396) DİKKAT! PKK DÜŞMAN DEĞİL, SUÇLUYMUŞ!
Yayin Tarihi 15 Ekim, 2008
Kategori BASIN-YAYIN, SİYASİ
Başbakan Tayyip Erdoğan, tarihe geçecek sözlere imza attı: Aktütün’de askerimizi, Diyarbakır’da polisimizi öldürenleri düşman olarak görmüyoruz. Demokrasi gereği bu… Hukukun üstünlüğü, insani yaklaşım bunu gerektiriyor.
Önce öfkemizi yenelim
Terör karşısında sağduyuyla hareket etmek gerektiğini savunan Erdoğan, “Terörle mücadelede öncelikle yenmemiz gereken öfkemizdir, öfkemiz olmalıdır. Hukuktan vazgeçmeyeceğiz, demokrasiden bir tek geri adım atmayacağız” dedi.
Erdoğan’ın tanımıyla Öcalan basit bir suçlu!
Öneri getirin diyor sonra hakaret ediyor
Muhalefetİ sık sık “Sadece eleştiriyorsunuz, öneri getirmiyorsunuz” diye suçlayan Başbakan Erdoğan, MHP’nin önerdiği ve CHP’nin de desteklediği ‘tampon bölge’ye demediğini bırakmadı.
PKK düşman değil ‘suçlu’
Erdoğan: “Terör örgütü askere, polise düşman gözüyle bakıyor. Biz demokrasi gereği onlara suçlu gözüyle bakıyoruz”
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, PKK teröristlerinin düşman değil, suçlu olduklarını söyledi. Partisinin TBMM Grubunda konuşan Erdoğan, terörle mücadele konusuna değindi. Yapılması gereken şeyin terör karşısında aklı selimle hareket etmek olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
’Öfkemizi yenelim’
”Aktütün’de askerlerimizin, Diyarbakır’da polislerimizin canına kastedenler, aslında bu milletin asırlardır çözülmeyen bütünlüğüne, insanlarımızın dostluk ve kardeşliğine de kastediyorlar. Bu sebeple, ülke ve toplum olarak terörle mücadelede ilk yenmemiz gereken düşman öfkemizdir, öfkemiz olmalıdır. Terör örgütü benim askerime, benim polisime düşman gözüyle bakıyor. Fakat biz şu anda bütün bu bakışlara rağmen suçlu gözüyle bakıyoruz. Neden? Demokrasinin gereği bu. Hukukun üstünlüğü bunu gerektiriyor. İnsani yaklaşım bunu gerektirdiği için bunu yapmak durumundayız.
Başbakan psikolojik rahatsız
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çelişkili açıklamaları psikologlar tarafından rahatsızlık olarak değerlendirildi. Eski Fazilet Partisi Milletvekili ve psikiyatri profesörü Mehmet Bekaroğlu, “Başbakan’ın çelişkileri sağlıklı değil” dedi. Asabiye uzmanı ve ANAP’lı Sağlık eski Bakanı Prof. Dr. Halil İbrahim Özsoy da, şu tespitlerde bulundu: ” Başbakan kendisini ’Her şeyi bilen adam’ olarak görüyor. Dış önerilerde tuzak beklentisi içinde. Bu ruhsal bir tedirginliktir.
Bahçeli’yi muhatap almam
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, dün grup toplantısında AKP’ye yönelik eleştirilere garip bir yaklaşım gösterdi. Erdoğan, “Gerekli cevabı arkadaşlarım verecekler… Muhatap almıyorum” dedi.
MHP’den jet cevap
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Erdoğan’ın bu konuşmasına cevap verdi. Vural, “Başbakanın muhatabı, Başbakanlıkta ihale ve proje takipçiliği yapanlardır. Başbakanın muhatabı, yolsuzluk dişlileridir” diye konuştu.
‘Öneri getirin’ dedi ‘tampon’a öfkelendi
Terör ya da ekonomik sorunlar konusunda muhalefete çözüm önerisi çağrısı yaparak ’uzlaşmacı’ portresi çizen Başbakan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Eğer fiziki koşullar engelse Kuzey Irak’tan sızmaları önlemek için tam güvenlikli bir tampon bölge oluşturulmalı” sözleri üzerine, “Ağzı olan konuşuyor. Bilen konuşsun” şeklinde öfkeli sözler sarfetti. Başbakan’ın CHP’nin de desteklediği öneriye hakaretli cevabı kamuoyunda “Başbakan, hani muhalefetten öneri bekliyordun” sorusunun yönelmesine yol açtı. İşte Başbakan’ın muhalefete öneri çağrılarından bazıları:
Yer: New York Tarih: 14 Eylül 2005: “Öneri getirseler can kurban. terör var derler, sen yapılmasını istediğini söyle. Yapılandan farklı bir şeyin var mı söyle. Böyle bir dertleri yok.”
Yer: Kağıthane Tarih: 21 Eylül 2008: “Ana ve yavru muhalefete çağrı yapıyorum. Diyorum ki Allah aşkına Türkiye’ye bizim yapmamız gereken bir proje varsa bize tavsiye edin yapalım.”
Yer: Adalar Tarih: 20 Eylül 2008: “Bunların muhalefet anlayışında siyaha beyaz, beyaza siyah deme anlayışı var. Böyle muhalefet olmaz… Eğer kendini büyütmek istiyorsan, halka sevdirmek istiyorsan, (şu, şu yanlıştır ama şöyle yaparsanız doğrudur) diyeceksin. Bunu deyin, kayıp yıllarımız olmasın.”
Yer: Ankara Tarih 19 Eylül 2008: “Türkiye Cumhuriyeti için yapılabilecek bir uygulamanız varsa, bunları gündeme getirin. Altı yıldır biz iş yapıyoruz, onlar dedikodu.”
Yer: Ankara Tarih: 28 Aralık 2005: “Muhalefet öneri sunmalı. Sayın Baykal’ın konuşmasında bir tane bile öneri yok.”
YENİÇAĞ
Yorumlar
“396) DİKKAT! PKK DÜŞMAN DEĞİL, SUÇLUYMUŞ!” yazisina 17 Yorum yapilmis
Yorum yap
BAŞBAKAN,ŞEHİT ASKER VE POLİSLERİMİZİN MAALESEF KEMİKLERİNİ SIZLATTI.DÜŞMAN DEĞİL SUÇLU YAKLAŞIMI,YAKLAŞAN YEREL SEÇİMLER ÖNCESİ,POPÜLİST MESAJLAR İÇERİYOR BÖLGE İNSANINA…SİZ EN İYİSİ ASKER VE POLİSİMZİN ELİNE BİNLERCE GÜL VERİN,KARGO UÇAKLARINA DA TONLARCA GÜL YÜKLETİN. SİZİN FİKRİNİZCE DÜŞMAN DEĞİL DE SUÇLU OLANLARIN BAŞLARINA GÜLLER SAÇSINLAR.DEMOKRASİNİN GEREĞİ BU DEĞİL Mİ..HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ DE BUNU GERKTİRMEZ Mİ..HANİ O ÇOK SEVDİĞİNİZ İNSANİ YAKLAŞIM DA BU OLSA GEREK…
*avrupada aynı düsüncede..
-1999’dan 2003’e kadar..ONLARDAN AYNI CÜMLEYİ İSİTTİM:( DEMOKRASİ VAR.
BENDE DEMOKRASİNİN ÖZÜ BİZDE VAR.TERÖRÜN BUNUNLA NE ALAKASI VAR!BU DÜPEDÜZ BİZE DÜSMANLIK..DİYEREK..HASTA OLANA KADAR KENDİMİ PARCALADIM..ANLATABILMEK İCİN..O DUVAR KAFALILARA.
Merhaba
ACIRIM TÜKRÜĞE BİLLAHİ ! TÜKÜRSEM YÜZÜNE
TBMM nin millet gözünde bir itibarı vardı,vardı diyorum çünki artık kalmadı.Meclis içine it soyu girdi imralıdaki itin enikleri mecliste artık.
Türkiye Cumhuriyeti,nin meclisine seçilmiş sözde milletin vekili imralıdaki it soyuna bir konuşmasında “SAYIN” diyebiliyor ve hiç kimseden tepki yok adı TÜRK kendinin ne olduğu meçhul piçlerin meclise girmesi TBMM nin ne durumda olduğunu bizlere gösteriyorken,Başbakan aynı günlerde bu sözleri söylüyor(DÜŞMAN DEĞİL, SUÇLUYMUŞ)
UYAN!!! TÜRK EVLADI UYAN!!!
Korkarim uyanmak icin bile cok gec kaldik.
Ayrica halen muthis bir gevseklikle kimseden
ses seda cikmiyor..
Benim kalbimi sizlatan,gencecik askerlerimizin katliami. O Allah’ın belasi APO denen canavari ve etrafini sadece suclu olarak gormek
nasil bir gaflettir,anlamak mumkun degil.
Acaba basbakanin ogullari olsaydi bu catismalarda ,halen sadece suclular mi diyecekti.Yapmayin basbakan YAPMAYIN, bu gencler bizim canlarimiz.
sayin yorumcularin dikkatine biz tayip erdogan oncesinide biliyoruz siz kimi kimleri kandirriyorsunuz haaa.ecevitin yanindan mesutun kenarindan ayrilmayan devlet bahceli sayesinde hala yasiyor nefes aliyor imrali canisi ..bunudami tayip yapti ozan arif bosunami siir yazdi adam sanmistim diye …ilk once yazacak birseyleri olanlar gecmiste yaptiklarina baksinlar ondan sonra yazsinlar …oyle bir zamanda geldiki tayyip erdogan milletin zamlardan nefes alacak takati kalmamisti esnaf bitmisti yavv gecmisinizi necabuk unuttunuz eyyy turk halki..enfilasyon canavarinin hergun boy boy resimleri karikaturleri cizilir gazetelerde yayinlanirdi…ve daha nice yanlisliklar…siz ilk once elinizi vicdaniniza koyun tabiki varsa…
Gurbetci rumuzlu arkadasa cevap versek de anlayacak yetenek te olmadigina inaniyorum.idami kaldiranlarin listesine girebilir,yapilan konusmalari meclis tutanagindan okuyabilir,hangi partilerin idami kaldirmasi yönünde olumlu oy verdiklerini de görebilir tabi gözleri görüyorsa!
Sehit yakinlarinin feryadina yaygara diyen biri icin,ogluna cürük raporu alan biri icin vicdandan, merhametten bahsetmek abes olmaz mi ?
Potamyali recep ben gürcüyüm,karim arap diyor. Islami yüce dinimizi istismar edip cahil halki Allah ile aldatti.Neticede ne din ne iman,abd askerlerinin sag salim ülkelerine dönebilmeleri icin dua ettiklerini söylediler.Potamyali recep bizi avrupaya amerikaya köle yapmak icin gavurlardan emir alan bir cukur siyasetcisi…Söz konusu olan falan filan parti degil artik bin yillik vatan topragi altimizdan kayiyor,buna canak tutan akp zihniyetini ALLAH KAHRETSIN…
İKTİDAR OLAN HER PARTİYABANCILARA MÜLK SATMIŞ, ASKER BİLE…
Iktidar olan her partiyabancılara mülk satmış, asker bile!
Türkiye’de yabancı uyruklu kişilere en çok CHP’li hükümetler döneminde toprak satılmış. Yabancılara toprak ve mülk satan partiler içinde, CHP, DSP, DP, AKP ve MHP’de var. Hatta askeri dönemlerde bile yabancılara mülk satılmış.”
AKP ile birlikte Türkiye’de şiddetli bir tartışma başladı: “AKP, topraklarımızı yabancılara satıyor” Topraklarımız satılmasın yönündeki en şiddetli muhalefeti ise Rahşan Ecevit ile MHP yaptı “Evlilik yüzüğümü veririm, yeter ki topraklarımız satılmasın” diyen Rahşan Ecevit, bir çatı altında birleşen CHP ve DSP’ye de şu çağrıyı yaptı: “İktidara geldiğinizde, yabancılara toprak satışını durdurun”
Bir benzer açıklamayı da MHP Lideri Devlet Bahçeli’den gelmişti. Bahçeli, partisinin İstanbul il başkanlığı tarafından Bostancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen bayramlaşma törenindeki konuşmasında, toprak satışını “vatana ihanet” olarak değerlendirmişti. Ancak, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün 18 Aralık 2006 verilerine göre, iktidara gelmiş tüm siyasi partilerin yabancılara mülk sattığını ortaya koyuyor. Yabancılara toprak ve mülk satan partiler içinde, CHP, DSP, DP ve MHP’de var. Hatta askeri dönemlerde bile vatan toprağı yabancılara satılmış!
Peki, toprak ve mülkiyet satışı yeni bir hadise mi? AKP dönemine ait bir uygulama mı? Sorunun cevabı hayır’dır…Çünkü, “Uyruk-i Ecnebi Yenin Emlaka Mutasarıf Olmaları Hakkında Kanun” ile yabancılara taşınmaz edinme hakkı 1868’da tanınmış. Bu hak, 1914’de çıkarılan “Kavanin-i Mevcude de Uhudu Atikaya Müstenit Ahkamın Lağvı” ile kaldırıldı. Ancak, Lozan Antlaşmasıyla, yabancı gerçek kişilerin mütekabiliyet (karşılılıklılık) esası çerçevesinde Türkiye’de taşınmaz edinimi kabul edilmiştir. Buradan yola çıkıldığında, mülkiyet satışı ile ilgili koparılan hadise’nin tamamen siyasi olduğudur.
“Hiçbir başbakan bir karış vatan toprağını satamaz”
AKP Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa’nın bu konudaki açıklaması dikkat çekici..: Fatsa, “ Türkiye Cumhuriyetini dönemindeki tüm iktidarların mülkiyet satışından dolayı vatana ihanetle suçlanamayacağını belirterek şunları söyledi: “ Hiçbir başbakanın, vatan toprağının bir karışını vereceğine, aklından geçeceğine inanmıyorum. Böyle bir şey de bu güne kadar olmamıştır. Yabancı gerçek kişilerin mütekabiliyet (karşılık) esası çerçevesinde Türkiye’de taşınmaz edinimini bu şekilde yorumlamak, haksızlık olur. Türk vatandaşlarımızda karşılıklık esasıyla, yabancı ülkelerde konut, toprak almaktadır. Bu yeni değildir. Yıllardır böyledir. Kiliseleri alıp cami yapmışlardır. Eğer, böyle değerlendirilecek olursa, Türkiye’de en çok mülkiyet satışı, CHP döneminde olmuştur. Bülent Ecevit döneminde olmuştur. Şimdi kimse Ecevit’e ‘vatanı satıyor’ yakıştırmada bulunabilir mi? Bu söylemleri doğru bulmuyoruz ve reddediyoruz.”
Toprak satışında CHP ilk sırada
Lozan antlaşmasında sonra Türkiye’de iktidar olan her parti, yabancılara mülk satışına izin vermiş. Tapu Kadastro verilerine göre, Türkiye’de 181 bin metrekare genişliğindeki toplam 65 bin gayrimenkul yabancılara satılmış. (18 Aralık 2006 tarihi itibariyle) Enteresan olanı ise, toprak satışı, toprak satışına en çok karşı olan CHP döneminde yapılmış. CHP döneminde satılan toplan alan 70 bin 971 metre kare.
Toprak satışına halen karşı olduğunu savunan CHP’nin Grup Başkanvekili Haluk Koç, ‘ Ülke toprakları ayağımızın atından kaymaktadır’ iddiasında bulunmuştu. Koç, ayrıca, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra 1984 yılına kadar ülke topraklarının yabancılara satışına izin verilmediğiydi. Oysa, Tapu kayıtları askeri dönemler dahil, en çok toprak satışının 70 bin 971 ile CHP döneminde yapıldığını ortaya koyuyor. Bu rakamın 41 bin dönümü tek parti döneminde, 29 bin dönümü de CHP’nin çok partili döneminde yabancı uyruklu şahıs ve şirketlere satılmış.
MHP’de DSP’de toprak satmış
Yabancılara toprak satışı konusunda 62 yıldır parmağında taşıdığı yüzüğünü vermeye hazır olduğunu söyleyen ve “Parmağımdaki yüzüğü satmaya hazırım. Yeter ki topraklar satılmasın” diyen Rahşan Ecevit ile eşinin koalisyon kurduğu MHP iktidarı döneminde de satışlar hızlı bir artış gösterdi. MHP’nin de karşı çıktığı toprak satışları, ANASOL-M hükümeti döneminde 9 bin 725 metrekare olarak kayıtlara geçti.
Askerler bile satmış
Genel müdürlüğün ortaya koyduğu veriler, Türkiye’de üç kez yönetime el koyan “askeri yönetimler” döneminde bile yabancılara taşınmaz satıldığını ortaya koydu. Buna göre, “askeri yönetimler” döneminde toplam 14.5 bin metrekare alan yabancılara satıldı.
GAP bölgesinde İsraillilere toprak satışı yapılmamış
Türkiye’de en çok tartışılan konuların başında da, GAP Bölgesindeki değerli arazilerin İsrail uyruklu kişilere satıldığı…Yada üçüncü şahıslar üzerinden İsrail Devletinin toprak aldığı şeklinde gerçekleşti. Tapu kayıtlarına göre, GAP Bölgesi’nde İsrail uyruklular adına kayıtlı bir taşınmaz bulunmamaktadır.
“Stratejik toprakların satışında, MİT’e Genelkurmay’a ve Dışişleri Bakanlığı’na bilgi verilir”
Konuyla ilgili görüşünü aldığımız Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nde üst düzey bir yetkili şunları söyledi:” Ülkenin stratejik yerleri vardır. Buraların satışı, öyle kolay değildir. Bu gibi yerlerin satışından önce, MİT’e, Genelkurmay’a Dışişlerine ve İçişleri Bakanlığı’na bilgi verilir. Bu kurumlardan satılması yönünde olumlu cevap gelirse satış gerçekleşir. Aksi halde satış yapılmaz. Türkiye Cumhuriyeti devlet geleneği olan bir ülkedir. Her isteyen istediğini alıp satamaz.”
“Devletimiz İsrail konusunda hassastır”
“İsrail Devletinin, Türk asıllı vatandaşlar üzerinden toprak aldığı iddiası var. Bunun tespit edilme imkanı var mı?” sorusuna “ Çok yakından takip ediliyor. Bu ülk eye ne kadar İsrailli girdi. Hangi illere gitti. Nerede kaldı. Kiminle konuştu. Hangi çiçeği kopardı. Ne yedi. Ne içti, hepsi takip altındadır. Bu kadarını söyleyeyim.”
İktidar Satış Gayri Menkul Satılan toplam alan Sayısı (bin metrekare)
CHP Hükümetleri 2.208 70.971
DP Hükemetleri 1.405 33.651
Askeri Darbeler 2.770 14.468
AP-DYP 4.921 15.036
ANAP 8.830 13.462
MHP-DSP-ANAP 9.248 9.725
AKP 29.517 15.178
İLLER ÜLKE TAŞINMAZ SAYISI
Adıyaman İngiltere 2
Almanya 1
Batman Almanya 9
Yunanistan (Türk Asıllı) 2
Diyarbakır ABD 1
Almanya 32
Avusturya 1
Romanya 6
Suriye 7
Gaziantep Almanya 42
ABD 7
Avustralya 2
Avusturya 12
Gürcistan 1
İngiltere 1
İran 3
İspanya 1
İsviçre 1
Kırgızistan 1
KKTC 3
Suriye 938
Yunanistan 1
Kilis Suriye 613
Mardin Almanya 1
Avusturya 1
Finlandiya 1
Lübnan 8
Suriye 320
Siirt Almanya 2
Şanlıurfa Almanya 3
Suriye 2
Şırnak Almanya 19
Suriye 6
TOPLAM 2.050
Türkiye Cumhuriyeti kuruldu kurulali Türkiye hic bu kadar kirli bir meclis üyesi görmemistir.
gurbetci vatandas siz mahalle agziylan konusmayi birakinda madem bilgisayariniz var o halde imrali canisini ipten kurtaran kisilari iyi tespit edin lütfen imrali canisini ipiten kurtaran kisi sizin oy verdiginiz sahisin ta kendisidir..tayyip yalanlariylan sizleri kandiriyor o bir politikacidir onun ici yalan söylemekdir neden kayitsiz sartsiz siz tayyipe güvendiginizi cok merak ediyorum? lütfen soruma cevap verirmisiniz.
adamin imrali canisini kurtarmak icin imza atmistir.elinizi siz vicdaniniza koysanizda bilgisayarda arastirsaniz kendi gözlerinizle görürsünüz akpde millet vekilinin hepsinin imrali canisini kurtarmak icin imza attigini. lütfen senelerdir akp taraftari bu yalani yayar durur Allahdan hic korkmuyorsunuz bu iftaranin altindan nasil kalkacaksniz bir de onu düsündünüzmü?
eskiden milliyetci olan ülkemin insani akp sayesinde milli duygulardanda uzaklastirilmistir..
özelliklen akpliler miiliyetsi degil sahsiyetci olmuslardirlar. kendi menfaatlari icin oy veriyorlar ama bu arada talan olan ülkemiz kimsenin ugrunda degil.
akpli zaten arastirmiyor kayitsiz sartsiz yalanci bir basbakana itaat ediyor..
Allah sizleri islah etsin bizim akkimizi ödeyemeyeceksiniz…
yaa arkadaşlar anlamıyormusunuz adam şimdiden milletin nabzını ölçmeye başladı ileriki yıllarda apo köpeğini ve diğer köpeklere af çıkaracakları için şimdiden zemin hazırlıyorlar.Ben artık bu adamın alacağı her kararı normal karşılıyorum.Çünkü bu adam halkını unutmuş gözü hiçbirşey görmüyor artık.70 milyon insanın ne düşündüğünün onlar için hiç bir önemi yok.Şehitlerimize kelle diyen,30000 kişinin katiline sayın diyen,kendi çocuklarına en lüks yerlerde 20 gün askerlik yaptıran insanların bu ülkeye ne kadar faydası olabilir ki.Binlerce ocak yıkılmış yanmış onların umurundamıki.25 yılda bir ilçe nüfusu kadar insanı katletmiş bu canileri basit bir suçlu gibi görebiliyorsa ve hala bunlara rağmen bunlara bu kadar oy veriyorsa insanlarımız gözlerini açamıyorlarsa,Aziz nesini zerre kadar sevmem ama “Türk Milletinin %50 si koyun gibidir sözünün ne kadar doğru olduğunu şimdi daha iyi görüyorum.Saygılar herkese.
http://www.ezenturk.com/turkcu-bakis/539-apoyu-idamdan-kurtaran-hainler.html
gurbetci denilen zevat.
bu adrese tikla vede gercekleri gör.bilmedigin konulardada sus, adam sansinlar.haddini bil…
sefik dinc denilen zevat
siz once at gozluklerinizi cikartin ve etrafiniza bir bakin ..size ve sizin gibi dusunen zatlara soyluyorum..sen bana sunu anlatamassin siz ozaman hukumet ortagi idiniz neden sesinizi neden ipinizi ozaman getirmediniz meclise ..tabiki rahsan hanimdan korktunuz degilmi..sen simdi cikmis bana masal anlatiyorsun kendi taraftariniz olan gazeteden yorun linki veriyorsun bizde size inanmiyoruz ..okadar alla tekrar mhp hukumeti kurdurmasin turkiyeye… bende sana guzel adresler verirdim ama senin gibi adam olmayanlara gerekmez..siz once medeni olmayi ogrenin kafa tascilari sizi..cevap yazmani beklemeyecegim bu size son yorumum ….siz adam olsaydini muhsin baskan gibi birinin kiymetini bilirdiniz …onu bile hain ilan ettiniz siz …donek dediniz ..siz ilk once kapinizin onunu temizleyin sonra baska eksiklikleri gosterin..
neslihan bas hanimin yorumu..
gurbetci vatandas siz mahalle agziylan konusmayi birakinda madem bilgisayariniz var o halde imrali canisini ipten kurtaran kisilari iyi tespit edin lütfen imrali canisini ipiten kurtaran kisi sizin oy verdiginiz sahisin ta kendisidir..tayyip yalanlariylan sizleri kandiriyor o bir politikacidir onun ici yalan söylemekdir neden kayitsiz sartsiz siz tayyipe güvendiginizi cok merak ediyorum? lütfen soruma cevap verirmisiniz.?
CEVABEN SAYIN NESLIHAN HANIM BENIM MAHALLE AGZIYLA KONUSTUGUMU SOYLUYOR DOGRUDUR BEN MAHALLELIYIM BEN KOYLUYUM CAHILLIM ..HAA!! SADECE SIZLER COK BILGILI SERSEYI BILEN SERSEYINDE KAYITSIZ SARTSIZ DOGRULUGUNU OLMASABILE KENDINIZE YUTTURABILEN KARSINIZDAKINI BU SEKILDE SINDIRE BILEN KISILER OLDUGUNUZU UMARIM EN YAKIN ZAMANDA ANLAMA IDRAKI ICINDE OLURSUNUZ.BEN KIMSENIN SAVUNUCULUGUNU YAPMIYORUM SEDECE GERCEKLERI SOYLUYORUM. HIC KIMSEYE DIYET BORCUMDA YOK
AMA SIZLERE SUNU SOYLUYORUM ALLAH BU ULKEYE HIC BIR ZAMAN MHP HUKUMETI NASIP ETMASIN ZIRA SIZIN SAVUNUCULUGUNU YAPTIGINIZ SAYIN DEVLET BAHCELI KOTULEDIGINIZ TAYYIP ERDOGANIN YAPTIGININ YUZ BINDEBIRINI YAPAMAYACAK KADAR TECRUBESIZ BILGISIZ VEDE LIDER VASFI OLMAYAN BIRI.BIRDE TAYYIP ERDOGANIN POLITIKACI OLDUGU ICIN YALAN SOYLEDIGINI MILLETI KANDIRDIGINI SOYLUYORSUNUZ DEGILMI..OZAMAN BENDE SIZE SUNU SOYLUYORUM SAYIN DEVLET BAHCELI SIZIN ICIN PEYGAMBERMIDIRKI ONUN DISINDA HERKES YALANCI POLITIKACI SADECE DETLET BEY DOGRU NEDERSE DEMIYORDA SIZLER OYLE ANLATIYORSUNUZ CUNKI KIMSE BUGUNE KADAR KENDISINI KONUSURKEN GORMUYOR YAZILI ACIKLAMASINDAN BASKA.. KUSURA BAKMAYIN TENCERE DIBIN KARA OLUYOR UMARIM SIZIN BILGISAYARLARDA BASKA GERCEKLERI SIZE GOSTERIR.BEN ILK ADRESINI VERIYORUM.IZLEYIN BAKALIM
http://www.youtube.com/watch?v=mqgQOn3T0x8&feature=related
…SAYGILAR SUNUYOR SIZLERI KARANLIK RUYALARINIZLA BASBASA BIRAKIYORUM.SIZIN DILINIZLE KONUSMUSUMDUR.MAHALLE AGZIYLA KONUSMAMISIMDIR…
gurbetci denilen zevat.
aslinda sizin gibileri ciddiye alip,muattab olmamiz bile yanlis ama yanlisda olan insanlarimizi uyarip,dogru vede gercekleri göstermek bir nevi üzerimize farz oldugu icin cevap vermek zorundayim.
su sorduklarimi iyi düsün.
1-müslüman olan bir mumin bölücülük yaparmi ?
(Rahmetli muhsin yazicioglu bunu yapmistir.)
2-bir müslüman kisi yemek yedigi tasa yaparmi?
(Rahmetli Muhsin Yazici oglu yapmistir.birakalim MHP yi birakalim ülkü sevdasini ama basbugun dizinde büyüdü,basbugumuzun yardimiyla okudu,okul masraflarini bile ekseriyetle basbugumuz karsilamisti.)
3-gelelim simdi BBP sini kurmasina.her fert gerek özel yasaminda gerekse síyasi hayatinda kendi hosuna gitmeyen durumlarla idarelerle karsilasabilir,hosuma gitmiyor ayrilayim,böleyim,parcalayim,vatan,millet hainleri,vatani vede müslüman düsmani kafirler sinifina (bilincsiz olarak) gireyim demek degildir.dava adami ezasinada katlanir,cefasinada.
(Rahmetli Muhsin yazicioglu bu saydikalrimin hepsini yapmistir.buda demek oluyorki nefsinin kölesi olmus Türkiye vede islam düsmanlariyla beraber calismistir)
örnek istiyorsan sana sadece her akli dengesi yerinde olmayanlarin bile anlayacagi bir örnek vereyim.
hatirimda kaldigi kadariyla 95 yilinda MHP nin oylari %11 civarindaydi baraji asabiliyordu.basbugun gayretleri dogrultusunda oy potansiyeli artmis vede gelecek secimlerde oy potansiyeli %18-20 civarinda sinyallerini veriyordu.MUHSIN YAZICIOGLU (Rahmetli) isyan bayragini cekmesiyle BBP sini kurmasiyla insanlarimiz parcalanmis ilk gelen secimlerde MHP %9 oy almis baraja takilmis,BBP side 0,8 oy almisdir.Muhsin yazicioglunun bu hainliginden(bilincsiz olarak) yaklasik %8-9 civarinda vatandaslarimiz uzaklasmis her iki partiyede oy vermemis gitmis baska partilere oy vermistir.
MHP nin 95 yilindan bu zamana kadar kan kaybetmesinin vede ikdidara gelemese bile birinci parti cikamayisinin en büyük sebebi BBP dir (yani Rahmetli Muhsin Yaziciogludur)
diger bir deyimle su anki icinde bulundugumuz duruma gelmemizin,vatanimizin milletimizin yabanci ellere satilmasinin yegane sorumlusu Muhsin yaziciogludur.
simdi gelelim vatan topraklarinin satilmasina.
koalisyon hükümeti döneminde sahil sehirlerinde yabancilara emlak (ev,daire)satilmistir,ama asla vatan yurt edinilecek miktarda degildir.
ama AKP döneminde ise israilin 5 kat büyüklügünde doguda toprak satilmisdir.zaten bilindigi gibi AKP siyonlara hizmet veren siyonistlerin kurdugu siyonistlerin elindedir.
burada sunu iyi düsünmek gerekir.
eger mhp PARCALANMASA VEDE KARSI DURACAK GÜCE SAHIP OLSAYDI(muhsin yazicioglu tarafindan parcalanmis,engellenmistir)su anki toprak satiminin önüne gecebilirdi.VATAN TOPRAKLARIMIZIN SATILMASINDA,ULUSUMUZUN PARCALANMASINDA,SIMDIKI KÜRT ACILIMINDA vs,MUHSIN YAZICIOGLUNUN EN AZ AKP KADAR KATKISI VARDIR.öyle ince düsünüp,SIK eleme kabiliyetine sahip olmadan yirtik davullar gibi ötmeyin.
müslüman vede türk olan bir fert sartlar ne olursa olsun bölüp parcalayacak kadar gafil olup 250 milyon Türk aleminin kaderiyle oynamaz.(Muhsin Yazicioglu yapmistir bunu)olmamasi gerekirdi.
sayin Devlet Bahceli MHP adina eger bu serefsizliklere tek kisi(mhp)olarak mucadele veriyorsa tebrik etmek gerekir.ama sizler ne yapiyorsunuz.düsünmeden hesaplamadan habire ahkam kesiyorsunuz.yanlis bir sey bu.
Ben rahmetli Muhsin yazicioglu,nu tanirdim vede birkac kezde muhabbetimiz oldu.ama buda demek degildirki ben taraf tutuyorum,asla !
o yigitti,mertti ama asla politikaci kisiligine,kapasitesine sahip degildi.
bu tutum asla Müslüman,TÜRKE YAKISMAZ.
sakin burda DEVLET BAHCELI taraftariyim diye düsünme.ben ne ondanim,nede bundan,kisiler gelici gecicidir.Ali gider,Veli gelir,Veli gider,Osman gelir,ama ben herseyden önce vatanini,milletini,dinini,devletini seven bir Türk Milliyetcisiyim.
son sözüm su olacak.
her kim DAVAMIZI,MILLETIMIZI,VATANIMIZI;DINIMIZI,DEVLETIMIZI BÖLMEYE CALISIYORSA VATAN HAINIDIR…..
vesselam…
sefik dinc yorum tarihi 19 Eylül, 2009 14:09
YORUMUNUZU OKUMA ZAHMETINDE BULUNDUM.VE BIRDAHADA ALADIMKI SIZIN GOZUNUZDE KIM SIZE KOTU BIR SOZ SOYLERSE DAVAMIZI,MILLETIMIZI,VATANIMIZI;DINIMIZI,DEVLETIMIZI BÖLMEYE CALISIYORSA VATAN HAINIDIR…..
herzaman ayni beyinler ayni karalamalar ozan arifte son zamanlarda sizin icin mhp nin yükünü kaldiramaz ve simdide adi haine cikti sizin icinizde biri dogruyu dile getirince o kisi hain oluyor siz gecmisinizi cok tez unutuyorsunuz
mhp bu günlere geldiyse adindan cok söz ettiriyorsa bu ne senin nede bahcelinin sayesinde
okadar cile ceken muhsinyazici oglu ozan arif gibi bu davaya baslarini koyanlarin sayesindedir bir yazi yazarken önce gecmisinizi arastirin sonra yazi yazin
RAHMETLI MUHSIN BASKAN SIZDEN IRKCILIGINIZIN ISLAMIYETIN ONUNE GECTIGI ICIN AYRILMISTIR ..UNUTMAYINKI HIC KIMSENIN HICKIMSEDEN USTUNLUGU YOKTUR.ANCAK TAKVADADIR USTUNLUK.YAZDIGINIZ YORUMUN NEKADAR HAINCE VEDE KINDOLU BIR SEKILDE YAZILMIS OLDUGUNU BU YORUMLARI OKUYANLARIN INSIYATIFINE BIRAKIYORUM.LAGA LUGA YAPMAYIN SIZDE SATTINIZ VATANI.BAS ORTUSUNU SIZ ACTINIZ MECLISTE.YUCE DIVANDA YARGILANDINIZ.MAGANDALARINIZI GUNLERCE TV LERDE MECLISTE KAVGALARDA DOGUSLERDE GORDUK.VEDE NE YAZIKKI BU MILLET SIZE MUHALEFET GOREVI VERDI YINE.[ALLAH AKIL FIKIR VERSIN]..NEDEYIM BU MILLETE.ASLINDA SIZIN MERHUM MUHSIN YAZICIOGLUNA KININIZ SIZINDE SOYLEDIGINIZDEN BELLI OYLARIMIZ BOLUNDIYE SIZ ISTE BUSUNUZ..KIME NE ANLATIRSANIZ ANLATINKI SUNU ASLA DIYEMESSINIZ MUHSIN YAZICIOGLU TUM MHP NIN TOPLAMINDAN DAHA MILLIYETCI DAHA VATAN SEVER DAHA LIDER DAHA DURUST DAHA IMANLI DAHA DAHA DAHA ISTIYORMUSUNUZ ANLATALIM.AMA SIZ ANLAYAMAYACAK KADAR KAFANIZ KUMUN ICINDE KALMIS SADECE KENDINIZI KANDIRMAKTAN BASKA ILSLERDE YAPIN ..NAZAR ETMEYIN CALISIN SIZINDE HUKUMETINIZ OLUR ….
OKUYUNDA BILGINIZ OLSUN CAHIL KALMAYIN OKUYUN ..
MHP, muhafazakâr oylara değil, milliyetçi sol oylara yöneldi
Gündem o kadar sık değişiyor ki; İnsanoğlu bir yönüyle haber bombardımanı altında kalıyor. Haberle iç içe yaşıyor. İç içe yaşadığı haberlerle yatıp kalkmaya başlıyor. Hayatın belli kesimlerinde, farkında bile olmadan kişilerin hayat tarzı olmaya başlıyor
Taban Kayması Yaşayan MHP’nin Oyunu Tahmin Etmek Zor
Gündem o kadar sık değişiyor ki; İnsanoğlu bir yönüyle haber bombardımanı altında kalıyor. Haberle iç içe yaşıyor. İç içe yaşadığı haberlerle yatıp kalkmaya başlıyor. Hayatın belli kesimlerinde, farkında bile olmadan kişilerin hayat tarzı olmaya başlıyor haberler… İlgi duyduğu alanlardaki tüm haber ve yorumları önemsiyor.
27 Nisan’da verilen sanal muhtıra ile Türk insanı böylesi bir atmosferi solumaya başladı. Muhtıranın arkasından girilen seçim süreci, siyasete ilgiyi artırdı. Kafası karışık olanlar, geçen seçimde oy vermemiş; ancak bu seçimde oy vermeyi düşünenler, partisini hiç değiştirmeyenler; ancak partisinin durumunu merak edenler, zenginler, geçim zorluğu çekenler; ama hayatının anlamı siyaset olanlar… Gençler ve yaşlılar…
Demokrasinin yine alârm vermesinin sancısını çekenler, ya da laikliğin büyük tehlike altında olduğunu düşünenler. Cumhuriyetin temel niteliklerin yerle bir edildiğini haykıranlar. Türkiye’de küçük bir kesim hariç herkes, 22 Temmuz’da yapılacak seçimi konuşuyor… Haberleri büyük bir dikkatle okuyor, anketleri inceliyor, kahvelerde, otobüste, dolmuşta, takside, berberde, evinde, işyerinde, durakta; ayaküstü yorumlar yapıyor. 22 Temmuz’daki seçim, belki de 1950 seçimlerinden, günümüze gerçekleşen en önemli milletvekili seçimi olacak.
Bu seçim, Türkiye’de birçok dengeyi değiştirebilecek, 27 Nisan muhtırası sonrası derin çizgilerle iki kutuba ayrılan halkın, kendi kaderini tayin edeceği bir seçim olacak. Bürokratik totaliter sistem ile halkın hesaplaşmasının ilk raundu sandıkta görülecek. Umarım, sonu 12 Mart gibi olmaz.
Böyle bir atmosferde siyasi partiler meydanlara indi. Biz de, seçim sürecine koşar adımlarla gidildiği günlerde barajı geçip geçmeyeceği tartışılan MHP’yi mercek altına aldık.
MHP, muhafazakâr oylara değil, milliyetçi sol oylara yöneldi
Türkiye şartlarında, MHP gibi “milliyetçi ve dindar” bir seçmene hitap eden partinin, hiçbir koşulda hiçbir seçimde baraj sıkıntısı yaşamaması gerekir. Türkiye’de hem milliyetçi hem de dindarların oy oranı, 40 civarındadır. Böylesi bir potansiyele karşı, MHP gibi bir parti, baraj sıkıntısı yaşıyorsa bir yerlerde sorun var demektir.
Problem aslında bellidir. Milliyetçi bir partinin, milleti değil Devleti esas alması… Aslında, MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır, 3 Kasım seçimlerinden sonra parti yönetiminin bazı gerçekleri gördüğünü 17 Kasım 2006’da Zaman Gazetesi’ne verdiği mülakatta şu ifade ile açıklamıştı: “ …MHP bundan sonra sivil ve demokrat bir dil kullanacak, toplumun tüm kesimlerini kucaklayıcı politikalara ağırlık verecek. Genel seçimler öncesinde alevlenmesi beklenen ‘laiklik ve rejim’ kavgasından uzak duracak, ‘ulusalcı’ organizasyonlara katılmayacak… MHP, devletin kuruluş felsefesine bağlı; ama devletçi olmayacak. Devletçi parti değiliz, bunu reddediyoruz.. .Demokrasi bizim için vazgeçilmezdir. Merkezimizde milletin değerleri olacak…”
Şandır’ın bir yerde itiraf niteliğindeki açıklaması, MHP yazımızın ana temasını oluşturacak. Partinin en üst yöneticisi, MHP’nin devletçi bir parti olduğunu; ancak bundan sonra sivil ve demokrat bir dil kullanacağını açıkça söylüyor. Zaten, milliyetçi ve dindar, aynı zamanda çoğulcu demokrasiye inanan yüzde 40’lık seçmen kesimin büyük çoğunluğunun, MHP’ye sırtını dönmesinin altındaki sebepte, gerektiğinde demokrasiye sahip çıkmaması, askerin bir adım gerisinde durmasıydı zaten… (Gerçi bu problem sadece MHP’nin değil, tüm siyasi partilerin ayıbı.)
MHP’nin ülkede sert rüzgârların estiği günlerde, milliyetçi olup, milletin yanında olmaması… Demokrasiden yana değil, totaliter devletten yana tavır alması… Dindar insanlar üzeride laikliğin baskı unsuru olduğu günlerde, net olmaması…MHP’nin her seçimde barajı korkusu yaşamasındaki en büyük etkendir.
Hitap ettiği milliyetçi-dindar seçmenin, partiye bu noktalarda bir güvensizliği olduğu açıktır. Şandır’ın açıklamalarına rağmen, aynı sıkıntılar, 22 Temmuz’a yelken açıldığı günlerde de devam ettiği görülmektedir. 27 Nisan’da iktidara verilen muhtıranın arkasından, MHP, gür bir sesle, demokrasi vurgusu yapmamış ve sessiz kalmayı tercih etmiştir. Şandır’ın “Demokrasi bizim için vazgeçilmezdir, merkezimizde milletin değerleri olacak” sözü unutulmuştur.
Meclis’te ki Cumhurbaşkanlığı seçimini “ toplantı yeter sayısı 367’dir” diyerek TBMM’de yapılan ilk tur seçimini Anayasa Mahkemesi’ne götüren ve seçimleri kilitleyen CHP gibi, MHP’de AKP’yi suçlamış, demokrasinin tehdit edildiğini görmezden gelmiştir. Oysa CHP, yaptığı hamlelerle istediğini almış: 3 Kasım seçimlerinde dağınık olan solu 6 ok altında bütünleştirmeyi başarmıştır. “yeter söz milletindir” diyerek demokrasi ve hukuk devletinden yana tavır alan AKP de, CHP’nin karşısındaki kitleyi ampul altında birleştirmeyi başarmıştır.
Bu süreçte MHP, sessizliğe bürünmüş, iki kesimin ortasında ne tarafa gitmesi gerektiğinin şaşkınlığını yaşamıştır. MHP’nin sessiz kalması ve CHP ile örtüşen söylemler kullanması AKP’ye yaramıştır. Hem de, MHP’nin en güçlü olduğu illerdeki milliyetçi ve dindar insanlar, AKP’yi tercih etme zorunda kalmıştır. MHP ise, dindar insanların oyuna talip olmaktan çok, milliyetçi sol oyları hedef alan bir siyasi strateji izlemektedir.
Taban değişikliği yaşayan MHP’nın oyunu tahmin etmek zor
Kurulduğu günden bu yana, “Milliyetçi-Muhafazakâr” bir parti olarak yola çıkan MHP, Devlet Bahçeli’nin liderliğinde, bambaşka bir seçmen profilini doğru kaymaktadır. Özellikle, MHP’nin kalesi olan illerde (Erzurum, Erzincan, Kayseri, Elazığ, Samsun, Kayseri, Adana) artık, AKP daha güçlüdür. MHP, 3 Kasım göre bu illerde, belli bir güç toplamış gözükse de eski gücünden uzaktır. MHP’nin kalesi olan illerde iktidar olmasına rağmen AKP’nin üstünlüğü halen sürmektedir.
MHP’nin kalelerini geri alamamasındaki en önemli etken ise, MHP’nin milliyetçi-muhafazakâr oylara değil de, milliyetçi sol oylara yönelik söylemler geliştirmesi ve bu yönde bir siyasi planlama yapmasıdır.
Son 4 yılda, MHP ile CHP’nin söylemleri neredeyse bire bir örtüşmektedir. MHP, özellikle son iki yıl içinde cumhurbaşkanlığı, AB, Kıbrıs ve K.Irak politikalarında CHP ile aynı dili kullanması dikkat çekmiştir. Bu sonuç, şu an için çok belirgin bir şekilde su yüzüne çıkmamış olsa da, artık MHP’nin CHP ile aynı seçmen üzerinden siyaset yapacağını göstermektedir. MHP’nin bu taban değişikliği, Cumhuriyet mitinglerinde kendini göstermiştir. Cumhuriyet mitinglerinde “Sağcıysan MHP, solcuysan CHP olarak” atılan slogan bu yönüyle önemsenmelidir. MHP yönetimin, özellikle bu seçimde sol seçmeni hedef alması, alacağı oyun da kestirilemeyeceğini göstermektedir.
Anavatan’la DYP’nin DP çatısı altında birleşememesi, BBP’nin de bağımsız olarak seçime girmesi MHP’ye yaramıştır. DP’den en az 1 puan, MHP’ye kayacaktır. Diğer yandan, MHP’nin kaderini Büyükşehirlerin belirleyeceği kesin gibi. Zira MHP’ye İç Anadolu ve Doğu ve Güneydoğu’dan gelecek oylar, barajı geçmek için yeterli olmadığı görülmektedir. Seçime iki hafta kala, barajın biraz üstünde görünen MHP’nin Büyükşehirlerde yüzde 10’ün üzerinde oy alması durumunda, yüzde 15 civarında bir olması kaçınılmazdır. MHP’nin diğer bir şansı ise, AKP, CHP ve DP’ye oy vermeyi düşünmeyenlerin ikinci adres olarak MHP’yi görmesi, üç hilal için büyük bir avantajdır. Bu bakımdan MHP adına sandıktan nasıl bir sonuç çıkacağını kestirmek güçleşmektedir.
Yazar: Agah Beray
kım ne derse desn bu ulkenn tek kurtuluş yolu MhP DİR
Zekeriya ünal bey Ozan Arif’in ak mı kara mı diyede bir şiiri var