487) GÖREVDEKİ BİR SUBAYIN MEKTUBU (2)

Yayin Tarihi 25 Temmuz, 2010 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

Görevdeki bir subayın mektubu (2)

Halen görevde bulunan bir Türk subayı, mektubunda “Bölücü örgütün saldıracağını bildiğimiz halde neden tedbir alamıyoruz?” sorusunu şöyle cevaplandırıyor:
“Türk Ordusu, Doğu’da sınır birliklerinde, devleti temsil etmektedir; yeri belli, nöbetçileri bellidir. Tüm faaliyetlerini aleni olarak yapmakta ve gizlenme ihtiyacı hissetmemektedir. Teröristler ise her taşın altından çıkabilmekte, istediği zaman, istediği hava şartında, istediği kadar kuvvetle, istediği yerden gelerek saldırıda bulunabilmektedir. Yani inisiyatif terör örgütündedir. İşte bu durumu değiştirmek, inisiyatifi ele almak gerekir.

***
Size, PKK terör örgütünü çökertecek ve bu işi bir yıl gibi kısa bir sürede bitirecek iddialı planı yazıyorum:
İki komando tugayı ve iki komando taburu, beklenmedik bir zamanda Musul, Kerkük, Telafer bölgesine hava indirme harekâtı icra edecek, o bölgedeki dost unsurların da yardımıyla teröristlerin Irak’ın güneyine kaçmaları engellenecek ve tüm bağlantı yolları kontrol altına alınacak; bu faaliyetle eş zamanlı olarak Doğu ve Güneydoğu’da bulunan komando ve zırhlı birliklerle sınır ötesi operasyon icra edilecek, Basyan, Hakurk, Zap, Avaşin ve Kandil kampları, gerektiği yerlerde etkili silâhlar da kullanılarak baskı altına alınacak ve mağaralara kaçan teröristlerin etkisiz hale getirilmesi sağlanacaktır. (Basyan ve Avaşin kamplarında, yerin 100 m altına kadar inen mağaralara hiçbir klasik bomba etki etmez. Kamplar çok derin vadilerin içine kurulmuş ve yüzlerce mağaradan oluşmaktadır.)
Çukurca, Şemdinli ve Şırnak bölgesinden operasyona başlayan zırhlı ve mekanize birlikler süratle tüm bağlantı yollarını kontrol altına alacak, Komando ve Özel Kuvvetler Komutanlığı’na bağlı birliklerce de tüm kamplar yerle bir edilerek, Irak’ın kuzeyinde bulunan teröristler etkisiz hale getirilecek ve Musul Kerkük’te bulunan birliklerimizle birleşme harekâtı icra edilecek ve uzun bir süre, bu bölge kontrol altında tutulacaktır. Bu süre gerekirse 10 yıl olacak, örgütün tekrar o bölgede toparlanmasına asla müsaade edilmeyecektir.

***
‘Kürt meselesi ne olacak, doğudaki insanlara bunu nasıl anlatacaksınız’ gibi sorulara karşı da şunu belirtmek isterim ki; Doğu bölgesinde Kürt sorunu diye bir sorun yoktur, o bölgede yalnızca terör sorunu vardır. Hakkâri’de, Şırnak’ta, Diyarbakır’da yaşayıp da Türk vatanına, Türk bayrağına ve Türk milletine bağlı çok sayıda insanımız bulunmaktadır. Önemli olan husus, bu insanlarımızı kaybetmeden, örgüte destek veren bir kısım vatandaşımızı kazanmaktır.
Bu yazıyı okuyunca, ‘başka bir ülkeye nasıl gireriz, orada ABD var, bize izin verir mi, dünya kamuoyu ne der’ gibi, köle ruhlu insanların kurduğu cümleleri duyar gibiyim. Türkiye, bu şer odaklarından kurtulmak için ‘uluslararası hukuka ABD ve İsrail kadar bağlı olmalı’ diye düşünüyorum.
Yukarıda kabaca izah ettiğim sınır ötesi operasyonu yapmak, TSK için kolaydır. Burada küçük bir ayrıntı, sorun olarak karşımıza çıkabilir, o da yapılacak harekâtın ağırlığını taşıyabilecek sağlam bir siyasi iradedir. Türkiye, milli ve sağlam bir siyasi iradeye, 1938 tarihinden beri hasret yaşamaktadır.” 

***

Tabii, çoğu muvazzaf 102 mensubu hakkında bir kalemde yakalama kararı verilen TSK gerçeği de ortada! MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dışında tutuklamaların 1-4 Ağustos tarihlerinde toplanacak Yüksek Askeri Şûra öncesine denk getirilmesine dikkat çeken de yok!

http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=14213

69143.jpg

Paylaş:

Yorumlar

Yorum yap