar (Fârâb) şehri yakınlarındaki Vesic yerleşim merkezinde 870 yılında doğdu.
10. yüzyıl ortaları Abdülkerim Satuk Buğra Han (-955) döneminde Karahanlılar ve Uygurlar Budizm’i terk ederek İslâm dinini kabul ettiler (10. yüzyıl ortaları).
962 Afganistan’da Türk Gazneli Hanedanlığı kuruldu.
963/995-1186/87 Samanilerin Horasan orduları komutanı Alptegin, 963 yılında Afganistan Gazne şehrini Levikler’in elinden alarak burada Gazneliler Devleti’nin temellerini attı. Sebüktegin ve oğlu Mahmud, Samani emirine yardım edince emir Mahmud’a 995 yılında Horasan orduları komutanlığını verdi. Gazneliler Devleti, 1186-7 yılında Gurlular tarafından ortadan kaldırıldı.
965 Kiyev Hakimi Svyatoslov, Rus step sahasındaki Hazar siyasî gücünü ezdi/kırdı.
985 İdil/Volga Bulgarları ile Kiyev Rusyası arasında barış anlaşması imzalandı.
985 En büyük/güçlü Oğuz kabilelerinden biri olan Selçuk Türkleri, Buhara civarına göçtüler.
986 Benimseyecekleri bir din arayışında olan Ruslar, Harezmli Müslüman alimlerle irtibat kurdular, fakat İslam’ı kabul etmediler.
992 Samanilerin zayıflamasıyla Semerkant’a giren Karluk Türkleri 992’de Buhara’yı ele geçirdiler ve Karahanlılar olarak bilinen yeni bir hanedan başlattılar. Samani toprakları Ceyhun ırmağını sınır olarak kabul eden Karahanlılar ile Gazneliler arasında paylaşıldı (999).
997/998-1030 Gazneli Mahmud, İsmail’i bertaraf ederek tahta çıktı. Abbasi halifesi adına hutbe okuttu.
988 Ruslar’ın Ortodoks Hıristiyanlığı kabul etmeleri.
999 Gazneliler, Horasan’daki Samaniler’i yendiler. Karahanlılar ise Samanî başkenti Buhara’yı ele geçirdiler. Samânî Devleti’nin yıkılmasıyla Müslüman Türkler’e Cenup yolu ve İslam ülkeleri/topraklarının önü açıldı.
10. yüzyıl sonları İlk Şî’i Pers Büveyhîler, Irak ve İran’ın çoğunda kontrolü ele geçirerek, Abbasî Hilâfeti’nin siyasî gücüne son verdiler (10. yüzyıl sonları).
10. -12. yüzyıllar Kiyev Knezliği (Rusyası), Rus halklarını geçici olarak tek bir İmparatorluk çatısı altında birleştirdi (10.-12. yüzyıllar).
Şevket Koçsoy
Yorumlar
Yorum yap