319) İNSANIN EN GÜÇLÜ YANI

Yayin Tarihi 4 Aralık, 2008 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

İNSANIN EN GÜÇLÜ YANI

image00111.jpg

 

İnsanın en güçlü yanı neresidir sizce?

Pazuları mı?

Kişiliği mi?

Yoksa, “ben”cilliği mi?

İnsanına göre değişir, diyeceksiniz… Bence yarısı doğru bu yanıtın.

Öteki yarısı yanlış.

Doğrudur… Ahmet’in pazusu, Ayşe’den güçlüdür.

Doğrudur… Mehmet’in kişiliği, Meliha’dan güçlü olabilir.

Ancak, sıra bencilliğe geldi mi; orada durun.

İnsan kardeşlerimizin “ego”ları arasında bir tercih, bir derecelendirme ya da bir tespit yapmaya giriştiniz mi, işiniz müşgüldür.

Kimi insan bencilliğini eğitmiş, bu vahşi güdünün itici gücünden yaratıcı bir dünya oluşturmuş ve güçlü “potansiyel”i insanlığın yararına sunmuştur…

Kimi insan, içindeki egonun saldırılarına dayanamamış, kuruntularla, gerginliklerle eritmiştir sinir sistemini ve telef etmiştir benliğini…

Kimi insan, ötekinin sırtına tırmanmış, berikinin kuyusunu kazmış, bir diğerinin ise, kafasına vurmuştur kendi yolunu açabilmek için…

İnsanın en güçlü yanı, ego adı verilen işte bu kaynayan kazandır…

Bütün mesele bu kazanda kaynayan enerjiyi doğru mecralara akıtabilmektedir.

Bu bitmek bilmeyen enerji, kimi insanın elinde olağanüstü bir yaratıcılığın kaynağını yaratır; kimi insanın elinde ise, vahşi, ilkel ve saldırgan bin kişilik yapısının temel harcını oluşturur…

Bencilliğin bir görüntüsü, öteki insanın önüne geçme biçiminde ortaya çıkar.

Bir diğer görüntü, komşunun lokmasını kapma uğraşısının kaynağıdır.

Ama ülkemizde en sık görülen biçim ise, “politika-esnafı” örneğidir.

Politika-esnafının bencilliği, “ego-santrik”tir…

“Biz” demenin içine gizlenmiş, sinsi bir bencilliktir.

Politikacı,. [sanki] toplum için uğraş vermektedir.

Sanki, öz-veri sahibidir.

Sanki, ben diyen ağızlar “na!”-merttir!..

Ve sanki herşey insanlık için, toplum için, ülke içindir…

Politikacının önünüze sıraladığı bütün bu “için”lerin gerçek nedeni, kendi torbasına gidebilecek bir tek oy “için”dir…

Ve işte bizler de özellikle ve sadece bunun “için”, politikacı kimliğini iyi sorgulamalı, önümüze gelip bizden oy isteyen politikacının kaç okka çektiğini iyi değerlendirmeli… Ve seçimimize, ölçü, kıstas ve kriterlerimize ve özellikle de kullanacağımız terazinin ibresine iyi dikkat etmeliyiz…

Peki…  Etmezsek ne olur?..

İşte böyle yaşar gideriz!

Yaşar gideriz… Hepsi bu kadar!..

Faruk Haksal

Paylaş:

Yorumlar

“319) İNSANIN EN GÜÇLÜ YANI” yazisina 2 Yorum yapilmis

  1. Ertuğrul Kapusuzoğlu yorum tarihi 4 Aralık, 2008 14:42

    Poli; çok.
    Tika; yüz.
    Politika; çok yüzlü.

    Politikacıyı değerlendirebilecek tek kıstas, bilgi.
    O da bizde yok.
    İşimiz çok zor.
    Cahil bir toplum, bir sürü gibi idare edilebilir.
    Bilgili bir toplumu sürü yerine koymak, esir etmek mümkün değildir.
    Galiba, çok cahil bırakılmamızın arkasındaki sebep bu olmalı.
    Allah sonumuzu hayreylesin.

  2. sevgi ödlek yorum tarihi 5 Aralık, 2008 00:16

    *kadınları,egitilmeyip,erkek kontrolünden kurtulamamıs!bir toplumda, hala daha,yöre halkının geleneklerine göre hareketleri degerlendirilen kadınlar ÜLKE KURTARAMAZ;(
    *onların erkekleride zaten, kahveden ögrendikleriyle!hayran oldugu?!adamları politikacı secerse..
    *BOSuna ÜMİTLENMEYELİM..HİİC..DÜZELMEYİZ;(
    –SADECE TARİH ÜSTÜ BİR KAHRAMAN GELİRSE?!
    *BELKİ.

Yorum yap