537) KİFAYETSİZ MUHTERİS

Yayin Tarihi 14 Şubat, 2011 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

KİFAYETSİZ MUHTERİS

Kifayetsiz muhteris; haddini bilmeyen, hududa riayet etmeyen, kendi kapasitesini değerlendiremeyen, eksikliklerini bilmeyen, niteliksiz olduğunu fark etmeyen, yaptıklarını ve kendilerini her zaman abartan, karşısındaki nitelikli insanların yeteneklerini, becerilerini ve üstünlüklerini görmeyen, önemsemeyen veya yok sayan bu şekilde kendini her makam, her mevkie layık gören insanları en güzel tarif etme şeklidir.

Dunning-Kruger Etkisi de denilen bu olay bilginin getirdiği tevazuunun aksine, cehaletin, bilgisizliğin ve yetersizliğin kişinin kendine olan güvenini artırdığını ortaya koyar. Burada anlatılan kapasitesizliğin, yetersizliğin ve haddini bilmemenin insanda garip bir şekilde özgüven oluşturması ve hedeflerini elde etmesi açısından kişinin negatif tüm özelliklerini pozitife dönüştürmesidir.

Bizim çok güzel bir sözümüz vardır “Kişi kendini bilmek kadar arif olamaz”. Fakat mesleki veya siyasi yükselme bu durumun tam tersi olan insanlara daha açık ve daha rahat bir yol sunar ve kişi kendini bilemedikçe yükselir. Kendini her şeye, her makama layık gören ve işinde çok iyi olduğuna inanan kifayetsiz muhterisler her an, her yerde ve her şekilde kendileriyle, yaptıklarıyla övünür, haddi olmayan görevlere talip olur, davranışlarına hudut çizmeden her şartı zorlar ve her yerde ön planda olmaya çalışırlar. Üstelik bu durumu kendilerine hak olarak telakki ettikleri için bunu zekice bir davranış olarak nitelendirirler.

Gerçek bilgi, yetenek ve zekâ sahibi insanlar ise böylesi bir tavra giremedikleri ve alçak gönüllü davrandıkları için çoğu zaman geri planda kalırlar. Ortada bir gerçek vardır ki atama, seçme makamında bulunanların da çoğu bulundukları yere kifayetsiz olmalarına rağmen ihtiraslarıyla geldikleri için gerçek bilgi yerine ihtirası tercih ederler.

İşte bu sebepledir ki gördüğü her şeyi ve hatta insanları bile sahiplenen, övülmeyi, alkışlanmayı, pohpohlanmayı bekleyen ve bunu bulamayınca da hırçınlaşan bir sürü insanı tepemizde görüyoruz.

Yaptıkları, hatta başkalarının yaptığı iyi şeyleri her an başa kakan, ben yaptım, ben ettim diyerek sanki bir diyet isteyen, konuşmalarına “ben olmasaydım” diye başlayan ve her konuşmasında mutlaka kendisiyle övünerek insanlardan alkış bekleyen kifayetsiz muhterisler kendi hatalarından dolayı meydana gelen problemleri de başkalarının başına yıkarak hemen bir suçlu bulurlar.

Hâlbuki bizim geleneğimizde “İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir” diye özellikle makam sahiplerine ve de hepimize söylenmiş bir söz vardır.

Şimdi; yakında yapılacak seçimler için ortalığa düşenler, düşecek olanlar, yeniden seçilmek için çabalayacak olan muhterisler Allah rızası için kendilerine baksınlar ve düşünsünler ben kifayetli miyim, yetenekli miyim ve becerikli miyim diye.

Gerçi bu konuda yapılan bütün çalışmalarda kifayetsizliğin ve özellikle ihtirasla birleşen kifayetsizliğin ilgili kişi tarafından görülemeyen, tespit edilemeyen bir hastalık olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle bu kişileri etrafında bulunan ve onlara gerçekleri söylemeyen insanların dürüstçe uyarmaları gereklidir.

Kendilerini vazgeçilmez sanan, yaptıkları veya zaten dünya ile birlikte ülkemizde de oluşan her şeyi kendileri yapmış gibi insanların başına kakan ve hatta öyle ki insanlarda kendilerine teşekkür etme hevesi bile bırakmayan bu muhterislere söylenecek sloganlaşmış tek söz vardır; “mezarlar kendilerini vazgeçilmez sanan insanlarla doludur.”

AHMET BERHAN YILMAZ

Paylaş:

Yorumlar

“537) KİFAYETSİZ MUHTERİS” yazisina 2 Yorum yapilmis

  1. ZEYNEP İNCİ yorum tarihi 15 Şubat, 2011 14:49

    SİZ*SANIRIM,FARKLI BİR İNSAN TÜRÜNDEN BAHSEDİYORSUNUZ?
    *DAHA ÖNCE YAZMISMIYDIM SN.KHAN*
    SN.AYTUNC ALTINDAL*IN KİTABINDA SARİH BİR SEKİLDE YAZIYOR!
    VATİKANIN GAYELERİNE ERİSMESİ İCİN BÜNYESİNE ALDIGI KİSİLERİN İSTER MÜSLÜMANLIKTAN GELME,İSTER DİGER TÜRETİLMİS!! HRİSTİYANLIK DİNLERİNDEN GELME OLSUN*EGER ORAYA HİZMET EDİYORSA!–BİR DAHA KENDİSİNİN VE AİLESİNİN ONLARA İHANET ETME SANSLARI YOKMUS!
    DAİMA,YANLIS KİSİLERE LAF BİNDİRİRİZ!==
    -NİCİN?ESAS KUSURLULARI GÖRMEYİZ?
    **İNSANLARI İTİP KAKINCA!–HERKES AYNI KAN/GEN* VE KÖKENE SAHİP OLMADIGINDAN!-SONUNDA İHANETİ,ONA GÖRE İHANET SAYILMIYOR!
    ***SONUC;HERKESİ!!!!!!CİDDİYE ALACAKSINIZ!HERKİM OLURSA OLSUN!
    -YOKSA BİRGÜN KARSINIZA DAG*GİBİ DİKİLİR VE AGZINIZI ACAMAZ DURUMA DÜSERSİNİZ!
    *LÜTFEN**HER PARTİ VEDE KİSİLER–KENDİNİZE DÖNÜN VE ÜLKEMİZDE BUNCA ZAMAN KİMLER KİMLERE NİCİN VE NE HAKLA?NELER?YAPMIS?
    *SONRADA İNSANLARI MASAYA YATIRIP:(-LAFLA KESİP BİCMEDEN ÖNCE;KENDİMİZİ ELESTİRELİM.

  2. ZEYNEP İNCİ yorum tarihi 15 Şubat, 2011 14:59

    SN.YILMAZ DÜSÜNDÜMDE TEKRAR*BEN İHTİRASLI DEGİLİM:(
    -AMA SANIRIM BU SEBEPTENDİRKİ;BEN DEGİL!
    *DİGERLERİ BENİ YÖNETİYOR;(
    SUC KİMDE?
    *İHTİRASLI OLAN İHTİRASINI HADIMMI ETMELİ?
    -YOKSA BEN OLMAYAN KARAKTER,HİSLERİM İCİN GENLERİMEMİ HÜKMETMELİYİM?!
    BU MÜMKÜNMÜ?
    *CALISAN,İSTEYEN,İNANAN KAZANIYOR.
    *TEK ANLADIGIM BUDUR…

Yorum yap