725) TÜRK MUKAVEMET TEŞKİLATI (TMT)
Yayin Tarihi 13 Ocak, 2014
Kategori TÜRK DÜNYASI
Türk Mukavemet Teşkilatı – TMT
——————————————————————————-
Türk Mukavemet Teşkilatı (kısaca TMT), 27 Temmuz 1957’de Burhan Nalbantoğlu, Rauf Denktaş ve Kemal Tanrısevdi tarafından Lefkoşa’da kurulan, dağınık olarak faaliyet gösteren küçük grupları birleştirerek, tüm Kıbrıs adasına yaygın, her Türk köyünde varlık gösteren güçlü bir mukavemet örgütüdür ve 1 Ağustos 1958’de EOKA örgütüne karşı mücadele etmek için kuruldu.
Kıbrıs’ta, 1 Nisan 1955’te faaliyete geçen ve Türklere saldırmaya başlayan, Türk köylerini yakıp yıkan, EOKA terör örgütüne karşı, Türk halkının savunmasını yapacak bir örgütlenme gereksinimini duyan Kıbrıs Türkleri, önceleri çeşitli mukavemet grupları oluşturmuştur.
Ancak, dağınık, küçük ve eğitimsiz olan bu mukavemet gruplarının askeri bir yapıya sahip EOKA karşısında, Türk halkının savunmasını yapması mümkün olmamıştır. Bu eksikliği gidermek amacıyla TMT kurulmuştur.
TMT, Rumların iddia ettiği gibi bir saldırı ve terör örgütü değildir. Terör örgütü EOKA’ dan 2,5 yıl sonra, Türklere yönelik saldırıların yoğunlaşması üzerine kurulmuş olması da, bunun kanıtıdır.
Faaliyet gösterdiği süre içinde hiçbir Rum köyüne saldırmayan TMT, Türk gençlerini eğitmiş, kendilerini savunmaları için gerekli silâhları sağlamıştır.
TMT’nin amaçları;
• Kıbrıs Türklerinin can ve mal güvenliğini sağlamak,
• ENOSİS’e ve bu hedef doğrultusunda yapılan girişimlerle estirilen teröre karşı durmak,
• Türklere yapılacak saldırıları geri püskürtmek,
• Türk Toplumunun birliğini ve bütünlüğünü sağlamak, ENOSİS’i savunan AKEL’in Türk toplumu içinde ideolojik etkinlik kurmasını ve iç cepheyi bölmesini önlemek,
• Rumlara ve İngilizlere karşı Kıbrıs Türklerinin haklarını savunmak,
• Anavatan Türkiye ile sıcak ilişkileri ve Türk Halkının Anavatana bağlılığını sürdürmek.
Bu ilkeler doğrultusunda başarılı bir mücadele vermiş olan TMT, 1958-1960 ve 1963–1974 döneminde Türk halkının direnişini örgütlemiş, Rum saldırıları karşısında ayakta kalmasını sağlamıştır.
TMT’nin bu direnişi, adanın Yunanistan’a bağlanmasını önlemiş, bağımsızlığın gerçekleşmesini sağlamıştır
Yorumlar
“725) TÜRK MUKAVEMET TEŞKİLATI (TMT)” yazisina 3 Yorum yapilmis
Yorum yap
!!! DİKKAT,ÇOK ÖNEMLİ VE ACİL !!!
HAKKARİ
1 – ) Ey Türk Milleti;suçu kimsede arama,asıl suçlu sensin.Sendeki bu vurdumduymazlık olduğu sürece daha çok başın ağrıyacak haberin olsun.Ajan ajanlığını,terörist teröristliğini,hain hainliğini yapar.Elini vicdanına koy ve Allah için konuş,asıl sen bugüne kadar,bu ülkeye sahip çıkmak adına gerçek anlamda ne yaptın ve yapıyorsun.? Bir çok konuda olduğu gibi,ülkemiz güvenliğinin bu derece zaafiyete uğramasının sebeplerinden birisi yine bu bizim vurdumduymazlığımızdır. Bizler vatanımıza sahip çıkma adına,yıllarca boş işlerin peşinden koşarken terör, oluştu,büyüdü,palazlandı ve bu seviyeye geldi.Hatayı önce kendimizde aramalıyız.
2 – ) Ancak şu da bir gerçek ki,vatanını gerçekten sevenler bu ülkenin güvenliği için bir şeyler yapmak istemesine rağmen aslında hiç kimse tam olarak ne yapacağını bilemiyor.Aslında yapılacak şey çok basit. Yakmaya, yıkmaya,kan dökmeye,strese ve şiddete hiç gerek yok.Sözkonusu problemi çözmek için biraz kafa yorup beyin gücümüzü harekete geçirmek yeterli. Vatanseverliğimizi bulunduğumuz yerde oturarak,siyah takım elbiseler giyip ağır ağbi modunda dolaşarak,parmak işaretleri yapıp bağırıp çağırarak değil,problemin tam içinde olarak uygulamalıyız.Çünkü oturduğumuz yerden ahkam kesmenin,bu ülkenin güvenliğine hiç bir faydası olamaz,lütfen bunu herkes anlasın ve kabul etsin.
3 – ) Vatanseverliğimizi bu ülkenin en fazla tehdide maruz kalan,bu fitnenin doğduğu,palazlandığı ve geliştiği yer olan,hep sürgün yeri olarak görülen, ülke başkentimize en uzak kent olması sebebi ile devlet otoritesinin en zayıf olduğu,iran ve ırak gibi iki problemli ülkeye birden sınır bulunan, coğrafi, jeopolitik,stratejik konumu ve aşırı engebeli bir arazi yapısına sahip olması ve çok geniş gizlenme barınma ve buna bağlı olarak çok rahat hareket edebilme imkanı sağlaması sebebi ile teröristler tarafından tercih edilen ilimiz olan HAKKARİ’de uygulamalıyız.Herkes oturduğu yerden atıp tutuyor,asıp kesiyor, sallayıp savuruyor.Böylesi herkesin kolayına geliyor.İyi de önemli olan vatanseverliğimizi oturduğumuz yerde değil, problemin olduğu yerde uygulamaktır. İşte bu nedenledir ki tüm ilgimizi, en fazla tehdide maruz olan ilimize,yani HAKKARİ’ye yönlendirmeliyiz.Çünkü HAKKARİ bu işin kilididir.
4 – ) Tatillerimizi hep,Bodrum,Marmaris,Antalya gibi yerlerde geçirdik, çoğumuz hep yurtdışına gitmeyi hayal ettik.ALLAH için konuşun bir gün olsun ” Bu ülkenin bir de HAKKARİ diye bir ili var,bu yıl da tatilimizi orada geçirelim ” diye hiç düşündünüz mü.?Ya da bugüne kadar,kaçımız Güneydoğu Anadolu’muzun güzelliklerini görmeyi hedefledik.Türk’lerin anadolu’daki en eski ilk yerleşim yerinin HAKKARİ olduğunu kaçımız biliyoruz.? Elin amerika’lısı,kanada’lısı güneşin doğuşunun en güzel görüldüğü yer olan Adıyaman kahta’daki kral mezarlarına dünyanın bir ucundan kalktı geldi bizler merak edip gitmedik bile.Elin profesörü;kanada’dan kalkıp dünyanın en büyük buzulu olan;HAKKARİ cilo dağındaki cilo buzulunu görmeye geldi ama bizim bundan haberimiz bile olmadı.Daha buna benzer birçok örnek vermek mümkün.Hiç düşündünüz mü,madem ki bu coğrafya beş para etmez, hiç bir şeye yaramaz o halde neden herkesin gözü bu topraklarda.?Çünkü düşmanlarımız bu ülkenin ve her karış toprağının kıymetini bizlerden çok daha iyi biliyorlar da ondan.
5 – ) Bizler yıllarca,az nüfus öz nüfus masalları ile uyutulup 2 çocukla yetinip, barlarda, pavyonlarda ,diskotelerde, sinemalarda, tiyatrolarda, fuarlarda, sempozyumlarda, panayırlarda, seminerlerde,sergilerde,entel dantel faaliyetlerde kendimizi saçma sapan işlerle meşgul edip,”Nasıl olsa bu memlekete kimse bir şey yapamaz” diyerek tembelleştirirken, bu ülkenin düşmanları köpek gibi üreyip bu memleketi nasıl ele geçireceklerinin planını yaptılar.Hepsi sinsi sinsi okuyup tahsil yapıp başımıza yönetici oldular, kanunlarımızı yazıp kaderlerimizi belirliyorlar.Bizler ise hala boşgeyikler peşinde koşuyoruz.Şu anda bu ülkenin başındaki felaketlerin %50 sorumlusu bizleriz,kimse kusura bakmasın.Bizleri yıllarca ” Sınırımız çok engebeli, korumak mümkün değil” diyerek uyutup kandırdılar çoğumuz da saf saf inandık.Bir ALLAH’ın kulu da çıkıp ”Ulan o.ç,bizim sınırımız bu,senin keyfine göre sınır bulacak halimiz yok,bu sınır ip değil ki çekip düzeltelim de senin istediğin hale getirelim.Bu sınırı eşşek gibi korumaya mecbursun” demedi.
6 – ) Sonuç olarak iş işten geçmeden geçmiş tüm ihmalkarlıklarımızı ve vurdumduymazlığımızı telafi etmenin zamanı geldi de geçiyor bile.Daha geç olmadan yapmamız gereken en önemli şey,bir şekilde tüm ilgimizi serhad ilimiz HAKKARİ’ye yöneltmektir.HAKKARİ’ye kanser virüsü gibi gizlice yerleşip, kökleşip terörü ve terörist zihniyeti orada içten içe kemirip yok etmeliyiz.Bunu tek başına yapmayı kimse düşünemez doğrudur,o nedenle bu çalışma titiz bir faaliyetle gruplar halinde organize edilmelidir.Burada görev teşkilat yöneticilerine düşmektedir. Tüm gücümüzle HAKKARİ’ye yerleşmeli HAKKARİ’yi Türk Milliyetçiliğinin karargahı haline getirmeliyiz.Her tarafı çiçeklerle donatmalı, heryeri tertemiz temizlemeli, ekonomisini canlandırmalı, şirketler kurmalı işyerleri açmalı,istihdam yaratmalıyız.Elin avusturyalı’sı, isviçreli’si ALLAH’ın dağlarını kış turizmi adı altında bir güzel pazarlıyor da biz neden ağzımızı açıp salak salak bakıyoruz hiç düşündünüz mü.?
7 – ) Oraya gidip yerleşemesek bile;günlük yaşantımızdaki her türlü davranış ve faaliyetimizle;HAKKARİ’ye olan ilgimizi her fırsatta göstermeliyiz.Anlaşılması zor olan bir kelimeyi kodlarken Güneydoğu illerimizin,özellikle de HAKKARİ’nin baş harfini kullanalım.Kahvaltılarımızda o bölgeye ait ürünleri yemeyi tercih edelim. Özellikle de HAKKARİ’ye ait yemekleri soframızdan eksik etmeyelim. Çocuklarımızı ocaklara erken yaşlarda alıştıralım ve HAKKARİ sevgisi ile büyütelim.Evlerimizde ters lale yetiştirelim.İlk etapta bu önerilerim çok saçma gibi görünebilir ama inanın ki bunun çok büyük psikolojik etkisi olacaktır.Bu durumu görenler,HAKKARİ’nin biz vatanseverler için tahmin edilenden çok daha değerli ve önemli olduğunu anladıklarında,o asla gerçekleşmeyecek olan hayallerinin ne kadar boş ve anlamsız olduğunu çok daha iyi anlayacaklardır.
8 – ) Terör ve teröristlerden bahsederken asla ve asla;gurulandırıcı,onore edici, sevindirici ( apo , kürt , gerilla , pkk ) gibi kelimeler kullanmamalı bilakis, terörü ve teröristleri rencide edici,onurlarını kırıcı,gururlarını inciten ( terörist , bebek katilleri , ermeni döllleri , yahudi kırmaları , haydut sürüsü , eşkıya çetesi , ) gibi kelimeler kullanmalıyız.Hiç olmazsa bunları yapmalıyız.Teröre karşı;hain,kalleş ve taktik, yöntem ve stratejiler oluşturup geliştirerek sinsice,haince ve acımasızca uygulamalıyız.Parmak işaretleri yaparak bağırıp çağırıp, oturduğumuz yerlerden ahkam kesmenin,siyah takım elbiseler giyerek ağır ağbi modunda dolaşmanın bu ülkenin güvenliğine bir faydası olmadığı zaten ortada değil mi ?.Aslında vatanını seven herkes bu ülke için bir şeyler yapmak istiyor ama hiç kimse aslında ne yapması gerektiğini maalesef bilmiyor,zaten asıl mesele de bu.Bunun cevabı çok basit.Hiçbir şey yapamıyorsak eğer,bol bol çocuk yapıp, onları bu vatana faydalı bireyler olarak yetiştirip ortalığa salmalıyız ki ülkemizin geleceğini teminat altına alabilelim. Çünkü bu vatan için yetiştireceğimiz her çocuk, bu ülkenin düşmanlarına attığımız bir bomba demektir.
9 – ) Tatillerimizi gruplar halinde HAKKARİ’de geçirmeliyiz,hatta oraya yerleşme konusu bile zaman içerisinde kendiliğinden oluşacaktır.Böylece çimento görevi görerek,en fazla tehdide maruz olan ilimizi vatanımıza sıkı sıkıya bağlamış ve kilit atmış olacağız.İnternet sayfalarından HAKKARİ ile ilgili herşeyi öğrenmeli bir ortamda konusu geçtiğinde herkesten daha çok şey bildiğimizi göstermeliyiz. Oraya en az bir kez gidip,oranın güzelliklerini, memleketimize döndüğümüzde herkese ballandıra ballandıra anlatmalıyız ki,bizleri dinleyenler de özenip oraya giderek ziyaret etsinler. HAKKARİ’de vatanını seven insanlar çoğunlukta arkadaşlar.Oraya ziyarette bulunarak HAKKARİ’nin ekonomisine de katkıda bulunmuş ve HAKKARİ’nin diğer illerimizle olan bağlarını sıkılaştırmış olacağız. Dışlarsak ve ötelersek nasıl sahip çıkacağız söylermisiniz?. Gitmediğin ve bulunmadığın yer senin değildir,bunu unutmayalım.
10 – ) Vatanımız HAKKARİ’den yara almış durumda ve sürekli oradan mikrop giriyor.Oraya girip tentürdiyot ve ilaç vazifesi görmeliyiz.HAKKARİ havaalanının açılışını milat kabul edip bu tarihten itibaren akın akın HAKKARİ’ye akmalı,oraya yerleşmeli, oranın nüfusuna kayıt olmalı ve yaşantımızı dikkat çekmeksizin, kimsenin damarına basmadan,kimseyi tahrik etmeden HAKKARİ’de sürdürmeliyiz. Bizler HAKKARİ’ye yoğun olarak yerleştiğimizde,terör batı illerimizde istediği kadar bağırıp çağırsın istediği kadar kudursun,yılanın kafasını tuttuğumuzda kuyruğu istediği kadar oynasın hiçbirşey yapamaz.Çünkü bizler HAKKARİ’ye çökmekle terörün boğazını sıkmış, ciğerine mızrak sokmuş olacağız.En makbul faaliyet;gizli ve hızlı icra edilendir prensibi ile hareket ederek bu projeyi acilen uygulamaya koymalıyız. Yanlış anlaşılmasın,buradaki hedef ülkemizde yaşayan bir kesim insan değil,TERÖRİSTLERDİR. Eğer bu, bizlerdeki vurdumduymazlık böyle devam ederse bu işin sonu kötü görünüyor, herkesin haberi olsun.Ondan sonra hiç kimse ah,vah, keşke demesin.Aslında bu proje,yılların ihmalkarlığının telafisidir.
SAHİP ÇIKMADIĞIN YER SENİN DEĞİLDİR.
( LÜTFEN DESTEK OLUNUZ.)
TESPİTLERİNİZ ÇOK DOĞRU.İZNİNİZLE PAYLAŞIYORUM.
Doğru olan bir yazı ancak yıllardır ben dahil bir çok Türk insanı konuşuyor ancak yarın olası bir felakette bir merkezimiz yok. Bir meşale yok. Gidisat çok kötü bir komplo var Mukavemet merkezimiz yok.
SAYGILARIMLA