534) KIRIM TÜRKLERİ ZOR DURUMDA!
Yayin Tarihi 3 Şubat, 2011
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ
ASİMİLASYON YA DA
“RUSYA İLE UKRAYNA ARASINDA KIRIM”
Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ya da Sovyetler Birliği’nin hür dünyaya demir perdelerini sıkı sıkıya çektiği 1960-70’li yıllarda Türkiye’nin uzaktan uzağa ama yakından tanıdığı ismiyle Mustafa Cemiloğlu. Söz konusu yıllarda, İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanlara yardım ettikleri gerekçesiyle Stalin’in emriyle vatanlarından sürülen Kırım Tatar Türklerinin anavatanlarına dönmesi için yaptığı direniş ve eylemlerle tanınan (ki bunların içinde hafızalarda hala tazeliğini koruyan, Kremlin Meydanı’nda tek başına yaptığı protestolar ve ölüm oruçları da var) Kırımoğlu, bu mücadelesinin karşılığını, kendisinin yanı sıra çok sayıda Tatar Türkünün de anavatanlarına dönmesiyle almıştı, daha Sovyetler Birliği yıkılmadan.
Ancak Kırımoğlu’nun çile dolu mücadelesi vatana dönmekle sona ermedi. Günümüzde Ukrayna Parlamentosu’nda milletvekili olan ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı olarak hala “öz yurdunda garip, öz vatanında parya” olan soydaşlarının hakları için çaba harcayan Kırımoğlu, son bir hafta içinde Ankara ve Kiev’de hızlı bir görüşme trafiği gerçekleştirdi. KTMM Başkanı Kırımoğlu’nun bu yoğun trafikte gündeme getirdiği sorunların çözümünün ne derece gerçekleşeceğini zamanla göreceğiz. Ancak, gerek Ukrayna Meclis Başkanı Livtin’in Türkiye ziyareti sırasında Türkiye’de, gerekse Başbakan Erdoğan’ın Ukrayna ziyareti sırasında yaptığı görüşmelerde dile getirdiği hususlara göz attığımızda, Kırım Tatar Türklerinin dağ gibi sorunları karşımıza çıkıyor.
Ankara’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşen Kırımoğlu, bu görüşmelerde, Kırım Tatar Türklerinin topraklarına dönüşü sonrasında ortaya çıkan sosyo-ekonomik sorunların çözüm sancılarının sürdüğünü, sorunların çözümü konusunda Ukraynalı yetkililer tarafından verilen çeşitli sözlerle ilgili şu ana kadar somut bir adım atılmadığını dile getirdi. Kırımoğlu’nun asıl dikkat çektiği husus ise “Kırım Tatar Türklerinin yeryüzünden silinmesi ve asimilasyon tehlikesi”ydi.
Malum olduğu üzere Kırım Tatar Türkleriyle özdeş olan ve Sovyetler Birliği döneminde özellikle Politbüro üyelerine yönelik sayfiye merkezi olarak kullanılan Kırım Yarımadası, Sovyetler Birliği dağılırken, Ukrayna’ya bırakıldı. Ancak üzerinden çok geçmeden Moskova, bu güzel yarımadayı etkisi altına almanın yollarını aramaya başladı. Moskova’daki bu fikir değişikliğinin, anavatanlarına dönen Kırım Tatar Türkleri’nin sorunlarının daha da artmasının da bir başlangıcı olarak dile getirmek yanlış olmaz. Zira hem Moskova hem de Kiev yönetimi, her ne kadar sorunlarını çözmeye yönelik hiçbir adım atmadıkları halde Kırım Tatar Türklerini, birbirlerine karşı koz olarak kullanma yolunu seçti. Elbette Tatar Türklerinin büyük bir çoğunluğu bu oyuna gelmese de aykırı otların çıkmaması da mümkün değildi. Ancak KTMM çatısı altında birleşen ileri görüşlü, vatansever Kırım Tatar Türkleri, başkanları Kırımoğlu’nun liderliğinde asıl sorunlarının çözümü için çaba harcıyorlar.
Kırım Tatar Türklerinin sorunlarına dikkat çeken KTMM Başkanı Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu şöyle diyor; “Kırım Tatarlarının en önemli sorunları eğitim. Bunun için okullara ihtiyaç var. Toprak problemi, su ve doğalgaz sıkıntısı gibi sosyal problemlerimiz de çok, ancak halkımız için en önemlisi halk olarak kendisini koruyabilmek ve anadilinde eğitim meselesidir. Şu anda Kırım Tatarlarının yeni kuşakları kendi dilimizdeki basit kelimeleri bile bilmiyorlar. Kırım Tatarlarının yeryüzünden silinmesi ve asimilasyon tehlikesi sürüyor.”
Eğitimin yanında konut problemleri devam eden Kırım Tatar Türkleri, Ukrayna’da 2010’da yapılan Devlet Başkanlığı seçimlerinde destek vermedikleri Moskova yanlısı Viktor Yanukoviç’in seçimleri kazanmasıyla da yeni bir ateşin içine düştüler.
Kilit mevkilere yine kendisi gibi Moskova yanlısı isimleri getiren Yanukoviç, ülkeyi Rusya’ya yaklaştırma politikası başlatırken, Kırım yarımadasında da Moskova etkisini artıracak bir çaba içinde. Ancak, nüfusları az olsa da yarımadanın Ukrayna idaresinde kalma düşüncesinde olan Kırım Tatar Türkleri, Yanukoviç’in başını ağrıtacak ciddi bir unsur olarak duruyor ortada. Bu baş ağrısından kurtulmanın en kolay yolu da, dünyanın her tarafında uygulanan en basit politika; “böl, parçala, yut.” Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Türkiye’deki temasları sırasında bunu da gündeme getirdi. “Yanukoviç yönetimi, Kırım Tatarlarının birliğini zayıflatmak, KTMM’nin etkinliğini azaltmak için içimizdeki provokatör Kırım Tatarlarını destekliyor” diyen Kırımoğlu’nun, “ancak son yerel seçimlerde ‘iktidarın desteklediği, halkın arasına nifak sokmayı amaçlayan’ bu gruplar Kırım Tatar halkının birliğini bozamadı ve halkı parçalama niyetlerinde başarılı olamadı” ifadesi, bir nebze de olsa yüreklere su serpiyor.
Kırım Özerk Cumhuriyeti Başbakanı Vasiliy Cartı’nın Tatar Türklerini “toprak işgal etmek”le suçlaması ve kendilerine karşı silah kullanılacağı tehdidini savurması ise yeni yönetimin Kırım Tatar Türklerine yönelik politikanın bir başka göstergesi. Yanukoviç yönetiminin Kırım Tatar Türklerine yönelik bir diğer asimilasyon politikası ile ilgili olarak ise Kırımoğlu şunları söylüyor:
“İktidarın halkı bölme girişimleri sürüyor. Sosyal meselelerimizi çözmek için bütçeden ayrılan pay 5 defa azaltıldı. Kırım Tatar halkı olarak bu iktidar döneminde hiçbir zaman doğal haklarımızın yerine gelmeyeceğini anladık. Bu nedenle Ukrayna’ya yardımcı olmak için bir konferans düzenlemeye çalışıyoruz. Hedefimiz dünyadaki önemli siyaset adamlarını AGİT himayesi altında Kırım’da toplamak ve sorunlarımızı dile getirerek ve bu konferansın adından Ukrayna devletine tavsiyelerde bulunmak.”
“Sıfır sorunlu dış politika” diyoruz, kabul. Ancak bunu gerçekleştirmek için çaba gösterirken komşularımız içinde de bizim insanlarımız olduğu ve onların da birtakım sorunları olduğunu unutmamalıyız. Hele Kırım Tatar Türklerinin, sorunlarını duyurmak amacıyla düzenleyecekleri uluslararası konferans için Polonya’dan, ABD’den Kanada’dan vb.den medet umarken Türkiye’nin böyle bir çalışmadan uzak kalması düşünülemez.
Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Ukrayna’yı ziyaret eden Başbakan Erdoğan ile görüşmesinde Kırım Tatar Türklerinin sorunları konusunda başbakandan destek aldığını söylüyor. “Türkiye Cumhuriyeti olarak Kırım Türklerinin yanındayız. Bunu Ukrayna cumhurbaşkanına da söyleyeceğim. Kırım Türkleri yalnız değildir”diyen Erdoğan’ın Kırım Türklerinin sıkıntılarıyla ilgili olarak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’yla görüşeceği de basında yer alan hususlardan. Ancak, Kırım Tatar Türklerinin sorunları çok ve bunun çözümünün kısa bir takvime sığdırılması mümkün değil. “Asimilasyon ve yeryüzünden silinme” tehdidi altında olan, Karadeniz’in hemen karşı sahilindeki kardeşlerimizin bu endişelerinden biran önce arındırılması gerektiği de bir gerçek.
Yücel SERHATLI
Yorumlar
“534) KIRIM TÜRKLERİ ZOR DURUMDA!” yazisina 1 Yorum yapilmis
Yorum yap
Ünsal Aktaş’tan söz etmek
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=9299