284) PSİKOLOJİK SAVAŞ

Yayin Tarihi 11 Ekim, 2008 
Kategori KATEGORİLENMEMİŞ

 

Psikolojik Savaş

 

Türkiye’ye yönelik psikolojik savaş tüm şiddetiyle sahneye konuluyor. Yaşadığımız terör olayları bu savaşın alt yapısını oluşturmak için yapılmış eylemler sayılabilir.

Ulaşılmak istenen hedefleri şöyle özetleyebiliriz: Siyasi iktidarla asker arasında gözlenen yakınlaşma sınırlı bir değişimden öte anlamlar taşımakta, ülkemizdeki tüm siyasi operasyonların dayanağını ortadan kaldıracak bir boyuta ulaşmaktadır. Eğer siyasetçi -bürokrat zıtlaşması bertaraf edilirse bundan sonra büyük operasyonlar yapılamaz. Bu nedenle askere yönelik eleştirilerin dozu yükseltilmekte ve bunun siyasilerin davranışlarını değiştirmesi ve askere yönelik tavrında bir olumsuzluk yaratması beklenmektedir.

Bu askerlerin eleştirilmez olduğu anlamına gelmez. Ben hem terör konusundaki teşhisleri hem de uygulanan önleme politikalarının yanlış olduğunu daha başından beri söylüyorum ve bu nedenle ciddi baskılara uğradım. Ama eleştirinin yıpratma haline dönüşmesine karşıyım.

Psikolojik savaşın ikinci hedefi halkın orduya duyduğu güveni yok etmektir. Bir yandan terör saldırısı karşısında etkisiz kaldığı imajı yaratılırken diğer yandan komutanların ilgisizliği vurgulanmaktadır. Bunlar eleştiri konusu olabilir ama bugünkü gibi sistematik bir yıpratma kampanyasına dönüştürülmesi bilinçli bir politikanın varlığını çağrıştırıyor. Hatta terör eylemlerinin buna zemin hazırlamak için yapıldığı kuşkusunu doğuruyor.

Böyle zamanlarda kusur aramak yerine olayın kimler tarafından yapıldığının tespiti ve eylemlerin sonuçsuz kalmasının sağlanması gerekir. Eğer bu psikolojik savaşta kullanılan olaylarda bir ihmal söz konusu olmuşsa bunun bir tertip olup olmadığı araştırılmalıdır.

Ayrıca medyada yorum yapan bazı emekli askerlerin, kendilerini övmek ve önemsetmek için, teröristlerin gücünü abarttıkları görülmektedir. Oysa bu eylemlerin arkasında güçlü bir beyin ve sıradan kişilerin oluşturduğu militan güçler vardır. Arkasındaki güçlerin desteği kalkarsa karşınızda çaresiz bir kalabalık görürsünüz. Cephede görev yapan insanların fedakarlıklarını küçümsemiyorum ama bu fedakarlık ne kadar büyükse karşıdakinin de o kadar güçlü olduğunun düşünüleceği unutulmamalıdır.

Üçüncü amacın askerlerin birbirine karşı duyduğu güven ve saygıyı aşındırmak olduğu gözleniyor.

Eleştirdiğin kişi ve kuruma yönelik yıpratma eylemlerine olumlu bakmak bir çözüm değil daha sonra kime yöneleceği belli olmayan bir operasyonun parçası olmaktır. Eleştirinin amacı ülkenin karşılaştığı sorunları aşması için yol göstermek, varsa yapılan hataları ortaya çıkarmak ve çözüm önerileri sunmaktır. Ancak şu sıralarda medyanın tavrı bunların tamamen dışında ve ülkenin dünya konjonktürü içinde en çok ihtiyaç duyacağı ve diğer ülkelerinkinden daha etkili olacağı bilinen silahlı kuvvetlerimizi yıpratma amacı taşımaktadır. Ülkeme yönelik bu gibi operasyonların aracı olmak geçmişte yaşadığım ve çok acı çektiğim günlerin tesellisi olmak bir yana onları daha da derinleştirir. Herkesi bu yıpratma kampanyasına alet olmamaya çağırıyorum.

Mahir KAYNAK

Paylaş:

Yorumlar

“284) PSİKOLOJİK SAVAŞ” yazisina 1 Yorum yapilmis

  1. ZÜHAL ASMA yorum tarihi 12 Ekim, 2008 17:39

    *TEK BİRSEYE İHTİYACIMIZ VAR!
    –DOST BİR LİDERE–
    *DÜNYANIN İSE BU LİDERE SAYGI DUYACAK BİR DİN ADAMINA!

Yorum yap